Kuraklıktan etkilenen Narlı Ovası'na tohum desteği
Kahramanmaraş kuraklıktan etkilenen illerin başında yer aldı.
Kahramanmaraş’ta depremin merkez üssü olan Pazarcık ilçesinde bulunan Narlı Ovası kuraklıktan etkilendi.
Türkiye’nin önemli tarım ürünlerinin yetiştiği Narlı Ovası’nı besleyen Kartalkaya Barajı’nda kuraklığın etkilerinin görülüyor.
Depremin verdiği ilçede yer alan ovanın tekrar yeşerebilmesi için yetkililer harekete geçti.
120 bin dekar arazide kışlık hububat
Çalışma kapsamında, 120 bin dekar arazide kışlık hububat, 80 bin dekar arazide de yazlık ürün yetiştirilen ovada, bu yıl yağış miktarının düşük olması nedeniyle çiftçiye tohum desteği sağlanacak.
“Depremler tarım faaliytelerini etkiledi”
Tarım İşletmeleri Genel Müdürü (TİGEM) Dr. Hasan Gezginç, 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerin tarımsal faaliyetleri de etkilediğini belirtti.
4 bin ton yem dağıtıldı
Çiftçiye her türlü tarımsal desteği sunduklarını, hatta bu destekleri kapılarına götürdüklerini ifade eden Gezginç, Bakanlık olarak depremin ilk gününden itibaren 4 bin ton yem dağıttıklarını söyledi.
“Bakanlığımız bu proje ile Kahramanmaraş’a 21 milyon liralık kaynak ayırmayı planlıyor”
Narlı Ovası’nı besleyen Kartalkaya Barajı’nda ciddi kuraklık görüldüğünü dile getiren Gezginç, şöyle konuştu:
Yetiştiricilik döneminde yağışların yetersiz olması sebebiyle beklediğimiz doluluğa ulaşamadık. 200 bin dekar arazinin aşağı yukarı 120 bin dekarına kışlık ürün yani tahıl hububat ekildiğini biliyoruz. 80 bin dekar araziye de yazlık ürün ekildiğini incelemelerimiz sonucu gördük. 80 bin dekar araziye yazlık ürün olarak su verme şansımızın olmadığı kanaatindeyiz. Bundan sonraki yağışların şiddeti, sıklığı bunu etkileyecektir ama uzun yıllar verilerine göre yazlık ürünlere su verme şansımız yok.
“Hayatın normalleşmesine büyük katkı”
80 bin dekar arazide çiftçilerimize yüzde 75’i hibe, tohum desteği sunuyoruz. Bunlar genellikle yağlık ayçiçeği ve nohut olmak üzere sulanmadan yetişebilen veya kuraklıktan kaçabilen ürünleri içermekte. Böylece çiftçilerimize destek vermiş, çiftçilerimizi üretimden uzaklaştırmamış olacağız. Hem de hayatın normalleşmesine büyük katkı sağlamış olacağız. Bakanlığımız sadece bu proje çerçevesinde Kahramanmaraş’a 21 milyon liralık kaynak ayırmayı planlıyor.
80 bin dekar arazinin 40 bin dekarına yağlık ayçiçeği, 30 bin dekarına nohut, geriye kalanına da yem bezelyesi ekimi düşünülüyor.
Meyve ve sebze fidesi desteği
Gezginç, kırsala göç edenlere de meyve ve sebze fidesi desteği sağlamayı planladıklarını anlatarak, Tarım ve Orman Bakanlığı olarak her zaman depremzede çiftçi ve vatandaşların yanında olmayı sürdüreceklerini sözlerine ekledi.
Tarım Kredi indirimi yarın bitiyor! Ayçiçek yağı, et, tavuk, toz şeker bu fiyata son kez raflarda
Ekonomik alışveriş için en önemli adreslerden olan tarım kredi markette indirim yarın bitiyor. İndirimin son günlerinde ayçiçek yağı toz şeker et tavuk son kez bu fiyata düştü.
Tarım Kredi Market son dönemlerde ucuz yollu alışveriş yapmak isteyen vatandaşların tek adresi olmaya devam ediyor. Uygun fiyat garantisi ile en kaliteli ürünleri raflarına Taşıyan ünlü marketler zincirinde Mart ayının ilk indirim dönemi yarın sona erecek. Tarım Kredi markette son gün uyarısı yapılırken ayçiçek yağı toz şeker et tavuk son kez bu fiyata düşüyor. Ramazan öncesi Tarım Kredi indiriminden faydalanmak isteyenler acele etsin.
Tarım Kredi Market Mart ayı indirimlerinde son gün geldi çattı. Ekonomik fiyatları ile son dönemlerde zincir marketlere adeta meydan okuyan Tarım Kredi Kooperatifi markette 15 Mart’ta sona erecek indirimler için vatandaşa uyarı yapıldı. Ekonomik alışveriş yapmak istiyorsanız Tarım Kredi marketin bu kampanyasını Sakın kaçırmayın. Çünkü ayçiçek yağı toz şeker et tavuk Ramazan ayı öncesinde son kez bu fiyata düştü. Peki, Tarım Kredi Market indiriminde neler var hangi ürünler indirimde?
TARIM KREDİ MARKET İNDİRİMİNDE SON GÜNLER
Tarım Kredi Kooperatifi marketten vatandaşa uyarı yapıldı. İndirimli alışveriş yapmak için son günler geldi çattı. Mart ayının kampanyasından faydalanmak isteyenler poşetini alıp hemen Tarım Kredi Market zincirlerine koşsun. Tarım Kredi de indirimli olarak satışta olan ürünler şöyle:
TMO ayçiçek yağı 135 TL
Destan toz şeker 105 TL
Et ve süt kurumu gövde tavuk 38 TL
TK Filiz çay 199.90 TL
TK fermente dana kangal sucuk 220 TL
Viking sıvı çamaşır deterjanı 48.90 TL
TK küp şeker 24 TL
Yetiş matik toz çamaşır deterjanı 104.90 TL
TMO üzüm pekmezi 35 TL
Vita bitkisel susuz yağ 105 TL
Marmarabirlik siyah zeytin 99.90 TL
TK yarım yağlı süt (1 koli) 190 TL
TK yağlı süt 200 TL
TARIM KREDİ DE YENİ İNDİRİMLER NE ZAMAN BAŞLAYACAK?
Tarım Kredi markette yeni indirimler ne zaman başlayacak? Tarım Kredi Kooperatifi marketinin dönemsel indirimlerinin tarihleri önceden belirlendi. 1-14 Mart tarihi arasında geçerli olan indirimler bugün sona ererken 15 Mart tarihinden itibaren Tarım Kredi yeni bir indirim dönemine daha başlayacak. Tarım Kredi de Mart ayının 2 indirimleri ise 31 Mart tarihine kadar sürecek. Özellikle tarım kredinin yeni indirim kampanyasında Ramazan ayı indiriminin de yer alması bekleniyor. Ramazan ayına özel ürünler Yarın itibarıyla Tarım Kredi raflarında görücüye çıkacak.
Ukrayna Bu Yıl Tarım İhracatının 20 Milyar Doların Üzerinde Olmasını Bekliyor
.
KİEV, 14 Mart (Xinhua) — Ukrayna Tarım ve Gıdadan Sorumlu Birinci Bakan Yardımcısı Taras Visotski, ülkenin tarımsal ihracatının bu yıl da 20 milyar ABD dolarının üzerinde kalmasının beklendiğini söyledi.
KİEV, 14 Mart (Xinhua) — Ukrayna Tarım ve Gıdadan Sorumlu Birinci Bakan Yardımcısı Taras Visotski, ülkenin tarımsal ihracatının bu yıl da 20 milyar ABD dolarının üzerinde kalmasının beklendiğini söyledi.
Visotski, Pazartesi günü Tarım Politikası ve Gıda Bakanlığı’nın resmi Youtube kanalında yayımlanan bir söyleşide “İhracat potansiyelinin en azından bir önceki yıl seviyesinde, yani 20 milyar dolardan fazla olacağını tahmin ediyoruz” dedi.
Ancak Visotski, ülkedeki çiftçiler yağlı tohum ekimine odaklandığından Ukrayna’nın tahıl üretiminin bu yıl düşeceğini söyledi.
Visotski, Ukrayna’daki düşük tahıl üretiminin küresel tahıl fiyatlarını yükseltebileceğini de sözlerine ekledi.
Ukrayna Tarım İhracatçıları Birliği’ne göre ülkenin tarım ihracatı geçen yıl yüzde 16 düşüşle 23,4 milyar dolara geriledi.
Ulusal Tarım Bilimleri Akademisi daha önce yaptığı açıklamada Ukrayna’nın tahıl üretiminin 2023’te yüzde 37 azalarak 34 milyon tona düşeceğini tahmin etmişti.
Üstüner: Hastalığa yakalanmamış sığırlar aşılanmalı
BURDUR Veteriner Hekimler Odası Başkanı Kazım Üstüner, şap hastalığıyla ilgili yaptığı açıklamada, “Hastalığa yakalanmamış sığırlar SAT-2 şap aşısı ile aşılanmalı. Daha sonra da koyun ve keçiler aşılanmalıdır” dedi.
Burdur Veteriner Hekimler Odası Başkanı Kazım Üstüner, yaptığı açıklamada, 7 tipi ve alt serotipleri olan çift tırnaklı hayvanların bulaşıcı ve salgın hastalığı olan şap hastalığının bugüne kadar ülkemizde görülmemiş olan SAT-2 tipinin Burdur’dan gönderilen numeneler sonucu laboratuvarda tespit edildiğini belirtti. Üstüner, “Güney Afrika kökenli SAT-2 tipi son yıllarda Ortadoğu ülkelerinde de görülüyordu. Ülkemize Irak, İran, Suriye gibi ülkelerden geçtiği tahmin ediliyor. Özellikle Kurban Bayramı öncesi ve deprem sonrası artan hayvan hareketleri bulaşmayı hızlandırdı. Ülke çapında hayvan pazarlarının kapatılması ve hayvan hareketlerinin yasaklanması durumun vahametini göstermesi bakımından çok önemli. Hayvancılık işletmelerinde yüzde 40’a varan ekonomik kayıplara neden olan şap hastalığının bu türüne karşı hayvanlarımızın bağışıklığının olmaması riskin büyüklüğünü gösteriyor. Bu hastalığı ülkemizde gün yüzüne çıkaran ilk il Burdur. Bu anlamda Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüzü kutlamak isteriz” dedi.
‘SIĞIRLAR SAT-2 ŞAP AŞISI İLE AŞILANMALI’
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın hayvan hareketlerinin kısıtlanması kararına üreticilerin sıkı sıkıya uyması gerektiğine vurgu yapan Kazım Üstüner, Burdur ekonomisinde hayvancılığın çok önemli bir yere sahip olduğunu kaydetti. Üstüner, şunları söyledi:
“Hayvancılığımızın büyük zarar görmemesi için çift tırnaklı hayvanlarımız bir an önce aşılanmalı, yeterince aşı tedariki yapılmalıdır. Şap hastalığı ile mücadelede Burdur Veteriner Hekimler Odası’na üye meslektaşlarımız hazır askerdir. Aşı kampanyasına serbest veteriner hekimlerin de dahil edilmesi ve yeterince aşı tedarikiyle bir hafta içinde Burdur’daki tüm büyükbaş çift tırnaklı hayvanlarımızı aşılamak mümkün olabilir. Şap hastalığının daha çok yayılmaması için üreticilerimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Burdurlu üreticilerin bu tür konularda bilinç düzeyine güveniyoruz. Tarım Bakanlığı’nın uygulamaya koyduğu hayvan hareketlerinin kısıtlanması kararına sıkı sıkıya uyulmalı. Her hayvancılık işletmesinin girişlerinde biyo-güvenlik tedbirleri arttırılmalıdır. Girişlerde mutlaka dezenfektan olmalı. İşletmelere ziyaretçi ve kendi hayvanı olan kişilerin çalıştıkları diğer çiftliklere girişi kısıtlanmalı. Öncelikle hastalık görülen bölgelerdeki hastalığa yakalanmamış sığırlar SAT-2 şap aşısı ile aşılanmalı. Daha sonra da koyun ve keçiler aşılanmalıdır. Ancak bu tür önlemlerle hayvancılıkta yaşanacak depremin zararlarını azaltabiliriz. Aksi takdirde uzun süredir karlılıktan çok uzak olan hayvancılık işletmelerimiz telafisi güç yaralar alır. Yaşadığımız deprem afetinin yaralarını birlik beraberlik içerisinde sarmaya çalıştığımız gibi; hayvancılıkta yaşanan bu afeti de birlik beraberlik ve dayanışma içerisinde aşarız.”
Ramazan öncesi kırmızı ette fırsatçılara önlem uyarısı
Ramazan yaklaşırken kırmızı et arzına ilişkin sıkıntı olup olmadığı ve bunun fiyatlara etkisi tartışılıyor. Kırmızı ette arz sıkıntısı olmadığını belirten Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği Genel Başkanı Çelik, “Fiyatları artırmak isteyen fırsatçılara karşı önlem alınması gerekiyor.” dedi.
Ramazan öncesi kırmızı ette fırsatçılara önlem uyarısı
Türkiye Koyun Keçi Yetiştiricileri Merkez Birliği (TÜDKİYEB) Genel Başkanı Nihat Çelik, ramazan öncesi kırmızı et tüketimi ve fiyatlarına ilişkin değerlendirmede bulundu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen çiftçilerin bir yandan yaralarını sarmaya çalışırken diğer yandan üretime de devam etme uğraşında olduklarını ifade eden Çelik, yetiştiricilerin üretimi aksatmamak için çabaladıklarını söyledi.
Çelik, Türkiye’de kırmızı et üretiminin 2021’de yaklaşık 2 milyon ton civarında gerçekleştiğine dikkati çekerek, bu üretimde küçükbaş hayvancılığın payının yüzde 25 civarında olduğunu bildirdi.
Ülkenin hayvan varlığında geçen yıl bir miktar azalma olduğuna işaret eden Çelik, şöyle konuştu:
“Geçen yıl girdi maliyetlerinde yüzde 100’den fazla artış gözlendi. Yaklaşan ramazan ayı öncesi yaptığımız değerlendirmelerde kırmızı et arzında bir sıkıntı görmüyoruz. Ramazanda tüketim bir miktar artar. Fiyatlarda bu dönemde ramazandan bağımsız bir artış gerçekleşti. Ramazan ayında hemen her ürüne zam yapan fırsatçılar var. Ramazanda arz sıkıntısı olmamasına rağmen fiyatları artırmak isteyen fırsatçılara karşı da önlem alınması gerekiyor.”
“FİYATLARIN YÜKSELMESİNDE YETİŞTİRİCİLERİN ETKİSİ YOK”
Kırmızı et fiyatlarının artışında yetiştiricilerin bir etkisi olmadığını vurgulayan Çelik, “Yetiştirdiği üründen kazanç sağlaması gereken yetiştiricilerimizin ayakta zor durabildiklerini ve yeterli geliri elde edemediklerini hepimiz biliyoruz. Dolayısıyla et fiyatlarını artıranlar tedarikçiler, aracılar ve fırsatçılardır. Bunlar yetiştiricilerimizin emeklerini ranta çevirirken tüketicileri de mağdur etmektedirler.” ifadelerini kullandı.
Fırsatçıların depremi de bahane ettiklerini belirten Çelik, afetin kırmızı et fiyatlarının artışına bir gerekçe gösterilemeyeceğini dile getirdi.
“Kırmızı ette fiyat istikrarı için küçükbaş hayvancılık geliştirilmeli”
Çelik, bu süreçte çarenin küçükbaş hayvancılığın geliştirilmesi olduğuna dikkati çekerek, şunları kaydetti:
“Son 50-60 yıldan bugünlere gelindiğinde mera alanlarımızın azaldığı, otlatma kapasitesinin düştüğü, plansız, aşırı ve erken otlatma nedeniyle bozulduğu bir gerçektir. Diğer bir gerçek ise yıllardır kırmızı et açığının kapatılmasında sığır yetiştiriciliğinin öne çıkarılmasıdır. 2006’ya gelininceye kadar koyun keçi yetiştiriciliği ihmal edilmiştir. Ülkemizde tarım işletmelerinin büyük çoğunluğu küçük aile işletmeleridir. Her şartta ve tarımın her alanında üretime devam eder ama şirketler bir kısım desteklerden faydalanmak ve yüksek karlar elde etmeyi hedefler. Kar etmediği sektörden çekilir ve aldığı desteklerle kurulan tesisler de atıl hale gelir. Bu bakımdan küçük aile işletmelerinin sektörümüzün omurgası olduğunu ve desteklerden mahrum bırakılamayacağını her fırsatta dile getiriyoruz. Kırmızı ette fiyat istikrarı için küçükbaş hayvancılık geliştirilmeli.”
Burdur'daki hayvancılık teknolojileri festivaliyle yerli teknoloji hamlesi hedefleniyor
Burdur’da düzenlenen “Hayvancılık Teknolojileri AR-GE ve İnovasyon Festivali”yle (HAYTEKFEST) ülke hayvancılığının üretim kalitesini artırmaya yönelik yerli teknoloji hamlesini gerçekleştirecek yenilikçi projeler desteklenecek.
Burdur Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi (MAKÜ) ev sahipliğinde üniversitenin otelinde birincisi düzenlenen ve yarın sona erecek festivale girişimciler ilgi gösterdi.
MAKÜ Rektörü Adem Korkmaz, AA muhabirine, Türkiye’nin son yıllarda teknolojiye kaynaklık eden ham bilginin üretilmesi ve teknolojiye dönüştürerek insanlığın hizmetine sunulmasında önemli çalışmalar yürüttüğünü söyledi.
Türkiye’nin özellikle bilişim, savunma sanayi teknolojileri ve TEKNOFEST organizasyonlarıyla önemli aşamalar kaydettiğine değinen Korkmaz, üniversite olarak yaklaşık 6 yıldır hayvancılıkta ihtisaslaşarak bu alana odaklanan projeler yürüttüklerini kaydetti.
Korkmaz, yaklaşık 2 yıl önce Hacettepe ve Kırklareli üniversiteleriyle ortak Hayvancılık Teknolojileri Uygulamaları Araştırma Merkezi kurduklarına işaret ederek, “Bu işbirliğinin sonucunda ulusal düzeyde bir teknoloji festivali yapma çalışması yürüttük. Bugün yüzlerce projenin, onlarca destekleyici firmanın, sponsorun, katılımcının, melek yatırımcının ve girişimcinin bir araya geldiği 3 günlük bir festival düzenliyoruz.” dedi.
Yaklaşık 36 projenin finale kaldığına dikkati çeken Korkmaz, finale kalanlardan yarışmalar sonucu birinci, ikinci ve üçüncülerinin ödüllerini alacağını anlattı.
– “Misyonumuz, hayvancılıkta yerli sanayi için hamleler yapabileceğimiz zemini oluşturmak”
Korkmaz, festivalde seminerlerin, ortak akıl arama toplantılarının ve etkinliklerin sürdüğüne değinerek, şöyle konuştu:
“Girişimcilik kuluçka merkezimiz var. Girişimcilere ücretsiz yer vereceğiz. Çalışmalar topluluğu yürüteceğiz. Bu yıl birincisini düzenliyoruz, bundan sonra belki uluslararası düzeye taşıyabiliriz. Temel derdimiz şu, biz yerli savunma ve makine sanayisinde çok mesafe aldık ancak tarım ve hayvancılıkta problem biraz büyük. Tarım ve hayvancılık sektörünün işletmelerinde kullandığı teknoloji düzeyi, niteliği ve menşei uluslararası yabancı şirketlerin kontrolünde. O zaman dedik ki bu sorunu çözmemiz lazım. Hayvancılık sektöründe kendi yerli teknoloji hamlemizi çok hızlı şekilde oluşturmamız gerekiyor. Bu programın içinde Sanayi ve Teknoloji Bakanımız, Tarım ve Orman Bakanımız onur kurulu üyesi, TÜBİTAK buradan çıkacak projeleri merakla bekliyor. Bir yoğunlaşma ortamı, ekosistem oluşturuyoruz. Misyonumuz, hayvancılıkta yerli sanayi için hamleler yapabileceğimiz zemini oluşturmak.”
Festivalin açılış toplantısına Burdur Vali Vekili Ahmet Mailoğlu ile Hacettepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mehmet Cahit Güran da katıldı.
Çiğ süt fiyatları sanayicinin baskısı ile düşmeye başladı! Kalan inekler de kesime gidecek!
SOĞUTULMUŞ SÜT FİYATI 11 LİRADAN 10 LİRAYA DÜŞÜRÜLDÜ! ÜRETİCİ NE YAPACAĞINI BİLEMİYOR!
Geçtiğimiz aylarda süt üretiminin düşmesiyle birlikte piyasada yeterli süt bulunamadığı için üretici örgütleri ile ortalama 11 liradan anlaşmalar yapan sanayici, gelinen noktada kendi aralarında anlaşarak soğutulmuş süt fiyatlarını 10 liraya düşürdü. Süt üreticisi çaresiz sütünü sanayicinin belirlediği fiyattan satmaya başlarken, üretici yeniden zararına üretim yapmaya başladı.
SANAYİCİ 10 LİRANIN DA ALTINA DÜŞÜRMEK İÇİN PLAN YAPIYOR
Sanayici 10 lira ile de yetinmeyip soğutulmuş süt fiyatlarını daha da aşağıya çekmek isterken, Tarım ve Orman Bakanlığının sanayicinin üretici üzerine kurduğu bu baskıya seyirci kalması ise tepkilere neden oluyor.
ET FİYATLARININ YÜKSEK OLDUĞU ORTAMDA SÜT FİYATLARININ DÜŞMESİ KALAN İNEKLERİN DE KESİME GİDECEĞİ ANLAMINA GELİYOR!
Et fiyatlarının yüksek olduğu bir noktada süt üreticisinin zararına üretim yapmasının kalan ineklerin de kesime gideceği anlamına gelirken, sektör yetkileri Tarım ve Orman Bakanlığını göreve davet ederek, sanayicinin süt piyasasında oynadığı maksatlı oyuna müdahale edilmesini istiyor.
ÜRETİCİDE SÜT FİYATI DÜŞERKEN MARKETLERDE DÜŞMEDİ!
Diğer taraftan sanayici üreticiden aldığı soğutulmuş süt fiyatını 11 liradan 10 liraya çekerken, marketlerde süt fiyatlarında ise hiçbir indirimin yapılmaması sanayicinin gerçek amacını da ortaya koyuyor.
TARIM BAKANLIĞI 5 AYDIR FİYATLARI GÜNCELLEMİYOR!
Bilindiği üzere çiğ süt fiyatları Ulusal Süt Konseyi tarafından en son 15 Ekim’de 8.5 TL olarak açıklanmıştı. Ancak yem fiyatlarına gelen zamlardan dolayı belirlenen bu fiyat, kısa sürede geçerliliğini kaybetti. Tarım ve Orman Bakanlığı da enflasyonu artıracağı gerekçesiyle çiğ süt fiyatlarını güncellemezken, üretici örgütleri de Ulusal Süt Konseyi’nin refarans fiyatını uygulamayarak sanayici ile anlaşmalar yapmaya başlamıştı. Aradan geçen 5 ayda Ulusal Süt Konseyi’nin toplanmaması Tarım ve Orman Bakanlığının süt piyasasını artık yönetemeyecek duruma getirirken, kaybeden ise üretici ve ülke oldu.
TARIM BAKANI KİRİŞÇİ VE BÜROKRATLARI YAŞANANLARDAN DERS ALMIYOR!
Sütte geçen yıl uygulanan yanlış politikaların bir sonucu olarak ülke büyük bir et krizinin içine sürüklenirken, Bakanlığın yaşananlardan ders almayarak sütte aynı hatayı yapmaya devam etmesi ise Bakanlığın hayvancılık politikalarındaki öngörüsüzlüğünü ortaya koyuyor.