18.08.2022 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Sivas'ta kuraklık geçti, buğdayda verim arttı

 

Sivas'ta kuraklık geçti, buğdayda verim arttı

Kuraklık nedeniyle geçen yıl verim kaybı yaşanan ve 400 bin ton buğday hasat edilen Sivas’ta, bu yıl 800 bin ton rekolte bekleniyor.

Sivas’ta, yaklaşık 15 gün sürecek buğday hasadına başlandı.

Çiftçiler, biçerdöverlerle hasat ettikleri ürünlerini ambarlarına taşımanın heyecanını yaşıyor.

İl Tarım ve Orman Müdürü Seyit Yıldız, AA muhabirine, Anadolu’nun merkezinde yer alan Sivas’ın geniş ekim alanlarına sahip bir il olduğunu söyledi.

Kentte 950 bin hektar tarım arazisi bulunduğunu belirten Yıldız, “İşlenen tarım arazisi 780 bin hektar. Bu işlenen tarım arazisinin büyük bir bölümünde ise hububat ekiliyor. Özellikle kuru ve kıraç arazilerde hububat ekimi gerçekleştiriliyor.” dedi.

“Rekolte geçen senenin iki katına çıkacak”
Kurak giden geçen yılın ardından bu yıl çiftçilerin yüzünün güldüğünü dile getiren Yıldız, şunları ifade etti:

“Bu yıl 800 bin ton buğday ve 400 bin tonun üzerinde de arpa rekoltesi bekliyoruz. Verimli ve bereketli bir yıl geçiriyoruz. İnşallah bu yıl ilimizde ülkemizin ortalamasının üzerinde bir verim gerçekleşecek. Geçen yıl ilimizde de kuraklık meydana geldi. Yaklaşık 400 bin ton civarında rekolte elde ettik. Bu yıl onun iki katı yani 800 bin tonun üzerinde bir rekolte bekliyoruz. Hasatta şu anda yüzde 40’lardayız, inşallah kazasız, belasız bir hasat dönemi geçiririz. Çiftçilerimize verimli ve bereketli bir hasat dönemi diliyorum.”

Yıldız, Türkiye’de buğday üretiminde 4. sırada yer alan Sivas’ın geçen yıla göre iki katı yağış aldığını belirterek, bu durumun rekolteyi etkileyeceğini dile getirdi.

Çiftçiler buğday alım fiyatlarından ve rekolteden memnun
Sivas Ziraat Odası Başkanı Hacı Çetindağ da kentte bu yıl buğdayda rekolte ve kalitenin en üst seviyeye çıkacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’ye çiftçiye verdikleri desteklerden dolayı teşekkür eden Çetindağ, “Buğday alımında mükemmel bir fiyat açıklandı. Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) yetkililerimizle sürekli arazide çiftçilerimizin yanındayız.” dedi.

Çetindağ, “Dünyada bir buğday krizi başladı ama ülkemizde çok şükür buğday krizi olmayacak. Gübre ve mazot fiyatlarına da inşallah Cumhurbaşkanı’mız bir çare getirecektir. Devletimize ve milletimize güveniyoruz. Çiftçiler olarak gece gündüz ekmeye devam edeceğiz ve hiç kimseye devletimizi muhtaç etmeyeceğiz.” diye konuştu.

Merkeze bağlı Porsuk köyünde çiftçilikle uğraşan Dursun Yılmaz da bu yıl yağışlı geçtiği için verimin de yüksek olduğunu dile getirdi.

Açıklanan buğday alım fiyatları ve TMO’nun çiftçilere sahip çıkmasının kendilerini mutlu ettiğini belirten Yılmaz, “Bizler çalışıp kazanıyorduk ama emeğimiz aracılarda heba oluyordu. Bu yıl TMO değerinde ürünlerimizi alacak. Emeği geçenlerden Allah razı olsun. Allah devletimizi var etsin.” ifadelerini kullandı.

Fındıkta 335 bin tonluk ihracat hedefleniyor

 
Fındıkta 335 bin tonluk ihracat hedefleniyor

 

Dünya fındık üretim ve pazarının büyük kısmını elinde bulunduran Türkiye, 2021-2022 fındık ihraç sezonunda 335 bin ton dış satım hedefliyor.

Türkiye’de “yeşil altın” olarak da bilinen fındık, geçen yıllarda olduğu gibi bu sezon da ihraç edildiği 124 ülkede sofralara lezzet kattı.

Karadeniz Fındık ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (KFMİB) Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Osman Sabır, AA muhabirine, 2021-2022 fındık ihracat sezonunun kapanmasına artık sayılı günler kaldığını belirterek, geçen hafta itibarıyla ihraç edilen fındık miktarının 330 bin tonu bulduğunu söyledi.

İhracat sezonunun ay sonu itibarıyla kapanacağını ifade eden Sabır, “Bu sezonun, beklentilerin üzerinde bir ihracatla kapanacağını görüyoruz. 31 Ağustos’ta tamamlanacak sezonun yaklaşık 335 bin tonla kapanacağını söyleyebiliriz. Geçen sezon 295 bin ton fındık ihracatı yapıldı. Bu sezon tonaj bazında ihracat son derece iyi. Gelir bazında ise 2 milyar dolar seviyelerinde kalacağız.” dedi.

Sabır, bundan sonraki sezonlarda artık 300 bin tonu aşan ihracat rakamlarına alışacaklarını dile getirerek, geçmiş dönemlerde ise fındık ihracatının ortalama 250 bin tonlarda kaldığını ifade etti.

Bütün dünyada fındık üretiminde artış olduğuna dikkati çeken Sabır, “Buna göre ülkelerin pazarlamaları yeni sezonda bir gelişim gösterecektir. Biz ülke olarak her zaman bu rekabetin içinde olduk, bundan sonra da olacağız.” değerlendirmesinde bulundu.

Çin pazarı büyüyor
Türkiye’nin 124 ülkeye fındık ihracatı yaptığını belirten Sabır, bu ülkelerin başında geleneksel pazar olarak bilinen Almanya, İtalya ve Fransa’nın geldiğini söyledi.

Son dönemde Çin’e yapılan fındık ihracatındaki artışa işaret eden Sabır, “Çin pazarı son 5 yıldır çift haneli olarak devamlı büyüme gösteriyor. Önümüzdeki yılların projeksiyonunda Çin’in Türkiye’nin fındık ihracatında ilk 5 ülke arasına girmesini hedefliyoruz.” ifadelerini kullandı.

Sabır, hedef pazarlara ilişkin olarak da şunları kaydetti:

“Bu ülkelerin başında Hindistan geliyor. Burası kuruyemişin çok yaygın şekilde tüketildiği bir ülke. Bu ülke için yeni bir proje içine giriyoruz. Yakın zamanda orada tanıtım faaliyetini artıracağız. Aynen Çin’de olduğu gibi Hindistan pazarına da girebilirsek bu, Türk fındık ihracatında çok büyük, olumlu hava yaratacaktır. Ülke olarak hedefimiz Hindistan pazarında da olabilmek.”

İhraç ürünü olan fındığın tam kurutulmasının önemine dikkati çeken Sabır, fındığın aflatoksine maruz kalmaması için yeterince kurutularak pazara sunulması gerektiğini vurguladı.

Sabır, Karadeniz’de bugünlerde hava şartlarının ürünün kurutulması açısından iyi olduğunu, üreticilerden buna hassasiyet göstermelerini beklediklerini ifade etti.

 

Tarım Kredi indirim yaptı, ilk gün cirosunu 7'ye katladı

 

Tarım Kredi indirim yaptı, ilk gün cirosunu 7'ye katladı

Türkiye genelindeki Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri (Tarım Kredi) mağazalarının dün uygulamaya başlattığı indirim büyük ilgi gördü ve kurumun satışları 7 katına çıktı.

Bu indirimlerin diğer zincir marketlerde de uygulanmaya girmesi beklentisi taşınıyor.

1.400 satış noktasında 30’un üzerinde temel tüketim ürünü indirimli satıldı

Tarım Kredi’den yapılan açıklamada, ortaklarından aldığı doğal ve kaliteli ürünleri aracısız şekilde vatandaşlara ulaştıran Tarım Kredi’nin, enflasyonla mücadele çalışması kapsamında 15 Ağustos, Pazartesi günü itibarıyla 1.400 satış noktasında 30’un üzerinde temel tüketim ürününde indirimli satışlara başladığı anımsatıldı.

Tarım Kredi marketlerde indirim hareketliliği yaşanıyor

Açıklamaya göre, gıda ürünlerinde yaşanan fiyat dalgalanmalarının önlenmesi ve piyasaya arz konusunda sıkıntı yaşanan ürünlerin tedariki amacıyla hizmet veren Tarım Kredi’nin, Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan’ın talimatıyla başlattığı indirim kampanyasının daha fazla üründe ve daha yaygın market ağında uygulanabilmesi için çalışmalarına devam diyor.

indirim

İlk etapta indirim uygulanan ürünler

Kampanya kapsamında ilk etapta indirim uygulanan ürünler makarna, un, salça, pirinç, bulgur, mercimek, nohut, fasulye, şeker, ayçiçeği yağı, zeytinyağı, tavuk ürünleri, tam yağlı süt, yarım yağlı süt, yumurta, peynir, tereyağı, bal, zeytin, çay, Türk kahvesi, patates, kuru soğan, karpuz, kavun, çamaşır deterjanı, bulaşık deterjanı, çamaşır suyu, sıvı sabun, peçete, rulo havlu, kolonya, bebek bezi olarak sıralandı.

“Vatandaşlar büyük teveccüh gösterdi”

Tarım Kredi’nin, indirimli satış kampanyasının ilk gününde yaklaşık 7 kat ciroya ulaştığı aktarılan açıklamada, “İndirimin uygulanmaya başlandığı ilk gün, vatandaşlar kampanyaya büyük teveccüh gösterdi.” ifadesine yer verildi.

indirim

“Yeni indirim kampanyaları kamuoyuyla paylaşılmaya devam edilecek”

AA’nnı haberine göre, açıklamada, Tarım Kredi Kooperatif Marketleri’nin hem üreticilerin hem de tüketicilerin beklentilerini karşılarken ülke ekonomisine ve vatandaşların bütçesine katkı sağlama bilinciyle hareket ettiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Tarım Kredi Kooperatif Marketleri gelecek dönemlerde de imkan ve fırsatları kullanarak yeni indirim kampanyalarını kamuoyuyla paylaşmaya devam edecek. Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri olarak enflasyonla mücadele kapsamında gerçekleştirdiğimiz indirim kampanyamıza göstermiş oldukları ilgiden dolayı tüm vatandaşlarımıza teşekkür ederiz. Türkiye’nin en büyük çiftçi ailesi olarak, vatandaşlarımızın bu ilgisine layık olmak için çalışmalarımızı aralıksız sürdürüyoruz.”

2022 YILININ ERKEN HASAT İLK ZEYTİNYAĞLARI GELMEYE BAŞLADI

 

 

 

Zeytinin Faydaları Ve Zararları Nelerdir? Zeytinin Besin Değeri Nedir,  Zayıflatır Mı? -Son Dakika Haberi - Sağlık Haberleri

Türkiye’nin Avrupa Birliği coğrafi işaretli tek zeytin türü olan Memecik ile zeytinyağı üretimi gerçekleştiren Niz Olive, 2022 yılının ilk “Memecik Erken Hasat Soğuk Sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı”nı tüketicisiyle buluşturmaya başladı. 0,2-0,3 dizem derecesiyle dil üzerinde yoğun hissedilen bir acılık ve genizde hafif yanma hissi bırakan ürün, has zeytinyağı tadı arayanların ilk tercihi olurken özel tasarıma sahip beyaz cam şişesiyle de kalitesini muhafaza ediyor.
2022 yılının erken hasat ilk zeytinyağları gelmeye başladı
Aydın’ın Memecik cinsi zeytin ağaçları arasındaki saklı cenneti Naipli köyünde sadece el ve tarak ile toplanan zeytinlerle kalite ve hijyenden ödün vermeden yüksek standartlarda üretim yapan Niz Olive, 2022 yılının erken hasadında elde ettiği soğuk sıkım natürel zeytinyağını tüketicinin beğenisine sundu. Yüksek polifenol seviyesinin yanı sıra kendine özgü yoğun meyvemsi aromaya sahip Memecik Erken Hasat Soğuk Sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı, dil üzerinde yoğun hissedilen acılığı ve genizde yarattığı hafif yanma hissiyle yemekleri leziz tadıyla buluşturuyor.

Niz Olive, zeytini incitmeden el ve tarakla topluyor

Niz Olive’in, Aydın’ın Ortaklar ilçesine bağlı Naipli köyündeki modern tesisinde üretilen Memecik Erken Hasat Soğuk Sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı, ekim ayından başlayan erken hasatla birlikte tüketicisinin sofrasına ulaşmaya başlıyor. Zeytine nimet gözüyle bakan ve geleneğe sahip çıkan firma, zeytinleri zarar verme olasılığı en az olan el ve tarakla topluyor. Çuval içinde kızışarak olumsuz tatlar oluşmasının önüne geçmek amacıyla hava geçirgen kasalara koyulan zeytinler, en fazla dört saat içinde sıkım tesisine ulaştırılarak üretime geçiliyor. İki fazlı sistemde soğuk sıkım yöntemiyle üretilen Niz Olive’in yemeklere sağlıklı lezzetini kavuşturan erken hasat zeytinyağı, dolum aşamasına geçilene kadar krom tanklarda dinlenmeye alınıyor.

Lezzet seviyesi yüksek, mineral içeriği bakımından zengin

Niz Olive Memecik Erken Hasat Soğuk Sıkım Natürel Sızma Zeytinyağı, sabah kahvaltılarında doğrudan ya da ağız tadına göre çeşitli baharatlar karıştırılarak, salataların, mezelerin, pilavların, makarnaların ve ızgara balıkların ise üzerine dökülerek çiğ tüketilebiliyor. Damak tadını geliştiren ve eklendiği yiyeceklerin lezzetini artıran ürün, standartlar üstü hijyen önlemleri ve modern üretim teknolojisi ile sağlık ve kozmetik bakım amacıyla da güvenle kullanılabilecek niteliklere sahip olmasıyla öne çıkıyor. Ürünün soğuk işlemi modern tesislerde gerçekleştiği için demir, bakır, kükürt, fosfor, potasyum ve magnezyum minerallerini de üst düzeyde barındırıyor. 0,2-0,3 dizem derecesine sahip zeytinyağı, 250 ml ve 500 ml seçenekleriyle özel üretim beyaz cam şişede; 1000 ml, 2000 ml ve 3000 ml teneke seçenekleriyle de tüketicisine sunuluyor.

Gıda artıklarının yeme dönüştürülmesine yönelik yeni standartlar geliyor

 

Gıda artıklarının yeme dönüştürülmesine yönelik yeni standartlar geliyor

A muhabirinin Tarım ve Orman Bakanlığından edindiği bilgiye göre, Bakanlık kısa süre önce konuya ilişkin çıkardığı yönetmeliğin ardından uygulama standartlarını içeren tebliğ üzerinde çalışıyor. Son düzeltmeleri yapılan taslağın yürürlüğe girmesiyle yeni kurallar uygulanmaya başlanacak.

Bakanlık tarafından hazırlanan Yemlerin Piyasaya Arzı ve Kullanımı Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik ise Resmi Gazete’nin 9 Ağustos tarihli sayısında yayımlanmıştı. Bu değişiklikle otel, restoran ve yemekhane gibi yerlerde çöpe atılan 18 milyon ton gıda artığının hayvan yemine dönüştürülebilmesinin önü açıldı. Böylece, kürk, ev ve süs ile laboratuvar hayvanlarının yanı sıra hayvanat bahçeleri ve sirklerde barındırılan hayvanların da otel, restoran ve yemekhane gibi yerlerin yemek artıklarıyla yapılan yemlerle beslenmelerine imkan tanındı.

İsraf edilen söz konusu gıdaların kullanılabilmesi için yem güvenilirliği şartlarına uygun olarak toplanması, tasnif edilmesi, taşınması, işlenmesi, ambalajlanması ve bu işlemleri yapabilecek işletmelere ait şartlar 6 ay içinde yayımlanacak tebliğle belirlenecek.

Gıda artıkları toplanma aşamasında sınıflandırılacak

Tebliğ çerçevesinde yem güvenilirliğini sağlamak amacıyla belirli standartların oluşturulması hedefleniyor.

Yapılan hazırlığa göre, gıda artıklarının toplanması, taşınması, işlenmesi, depolanması ve dağıtım faaliyetlerini yürütecek işletmeler için Tarım ve Orman Bakanlığından onay şartı getirilmesi planlanıyor.

Gıda artıkları, yalnızca Bakanlıkça onaylı veya kayıtlı gıda işletmelerden tedarik edilebilecek. Ayrıca bunlar toplanma aşamasında sınıflandırılacak. Hayvan sağlığı için tehlike arz eden bozulmuş ve kokuşmuş olanlar ile ambalaj atıkları, kürdan, metal gibi yabancı maddeler ayıklanacak.

Toplanan gıda artıkları, özellikleri dikkate alınarak en uygun koşullarda taşınacak. Üretim işletmelerine gelen bu ürünler hijyenik şartlarda ve en uygun işleme teknolojileriyle işlenerek sağlıklı yemler üretilecek.

Bu işletmeler tarafından yürütülen faaliyetler toplama, taşıma, üretim, dağıtım ve kullanım aşamalarında Bakanlıkça denetlenecek.

“Alın ve akıl teriyle üretilen gıdamıza sahip çıkalım”

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yapılan düzenlemelerin önemine dikkati çekti. Türkiye’de gıda israfının büyük boyutlarda olduğunu belirten Kirişci, Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) ile iş birliği çerçevesinde, gıda kaybını ve israfını azaltmak amacıyla Türkiye Ulusal Strateji Belgesi ve Eylem Planı hazırlandığını hatırlattı.

Kirişci, “Gıdanı Koru Kampanyası” ile toplumda farkındalığı artırmayı hedeflediklerini ifade ederek, şöyle konuştu:

“Gıda ve iklim krizi özellikle salgın döneminde dünyanın gündemini işgal etti. Vatandaşların da bu bilinçle hareket etmesi gerekiyor. Üretmek emek, şefkat, sabır, özen, güven ve sevgi ister. Alın ve akıl teriyle üretilen gıdamıza sahip çıkalım. Bir süre önce ‘Fındık’ isimli köpeği sahiplenmiştim. Yapılan düzenlemelerle bir yandan gıda israfının önlenmesine katkı sağlanacak, diğer yandan da yemek artıklarıyla gıda amaçlı olmayan hayvanlar için yem üretilmesinin önü açılacak.”

Her yıl 18 milyon ton gıda artık oluyor

TÜİK, her yıl Birleşmiş Milletler İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında Ulusal Envanter Raporu yayımlıyor. Nisan ayında yayımlanan raporda, 2020 yılı itibarıyla belediye katı atık miktarı 34,75 milyon ton olarak kayıtlara geçti.

Buradaki gıda atık oranının yüzde 52,09 olduğu dikkate alınarak, çöplerdeki atık gıda miktarı 18,01 milyon ton olarak hesaplandı.

Siirt'te Tarım Kredi Kooperatif Market'in ilk şubesi açıldı

Siirt'te Tarım Kredi Kooperatif Market'in ilk şubesi açıldı

Siirt’te Tarım Kredi Kooperatif Market’in ilk şubesi törenle hizmete girdi.

Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri iştiraklerinden olan Tarım Kredi Kooperatif Market’in Bahçelievler Mahallesi Abdullah Bağış Caddesi’ndeki ilk şubesinin açılışına Tarım Kredi Kooperatif Market Bölge Sorumlusu Mehmet Moyan katıldı.

Moyan, Tarım Kredi Kooperatif Market’in 1415. şubesinin Siirt’te açıldığını belirterek, üreticilerden aldıkları ürünleri tüketiciyle buluşturduklarını söyledi.

Moyan, temel tüketim ürünlerinde uygulanan indirim dolayısıyla yoğunluk yaşandığını belirtti.

 

Tarım emtia fiyatları talep endişeleriyle düşüşte

Soya fasulyesi ve mısırın Chicago borsasında işlem gören vadeli kontratları, ABD’de elverişli hava koşulları görüleceği yönünde beklentiler ve en büyük ithalatçı olan Çin’de talebin azalmasıyla kayıplarını ikinci güne taşıdı.

Çin Merkez Bankası (PBOC) Cuma günü açıklanan verilerin beklentilerin altında kalmasının ardından dün beklenmedik şekilde faiz indirimine gitti ve küresel resesyon endişelerini kuvvetlendirdi.

Dünyanın ikinci en büyük ekonomisi olan Çin’in ekonomisinde daralma görülmesinin, ABD soya fasulyesinin en büyük ihracatçısı olan ülkede ABD emtialarına olan talebi düşürebileceği düşünülüyor.

Öte yandan, ABD’nin ekim alanlarının bulunduğu bölgesinde geçen haftalarda sıcak ve kuru hava koşulları görülürken, gelecek haftalarda beklenen yağışların kurumuş soya fasulyesi hasadı için elverişli olacağı düşünülüyor.

Buğday fiyatları art arda iki seansta kayıp vermesinin ardından bugün yükseldi. Chicago borsasında en yüksek işlem hacmine sahip olan soya fasulyesi vadeli kontratları yüzde 0.7 azalarak 14.02 dolar/bushel, yani 515.1 dolar/ton seviyesine geriledi. Mısır yüzde 0.3 değer kaybederek 6.26 dolar/bushel yani 246.4 dolar/ton seviyesine geriledi. Buğday yüzde 0.8 yükselerek 8.07 dolar/bushel yani 296.5 dolar/ton seviyesine yükseldi.

Datça Murat Çiftliği, organik tarımda yeni iş ortakları arıyor

Son yıllarda tüm dünyada ilginin yüksek oranda arttığı doğal ve organik ürünlere olan talep, pandemiyle birlikte rekor seviyeye ulaştı. Yapılan hesaplamalara göre geçen yıl 221.3 milyar dolar olan global organik gıda pazarı, 2025’te 380.8 milyar dolara yükselecek.Bu gelişmeleri erken gören girişimciler var. Onlardan biri, iyi giden kariyer yolculuğunu yarıda bırakarak, toprakla uğraşmayı seçen deyim yerindeyse her şeye “sıfırdan” başlayan bir isim. Robert Kolej’in ardından Boğaziçi Üniversitesi Uluslararası Ticaret Bölümü’nden mezun olan Murat Tapik’in Microsoft’la İngiltere’de devam eden iş serüvenini yarıda kesip, organik tarıma yönelmesinin üzerinden 10 yılı aşkın süre geçti.

Datça’da ailesi ile başlattığı üretim, kendi çiftliklerinin yanında Türkiye’nin çok değişik yörelerinden 80’in üzerinde tarıma gönül veren tedarikçi ile birlikte başarıyla devam ediyor. Topluma Artvin’in dağ çileklerini de sunuyor, Kars’ın uzun elmasını da. Faydası saymakla bitmeyen, yakın zamana kadar Türkiye’ye ithal gelen ‘kurt üzümü’nü organik olarak Türkiye’de ürettirerek tüketiciye ulaştırıyor.

Çengelköy, Moda ve Fişekhane’de yer alan mağazalarının yanı sıra www.datcamuratciftligi.com üzerinden 81 ile online hizmet veriyor. Adeta film platosunu andıran, müzik toplulukları ile alışverişi şölene dönüştüren ekolojik pazarlarla tüketicilere bilinçli tüketim kanalları oluşturan Murat Tapik, e-ticaretin ve teknolojinin büyümesi için büyük olanak yarattığını dile getirdi. Son iki yıl içinde e-ticaret alanında yüzde 200 büyüme gösteren Datça Murat Çiftliği’nin, 2022 sonunda 30 milyon TL ciroya ulaşma hedefi var. Bilinçli organik gıda sistemi oluşturan Datça Murat Çiftliği kurucusu Murat Tapik ve ekibi, “paydaşlarla büyüme” stratejisini başarı ile uyguluyor. Murat Tapik, “Yapı Kredi ile E-Ticaret Gündemi’ sayfası kanalı ile sözleşmeli tarıma dönük yeni planlarını DÜNYA okurlarına ve bu alana ilgi duyanlara aktardı:

 

PAYDAŞLARLA BÜYÜDÜK
● Datça Murat Çiftliği doğal yaşama adanmış bir hayat hikayesi… Coğrafi koşullardan dolayı her ürünü kendi üretim alanlarımızda yetiştiremeyeceğimizi bilerek, doğal tarım ve organik sertifikalı ziraat yapan, birlikte çalıştığımız diğer üreticilerimizi de kurduğumuz sisteme dahil ettik. Datça Murat Çiftliği faaliyet gösterdiği 10 yıllık süre boyunca taze sebze ve meyve, bakliyat, zeytinyağı, bal, özel beslenme ürünleri gibi birçok alanda farklı üreticilerle partnerlik yapmış bir markadır.

● Geçtiğimiz dönemlerde siyez bulguru, yulaf ezmesi, ketojenik ürünler, vegan ve vejetaryen ürünler, özel beslenme ve diyet ürünleri ve propolis gibi sağlık açısından büyük önem taşıyan ürün grupları üzerine birçok çalışma gerçekleştirdik.

GLUTENSİZ VE VEGAN ÜRÜNLERİ EKSTRA DESTEKLİYORUZ
● Şu an gündemimizde olan ürün grupları arasında ise ilk sırada glutensiz ürünler yer alıyor. Son zamanlarda yükselişe geçen glutensiz ürünlere çok önem veriyoruz ve bu alandaki üreticilerle yoğun olarak görüşmelerimizi sürdürüyoruz. Önem verdiğimiz bir diğer ürün grubumuzda ise vegan ve vejetaryen ürünler yer alıyor. Bu alanda üretim yapan üreticilere ekstra destek oluyoruz.

● Beslenmede çok değerli olan saf keçi sütü ve bundan farklı kategorilerde mamuller üreten üreticilere de yardımcı olmaya gayret gösteriyoruz. Ayrıca fermente ürün grubunda yer alan ve probiyotik açıdan zengin olan sirke ve turşu üreticileriyle de son zamanlarda yoğun olarak çalışmalar yürütüyoruz.

YENİ ÜRÜNLER RADARIMIZDA
● Türkiye’de yetişmeyen fakat yetişme ihtimali olan ve daha önce ekimi yapılmayan Goji Berry’nin (kurt üzümü) yanı sıra kuşkonmaz gibi ürünlerin de üretimini yapan üreticileri de ailemize dahil ediyoruz ve bunu çoğaltmaya çalışıyoruz.

KOLAJEN PAZARINA İLGİ YOĞUNLAŞTI
● Son olarak kolajen ürünler de son yıllarda ön plana çıkmaya başladı. Kolajen içeren ilikli kemik suyu, paça gibi ürünlerin tüketiciye kolayca ulaşmasını sağlayan firmaları ailemize dahil etmek için çalışmalar yürütüyoruz.

Bu saydığımız ürünleri hem üreten hem de bu mamulleri nitelikleştiren üreticileri ve diyetisyenlerin bilgi birikimi neticesinde ürettiği sağlıklı ürünleri de bünyemize katmaya önem veriyoruz.

KADIN GİRİŞİMCİYLE BÜYÜDÜK
Datça Murat Çiftliği olarak tüm alanlarımızda kadın üreticilere pozitif ayrımcılık sunuyoruz. 45’ten fazla kadın üretici ile aktif olarak çalışıyoruz. Sistemimize dahil olmak isteyen ve bize ulaşan kadın üreticilerin her biriyle tek tek ilgileniyoruz. Ürün ve üretim alanlarını gıda güvenliği ve kalitesi açısından değerlendiriyor, ardından uygun gördüğümüz üreticilerle karşılıklı olarak istişare edip onları sistemimize dahil ediyoruz. Türkiye’nin tüm bölgelerinden üreticilere kapımızın sonuna kadar açık olduğunu özellikle belirtmek isterim.

Fındık diyarı Ordu'nun tarımsal ürün çeşitliliği artıyor

Main Menu