03.01.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu! Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “TarımCebimde Uygulaması Tanıtım Toplantısı”nda konuştu. Bakan Kirişci “Tarım Cebimde 1.0 tamamıyla her bakımdan yerli ve milli uygulamadır. Bu yönüyle de farklı bir yerli milli uygulama olarak kayıtlara girmiş olacaktır” dedi.

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir
Bakan Kirişci, bakanlıkta düzenlenen ‘Tarım Cebimde 1.0 Mobil Uygulaması’ tanıtım toplantısına katıldı. Kirişci, 1 Ekim 2022 tarihinde yürürlüğe giren Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) sayesinde bürokrasiyi azalttıklarını, zaman ve emek israfını önlediklerini belirterek, “Bu uygulama ile birkaç günde yapılan iş ve işlemleri, birkaç dakikada yapma kolaylığı sağladık. ÇKS e-Devlet entegrasyonuyla 2 Ocak itibarıyla çiftçilerimiz, 2 milyon 824 bin 44 ÇKS belgesi oluşturmuştur.

Burada tasarruf edilen zamanı ve emeği, azaltılan egzoz emisyonunu ve bütün bunların ekonomik getirisini, kimse görmezden gelmemeli. Çiftçilerimiz, ÇKS işlemlerinin e-Devlet üzerinden yapılmasına büyük bir teveccüh göstermiş ve ilk yıl olmasına rağmen çok büyük bir başarı elde edilmiştir” dedi.

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir
‘TAMAMIYLA YERLİ VE MİLLİ BİR UYGULAMA’

Tarımda dijitalleşmenin bir zorunluluk haline geldiğini kaydeden Kirişçi, “Uygulamamız için dijitalleşme adına bir devrim diyebiliriz. Bu uygulama, bir mobil uygulama olup, burada paylaşacağımız da uygulamanın birinci versiyonu olacak. Tarım Cebimde 1.0; tamamıyla yerli ve milli bir uygulama. İlk günden bugüne uygulamanın hayata geçirilmesinde dökülen akıl ve alın teri tamamıyla bakanlığımız personeline ait. Uygulama için herhangi bir özel bütçe oluşturulmamış, bakanlığımızın iç kaynakları seferber edilmiştir. Tarım Cebimde 1.0 mobil uygulaması, 1 Ocak 2023 tarihi itibarıyla tüm mobil marketlerden mobil cihaza indirilip, açıldığında herhangi bir kayıt işlemi gerektirmeden ana sayfaya erişilebilmekte.

Mobil uygulamamızı kullanacak olanları iki gruba ayırmak mümkün; bakanlığımıza kayıtlı olan çiftçiler, diğer kullanıcılar. Uygulamada bazı menüler ve alt menülere, e-Devlet şifresi ile kimlik sorgulaması yapılarak giriş imkanı verilirken; diğer menülerse bütün vatandaşlarımıza açık. ÇKS belgesi almak, bizim e-Devlet üzerinden kayıtlı olan çiftçilerimizin girebileceği bir menü. Destek talepleri, bu bütün kullanıcılara açık. Hayvansal üretim ile ilgili alt başlık, burada da 7 alt menü var. 7 alt menüde de birkaç menü var ki; bu menüler herkese açık, fakat diğerleri sadece kayıtlı olan üreticilerimizin. Bu şu anda sadece bitkisel ve hayvansal üretime ilişkin destek tarihlerini açık açık bize bildirmekte.

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir
Duyurular ve kolay arama yapabilmek için bir arama ortamı burada mevcut. Eğitim ve yayın menüsü var; bu da çok önemli. E-Devlet hizmetleri menümüz var. Bu sürekli artabilecek bir hizmet. Burada sizi bakanlığımızın e-Devlet üzerinden sunduğu diğer hizmetlere de yönlendirmesini sağlamakta. Gerçekten kullanıcı dostu ve kullanıcıya her türlü kolaylığı sağlayan, uzağı yakın eden bu uygulama bizim için son derece önemli” diye konuştu.

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir


‘DİĞER HİZMETLER DE İLAVE EDİLECEK’

Bakan Kirişci, ilk versiyonun bir başlangıç olduğunu ve uygulamanın yeni versiyonlarla sürekli güncelleneceğini belirterek, “Bu çerçevede ileriki versiyonlarda; iklim, toprak ve su kısıtları göz önüne alınarak çiftçilerimize, parsel bazlı ürün önermeleri yapılacak. Böylece üretim planlaması doğrultusunda önemli bir mesafe kat edilmiş olunacak. Yine ileriki versiyonlarda arıcılık, su ürünleri, ipek böcekçiliği gibi üretim faaliyetlerine ilişkin hizmetler de uygulamaya ilave edilecek. Ayrıca ormancılık faaliyetleri, sahipli

Tarım Cebimde uygulamasının detayları belli oldu Bakan Kirişci: Bakanlığa ait yerli ve millidir
Bütün çiftçilerimizi, gençlerimizi ve kadınlarımızı bu uygulamadan azami şekilde yararlanmaya davet ediyorum” dedi. Daha sonra Bakan Kirişci, 2 çiftçi ile uygulamanın testini yaptı.

Yeni Tarım İl Müdürü Kıraç görevine başladı

Yeni Tarım İl Müdürü Kıraç görevine başladı

Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde 2012 yılından beri İlçe Tarım ve Orman Müdürü olarak görev yapan Dr. Ahmet Mesut Kıraç, Gümüşhane Tarım ve Orman İl Müdürü olarak görevlendirildi.

Göksun ilçesinde görev yaptığı sürede özellikle Elma ve Çilekte markalaşma üzerine gayret sarf eden ve çiftçilerinden her konuda bilinçlenmesi için çalışan bir isim olduğu bilinen Kıraç için ilçede veda yemeği de düzenlendi. Programa Kahramanmaraşlı Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Dr. Nihat Pakdil ve bazı davetliler katıldı.

Kıraç’ın Gümüşhane’deki yeni görevine bugün başladığı ve kurmaylarıyla ilk toplantısını yaptığı öğrenildi.

Dr. Ahmet Mesut Kıraç kimdir?

1983 yılında Kahramanmaraş’ın Göksun ilçesinde doğdu. 

İlk, orta ve lise öğrenimini Göksun’ da tamamladıktan sonra Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümünü kazanarak lisans öğrenimine başladı. 

Lisans eğitimini tamamladıktan sonra Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü Tarımsal Yapılar ve Sulama Anabilim Dalında (Biyosistem Mühendisliği) Bodur ve Yarı Bodur elmalar üzerine yaptığı araştırmalarla yüksek lisans ve doktora eğitimini bitirdi. 

Meslek hayatına Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Ziraat Fakültesinde Araştırma görevlisi olarak başlayan Dr. Ahmet Mesut Kıraç, Tarım ve Orman Bakanlığı bünyesinde Andırın ve Göksun İlçe Teşkilatlarında Ziraat Mühendisi olarak görev yaptı. 

Temmuz 2012 yılından itibaren Göksun İlçe Tarım ve Orman Müdürü olarak görev yapan Kıraç, son olarak Tarım ve Orman Bakanı Prof. Dr. Vahit Kirişçi’nin tensipleriyle Gümüşhane İl Tarım ve Orman Müdürü olarak görevlendirilmiştir.

Kıraç, evli ve iki çocuk babasıdır.

Şarköy’de çiftçi toplantısı

Tekirdağ’ın Şarköy ilçesi Yeniköy Mahallesi’nde çiftçi toplantısı düzenlendi.

Şarköy’de çiftçi toplantısı
Tekirdağ Tarım ve Orman İl Müdürü Oktay Öcal, Mahalle Muhtarı ve üreticilerinin katıldığı toplantıda; organik tarım, Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) uygulamaları, buğday hastalık ve zararlıları ile mücadele, ayçiçek hastalık ve zararlıları ile mücadele, gübreleme ve sulu tarım ile ilgili genel bilgilendirmeler yapıldı.


Toplantıda, Tarım ve Orman Bakanlığının “Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklenmesi Programı” çerçevesinde verilen hibe destekleri ve projeler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.

 

Silifke'de jandarma, tarım işçilerine "Kadına El Kalkamaz" projesini anlattı

Silifke'de jandarma, tarım işçilerine "Kadına El Kalkamaz" projesini anlattı

Mersin’in Silifke ilçesinde jandarma ekipleri, “Kadına El Kalkamaz” projesi kapsamında tarım işçilerine bilgilendirme yaptı.

İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, kadına yönelik şiddetle mücadele eğitimleri kapsamında, Atayurt Mahallesi’nde limon kesimi yapan işçileri ziyaret etti.

İşçilerle bir araya gelen ekipler, “Kadına El Kalkamaz” projesini anlattı.

Kadın Destek Uygulaması (KADES) hakkında da bilgi verilen etkinlikte, uygulamayla ilgili broşür dağıtıldı.

Hayvan üreticisine ‘koç’ gibi destek

Manisa Büyükşehir Belediyesi, üreticilerin ellerindeki koyun ve keçi sürülerine, yüksek vasıflı erkek damızlıkların katılımları sağlanarak verimliliğin arttırılması amacıyla hayata geçirdiği ‘Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliğinde Sürü İyileştirme Projesi’ni bu yıl 500 koç ve 50 teke ile sürdürecek. 2 Ocak Pazartesi günü başvuruların alınmaya başlanacağı projede, üreticiler, 30 Ocak tarihine kadar İlçe Tarım ve Orman Müdürlüklerine başvurabilecekler.

Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün 2023 yılı tarımsal ve kırsal kalkınma bütçesini 122 milyon TL olarak açıklamasının ardından, üreticilere verilecek destekler de bir bir açıklanmaya başlandı. Uygulamaya aldığı projeler ile üreticilerin gelirlerini arttırmaya yönelik çalışmalar içinde bulunan Büyükşehir Belediyesi, geçtiğimiz yıl hayata geçirdiği ‘Küçükbaş Hayvan Yetiştiriciliğinde Sürü İyileştirme Projesi’ni bu yıl desteği arttırarak devam ettirecek. Üreticilerin elinde bulunan koyun ve keçi sürülerine yüksek vasıflı erkek damızlıkların katılımıyla kan değişimi sağlanarak işletmelerin mevcut verimliliğinin arttırılması ve sürü ıslahının sağlanması amacıyla Manisa İl Tarım ve Orman Müdürlüğü işbirliğiyle yürütülen proje kapsamında, yüzde 75 hibe desteği ile 500 adet damızlık koç, 50 adet damızlık teke dağıtımı gerçekleştirilecek.

Susurluk Dereköy Barajı’nın yapımına devam ediliyor

Susurluk Dereköy Barajı’nın yapımına devam ediliyor

Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü, tarımda modern sulamayı yaygınlaştırmak, toplulaştırma çalışmalarıyla tarım arazilerinden en yüksek faydayı sağlamak, musluklara sağlıklı ve içilebilir su ulaştırmak ve yerleşim yerleri ile tarım arazilerini taşkın risklerine karşı korumak için tüm gücüyle çalışırken, sürdürülebilir su yönetimi anlayışıyla da suyun her damlasına sahip çıkıyor.


Balıkesir Susurluk Dereköy Barajı’nda çalışmaların devam ettiğini açıklayan DSİ Genel Müdürü Mehmet Akif Balta, çalışmaları devam eden Balıkesir Susurluk Dereköy Barajı’nın tamamlanması ile barajda depolanacak su ile 4 bin 160 dekar tarım arazisinin sulanmasının sağlanacağını söyledi. “Ekonomiye büyük katkı sağlayacak”


Baraj ulaşım yoluna ait imalatların ve gövde sıyırma kazılarının tamamlandığını ifade eden Genel Müdür Mehmet Akif Balta, “Gövde dolgusunun yüzde 70 oranında, dolusavak yapısı da yüzde 60 oranında tamamlanmış olup çalışmalar devam etmektedir. Temelden yüksekliği 36,50 metre ve su depolama kapasitesi 1,44 milyon metreküp olan Balıkesir Susurluk Dereköy Barajı’nın tamamlanması ile 2022 birim fiyatları ile ülke ekonomisine yıllık 7 milyon 325 bin 760 TL katkı sağlaması hedeflenmektedir” dedi.

Alaşehir'den 2022 yılında 186 bin tonu yaş üzüm olmak üzere toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatı

Alaşehirden 2022 yılında 186 bin tonu yaş üzüm olmak üzere toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatı

Alaşehir’den 2022 yılında 186 bin tonu yaş üzüm olmak üzere toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatı
Nurettin DOĞAN / ALAŞEHİR (Manisa), (DHA)-MANİSA’nın Alaşehir ilçesinden, geçen yıl 186 bin tonu yaş üzüm olmak üzere 76 farklı kalemde toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatı yapıldığı bildirildi. Alaşehir Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Soygür, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ve dünyada yaşanan ekonomik krizden dolayı pazarda daralma olduğuna dikkati çekip, 2023 yılında bu rakamları daha yukarıya çıkarmayı amaçladıklarını söyledi.

Alaşehir Gümrük Müdürlüğü’nden 2022 yılında, 79 ülkeye ihracat yapıldı. Denizi ve limanı olmayan ilçedeki gümrükten toplam 17 bin TIR çıkış yaptı. Dünyaca ünlü sultaniye üzüm ihracatı Rusya-Ukrayna savaşına, dünyada yaşanan ekonomik krize rağmen yine de sevindirici rakamlara ulaştı. Alaşehir’den geçen 76 kalemde toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatı yapıldı. Bu ihracatta 186 bin ton ile yaş üzüm başı çekti. Onu 26 bin ton ile kiraz, 17 bin ton ile armut takip etti.

Üzümün başkenti Alaşehir’den, çekirdeksiz sultaniye üzüm ihracatının en çok Rusya’ya yapıldığına dikkati çeken Alaşehir Ticaret Borsası Başkanı Hüseyin Soygür, Alaşehir’den 2022 yılında 186 bin tonu yaş üzüm olmak üzere toplam 323 bin ton tarımsal ürün ihracatımız var.

En çok ihracat Rusya Federasyonu’na yapıldı. Ardından da Avrupa Birliği ülkeleri geliyor. Afrika ülkeleri de var. Genelde üzüm ihracatının çoğu Rusya Federasyonu’na yapıldı. Geçen yıla göre Rusya Federasyonu’na yapılan ihracatta biraz düşüş var. Bu Ukrayna – Rusya arasında yaşanan savaşın etkisinden kaynaklanıyor. Bir de Özbekistan ve Azerbaycan’da üretilen üzümler de Rusya pazarına girdi. Bu durumda etkili oldu.

Oradan da yaklaşık 50 bin ton ihracat azalması var. Özbek ve Azerbaycan üzümleri ileriki yıllarda bizim üzerimizde bir baskı olacakmış gibi görünüyor. Biz üzümümüzü daha iyi daha kaliteli yetiştirdiğimiz sürece pazarda daha çok söz sahibi olabiliriz” dedi.

Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ve dünyada yaşanan ekonomik krizden dolayı pazarda daralma olduğuna dikkati çeken Soygür, 2023 yılında bu rakamları daha yukarıya çıkarmayı amaçladıklarını söyledi.

‘DÜNYADA ÜZÜM ÜRETEN ÜLKE SAYISI ARTTI’

Üzümü üreticisi ülke sayısında artış olduğunu vurgulayan Soygür, şöyle devam etti:

“Dünyada daha önce sultaniye yaş ve kuru üzümde ciddi anlamda üretim yapan 5-6 ülke vardı. Son yıllarda bu rakam 15’e kadar çıktı. Türk çiftçisi olarak yapmamız gereken daha kaliteli ürün yetiştirmek. Çünkü üretici ülkelerle rekabet edebilmemiz için daha çok çalışmamız ve tarım girdilerinin maliyetinin azalması gerekiyor.”

Türkiye’de 2021 yılında Alaşehir’den yapılan yaş üzüm ihracatı 230 bin ton, toplam tarımsal ürün ihracatı ile 332 bin ton olarak gerçekleşmişti.

Belediyeden çiftçiye mazot desteği

Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, Türkiye’de ilk kez devreye alınan “Çiftçi Kart” uygulamasıyla, 33 bin 180 çiftçiye yüzde 100 hibeli olarak güncel bedeli 110 milyon TL olan, 4 milyon 46 bin 550 litre mazot desteği verildiğini açıkladı. Çiftçi Kart ile başlayan uygulama kapsamında ilk mazot dağıtımına Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin de katıldı. Şahin yaptığı açıklamada, Türkiye’de en büyük mazot desteği veren şehrin Gaziantep olduğunu belirterek, “Belediyenin 33 bin çiftçisine böyle bir destek vermiş olması, 110 milyonluk bir mali desteği bu işe ayırması, Türkiye’nin mazotla ilgili en büyük çalışmasını yapmış olması, Türkiye’de bir ilk. Gaziantep buna öncülük ediyor. İnşallah bu çalışma tüm Anadolu’ya yayılacak güzel bir örnek olacağız. Şu an yüzde 100 hibe mazot desteğini veren ilk belediye biz olduk” dedi.

REKABET GÜCÜ ARTACAK

Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı tüm çiftçilere bu kartların dağıtıldığını ifade eden Şahin, çiftçiyi rahatlatacak olan döngüsel sistemden bahsederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Herkesin kendi toprağına göre, alanının büyüklüğüne göre yüzde 100 hibe mazot desteği vereceğiz. Çünkü biliyoruz ki, maliyetleri aşağı düşürdüğümüzde üreticinin rekabet etme gücü artıyor, ceplerinde para kalıyor. Esnaf rahatlıyor. Esnaf rahatlayınca şehir ekonomisi rahatlıyor. Bu döngüsel sistemde toprağı çiftçiyi kim daha çok desteklerse o şehrin ekonomisi rahatlıyor. Ekonomi rahatlayınca da huzur, kardeşlik artıyor. Onun için arkadaşlarımızla yaptığımız bu çalışmanın sonunda aldığımız bir karar vardı. Görüyorsunuz büyük bir teveccüh, memnuniyet var. Dolayısıyla çiftçimiz mutluysa, huzurluysa biz de huzurluyuz ve mutluyuz.”

MALİYETLER HAFİFLEYECEK

Söz konusu uygulamayla 9 ilçede kayıtlı tüm çiftçilere verilecek mazot desteğiyle maliyetlerin de hafifletilmesi amaçlanıyor. Mazot desteğiyle beraber başlatılan Çiftçi Kart ve Çiftçi Kart Mobil Uygulaması’yla ise üreticilerin tarımsal desteklere ve hibelere daha kolay erişimi sağlanacak. Çiftçiler, üzerinde isimleri yer alan QR Kodlu ve ID’li kartlarla anlaşma sağlanan, Tarım Kredi Kooperatifi ve Tarım Kredi Kooperatifi marketlerinden indirimli ürünleri alabilecek, sağlık, kamu kurum ve kuruluşlarından indirimli faydalanacak, marketlerden indirimli alışveriş yapabilecek.

Bakan Kirişci: 2 milyon 824 bin 44 çiftçi ÇKS'ye kayıt oldu

Bakan Kirişci: 2 milyon 824 bin 44 çiftçi ÇKSye kayıt oldu

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, Çiftçi Kayıt Sistemi’ne başvurulardaki son verileri paylaştı. Kirişci, 2 milyon 824 bin 44 çiftçinin Çiftçi Kayıt Sistemi belgesi aldığını söyledi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Bakanlık Toplantı Salonu’nda düzenlenen “TarımCebimde Uygulaması Tanıtım Toplantısı”nda yaptığı konuşmada, gıda arz güvenliği ve ürün planlaması için dijitalleşmenin esas olduğunun altını çizdi.

Bu kapsamda Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) ile ilgili bazı iş ve işlemlerin e-Devlet üzerinden de yapılması imkanını getirdiklerini anımsatan Kirişci, bu entegrasyonla 2 Ocak itibarıyla çiftçilerin 2 milyon 824 bin 44 ÇKS belgesi oluşturduğunu söyledi.

Kirişci, AK Parti hükümetleri döneminde, dünyaya örnek teşkil edebilecek e-Devlet uygulamalarıyla dijital hizmetler konusunda yeni bir dönem başlatıldığına işaret etti.

“1 Ocak itibarıyla tüm mobil marketlerden indirilebilecek”

Dijitalleşme konusundaki çalışmalarının planlı bir şekilde devam ettiğine dikkati çeken Kirişci, şu değerlendirmelerde bulundu:

“TarımCebimde mobil uygulamamız için dijitalleşme adına bir devrim diyebiliriz. Burada paylaşacağımız uygulamanın birinci versiyonu olacaktır. TarımCebimde 1.0, tamamıyla yerli ve milli bir uygulamadır. İlk günden bugüne uygulamanın hayata geçirilmesinde dökülen akıl ve alın teri, tamamıyla Bakanlığımız personeline aittir. Uygulama için herhangi bir özel bütçe oluşturulmamış, Bakanlığımızın iç kaynakları seferber edilmiştir. TarımCebimde 1.0 mobil uygulaması, 1 Ocak itibarıyla tüm mobil marketlerden mobil cihaza indirilip açıldığında herhangi bir kayıt işlemi gerektirmeden ana sayfaya erişilebilmektedir.”

“Çiftçilere parsel bazlı ürün önermeleri yapılacak”

Kirişci, TarımCebimde uygulamasının kullanıcılarının ikiye ayrıldığını belirterek, uygulamayı Bakanlığa kayıtlı çiftçilerin ve diğer kullanıcıların kullanabileceğini aktardı. Kirişci, uygulamaya ilişkin şunları kaydetti:

“Diğer kullanıcılar dediğimiz yani bilgi almak isteyen herkes uygulamayı kullanabilecek. İlçe bazlı ürün önerileri herkese açık. ÇKS belgesi alma menüsü kayıtlı olan çiftçilerimizin girebileceği bir alan. Destek menüsü bütün herkese açık. Hayvansal üretimle ilgili menüde 7 tane alt menü var, burada da herkese açık menüler var, mesela küpe sorgulama herkese açık. Destek takvimi menüsünde ise verilecek desteklerin tarihlerine ilişkin bilgiler yer alıyor. Mobil uygulamada ayrıca haber ve duyuru ile ilgili bölümler de yer alıyor. Eğitim ve yayın ile ilgili de herkesin erişim sağlayabileceği bilgiler yer alıyor. Ayrıca, e-Devlet hizmeti menüsü de var, burada sizi Bakanlığımızın e-Devlet üzerinden sunduğu hizmetlere yönlendiriliyorsunuz.”

Uygulamanın sürekli iyileştirileceği bilgisini paylaşan Kirişci, bu çerçevede kullanıcıların geri dönüşlerinin dikkate alınacağını anlattı.

Kirişci, uygulamanın yeni versiyonlarında iklim, toprak ve su kısıtları göz önüne alınarak çiftçilere parsel bazlı ürün önermeleri yapılacağını vurgulayarak, arıcılık, su ürünleri, ipek böcekçiliği gibi üretim faaliyetlerine ilişkin hizmetlerin de ilave edileceğini söyledi.

Tanıtımın ardından Bakan Kirişci ve iki çiftçi TarımCebimde uygulaması üzerinden çeşitli işlemler yaptı.

Devlet destek verdi, Siirt’ten ülke ekonomisine 10 milyar katkı

Devlet destek verdi, Siirt’ten ülke ekonomisine 10 milyar katkı

Devletin vermiş olduğu hibeyle Siirtli çiftçiler, nohut, kırmızı mercimek, lavanta, bal, fıstık ve hayvancılık alanında üretime devam ediyor.


Siirt’te yaklaşık 150 bin nüfus ve 25 binin üzerinde aile, geçimini tarım ve hayvancılıktan sağlıyor. Başta Siirt fıstığı, balı, hayvancılık ürünleri olmak üzere zengin tarımsal ürünler ile ekonomisine 10 milyar liranın üzerinde katkı sağlıyor.


Dönümden 250- 350 kilogram verim alınabilen, arda nohut çeşidi ekimini 2 yıldır yaptıklarını söyleyen Siirt Ziraat Odası Başkanı Hüseyin Günbat, ülkenin mercimek ve nohut gibi baklagiller ürünlerine ihtiyacının olduğunu, nohut ekimi ile ülkenin baklagiller açığını kapatmanın yanı sıra baklagiller ekiminin toprağı organik azot yönünden zenginleştirip sonraki yıllarda ekilecek ürünlerde verimliliği arttırmayı planladıklarını söyledi.


Günbat, “İki yıldan beri devletimiz, hükümetimiz çiftçilerimize hibe olarak kırmızı mercimek ve nohut dağıttı. Biz geçen yıl Kurtalan ilçemizde çiftçilerimize nohutları hibe olarak verdik, çiftçilerimiz bunu ekti ve çok kaliteli nohut elde ettiler. Nohut, kırmızı mercimek ve lavanta ektik ilçemizde bunlar alternatif ürünlerdir. Sürekli hububata bağlı kalmamak şartıyla şuanda Kurtalan ilçemizde nohut ekimi yapılmaktadır ve başarılı bir sezon geçirdik. Devletimizden desteklerin devam etmesini diliyorum ziraat odası başkanı ve çiftçi temsilcisi olarak. Ve bundan da çok memnunuz. Çok iyi ürün elde ettik, beklenenin üzerinde bir verim ve kalite elde ettik hem nohutta hem de kırmızı mercimekte. Bundan da çok memnunuz” dedi.

 

Adana Çiftçiler Birliğinden 2023 Tarım Raporu

Adana Çiftçiler Birliğinden 2023 Tarım Raporu

Adana Çiftçiler Birliği, 2023 Yılı Tarım Raporunu açıkladı. Başkan Mutlu Doğru’nun imzasıyla yayınlanan raporda, tarım ve hayvancılıktaki sorunlar ile çözüm önerilerine yer verildi.


Adana Çiftçiler Birliği Başkanı Mutlu Doğru’nun imzasıyla yayınlanan raporun ilk maddesinde iklim değişikliğine dikkat çekilerek, “İklim değişikliğinden en olumsuz etkilenecek ülkelerden birisi olarak, tarımsal sulama konusunda su kaynaklarımızı daha iyi koruyacak, daha az suyla, daha az enerji sarf ederek, daha fazla verim alınabilecek kapalı basınçlı sulama altyapı yatırımlarına hız verilmelidir. Tarımsal sulama projeleri, Türk tarımının geleceği için en önemli yatırımdır” görüşü ifade edidi. Enerji maliyetlerindeki artış


Artan enerji maliyetlerinin tarımsal sulama, hayvancılık ve tarımsal üretim ile tarım ve hayvancılık ürünlerinin işlenmesinde güneş enerjisiyle elektrik üretmenin daha fazla teşvik edilmesi zorunluluğunu ortaya çıkardığı belirtilen raporda, “Bu teşvikler sadece finansman desteğiyle değil; çorak ve taşlık arazilerin GES yatırımına açılması, küçük alanda daha fazla enerji üretebilecek yeni panellerin geliştirilmesi, bürokrasinin azaltılması gibi konuları da içine almalıdır” denildi.


Gıda enflasyonu ile mücadelede önceliğin tarımsal girdi maliyetlerini düşürücü tedbirlerin alınmasına verilmesi gerektiği görüşünün belirtildiği raporda, tüm dünyayla birlikte yaşanan gıda fiyatlarındaki artışın sebebinin Türk çiftçisi olmadığı, hatta tarım, gıda fiyatlarındaki artıştan en olumsuz etkilenen sektörlerin başında tarım sektörünün geldiği ifade edildi.


Planlı Üretim modeli ile ülkemizde üretim miktarı tüketimden az olan stratejik ürünlerin değil, arz ve talep dengesizliği nedeniyle fazla ekildiğinde ihracat şansı da olmayan, özellikle yaş meyve ve sebzede sulama imkanı, verimlilik, kalite ve alternatif ürün imkanlarının da gözetilerek planlama yapılması gerektiğinin vurgulandığı raporda, “ Yasaklama veya cezalandırma ile değil, teşvik ve ucuz finansman da dahil farklı destekleyici politikalarla planlamanın daha cazip ve uygulanabilir olacağı kanaatindeyiz” görüşü yer aldı. Kant Tarımı projesi


Büyük kentlerde yaşayanların üretilen yaş meyve, sebze ve hayvancılık ürünlerinin en büyük müşterisi olduğunun belirtildiği raporda, Kent Tarımı Projesi’ne dikkat çekilerek, bu konuda şöyle denildi:


“Tarımsal ürünlerin büyük kentlere yakın yerlerde üretimi şeklinde düşünülen Kent Tarımı Projesi, yeraltı sıcak su kaynakları, ucuz enerji, kolay lojistik ve yoğun istihdam imkanları olan yerlerde kurulacak organize tarımsal üretim merkezleri ile sağlanabilir. Ancak sadece nakliye giderlerini düşürmek amacıyla düşünülürse, karayoluyla yapılan nakliye yerine, yaş meyve sebzelerin yoğun olarak ekildiği yerlerden hızlı tren hatlarıyla frigolu vagonların da kullanılması sağlanarak teşvik edilmelidir.”


“Serbest piyasada oluşan tarım ürünleri fiyatları; spekülasyonlara, yalan haberlere, yanlış ve yanlı stok ve üretim tahmini bilgi kirliliğiyle ani değişimler göstermekte ve haksız kazançlara sebep olurken, üretici ve tüketicilerimize de olumsuz yansımaktadır” denilen raporda, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından bakan yardımcısı düzeyinde bakanlık sözcüsü tayin edilerek, en yetkili ağızdan kamuoyunu bilgilendirme amaçlı düzenli basın toplantısı yapılması önerildi. Tarımsal destekler


Raporda, tarımsal destekler ve bu desteklerin içeriği konularına da dikkati çekilerek, şu görüşlere yer verildi:


“Tarımsal desteklemelerin sadeleşmesi ve gereksiz bazı desteklerin kaldırılarak, üretim ve verimliliği özendirici, direk nihai üretilen ürün ve girdilere yönelik desteklemelerin ağırlık kazanması üreticilerimiz tarafından da beklenmektedir. Tarımsal destekleme; üretime, verime ve üretim maliyetlerini düşürmeye odaklı olmalıdır. Tarımsal destekler içinde yer alan mazot, gübre ve yem gibi önemli girdiler ile fiyat fark desteği ödenen ürünlere ait birim fiyatlar gelecek yılki üretimi teşvik için minimum rakamlarla en geç 1 Aralık tarihinde açıklanmalıdır. Piyasada oluşacak girdi maliyetlerindeki ve ürün fiyatlarındaki değişimler bakanlıkça takip edilerek 30 Ekim tarihinde ilk açıklanan destek miktarları revize edilerek nihai destekler belirlenmelidir.


Çiftçinin serbest piyasada oluşacak fiyatlarla zarar etmesini engellemek amacıyla belirlenen son destek tutarlarının tamamı en geç takip eden yılın 31 Mart tarihine kadar çiftçi hesaplarına yatırılmalıdır.” Gelir kaybı sigortası


TARSİM sigorta riskinin her yıl oluşan yeni risklerle arttığı ancak, çiftçinin sigortaya olan talebinin yeterli olmadığının görüldüğü tespitine yer verilen raporda, Gelir Kaybı Sigortasının da ülke genelinde uygulanması gerekliliği önerisinde bulunularak, şunlar kaydedildi:


“Sigorta havuzunun dolması ve maliyetin azalması için TARSİM sigortası yaptırılması; devlet desteğinin arttırılması yanında çiftçi tanıtımları ve acente eğitimleri ile daha cazip hale getirilmelidir. TARSİM tarafından pilot bölgelerde uygulanan Gelir Kaybı Sigortası da sektörümüz için çok faydalı olacaktır. Ancak uygulamanın borsa fiyatları oluşan hububat, bakliyat ve yağlı tohumlar ile sınırlı kalacağı inancındayız.”


Raporda, tarım ürünleri dış ticaret dengesinde ülkemizin döviz fazlası vermesinin sevindirici olduğu ifade edilerek, “Ancak ithalata ödenen dövizin azaltılması için açığımız olan ürünlerin üretimini ve verimini arttırıcı bölgesel proje ve politikalar ile tarım ürünleri ihracat miktarımızı, paketleme kalitemizi ve birim ihracat fiyatlarımızı arttırıcı teşvikler gerekmektedir. Lojistik konumu ve üretilen farklı tarımsal ürünleri ile Türkiye’nin bu konuda önü çok açıktır” denildi. Süt fiyatları


Çiğ süt tavsiye fiyatlarının açıklandığı Ulusal Süt Konseyi daimi başkanının Hayvancılık Genel Müdürü olması ve USK üretici ile sanayici arasında, üretimin devamlılığını sağlayan, güvenilir ve tarafsız bir uzlaşma masası haline dönüştürülmesi önerilen raporda, şöyle devam edildi:


“USK, Gıda Komitesi’nin talimatıyla, belirlenen fiyatın sadece duyurusunu yapan bir kurum konumundan kurtarılmalı, aylık çiğ süt maliyetleri tarafsız bir bakış ile belirlenmelidir. Üreticilerimizin üyesi olduğu dernek statüsündeki kuruluşlar da tıpkı sanayicilere verilen hak gibi USK’da temsil edilmeli, yönetime girebilmelidir. Bu konuda USK kuruluş yönetmeliğinde Bakanlığımız tarafından yapılacak bir değişiklik yeterli olacak ve üreticilerimiz daha adil temsil edilecektir.”


Hayvancılık yapan çiftçilerin yem, enerji, sperma, veteriner ilaçları gibi girdi alımları her ay olduğu için beyan, askı ve inceleme süreleri tamamlanan 3 ay önceki süt ve et prim hak edişlerinin aylık olarak düzenli bir şekilde ödenmesinin istendiği raporda, “Belgelerin askı ve inceleme süreçlerinde gecikme yaşatan üretici birlik ve kooperatifleri kamuoyuna duyurulup, ödemelerde gecikmeye sebep olanlar kamuoyuyla paylaşılmalıdır” ifadelerine yer verildi. Taklit ve tağşişle mücadele ve hırsızlık suçları


Tarım ürünlerinin işlenmesiyle tüketiciye sunulan gıda ürünlerinde taklit ve tağşişle mücadeledeki denetim ve analizlerin, çiftçiler ile işini doğru yapan sanayicilerin hakkını korumak amacıyla daha sık yapılarak uygulanması ve yanlış yapanların kamuoyuna aylık olarak duyurulmasının talep edildiği raporda, çiftçi mallarına karşı işlenen hırsızlık suçlarına da dikkat çekilerek şunlar kaydedildi:


“Son yıllarda çiftçilerimizin açık arazide bulunan; tarımsal ürün, tarım alet ve ekipmanları ile trafo, kapı, tel örgü ve canlı hayvan gibi birçok malına karşı işlenen hırsızlık suçlarına ilişkin şikayetlerde artış olması sebebiyle, çiftçi mallarını koruma kanunu güncellenerek yeniden hayata geçirilmeli ve suçluları yakalayan asayiş görevlilerimizin de musdarip olduğu, çiftçi malına yönelik hırsızlık suçlarına verilecek hapis cezalarının indirimsiz olarak uygulanması ve caydırıcı olması Adalet Bakanlığı gündemine alınmalıdır. Şehir merkezlerinde olduğu gibi, güvenlik amaçlı her köye bir bekçi görevlendirilmelidir.” Tarımsal atıkların imhası


Tarımsal atıkların tarlada yakılarak yok edilmesi yerine balya yapılarak enerji tesislerinde yakılıp enerji üreterek, hem çiftçiye hem de ekonomiye katkı sağlandığı ancak, yerleşim yerlerine ve tarım arazilerine yakın yerlerde inşa edilen bu tesislerin halk sağlığına ve tarımsal üretime zarar verdiğinin belirtildiği raporda, konuya ilişkin şu görüşlere yer verildi:


“Ayrıca balya halinde toplu muhafaza edilen atıklarda bitkisel ürün zararlıları yaşam döngülerini sürdürmekte ve tarımsal üretime büyük zararlar vermektedir. Bu tesislerin yatırım aşamasında; yer seçimlerinde daha titiz davranılmalı, tarımsal üretimden uzak yerler seçilmeli, tarımsal atık balyaları zararlılara karşı ilaçlanmalı ve işlemlerin takibi çevre ile tarım il müdürlüğü ekiplerince yapılmalıdır.” Sivil toplum kuruluşlarıyla işbirliği


Tarım ve Orman Bakanlığı ile tarım ve hayvancılık konusunda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşları arasında daha sıkı görüş alışverişini sağlamak ve uygulamalarla ilgili sorunlar ve çözüm önerileri için daha yakın işbirliği için, bakanlığın belirleyeceği bölgeler bazında düzenli toplantılar yapması ve toplantılardan çıkan sonucun rapor edilerek bakanlığa bağlı ilgili genel müdürlüklere iletilmesinin istendiği raporda şu görüşlere yer verildi:


“Kamuoyunda oluşan yanlış algı ve kafa karışıklıklarına son vermek amacıyla tarımsal ürünlerin paketlemesinde kullanılan hasat sonrası kimyasalları da TAGEM tarafından denemeleri yapılıp test edildikten sonra insan ve çevre sağlığı açısından Gıda Kontrol Genel Müdürlüğünce ruhsatlandırılmalıdır. Zirai ilaçların kullanımı, dozları ve kalıntı limitleri ile ilgili mevzuat güncellenerek, zirai ilaç kullanımı talimatnamesi yenilenmelidir. Ürün bazında tavsiye dışı ilaç kullanımına yer vermeyecek şekilde ziraat mühendisleri odası ile birlikte çalışma yapılarak yeni bir düzenleme yapılmalıdır.


Turunçgil ve muz gibi meyvelerde; karantina çerçevesinde olmayan, meyvenin çürüme ve hızlı bozulmasına yol açmayan, sadece dış kabuk görünümündeki kusur boyutları, meyve kalibresi, renk ve asit oranı gibi konularda kalite standardı getirilerek, üretici ve alıcı arasındaki alım sözleşmelerinde şart koşulup, ticari anlaşmazlıkların önlenmesi gerekir.” Hazine destekle tarımsal işletme ve yatırım kredileri


“Ziraat Bankası aracılığıyla verilen hazine destekli tarımsal işletme ve yatırım kredilerinin sadece finansman imkanı sunmaktan öteye giderek, Türk tarım ve hayvancılığına yön verir hale gelmesinden memnuniyet duymaktayız” vurgusu yapılan raporda, “Bu kredilendirme politikası ile Türk tarımının eksiği olan; birleşme, ortak iş yapma, pazarlama, KOBİ’leşerek ürün işleme ve markalaşma gibi konularda teşvik edilmeli ve kredi imkanları bu alanlara da da şartlı olarak tanımlanmalıdır” denildi. Tarımsal ürün deseni


Raporda, tarımsal ürün deseni ve Hal Yasası konularına da değinilerek, şu görüşlere yer verildi:


“Ülkemizin tarımsal ürün deseninde buğdayın insan beslenmesinde, arpanın ise hayvancılıktaki önemi tartışılmazdır. Sulama imkanı olmayan ve buğdayla arpadan başka ürün yetiştirme şansı bulunmayan bölgelerdeki çiftçilerimizin; üretime devamları ve genç kuşaklarının da aynı işi sürdürmeleri için pozitif ayrımcılık yapılarak, bu çiftçilerimizin buğday ve arpa üretimleri farklı şekilde desteklenmelidir.


Tarımsal ürünlerin hasat zamanı aynı anda piyasaya arz edilerek fiyat düşmelerini engellemek için kurulan lisanslı depolarda; tüm ürünler için ürün kalite standartları ve fire oranları yeniden belirlenerek yayınlanmalı, depolardan alınan ürünlerin nakliyesinde serbest piyasa şartlarının çalışması sağlanmalı, deposunda yer olmasına rağmen mal almak istemeyen depo sahiplerinin lisansları iptal edilmelidir. Türkiye’nin her yerinde faaliyet gösteren tüm lisanslı depolar aynı standart ve çalışma şartlarını çiftçi ve sanayicimize sunmalıdır.


Yaş meyve ve sebzenin toptan olarak alıcı ile buluştuğu hallerle ilgili çıkan hal yasası, tüm yaş meyve ve sebze üretiminin hale girişini veya bildirim yapılarak ticaretinin yapılmasını öngörse de hal kayıt sisteminin ne üreticiye, ne tüccarlara, ne de karar alıcı konumundaki kamuya hiçbir katkısı olmamıştır. Bu nedenle yeni çıkacak olan hal yasasında; hale giriş mecburiyetinin kaldırılması ve mevcut hallerin sayısının azaltılarak, merkezi ve daha büyük, soğuk hava depoları olan ve lojistik imkanları açısından güçlü hal komplekslerinin inşası gerekmektedir. Hallerdeki ticaret sırasında kesilen ve belediyelere aktarılan hal rüsum ve çevre temizlik vergileri hallerin modernizasyonu için yatırıma dönüşmelidir.”


Raporun son bölümünde, zirai mücadelede kullanılan kimyevi ilaçların azaltılması için biyolojik ve biyoteknik mücadele metotlarının daha fazla desteklenmesi gerektiği belirtilerek, “Bu konuda yatırım yapmak isteyen özel sektöre finansman desteği sağlanmalıdır. Yaş meyve sebze ihracatında sıfır tolerans değerine sahip olan Akdeniz meyve sineği ile mücadelede Tarım ve Orman Bakanlığı ve TÜBİTAK tarafından ortak yürütülen kısır böcek üretim yatırımı çalışmaları hızlandırılmalı ve kısır böceklerin doğaya salımı bir an önce hayata geçirilmelidir” denildi.

 

Main Menu