Tarım Kredi göz göre göre zarar ettiriliyor!
Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından açıklanan gübre ve yem fiyatlarında indirim müjdesine Tarım Kredi Kooperatifleri eski Genel Müdüründen dikkat çeken bir tepki geldi. Aynı zamanda AK Parti Bursa eski Milletvekili olan Bedrettin Yıldırım, gübre ve yem fiyatlarında indirim yapılarak fiyatların sabitlenmesinin çiftçinin lehine bir karar olduğunu ancak zararının Hazine tarafından karşılanmaması durumunda Tarım Kredi Kooperatiflerinin ciddi anlamda zarar edeceğini ve sermayesinin erimesine neden olacağını bildirdi.
TARIM KREDİ KAMU KURUMU DEĞİL!
Ak Parti eski Bursa Milletvekili ve Tarım Kredi Kooperatifleri eski Genel Müdürü Bedreddin Yıldırım, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gübre ve yem fiyatlarında indirim açıklamasının ardından twitter hesabından bir paylaşımda bulunarak, Tarım Kredi Kooperatiflerinin bir kamu kurumu olmadığını hatırlattı.
TARIM KREDİNİN SERMAYESİ TAMAMEN ÇİFTÇİYE AİTTİR!
Tarım Kredi Kooperatiflerinin sermayesinin tamamen bu kooperatifleri kuran çiftçi ortaklarına ait olduğunun altını çizen Yıldırım, gübre ve yem fiyatlarında indirim yapılarak fiyatların sabitlenmesinin Tarım Kredi Kooperatiflerinin zarar etmesine neden olacağını belirterek, bu zararın Hazine tarafından karşılanması gerektiğini kaydetti.
ZARAR HAZİNE TARAFINDAN KARŞILANMALI
Aksi takdirde gübre ve yem fiyatlarında yapılan indirimin kurumu zarara uğratarak, sermayesini tüketmesi anlamına geleceğini vurgulayan Yıldırım, “Bu da 90’ların sonunda ki gibi Tarım Kredi Kooperatiflerinin kapanmayla karşı karşıya gelmesi demektir” uyarısında bulundu.
Yıldırım, gübre ve yem fiyatlarında indirimin sadece Tarım Kredi Kooperatifleri ile sınırlı kalmaması gerektiğini belirterek, “Gübre ve yem fiyatları sadece Tarım Kredi Kooperatiflerini kapsamamalı. Bütün özel sektör bu anlayışa destek vermelidir. Aksi halde piyasada fazla bir etkisinin olmayacağı bilinmektedir” dedi.
Tarımda dijitalleşme yeni yılda hızlanacak
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, yeni yıl itibarıyla Tarım, Orman Gençlik Konseyi oluşturacaklarını belirterek, “Gençlerin tarıma ve ormana ilgilerini, kırsala yeniden dönüşlerini tesis etmek adına dijitalleşmeye çok büyük önem vereceğiz.” dedi.
Kirişci, AA muhabirine, tarım sektöründe bu yıl yaşanan gelişmeler ve 2023 yılı beklentilerine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Bu yılın dünya açısından iyi başlamadığını ifade eden Kirişci, Rusya-Ukrayna Savaşı’nın bütün dünyayı tedarik ve üretim zincirindeki kırılmalar nedeniyle telaşa soktuğunu söyledi.
Kirişci, Türkiye’nin büyük ve güçlü altyapısıyla süreçleri sorunsuz geçirdiğine işaret ederek, üretimin artarak sürmesinden dolayı herhangi bir kriz yaşanmadığını bildirdi.
Bakanlık görevine 4 Mart’ta geldiğini anımsatan Kirişci, “Böyle bir süreçte Rusya-Ukrayna Savaşı patlak vermişti. Herkesin gıda milliyetçiliğini konuştuğu, ihracata yasak getirdiği bir dönemde Türkiye, zamanında aldığı isabetli tedbirler sayesinde o süreci rahat geçirdi. O dönem hatırlanacak olursa şeker ve yağla ilgili sanki bir yokluk, kıtlık varmış gibi manipülatif, spekülatif davranışlara muhatap olduk ama aldığımız tedbirlerle onların da üstesinden geldik.” diye konuştu.
– “Modern tarım uygulamalarını gündeme getirdik”
Kirişci, tarımda dijitalleşme adına yeni adımlar attıklarına dikkati çekerek, bu konuda çalışmalar yürüttüklerini dile getirdi.
Yaş meyve ve sebze tüketiminin çok olduğu büyük şehirlerde kent tarımını gündeme getirdiklerine işaret eden Kirişci, şu değerlendirmede bulundu:
“Böylece, kentlerin kendine yeterliliğini sağlamasının altını çizdik. Modern tarım uygulamalarını gündeme getirdik. Jeotermal ile rüzgar ya da güneş enerji santrallerinden üretilen veya biyokütleden elde edilen elektrikle ısıtılan seraları gündeme getirdik. Çok daha önemlisi dikey tarım konusunu gündeme getirdik. İstanbul’da Kağıthane Belediyemizin Kültür Merkezi’nin eksi 30 metresinde kapalı bir ortamda bütün dünyaya ve Türkiye’deki vatandaşlara bunu göstermiş olduk.”
Desteklemeleri sadeleştirdiklerini, üreticinin desteklere zamanında kavuşmasını sağladıklarını belirten Kirişci, Çiftçi Kayıt Sistemi Belgesi alma işleminin e-Devlet üzerinden yapılabilmesine imkan tanıyarak süreyi 2 dakikaya indirdiklerini kaydetti.
Kirişci, üreticileri memnun edecek müdahale fiyatları açıkladıklarını, öte yandan marketlerde her ürünün bulunmasını da sağladıklarını ifade etti.
Orman yangınlarıyla mücadelede de başarılı bir yıl geçirdiklerini vurgulayan Kirişci, gerek yangınlara müdahale gerek ağaçlandırma çalışmalarında ciddi başarılar elde ettiklerini söyledi.
– “Tarım, Orman Gençlik Konseyini oluşturuyoruz”
Bakan Kirişci, 2023’ün “Türkiye Yüzyılı”nın başlangıcı olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Türkiye Yüzyılı’nın da ana eksenini aslında tarım ve orman oluşturuyor. Biz Teknofest kuşağına sahibiz. Bunların ürettiği inovatif ürünler var, bunların benzeri tarım ve orman sektörüne de aktarmak istedik. Bundan dolayı da şimdi çalışmalarımız başladı ve artık yeni yıl itibarıyla Tarım, Orman Gençlik Konseyi oluşturuyoruz. Gençlerin tarıma ve ormana ilgilerini kırsala yeniden dönüşlerini tesis etmek adına dijitalleşmeye çok büyük önem vereceğiz. Dijitalleşme bizim olmazsa olmazımız olacak. 1 Ocak itibarıyla da inşallah ‘Tarım Cebimde’ mobil uygulamasını üreticilerimizin istifadesine sunacağız. Bu uygulama sayesinde tarımla ilgili aklınıza gelebilecek her türlü iş ve işlemler, her türlü bilgilendirmeler, piyasa takipleri bu uygulama üzerinden rahatlıkla yapılabilecek. Bizim ilçe ilçe teşkilatlarımızı ziyaret etmesine gerek kalmayacak.”
Tarımın stratejik bir sektör olmaya devam edeceğini vurgulayan Kirişci, üreticilerin daha refah bir yıl geçirmesi dileğinde bulundu.
İstanbul İl Tarım Müdürü: 220 bin kedi, 103 bin köpeğe çip takıldı
İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz, “İstanbul olarak yaklaşık 220 bin kedi, 103 bin köpeğin çipleme ve kayıt işlemini bitirdik. Yoğun talep var. Son günlerde daha fazla yoğunlaştığı için, mikroçip ve karne ihtiyacı doğduğundan, bazı bölgelerde bitmiş olabilir” diye konuştu.
İstanbul İl Tarım Müdürü: 220 bin kedi, 103 bin köpeğe çip takıldı
Hayvanları Koruma Kanunu gereği, kedi ve köpeklerine 31 Aralık 2022’ye kadar dijital kimliklendirme yaptırmayanlara, 3 bin 642 lira idari para cezası verileceği açıklandı. Cezalı duruma düşmek istemeyen evcil hayvan sahipleri, bu hafta il tarım müdürlüklerinde yoğunluk oluşturdu. İstanbul’da dün itibariyle 220 bin kedi. 103 bin köpeğin çipleme ve kayıt işleminin bitirildiği açıklandı. Yoğun talep nedeniyle mikroçip ve karne ihtiyacı olduğu da bildirildi. Ancak yeni yıla girmeden önce tarım müdürlüklerine beyanname verenlerin, ‘mikroçip’ takma süresini 2023 yılına uzatabileceği de ifade edildi. İstanbul İl Tarım ve Orman Müdürü Ahmet Yavuz, “31 Aralık 2022 mesai bitimine kadar verilecek beyannamelerle randevular verilecek. Beyannamelerden sonra randevu oluşturulacak ve 2023 içerisinde de ceza ödemeden, peyderpey çağırılarak çipleri takılacak” dedi.
31 ARALIK’A KADAR BEYANNAME VERENLER 2023’TE CEZA ÖDEMEYECEK
Konuyla ilgili detayları paylaşan Ahmet Yavuz Karaca, “Sürenin 31 Aralık’ta bitmesinden dolayı yoğun bir taleple karşı karşıyayız. Fakat vatandaşlarımız müsterih olsunlar, 39 ilçe ve il tarım ve orman müdürlüklerimizde biz çiplemeyi yapıyoruz. Aynı zamanda serbest veteriner hekimlerde de çipleme yapılabiliyor. Oldu ki yetiştiremediler. 31 Aralık 2022 mesai bitimine kadar verecekleri beyannamelerle onlara randevular verilecek. Bu beyannameleri kendilerine yakın olan serbest veteriner hekimlere de verebilirler, il ve ilçe tarım müdürlüklerine de verebilirler. İlçe tarım ve orman müdürlüklerine ve serbest veteriner hekimlere vermiş oldukları beyannamelerden sonra onlara randevu oluşturulacak ve 2023 içerisinde peyderpey çağırılarak çipleri takılacak” ifadelerini kullandı.
İSTANBUL’DA 220 BİN KEDİ, 103 BİN KÖPEĞİN ÇİPLEME VE KAYIT İŞLEMİ BİTTİ
İstanbul’da yoğun talep olduğunu belirten Karaca, dün itibariyle yaklaşık 220 bin kedi, 103 bin köpeğin çipleme ve kayıt işlemlerinin bitirildiğini açıkladı. Karaca, “Son günlerde yoğunlaştı, yoğun miktarda mikro çip ve karne ihtiyacı doğduğundan dolayı, bazı bölgelerde bitmiş olabilir. Vatandaşlarımızın mağdur olmaması için, bakanlığımızın yapmış olduğu bir şey beyannameler. Şu anda İstanbul olarak biz 220 bin civarında kedi, 103 bin civarında köpeğin çipleme ve kayıt işlemini bitirdik. Buradaki amacımız, hayvanları kayıt altına alacağız. Sahipsiz hayvanların, sokak hayvanlarının bir çoğunluğu bir şekilde edinilmiş ve sokağa bırakılmış hayvanlar oluşturmakta. Artık çiplenip, üzerinize aldığınız hayvanla ilgili olarak ‘hayvan sahibi’ olarak sorumluluğunuz başlıyor” dedi.
HAYVANI KİM SOKAĞA BIRAKTI BİLİNECEK, AYIP İLANI SİSTEME GİRECEK
Dijital kimlik uygulamasının hayvanları korumayı amaçladığını ifade eden Karaca, “Eğer siz bu sorumluluklarınızı yerine getirmez hayvanı sokağa bırakırsanız, sokakta bulduk diyelim o hayvanı, sahibinin kim olduğu belli olacak. Size bir süre tanınacak ve gelip hayvanı almazsanız, idari işlem uygulanacak. Hayvan kaybolduğunda, o mikroçiple bize başvuracaksınız ve bu hayvanın ayıp ilanını biz sisteme sokacağız. Bir yerde yakalandığında, görüldüğünde, tedavi için bir kliniğe geldiğinde sistem görecek. Hayvan sahibini de bulup onları birbirine kavuşturmuş olacağız. Sağlıkla ilgili takiplerinin yapılması açısından da, çip üzerinden sağlıkları takip edileceği için önemli bir işlem görecek. Birçok faydası olacak. Sahipsiz hayvanların çiplenmesini de yerel yönetimler üzerinden yapmaktayız” ifadelerini kullandı.
Çip sorunu olmadığını da dile getiren Karaca, “İl ve ilçe müdürlüklerimiz olarak bizim çip sorunumuz şu an yok. Olmasa da bitse dahi, beyannameyi alıyoruz, onları çağırıp randevu verip çipliyoruz. Vatandaşlarımız müsterih olsunlar ama 31 Aralık 2022 tarihine kadar bir şekilde serbest veteriner hekime ve ya il ve ilçe tarım müdürlüklerine başvurmalarını önemle rica ediyoruz. Çiplettirmezlerse, kayıt altına almazlarsa 3 bin 623 TL idari para cezası var” ifadelerini kullandı.
GEREKLİLİK OLARAK GÖRDÜĞÜM İÇİN TAKTIRIYORUM
Kedisi için gelen Muhammet Mutlu, “Ben sokaktan sahiplendim, yeni oldu o yüzden bu kadar bekledim. Çipin çok yararı olacağını düşünmüyorum ama, sonuçlarını sonradan göreceğiz” dedi.
Kemal Karlas da, “Biraz yoğunduk o yüzden bu kadar bekledik. Ben kedimi donmak üzereyken sokaktan aldım. Kimin saldığı belli değil. En azından böyleyeri ceza ödesin” diye konuştu.
Arzu Esmeray da, “Sistemsel bir yoğunluk var. İnsanların son zamanlarda akın etmesinden dolayı. Biz de ilk başta taktırmayı düşünmüyorduk ama, son anda gelenlerden olduk. Evden dışarı çıkmıyorlar, aşıları tamam, kontrolleri yapılıyor diye düşündüğümüz için taktırmayı düşünmemiştik. Gereklilik olarak gördüğüm için taktırıyorum” ifadelerini kullandı.
İl protokolü tarım mükemmeliyet merkezini inceledi
Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar ve beraberindeki heyet, tarım mükemmeliyet merkezinde incelemelerde bulundu.
Yapımı devam eden tarım mükemmeliyet merkezinde incelemelerde bulunan Vali Mahmut Çuhadar’a, TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Ahmet Aydın, Milletvekilli İbrahim Halil Fırat, Yakup Taş, Belediye Başkanı Süleyman Kılınç, İl Özel İdaresi Genel Sekreteri Sami Işık, AK Parti Adıyaman İl Başkanı Mehmet Dağtekin, AK Parti Merkez ilçe Başkanı Mustafa Alkayış, kurum müdürleri, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı.
İl protokolü, tarımsal üretim desenini her geçen çeşitlendiren ve tarımsal ürünlerin katma değerinin artırılarak markalaşmasını sağlamak amacıyla Adıyaman’ın vizyon projesi olan ve inşaat çalışmaları devam eden tarım mükemmeliyet merkezinde incelemelerde bulunarak buradaki yetkililerden çalışmalar hakkında bilgiler aldı. Adıyaman’a böyle bir yatırımın yapılmasının oldukça önemli olduğunu dile getiren TBMM Milli Savunma Komisyonu Başkanı Ahmet Aydın, “Bugün şehrimizin vizyon projelerinden bir tanesi olan tarım mükemmeliyet merkezimizin inşaat sahasını inceliyoruz. İnşaat büyük bir oranda tamamlanmış durumda. Mart ayına yakın buranın hizmete gireceğini ve makinelerin harıl harıl çalışacağını düşünüyoruz. Bir tarım kentiyiz aynı zamanda gıdayla birlikte tarıma dayalı sanayinin de gelişmesi konusunda bu tür paketleme ve işletme tesislerine çok ihtiyacımız var. Yaklaşık 35 milyon TL’ye mal olacak bu tarım mükemmeliyet merkezi projesinin finansmanının büyük bir kısmını kalkınma ajansımıza ve Sanayi ve Ticaret Bakanlığımız karşılıyor ve onlara çok teşekkür ediyorum. Yine belediyemiz ve il özel idaremizin destekleriyle beraber bu harika yatırımı şehrimize kazandırmış olacağız. Adıyaman badem diyarı ve Türkiye’nin bir numaralı bademleri burada yetişiyor. Bu bademin burada işlenmesi, paketlenmesi, bademin badem yağına, ununa dönüşmesi ve uygun şartlarda hazırlanarak katma değeri yüksek bir ürüne dönüştürülerek piyasaya sürülmesi için önemli bir proje. Yine bu bölgelerin bütün meyvelerini toplayarak burada olacak olan soğuk hava deposunda bekletebileceğiz. Buranın 4 bin 500 metre karelik bir kapalı alanı var ve soğuk hava deposu da bunlardan bir tanesi. Yine her türlü sebze ve meyvenin kurutulabileceği bir alan da var burada. Çiftçilerimiz ürünlerini burada en güzel şekilde değerlendirecek” dedi.
Daha sonra konuşan Adıyaman Valisi Mahmut Çuhadar ise konuşmasında, “4 Bin 500 metre kare kapalı alana sahip olan bir inşaat. Tamamı tamamlandığında maliyet olarak 35 milyon TL’ye mal olacak bir proje. Özellikle nar ve diğer meyve ile sebzelerin burada muhafaza edilebileceği, yıllık kapasitesi 3 bin ton civarında soğuk hava deposu olacak. Meyve ve sebze kurutma tesisi de olacak. Adıyaman’ımız bildiğiniz gibi meyve ve sebze açısından zengin bir floraya sahip. Bunların daha iyi bir şekilde değerlendirilebilmesi için de sebze ve meyve kurutma tesisinde de günlük en az 5 ton kapasitesi olacak. Yeni alınacak olan makinelerle bu kapasite arttırılabilir. Ve en önemlisi ise badem işleme tesisidir. Biliyorsunuz burada daha çok vademi kırıp başka yerlere sevk ediyoruz. Kırılmış badem artık burada da işlenecek. Badem yapı yapılacak, file badem yapılacak ve bir çok değişik ürünler yapılacak. Adıyaman çiftçimize ve tarımına şimdiden hayırlı olsun” şeklinde konuştu.
Adıyaman Belediye Başkanı Süleyman Kılınç ise konuşmasında, “Adıyaman’da önceliğimiz tarımı suyla buluşturmak ve suyla buluşturduktan sonrada buradan çıkan ürünü de değerlendirmek. Adıyaman’ımızda çok güzel ve verimli topraklarımız var. Buradan çıkacak ürünlerimizin de katma değerinin yüksek olması lazım. Bu anlamda tarım mükemmeliyet merkezinin oldukça önemli olduğunu düşünüyorum. Şimdiden tarım mükemmeliyet merkezinin hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.
Tarım ve gıda ürünlerine özel ödeme gündemde
Ekonomi Koordinasyon Kurulu toplantısında, Küresel enerji ve emtia fiyatlarındaki gelişmeler göz önünde bulundurularak Türkiye’nin dış ticaret gelişmeleri ele alındı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen toplantıda;
•Haksız ticari uygulamaların belirlenmesi ve yasaklanması
•Üretim tarihinden itibaren 30 gün içinde bozulabilen tarım ve gıda ürünleri için özel ödeme kuralları getirilmesi
•Esnaf ve sanatkarlar meslek kuruluşlarında, kuruluş için gerekli kurucu oda sayısı alt sınırının ve bu kuruluşlardaki olağanüstü genel kurul toplantıları için gereken koşullara dair yeni düzenleme önerileri gibi konular kapsamlı olarak ele alındı.
Toplantıya, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay’ın yanı sıra Ticaret Bakanı Mehmet Muş, AK Parti TBMM Grup Başkanı İsmet Yılmaz, AK Parti Genel Başkan Yardımcıları Hayati Yazıcı ve Vedat Demiröz, AK Parti Genel Sekreteri Fatih Şahin, AK Parti Gaziantep Milletvekili Abdullah Nejat Koçer ile ilgili kurum ve kuruluşların yetkilileri katıldı.
Ankara Gıda Tarım Ürünleri Derneği, Yüksekova'da çiftçilerle buluştu
Ankara Gıda Tarım Ürünleri Derneği Başkanı Canan Ceylan, Hakkari’nin Yüksekova ilçesinde çiftçilerle bir araya geldi.
İlçedeki bir otelde düzenlenen toplantıda konuşan Ceylan, dernek olarak “önce üret sonra tüket” sloganı ile Türkiye’deki tarımı hak ettiği yere, teknolojiye, çeşitliliğe ve sürekliliğe ulaştırma çabası içinde olduklarını söyledi.
Dernek olarak ülkedeki yapılanma organizasyonlarını 81 ilde tamamlamak üzere olduklarını ifade eden Ceylan, şunları kaydetti:
“Çiftçilerimize birçok konuda destek olduk, olmaya da devam edeceğiz. Tarımımızın sorun ve problemlerini tespit edip devlet ile özel sektör arasında köprü olmaya devam edeceğiz. Atalarımız ekti ilk hasadı yaptı. Bugün atalarımızdan aldığımız bayrağı çok daha ileri seviyeye ulaştırmamız gerekiyor. Gıda, hayat kaynağıdır. İnsanlığın sürdürülebilir refahı için tarım çok önemli. Şimdiki ve gelecek nesillerin tarımsal ihtiyaçlarını karşılarken bölgelere özgü uygulama ve ekosisteme uygun entegre üretim yöntemleri ile doğal kaynakları koruyarak tarımımızı sistemli hale getirmemiz gerekiyor. “
Köylerden kentlere göçü engelleyip kentlerden köylere geri dönüşü sağlayacak ve özendirecek tedbirlerin alınmasının zaruri olduğunu belirten Ceylan, “Yüksekova’nın muhteşem doğası ile bölgesel ölçekte kalmış ürünlerinin ve lezzetlerinin bir an önce tüm Türkiye’ye tanıtılması gerekmektedir.” dedi.
Hakkari Tüketiciler Birliği Başkanı Perviz Geçirgen ise Yüksekova’nın hak ettiği gibi bir tarım şehri olması için çaba gösterdiklerini vurguladı.
Çiftçilerin sorun ve taleplerinin dinlendiği programa Esendere Beldesi Belediye Başkanı Dırbaz Büyüksu, İlçe Emniyet Müdürü Hasan Fatih Anamur, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, muhtarlar ve çiftçiler katıldı.
Sahte tarım haberlerine ve yazarlarına dikkat!
Son zamanlarda özellikle sosyal medyada hızla yayılan sahte tarım haberleri dikkat çekici boyutlara ulaştı. Gazetemizin tarım yazarlığını yapan Uluslararası Tarım Şehirleri Birliği Yüksek Ziraat Mühendisi Mahmut Ali Cengiz Körosmanoğlu, bazı tarım yazarlarının ve bu yazarlar tarafından verilen bilgilerin sahte olduğunun altını çizerek doğru bilinen yanlışları gazetemiz için kaleme aldı.
Birçok tarımsal veride yanlış ve yalan haber yapılmasının ardından gazetemiz yazarı ve Yüksek Ziraat Mühendisi Mahmut Ali Cengiz Körosmanoğlu, yanlışları tek tek tespit ederek doğruları ortaya çıkardı.
Körosmanoğlu yaptığı açıklamada, “Türkiye son zamanlarda sahte doktor vakası, sahte öğretmen vakıasından sonra şimdi de sahte mimar vakasına rastlandı. Bunlar tespit edilenler. Ya edilemeyenler? Mesela sahte tarım yazarları… Maalesef tespiti yapılamayan sahte tarım yazarları ve onların yalan tarım haberleri bir türlü ortaya konmuyor. Son yıllarda yapılan bir bilimsel çalışmaya göre yalanın yayılma hızı gerçek haberin yayılma hızından altı kat daha fazlaymış. Bu araştırma Science Dergisinde yayınlanmış. Öyle yalan yanlış bilgiler yayınlanıyor ki hangi birine cevap vereceğimizi şaşırıyoruz.
sahte-tarim-yazarlari-3.jpg
Başkalarının yanlışlarını düzeltmekten, kendi doğrularımızı anlatmaya zaman kalmıyor. Tabiri caizse şeytan taşlamaktan Kâbe’yi tavaf etmeye fırsat bulamıyoruz. Şair İsmet Özel’in dediği gibi: “Biz bağıracağız, birileri hiç duymayacak, hep aynı hikâye, duyanlara selam olsun…” diyeceğiz ve yanlışları ortaya çıkarıp, doğruları anlatmaya devam edeceğiz. Gelin bu yanlışlara, doğru cevaplarla, belgelerle, rakamlarla, delillerle cevap vermeye başlayalım;
1. YANLIŞ; Tarımsal GSYH’de Sürekli Düşüş Yaşanıyor
Türkiye son yıllarda yaptığı, tarımsal destekleme, denetleme ve düzenlemelerle Tarımsal GSYH’de önemli artışlar sağlamıştır. Cari fiyatlarla; 2002 yılında 25,1 milyar Dolar olan Tarımsal GSYH, 2021 yılında yüzde 78,1 artışla 44,7 milyar Dolara yükselmiştir.
2. YANLIŞ; Türkiye Tarım Ürünlerinde İthalatçı Bir Ülke Konumuna Geldi
Ülkemizde sosyal medya ve diğer medya kanallarında en çok yazılan yalan ve iftiranın başında ülkemizin tarımda ithalatçı olduğu ve tamamen ithal ürünlere bağlı kaldığımız yalanıdır. Şunu net bir şekilde söyleyebiliriz; Türkiye, tarım ve gıda ürünlerinde net ihracatçıdır. Nokta. Son 4 yılda ihracatta yüzde 29,5 artış sağlanmıştır. Türkiye 2018 yılında 19,3 milyar Dolar olan ihracatı 2021 yılında 25 milyar Dolara çıkmıştır. Türkiye 2021 yılında 7,2 milyar Dolar dış ticaret fazlası vermiştir.
3. YANLIŞ; Türkiye Buğday İthal Eden Ülke Konumuna Geldi
Buğday üretiminde kendine yeten bir ülkeyiz. Un, makarna, bisküvi gibi ürünlerde ihracat yapacağımız zaman ithal buğdaya ihtiyaç duyuyoruz. Buğdayda, Dahilde İşleme Rejimi (DİR) kapsamında ihracat bazlı ithalat yapıyoruz. Aldığımız buğdayı; un, makarna, irmik vb. olarak ihraç ediyoruz. 2002-2022 Ekim Dönemi 39,4 Milyar Dolar ihracat 25,2 Milyar Dolar ithalat yapılmıştır. Buğday ithalatı ve buna mukabilde un ihracatından Türkiye yaklaşık 15 Milyar Dolar kâra geçmiştir.
4. YANLIŞ; Pancar Şekeri Üretimi Azaldı
Pancar şekeri üretimi yüzde 17 oranında arttı. Şeker üretimi de; 2002 yılında 2,16 milyon ton iken 2021/2022 döneminde yüzde 17 artışla 2,52 milyon tona yükselmiştir.
5. YANLIŞ; Hayvan Varlığımız Sürekli Azalıyor
2002-2022 döneminde hayvan sayısında önemli artışlar olmuştur. Büyükbaş hayvan sayısını yüzde 80,8 artırmıştır. 2002 yılında 9,9 milyon olan büyükbaş hayvan sayısı 2022 de 17,9 milyona çıkmıştır.
Küçükbaş hayvan sayısı ise yüzde 83,4 artmıştır. 2002 yılında 31,9 milyon olan küçükbaş hayvan sayısı 2022 yılında 58,5 milyona çıkmıştır. Arı kovanı sayısını yüzde 107,1 artırmıştır. 2002 yılında 4,2 milyon olan kovan sayısı 2022 de 8,7 milyon kovana çıkmıştır.
6. YANLIŞ; Bitkisel Üretimimiz Azalıyor
Bitkisel Üretimimiz son yirmi yılda yüzde 20 artmıştır. 2002’de 98 milyon ton olan bitkisel üretimimiz 2021 yılında 118 milyon ton olmuştur. 2022 yılında bitkisel üretim miktarının 127,6 milyon ton olacağı tahmin edilmektedir.
sahte-tarim-yazarlari-4.jpg
7. YANLIŞ; Ülkemiz Saman İthalatına Muhtaç Hale Geldi
Ülkemizin saman üretimi yıllık 25 milyon tondur. 2019 yılında 26 ton, 2020 yılında 6 bin 434 ton ve 2021 yılında 204 ton sap/saman ithalatı gerçekleştirilmiştir. İthal edilen miktar, üretim ve ihtiyaçla kıyaslanmayacak kadar küçüktür. 2022 yılı içerisinde sap/saman ithalatı gerçekleşmemiştir.
8. YANLIŞ; Üreticiye Yeterli Destek Verilmiyor
2002 yılında 1,8 milyar TL olan destekleme bütçesi, 2022 yılında 39,7 milyar TL’ye yükselmiştir. 2003-2021 döneminde günümüz fiyatlarıyla 464 milyar TL ödeme yapılmıştır.
9. YANLIŞ; Tarımsal Destekler Kırsala Ulaşmıyor
Devlet verdiği desteğin yerinde kullanılıp kullanılmadığını kontrol etmektedir. IPARD: Kapsamında 21 bin 944 projeye toplam 9 milyar TL hibe ödenmiş olup 16,9 milyar TL değerinde yatırım gerçekleşmiştir. Bu sayede 87 bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı (KKYDP): 2006-2022 döneminde 16.105 projeye 10,5 milyar TL hibe yapılmış ve 118 bin kişiye istihdam sağlanmıştır. Genç Çiftçi Projesi: 2016-2018 döneminde toplam 48 bin genç çiftçimizin projesine 3,5 milyar TL hibe desteği sağlanmıştır. Diğer taraftan; Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi, Göksu-Taşeli Havzası Kalkınma Projesi, Kırsal Kalkınmada Uzman Eller Projesi, LEADER vs. projeleri kapsamında da aynı şekilde binlerce projeye milyonlarca liralık destek verilerek yüzbinlerce kişiye ulaşılmıştır.
10. YANLIŞ; Gıda Denetimi Önemsenmiyor
Tüketici en iyi denetçidir yaklaşımıyla 7/24 hizmet veren “Alo 174 Gıda Hattı” ile şikâyet ve talepler değerlendirilerek cevaplandırılmaktadır. Bugüne kadar 2,8 milyon başvuru alınmıştır
11. YANLIŞ; Ülke Olarak Yeterli Olduğumuz Hiçbir Ürün Yok
Türkiye birçok üründe kendine yeten bir ülkedir. Çavdar, bakla (taze), bezelye (taze), biber, domates, havuç, hıyar, kavun, karpuz, patlıcan, pırasa, limon, mandalina, portakal, Antep fıstığı, üzüm, elma, şeftali ve kiraz gibi pek çok üründe de yeterlilik oranları yüzde 100’ün üzerindedir. Ayrıca ülkemiz, fındık, kiraz, ayva, incir ve kayısı üretiminde dünyada birinci sıradadır.
sahte-tarim-yazarlari-5.jpg
BAZI BİTKİSEL ÜRÜNLERDE YETERLİLİK ORANLARI
Buğday yüzde 102, Şeker Pancarı yüzde 100, Nohut yüzde 122, Patates yüzde 107, Kuru Soğan yüzde 114, İncir yüzde 502, Fındık yüzde 553, Kayısı yüzde 398, Ayçiçeği yüzde 62,5,
BAZI HAYVANSAL ÜRÜNLERDE YETERLİLİK ORANLARI
Süt yüzde 107, Kırmızı Et yüzde 100, Beyaz Et yüzde 136, Yumurta yüzde 123, Bal yüzde 111.
12. YANLIŞ; Venezuela’dan Arazi Kiralanıyor
Tarım Bakanlığınca yurt dışında arazi kiralanması söz konusu değildir. Dünya Ticaret Örgütünün raporlarına göre yaklaşık 41 ülke, başka ülkelerde arazi kiralamıştır. (Örneğin; İngiltere 4,4 milyon hektar, ABD 3,7 milyon hektar). 2050 yılında 100 milyonu aşacak nüfusu ile Türkiye’nin de başka ülkelerden tarım alanları kiralaması söz konusu olabilir. Ama şu an için böyle bir durum söz konusu değildir.
13. YANLIŞ; Nişasta Bazlı Şeker Nedeniyle Pancar Şekeri Üretimi Azaldı
Tam tersine Nişasta Bazlı Şeker kotaları yüzde 10’dan yüzde 2,5’e indirilmiştir. Pancar Şekeri Üretimi yüzde 17 oranında artmıştır.
14. YANLIŞ; Girdi Maliyetleri Desteklenmiyor
Devlet çiftçinin girdi maaliyetlerini düşürmek için mazot, gübre, sertifikalı tohum vs. çeşit ve bölgeye göre desteklemeler yapmaktadır. Mazot desteği, artan maliyetler ölçüsünde ürün bazında yüzde 130 ile yüzde 395 oranları arasında artırılmıştır. Ürüne göre dekara 83 TL ile 271 TL arasında mazot ve gübre desteği veriyoruz.
sahte-tarim-yazarlari-6.jpg
15. YANLIŞ; Ülkemiz Tohumculukta Dışa Bağımlı Hale Geldi
Türkiye tohum üreten ve ihraç eden bir ülkedir. Tohumluk üretimimiz son 20 yılda 9 kat artmıştır. 2002 Yılında 145 bin ton olan tohumluk üretimi 2021 yılında 1,3 milyon tona yükselmiştir.
16. YANLIŞ; Et ve Süt Sektörüne Bakanlık Tarafından Üreticiyi Koruyan Hiçbir Müdahale Yapılmıyor
Üreticimizi fiyat dalgalanmalarına karşı korunuyor. Hem sözleşmeli besicilik uygulaması hem de Ulusal Süt Konseyi vasıtasıyla süt maliyeti düşük kaldığında müdahale ediliyor. Besicilerin aylık maliyetleri düzenli olarak hesaplanıp çiftçi refahı gözetilerek alım fiyatları güncelleniyor.
17. YANLIŞ; Türkiye Su Ürünlerinde İthalatçı Bir Ülke Konumuna Geldi
Türkiye su ürünlerinde net ihracatçıdır. Son 4 yılda ihracatta yüzde 47 artış sağlanmıştır.2018 yılında 952 milyon Dolar olan ihracat 2021 yılında 1,4 milyar Dolar olmuştur.
18. YANLIŞ; Gıdada GDO Denetimi Yapılmıyor
GDO’lu ürünlere ilişkin düzenleme; 26.03.2010 tarihli “Biyogüvenlik Kanunu” ve bu kanun kapsamında yayımlanan “Genetik Yapısı Değiştirilmiş Organizmalar ve Ürünlerine Dair Yönetmelik” kapsamında ülkemizde GDO’lu bitki ve hayvanların üretimine izin verilmemektedir.
19. YANLIŞ; Tüketici Sağlığını Koruyacak Düzenlemeler Yapılmıyor
Gıdaların güvenilirliği ve kriterlerinin belirlendiği 100’ün üzerinde ürüne ilişkin kodeks hazırlanmıştır. Tarladan sofraya gıda güvenilirliğini sağlamaya yönelik 5996 sayılı “Veteriner Hizmetleri, Bitki Sağlığı, Gıda ve Yem Kanunu” ve bu Kanuna bağlı olarak 200’ün üzerinde ikincil mevzuat çıkarılmıştır.
20.YANLIŞ; Ülkemiz Bitki Gen Kaynakları Korunmuyor
Gelecek nesiller için tohumlarımızı tohum gen bankalarımızda koruyoruz. Bu çerçevede: İzmir’de bulunan Ulusal Tohum Gen Bankasında 3 bin 81 türe ait 56 bin 735 tohum örneği korunmaktadır.
Ankara’da bulunan Türkiye Tohum Gen Bankasında bin 213 türe ait 62 bin 440 tohum örneği korunmaktadır. 18 Arazi Gen Bankasında 107 türe ait 10 bin 55 canlı örnek muhafaza edilmektedir.
6 Araştırma Enstitümüzde yaklaşık 7 bin popülasyona ait bin türde soğanlı ve yumrulu doğal süs bitkisinin (geofit) muhafazası yapılmaktadır.
21.YANLIŞ; Ülkemizde Yeşil Alanlar Azalıyor
Son 20 yılda, orman alanımızı 2,3 milyon hektar artırmıştır. Orman alanlarımız 20 milyon hektardan 23 milyon hektara çıkmıştır. Ülke genelinin yüzde 26’sı ormanlık alanken bugün yüzde 30 seviyelerine yükselmiştir.
22.YANLIŞ; Orman Yangınlarına Müdahale Edilmiyor
Orman yangınlarına müdahalede lider ülkeyiz. Kurmuş olduğumuz Erken Uyarı Sistemi ile orman yangınlarına ilk müdahale süresini 40 dakikadan 11 dakikaya düşürdük. Ayrıca Millî Savunma Bakanlığı ve İçişleri Bakanlığından 2 Uçak, 25 Helikopter ve 2 İHA rezerv güç olarak kullanılacaktır.
23.YANLIŞ; Sulama Yatırımları Yetersiz
Son 20 yılda 9 bin 232 tesis ve 329 toplulaştırma projesi hizmete sunuldu. Bunlar; 716 Baraj, 615 HES, 299 İçme Suyu Tesisi, bin 614 Sulama Tesisi, 5 bin 382 Taşkın Kontrolü Tesisi, 24 Atıksu Tesisi, 436 Gölet ve Bent, 45 Hayvan İçme Suyu Göleti, 101 Yer Altı Depolaması ve Suni Besleme başlıcalarıdır.
24.YANLIŞ; Kuraklıkla İlgili Hiçbir Önlem Alınmıyor
65 ilde kuraklıkla mücadele kapsamında KKYDP (yüzde 50’si hibe) Kırsal Kalkınma Yatırımlarını Destekleme Programı ile başvuru yapılan bireysel modern sulama sistemlerinin hepsi hibe kapsamına alındı. Bakanlığımızca yapılan analizler çerçevesinde yer altı sularının tarımsal açıdan yetersiz olduğu 11 il ve 52 ilçede su tüketimi yüksek olan mısır gibi ürünler yerine su tüketimi daha az olan mercimek, nohut ve baklagil yem bitkisi eken çiftçilerimize ilave destek verilmektedir. Bu havzalarda damla sulama uygulaması yapan mısır üreticileri desteklenmektedir.
25.YANLIŞ; Yeterli Fidan Dikimi Yapılmıyor
2002 yılında 4 milyon adet olan sertifikalı fide/fidan üretimi, 2021 yılında yaklaşık 69 kat artışla 278 milyon adede yükselmiştir. Bugün meyvecilikte kullanılan fidan ve fidelerin yüzde 99’u yurt içinde üretilip sertifikalandırılmaktadır. 11 Kasım 2019 da gerçekleştirilen fidan dikme etkinliğinde Çorum’da 1 saat içinde 303 bin 150 fidan dikimiyle rekor kırdık ve Guinness Rekorlar Kitabı’na girdik. Toplamda da son 20 yılda 5,9 milyar adet fidan dikimi olmuştur. Bugün devlet 500 milyon adet/yıl kapasiteli, 3 bin 270 hektar alanda 137 adet orman fidanlığında 1000 (bin) türün üstünde fidan üretimi yapmaktadır. Fidan üretiminde kullanılan tohumlar, öncelikle tohum bahçelerinden, yoksa tohum meşçeresi ve tohum toplama sahalarından temin edilmekte olup, her yıl ortalama 110 ton tohum üretilmektedir. Özellikle orman yangınları gibi öngörülemeyen acil ihtiyaçlar için fidan üretmek amacıyla 21 Orman Bölge Müdürlüğünde bulunan 313 ton kapasiteli, 24 adet tohum stok merkezimiz aktif olarak çalışmaktadır.
İnegöl’de çiftçilere ücretsiz tarımsal danışmanlık hizmeti verilecek
İnegöl’de çiftçilere ücretsiz tarımsal danışmanlık hizmeti verilecek
Yavuz YILMAZ/İNEGÖL (Bursa), (DHA)-BURSA’da İnegöl Belediyesi, çiftçilere ücretsiz tarımsal danışmanlık hizmeti verecek. Uygulamayla, Eğitim ve Mesleki Becerilerinin Geliştirilmesine Yönelik AB Fonlarından faydalanılması, kooperatiflerin temel kapasitesi, makine parkuru ve faaliyet alanlarının geliştirilmesi, gelir kalemlerinin arttırılması, ilçede faaliyet gösteren tarım ve hayvancılık, turizm yatırım projeleri, teknolojik ve eğitim kapasitelerinin arttırılması hedefleniyor.
İnegöl Belediyesi, bilinçli bir tarım toplumu oluşması ve tarımın profesyonel bir altyapıda modern tekniklerden faydalanılarak yapılması hedefiyle hayata geçirilen projeler kapsamında, yeni bir uygulamayı daha hayata geçiriyor. Kırsal Hizmetler Müdürlüğü bünyesinde her hafta perşembe günü İnegöllü çiftçilere ücretsiz danışmanlık hizmeti verilecek. Tarımsal Danışmanlık Uygulaması kapsamında her hafta perşembe günleri Ziraat Mühendisi ve IPARD/TSE Proje Danışmanı Ümit İlhan Üstünbaş, saat 10.00 ile 15.00 arası Cerrah Mahallesinde bulunan Kırsal Hizmetler Müdürlüğü binasında çiftçilerle bir araya gelecek. Burada çiftçilerin soruları yanıtlanıp, ücretsiz danışmanlık hizmeti sunulacak.
‘TARIMDA BİR BAŞARI HİKAYESİ YAZMAK İSTİYORUZ’
Konuya ilişkin açıklama yapan Belediye Başkanı Alper Taban, İnegöl olarak tarımda son yıllarda bir ivme yakalandığına dikkat çekti. Tarımda bir başarı hikayesi yazmak istediklerini söyleyen Başkan Taban, şöyle konuştu:
“İnegöl sanayide önemli işler başarmış bir ilçe. Özellikle mobilyada elde edilen başarıyı, ilçemizin bir diğer değeri tarımda da yakalamayı hedefliyoruz. Bu hedefe ulaşmada önceliğin çiftçilerimizin birlik ve beraberliğinden geçtiğini biliyoruz. Tek vücut olarak hareket edersek, verimli topraklarımızı, ilçemiz ve çiftçilerimiz adına bereketli bir gelir kaynağına dönüştürmüş oluruz. Bu noktada doğru planlama ve profesyonel destek bizler için önemli. İnegöl Belediyesi olarak üreticilerimizi en iyi şekilde yönlendirmek, onlara yol göstermek amacıyla çalışmalar yapıyoruz. Bugün de yine çiftçimize ve şehrimizin tarımsal gelişimine katkı sağlayacak yeni bir uygulamayı hayata geçirmiş olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Üreticimize yol göstermek adına bir danışmanlık uygulaması başlatıyoruz. Ziraat Mühendisi ve IPARD/TSE Proje Danışmanı Ümit İlhan Üstünbaş iş birliğinde İnegöl tarımı adına yeni bir sayfa açıyoruz. Kendisi bu uygulamada bizim ve çiftçilerimizin yol göstericisi olacak. Tarımsal Danışmanlık Uygulaması kapsamında her hafta Perşembe günleri Danışmanımız Ümit İlhan Üstünbaş, saat 10.00 ile 15.00 arası Cerrah Mahallemizde bulunan Kırsal Hizmetler Müdürlüğü binamızda çiftçilerimizle bir araya gelecek. Burada çiftçilerimizin soruları yanıtlanıp ücretsiz danışmanlık hizmeti sunulacak.”
29 ARALIK’TA BAŞLIYOR
Tarımsal Danışmanlık Uygulamasını hayata geçirmedeki amaçlarının, tarımsal değerleri geliştirmek ve doğru adımlar atarak ilerlemek olduğunu söyleyen Taban, “Burada işi ehline danışarak yapmak önemli. Belediyemiz tarafından; Eğitim ve Mesleki Becerilerinin Geliştirilmesine Yönelik AB Fonları, kooperatiflerimizin temel kapasitesini, makine parkını ve faaliyet alanlarını geliştirmek, gelir kalemlerini arttırmak, ilçemizde faaliyet gösteren tarım ve hayvancılık, turizm yatırım projeleri, teknolojik ve eğitim kapasitelerini arttırmak amacıyla; Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) Destekleri, Ajans Projeleri (BEBKA), Eğitim ve Teknolojik Yeniliklerin Yerinde Görülmesi (ERASMUS+) AB Destek Fonları, Tarım Bakanlığımızın Öz Kaynaklarından Sağlanan Kırsal Kalkınma Yatırımlarının Desteklemesi Projesi (KKYDP) gibi kurumlardan destek alım olanaklarına ulaşmayı hedefliyoruz. Bu hususlarda uzmanlardan destek alıp söz konusu desteklerin alınmasını sağlayarak kamu kurum ve kuruluşlarımız ile kooperatiflerimizin kapasitesini artırmayı hedefliyoruz. Yine kurum ve kooperatiflerimizin gelir kaynaklarını, eğitim ve teknolojik alt yapılarını arttırmak ve böylelikle sürdürülebilirliklerini sağlamak hedefindeyiz. Devletimizin kamu kurum ve kuruluşlarına sağladığı pek çok destek kalemi bulunmakta. Biliyoruz ki bu kaynaklar doğru yönlendirmeyle, yerinde ve ihtiyaç doğrultusunda kullanılmasıyla çok daha fazla katma değer sağlayabilir. Bu vesileyle, şehrimizin topraklarını işleyen tüm çiftçilerimizi Tarımsal Danışmanlık Uygulamamızdan faydalanmak üzere danışmanımızla bir araya gelmeye davet ediyorum. 29 Aralık Perşembe günü itibariyle başlayacak bu uygulama her hafta düzenli şekilde devam edecek” diye konuştu.
Çiftçi Kayıt Sistemi başvuruları 31 Aralık'ta sona erecek
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından yapılan düzenlemelerle e-Devlet üzerinden ücretsiz yapılabilen gelecek yıla ilişkin Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) başvuruları 31 Aralık 2022’de son bulacak.
2001’de devreye alınan Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS), üreticilerin kendi tasarruflarında bulunan arazileriyle bu araziler üzerinde yaptıkları bitkisel üretim faaliyetlerinin kayıt altına alındığı ve bu kayıtlara göre tarımsal destek ödemelerinin yapıldığı bir uygulama.
ÇKS iş ve işlemleri Çiftçi Kayıt Sistemi Yönetmeliği hükümlerine göre yürütülüyor.
Yönetmelikte 23 Eylül 2022’de değişiklik yapıldı. Değişiklikle bürokrasinin azaltılması ve dijitalleşme ile çiftçilerin başvuru süreç ve şartlarının kolaylaştırılması amaçlandı. Bu kapsamda e-Devlet Kapısı üzerinden ÇKS başvuruları alınmaya başlandı ve çiftçilere çok büyük kolaylık sağlandı. Dijitalleşmeyle çiftçilerin ortalama 2 günde yaptığı ÇKS başvurusu 2 dakikada yapılabilir duruma geldi.
ÇKS e-Devlet başvuruları 1 Ekim 2022 tarihinde devreye alındı. Ayrıca çiftçiler, ÇKS belgelerini de e-Devlet üzerinden ücretsiz bir şekilde alabiliyor. Bu çerçevede çiftçiler tarafından e-Devlet üzerinden yaklaşık 2,3 milyon ÇKS belgesi alındı.
2023 üretim yılı ÇKS başvuruları 1 Eylül 2022 tarihinde başladı ve 31 Aralık 2022 tarihinde son bulacak. Çiftçiler 2023 üretim yılına ait ÇKS başvurularını e-Devlet üzerinden ve il/ilçe müdürlüklerine giderek yapabiliyor. Çiftçilerin, tarımsal desteklemelerden yararlanma konusunda mağduriyet yaşamamaları için 31 Aralık 2022’ye kadar başvurularını yapmaları gerekiyor.
Ayrıca 31 Aralık 2022’ye kadar ÇKS başvurusu yapan çiftçiler, başvurularındaki ürün beyanlarında değişiklik yapmak istediklerinde, bu işlemi 2023 yılı şubat ayı içerisinde e-Devlet ve il/ilçe müdürlükleri aracılığıyla yapabilecekler.
“Tarım Cepte uygulamasını hayata geçirmek istiyoruz”
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, konuyla ilgili değerlendirmesinde, ÇKS’ye girişlerin e-Devlet üzerinden yapılmaya başlanmasının sisteme olan ilgiyi artırdığını vurguladı.
Çiftçi bir aileden geldiği için çiftçileri çok iyi anladığını dile getiren Kirişci, “Çiftçilerimiz ÇKS ile ilgili işlemleri daha önce ziraat odalarına, iki muhtar azasına ve oradan da il, ilçe müdürlüklerimize bizzat ziyaretlerde bulunarak yapabiliyorlardı ama 1 Ekim itibarıyla Tarım ve Orman Bakanlığı olarak 5 yeni uygulamayı e-Devlet üzerinden yapılabilir hale getirdik. Artık ÇKS işlemleri 2 dakikada, cep telefonu, tablet ya da masa üstü bilgisayar üzerinden yapılabiliyor.” dedi.
Uygulamayla hem çiftçinin hem de Bakanlık personelinin zamanını daha verimli kullanabilir hale geldiğine dikkati çeken Kirişci, şunları kaydetti:
“Dijitalleşme denildiğinde aklımıza doğal olarak teknoloji geliyor. Aynı zamanda elinizde sağlıklı veri setlerinin oluşması anlamı da taşıyor. Zaman da kıymetli. Dijitalleşme ile üreticimize senin zamanın kıymetli, bizim zamanımız kıymetli, ülkenin kaynakları dikkatli kullanılmalı diyerek bu uygulamayı hayata geçirdik. Bu belgeleri almak için o klasik yöntemi düşünsek, bütün risklerden kurtuluyor. Bu dijitalleşme adına daha bir başlangıç. Bu yılın sonunda Tarım Cepte uygulamasını da hayata geçirmek istiyoruz.”
ÇKS başvuruları nasıl yapılıyor?
ÇKS başvurularının e-Devlet Kapısı üzerinden yapılabilmesi için kimlik bilgileri ve şifresiyle sisteme giriş yapan çiftçi, e-Devlet Kapısı’ndaki arama kısmına “ÇKS” yazıp, daha sonra “ÇKS Kayıt Yenileme Başvurusu” hizmetini seçecek.
“Yeni Başvuru” tercihini seçen başvuru sahibi, aydınlatma metnini okuduktan sonra sayfanın altındaki “Onaylıyorum” kutusunu işaretleyecek.
“Devam Et” butonuna tıklanmasıyla çiftçinin ÇKS sistemindeki kayıtlı bilgileri görüntülenecek. Çiftçi, iletişim bilgilerini bu sayfadan kontrol edecek ve gerekirse bilgilerini güncelleyecek. Kayıtlı arazilerini görüntüleyen çiftçi, ürün bilgilerini “Ürün Bilgisi Değiştir” butonunu kullanarak yenileyebilecek.
Son ekranda başvuruya ait tüm bilgilerini görüntüleyen çiftçi, “İlk Destek Ödemesi”nden mahsup edilecek başvuru ücretini görüntüleyerek onaylayacak ve böylece başvurusu tamamlanmış olacak.
“Başvuru Listesi” butonu tıklanarak görüntülenen tamamlanmış başvurular, il/ilçe tarım ve orman müdürlüklerince değerlendirilecek.
