Tarımda yeni dönem: Plana uymayan çiftçiye para cezası kesilecek
Tarımda yeni dönemi başlatacak teklife göre, Tarım Ve Orman Bakanlığı, Türkiye genelinde havza bazında su potansiyeli ve verimlilik esasına göre hangi ürünün ne kadar üretileceğini planlayarak, çiftçiden buna göre üretim yapmasını isteyecek. Bu plana uygun ekim yapan çiftçiler kamunun desteklerinden yararlanırken, plan dışı ürün ekene uyarı yazısı gönderilecek.
İZİNSİZ EKİM YASAK
Teklifin ikinci maddesiyle tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin temini, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirlik için Bakanlıkça belirlenen ürün veya ürün gruplarının üretimine başlanmadan önce Bakanlık’tan izin alınacak. Bakanlık, arz-talep miktarıyla yeterlilik durumuna göre hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceğini; tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirleyecek. Bu planlamaya uygun ekim yapmayıp, kendi tercihine göre ekim yapan çiftçiler önce yazılı olarak uyarılacak. Bir yıl içinde plana uygun hareket etmezlerse beş yıl süreyle hiçbir destekten yararlanamayacakları gibi aykırı üründen elde ettikleri brüt gelirin yüzde 1 ila yüzde 5’i kadar para cezası kesilecek.
KONYA UYARISI
Teklif görüşmelerinde milletvekilleri yasanın etkilerini tartıştı. MHP Milletvekili Hasan Kalyoncu, “KONYA Ovası’nı biraz daha sulu tarıma devam ederseniz kaybedebiliriz. Bakanlığın uygulamalarıyla bir tip zorlama dediğimiz uygulamaya geçmek zorundayız. Konya Ovası’ndan şeker pancarını kaldırıp buğday ekin, dediğiniz zaman arada fark varsa destek zaten verilecek. İklim değişikliği ve su durumuna göre ülkede bir an önce üretim planlaması yapılması gerekiyor. Bunu çiftçiye bıraktığınızda herkes kafasına göre üretim yapmaya kalkar” ifadelerini kullandı.
SUÇ SAYILACAK
Torba teklifin Orman Kanunu’nda değişiklik öngören maddeleriyle ise ormana hafriyat, moloz, çöp dökmek orman suçu sayılarak, cezası artırılıyor; madencilik sonrasında doğal yapısı bozulmuş ormanların belediyeler ve özel sektör tarafından da rehabilete edilmesinin önü açılıyor.
Tarım ve Orman Bakanlığı Açıkladı! Mart 2023 Tarımsal Destek Ödemesi
Tarımsal üretimi artırmak, çiftçilerin maddi yüklerini azaltmak, verimi yükseltmek ve kırsal kalkınmayı sağlamak için Tarım ve Orman Bakanlığı çeşitli destek ödemeleri sağlıyor. Tarımsal destekleme ödemeleri düzenli olarak çiftçilerin hesaplarına yatarken, Bakanlık da kamuoyuna bilgi veriyor. Bu kapsamda, mart ayı ödemeleri ile ilgili geçtiğimiz günlerde açıklama yapıldı.
Tarım ve Orman Bakanlığı’nın açıklamasına göre, 12 milyon 832 bin 991 TL’lik tarımsal destekleme ödemesi çiftçilerin hesaplarına aktarıldı. Konuya ilişkin sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımda ”12 milyon 832 bin 991 TL tarımsal destekleme ödemelerini bugün çiftçilerimizin hesaplarına aktarıyoruz.” ifadeleri yer aldı
Tarımsal destekleme ödemeleri düzenli olarak hesaplara yatarken, desteklere dair güncel gelişmeler de pek çok kişi tarafından yakından takip ediliyor. Bu kapsamda, tarımsal destekleme ödemeleri ile ilgili güncel gelişmelere, açıklamalara ve duyurulara ulaşmak isteyen kişiler, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın resmi internet sitesini ve sosyal medya hesaplarını ziyaret edebilirler.
Kuru tarım projesi Eskişehir'den doğuyor
.
Uyguladığı başarılı projelerle çiftçilere can suyu olan Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile işbirliği yaparak ata mirası, Anadolu’nun en eski tohumlarındanolan karakılçık buğdayı ve sazlık çavdarını Seyitgazi’de toprakla buluşturmuştu.
Seyitgazi Belediyesi’ne ait tarlalara yapılan ekimlerle tohumda dışa bağımlılığa karşı bir adım daha atılırken, ilk tohumları toprağa Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen’in serptiği topraklarda kuru tarım umudu yeşermeye başladı.
KURU TARIM PROJESİ YİNE ESKİŞEHİR’DEN DOĞUYOR
Anadolu’nun en eski tohumlarından 80 dönümlük karakılçık buğdayı ve 20 dönümlük sazlık çavdar tohumu ekili tarlalar baharın gelmesiyle çimlendi.
Seyitgazi Belediye Başkanı Uğur Tepe ile Büyükşehir Belediyesi Park ve Bahçeler Dairesi Başkanlığı yetkililerinin incelediği tarlalarda çimlenmenin sorunsuz olarak devam ettiği belirlendi. Takibi yapılan tarlalarda bahar döneminde yapılacak çalışmalar sonrası hasat döneminde ilk mahsul elde edilecek.
Kuru tarımın ülkemizin geleceği olduğunu belirten Başkan Yılmaz Büyükerşen, “Anadolu’nun önemli bir mirası olan ata tohumlarını toprakla buluşturmak için çalışmalarımız devam ediyor. Bilindiği üzere bir Kuru Tarım Sempozyumu düzenledik. Orada da gördük ki; su kıtlığının daha derinden hissedildiği, kuru tarımın büyük önem kazandığı bir dönemdeyiz. Yağış azlığı ve kuraklık tehdidi özellikle gıdaya erişimi giderek zorlaştırıyor. Bu sebeple Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, Ali Numan Kıraç’ı görevlendirerek Eskişehir’den başlattığı kuru tarım projesini devam ettirme kararlılığındayız. Seyitgazi’nin verimli arazilerinde kuru tarım denemeleri yaparak yeniden kuru tarımın benimsenmesi, Anadolu’nun kadim ve sağlıklı tohumlarının tekrar ait olduğu yerde umutlarımızı yeşertmesini çok önemsiyorum. Bol bereketli bir hasat olmasını diliyor, kuru tarımı asla aklımızdan çıkarmamamız gerektiğini bir kez daha hatırlatıyorum.” dedi.
Konya'da 2 bin dönümlük tarım arazilerinin su kaynağı kurudu
Türkiye genelinde yaşanan kuraklık göl ve nehirleri tehdit ediyor..
Konya’nın Seydişehir ilçesi Taraşçı Mahallesi’ndeki sulama göleti kışın yağmur ve kar yağışlarından elde ettiği sularla dolarken, üretici çiftçiler yazın mahsullerini sulamak için göletten faydalanıyor.
Toplamda 2 bin 200 dekar tarım arazisinin sulandığı gölette ise su seviyesi yok denilebilecek kadar azaldı.
Taraşçı Mahallesi Tarımsal Kalkınma Kooperatifi Başkanı Dursun Arslan, Taraşçı Göleti’nin tarım alanlarını sulamak için kullanıldığını söyledi.
“Sulu tarım yapmak zorlaşacak”
Göletin kurulduğu yıldan itibaren bu mevsimde ilk defa bu kadar kurak kaldığını belirten Arslan, şunları söyledi:
25 yıldır kooperatif başkanlığı yapıyorum. Bu aylarda göletimizin bu şekilde susuz kaldığını görmedik. Eğer önümüzdeki günlerde yağışlar olmazsa bölgede sulu tarım yapmak oldukça zorlaşacak. Göletimize bin 500 metre mesafede dereden boşa akan su kaynağının gölete akıtılmasını talep ediyoruz. Göletin yapımına 1992 yılında başladı ve 2013 yılında sulama göleti olarak faaliyete geçti. 2 bin 200 dekar tarım arazisi sulanmaktadır. Şu ana kadar böyle bir sıkıntı çekmedik. Başka yerden su takviyesi yapmazsak mahallemizde bu yıl tarım yapılması oldukça zorlaşacak. Göleti besleyen su içler acısı. Oldukça az su akıyor. Bu şekilde aksa bile 6 ayda göletimiz dolmaz. Bu yıl ne kar, ne yağmur ne de suyumuz var. Eskiden Küpe Dağı’nda 3-4 metre kar olurdu. Kar suları eriyince göletimiz dolardı. 2023 yılında durumumuz içler acısı.
Taraşçı Mahalle Muhtarı İbrahim Cam ise ülke genelinde yaşanan kuraklık ve bölgenin yeterince kar yağışı almaması nedeniyle sulama göletinde toplanan suyun dip seviyelere düştüğünü söyledi.
“Su takviyesi yapılmasını istiyoruz”
Taraşçı Göleti’nin 2013 yılında faaliyete geçtiğini söyleyen Cam, şu ifadeleri kullandı:
Halkımız sulu tarım ile uğraşmaktadır. Pancar, patates ve mısır, yonca, çilek ve sebze yetiştiriyoruz. Suyumuz zaten yetmiyor. Ağustos ayında suyumuz zaten bitiyordu. Yetkililerden ikinci bir barajın yapılmasını istiyoruz. Biz Toros dağlarının eteklerindeyiz. Bu mevsimde 2-3 metre kar olurdu. Bu yıl kuraklığa maruz kaldık. Şu anda dağlarda kar yok denecek kadar az. Suyumuz vahim. Burası kar suyu ile beslenen bir bölge. İkinci bir alternatifimiz mevcuttur. İkinci bir besleme kanalında buraya su takviyesi yapılmasını istiyoruz. Şu anda tarım yapamayacağız. Seracılık yapamayacağız. Sebze ekemeyeceğiz. Yetkililerden de yardım bekliyoruz. Daha sonraki yıllarda da susuzluk çekmememiz için göletimize başka yerlerden takviye su getirmemiz lazım, ileriki yıllarda zahmet çekmeyelim.
DEPSAŞ Enerji sürdürülebilir tarım projeleriyle 123 bin çiftçiye destek sağlıyor
Görevli tedarik şirketi statüsüyle Şanlıurfa, Diyarbakır, Mardin, Batman, Siirt ve Şırnak illerinde 69 hizmet lokasyonu ile 2.2 milyon müşteriye elektrik perakende satış hizmeti veren DEPSAŞ Enerji yöntecileri Diyarbakır’da düzenlenen basın toplantısında bölgenin elektrik enerjisi tüketimine ve çalışmalara yönelik bilgi verdi. Başta Diyarbakır, Şanlıurfa ve Mardin’de yapılan tarımsal sulamaların bölge elektrik tüketimini önemli ölçüde artırdığının ifade edildiği toplantıda, ulusal basın mensuplarına tarım sulama alanları gezisi de düzenlendi.
“2.2 MİLYON MÜŞTERİYE ELEKTRİK PERAKENDE SATIŞ HİZMETİ VERİYORUZ”
DEPSAŞ Enerji Genel Müdürü Murat Karagüzel, “69 hizmet lokasyonu ile 2.2 milyon müşteriye elektrik perakende satış hizmeti veriyoruz. 2022 yılsonu itibarıyla toplam 476 çalışanımızla, 6 il 59 ilçede, 69 şube ve 14 bin metrekare alanda müşterilerimizle buluşuyoruz. DEPSAŞ olarak Türkiye’de elektriğin yüzde 5’ini yönetiyoruz” dedi.
DEPSAŞ Enerji sürdürülebilir tarım projeleriyle 123 bin çiftçiye destek sağlıyor
“TARIMDA VERİMLİLİK, ENERJİDE SÜRDÜRÜLEBİLİRLİKLE ORANTILI”
DEPSAŞ Enerji’nin hizmet verdiği illerde 16 milyon dekar ekili tarımsal alanda, 123 bin kayıtlı çiftçinin üretim yaptığını ifade eden Karagüzel şöyle konuştu:
“Çiftçilerimizin yaklaşık 65 bini tarımsal faaliyetlerini sulama yaparak sürdürüyor. Sulanan 8 milyon dekar alanın 5.6 milyon dekarında elektrik enerjisi kullanılarak üretim yapılıyor. Sulama birlikleri sahalarında ekilen alanın yaklaşık yüzde 65’i (1.7 Milyon dekar) elektrik enerjisi kullanılarak sulanıyor. 150 metre ile 750 metre arasındaki yük derinliklerinden elektrikle suyun çekilmesi, çiftçinin giderlerinde önemli bir kalemi oluşturuyor. Türkiye’de elektrik enerjisi ile tarımsal sulamanın yaklaşık yarısı, faaliyet gösterdiğimiz bölgede gerçekleştiği için ortaya büyük bir enerji tüketimi çıkmış oluyor. Ayrıca ülkemizin yer altı sularını bu türden efektif olmayan yöntemlerle kullanmak kuraklık tehlikesini gündeme getiriyor.”
“VAHŞİ SULAMA TEKNİĞİNDEN VAZGEÇİLMELİ”
Yoğun elektrik tüketimini beraberinde gelmesi ve kaçak elektrik kullanımının başlıca sorunlar arasında olduğunu belirten Karagüzel,“Geldiğimiz noktada tarımsal sulamada 24 bin 513 abone borçlu durumda ve bu da 12.2 milyarlık bir alacağa tekabül ediyor. Biz DEPSAŞ Enerji olarak enerjinin doğru bir şekilde yönlendirilmesi, verimli ve doğru kullanılması gerektiğini düşünüyoruz. Bu doğrultuda tarımda modern tekniklerin kullanılmasını öneriyor, yüksek enerji tüketimine neden olan “vahşi sulama” denilen salma sulama tekniğinden vazgeçilmesi gerektiğinin altını çiziyoruz” dedi.
“ÇİFTÇİMİZİN HER ZAMAN YANINDAYIZ”
DEPSAŞ Enerji’nin tarımda enerjinin verimli kullanılması ve enerji tasarrufuna yönelik yürüttüğü çalışmalara ile çözüm önerilerine değinen Karagüzel, “Tarım ve Orman Bakanlığı ile ortaklaşa yürüttüğümüz projelerle çiftçimize destek olmaya devam ediyoruz. Tarım bakanlığı tarafından yürütülen Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) ile ürün ve faaliyetlerini kayıt altına alınmakta. ÇKS’ye kayıtlı çiftçilerin tarımsal sulamada kullandıkları elektrik masrafını yüzde 35’i Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından sübvanse ediliyor. Çiftçilerin sorunlarının giderilmesi için cumhurbaşkanımızın 18.08.2022 tarih ve 5972 sayılı kararı ile ziraat bankası çiftçilerin elektrik borçlarını ödemesine yönelik beş yıl faizsiz elektrik kredisi imkânı sağlandı. Çiftçilerimizle iyi diyaloglar kurmaya özen gösteriyor, bu konuda oluşturduğumuz diyalog ekiplerimizle hareket ediyoruz” dedi. Karagüzel devletin tarımsal destekleme ödemelerinin ardından kesinti iddialarının yanlış kurgulandığını ve yanlış algılandığını ifade ederek “Devletimizin çiftçilerimize yaptığı destek, deprem yardımları kapsamında gerçekleşen bir durumu kapsamıyor. Bu destek daha önce de aralıklı olarak yapılan desteklerin devamı niteliğinde. Dolayısıyla biz fatura ödemelerini yapan çiftçilerimizden kesinti yapmıyoruz” şeklinde açıkladı.
“GECE SULAMA YÖNTEMİNİN’ KULLANILMASINI TAVSİYE EDİYORUZ”
Uzun vadede GAP kapsamında oluşturulacak sulama kanallarının tamamlanmasının katkı sağlayacağını belirten Murat Karagüzel, gece sulama projesine de değinerek “Suyun buharlaşmasının önüne geçilmesi, daha etkin sulama yapılarak hem enerji giderinin azaltılması hem de üründe verimliliğin artırılması için ‘gece sulama yönteminin’ kullanılmasını tavsiye ediyoruz. Gece sulaması konusunda farkındalığı artırarak iklim değişikliği, verimli sulama, verimli ve dengeli enerji tüketimini hedefliyoruz” ifadelerini kullandı.
FATURALANDIRMALAR ULUSAL TARİFEYE GÖRE YAPILIYOR
Karagüzel, yaşanan depremin ardından faturalandırma süreçlerine de açıklık getirerek “Öncelikle bu kadar büyük bir afetin sonrasında etkilenen tüm illerdeki vatandaşlarımıza destek olmak en önemli önceliğimiz haline geldi. Elektrik faturaları normal şartlarda 25-35 günde bir okunurken deprem sonrasında bu süre 45-50 günlere uzadı. Abonelerimize ekstra bir ödeme söz konusu olmadı. Zira Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği gereğince faturalandırma yapmaktayız. Kullanım günündeki artışa bağlı olarak faturalarda bir artış yaşansa da ‘ulusal tarife’ uygulandı. Tüketim gün sayısı ne olursa olsun günlük 8 Kwh ve altındaki tüketimler, daha önceden de olduğu gibi 1. kademeden yani indirimli tarifeden hesaplanıyor. Günlük 8 Kwh üzerindeki tüketimler ise 2. kademeden faturalandırılıyor. Faturaların doğruluğunu isteyen herkes, EPDK’nın internet sayfasında “Fatura Hesaplama Modülü” üzerinden tüketilen enerji miktarlarını Kwh cinsinden girerek kontrolleri yapabilir” diye konuştu.
ARVAS: TOPLAM 19,4 MİLYAR LİRA YATIRIMA İMZA ATTIK
Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde 6 ile elektrik dağıtım hizmeti sunan ve Türkiye’de akıllı şebeke sisteminin öncülerinden olan Dicle Elektrik, kesintisiz ve kaliteli enerji sunma vizyonu doğrultusunda yürüttüğü çalışmalarını anlattı. Dicle Elektrik’in Diyarbakır’daki Genel Müdürlük binasında düzenlenen basın toplantısında, bölgenin elektrik tüketimi, şirketin akıllı şebeke sistemi ve usulsüz elektrik kullanımının azaltılmasına yönelik yenilikçi projeleri paylaşıldı. Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas ise “2013’ten bu yana, büyük kısmı şebeke yenileme ve güçlendirmeye yönelik harcamalar olmak üzere toplam 19,4 milyar lira yatırıma imza attık. Kayıp kaçak konusunda ise; 2013 yılında yüzde 76’lık oranla devraldığımız şirketimizi, bugün yüzde 43’e kadar düşürdük” dedi.
“İSTANBUL’DAN SONRA EN ÇOK ENERJİ TÜKETEN ELEKTRİK ŞİRKETİYİZ”
Arvas, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde, toplamda 2.2 milyon tüketiciye hizmet sunduklarını belirterek “Dicle Elektrik olarak 7 bin çalışanımızla, şehir merkezleri ve kırsal bölgelere yatırım yaparak hizmet ağımızı genişleterek faaliyetlerimize devam ediyoruz. 21 dağıtım şirketi arasında, enerji tüketimi açısından İstanbul’un ardından en çok enerji tüketen elektrik şirketi konumundayız. 7500 personel ve 1900 araçla hizmet sunuyoruz” açıklamalarını yaptı.
“KAYIP KAÇAK ORANI YÜKSEK BİR BÖLGEDEYİZ”
Arvas kişi başı tüketimde Türkiye’de bir abonmanın ortalama yıllık tüketimi 4500 KW iken Dicle Elektrik’in bölgesinde bu oranın 11.500 KW olduğunu ve diğer bölge abonelerinden 2,5 kat fazla bir elektrik tüketimine denk geldiğini belirtti. Arvas bu yüksek tüketimin sebeplerine şöyle değindi;
“Hizmet verdiğimiz il ve ilçe merkezlerinde kayıp kaçak oranı yüzde 30’un altında. Kırsalda ise yüzde 75-80’in üzerinde, tarımsal sulama alanlarında ise yüzde 40’ın üzerinde seyrediyor. Ayrıca Türkiye’deki tarımsal sulama alanlarının yarısı bizim bölgemizde bulunuyor ve tüketimin önemli miktarı buraya gidiyor. Ülkemizdeki genel duruma baktığımızda ise kayıp kaçak oranı yüzde 13’ün altında. 2013 yılında yüzde 76’lık kayıp kaçak oranıyla devraldığımız şirketimizde bugün bu oranı yüzde 43’e kadar düşürdük.”
“ŞEBEKE YENİLEME VE GÜÇLENDİRMEYE YÖNELİK 20 MİLYAR TÜRK LİRASI’NA YAKIN YATIRIM YAPTIK”
Başta şebekeye yönelik olmak üzere yatırımlarını aralıksız sürdürdüklerini belirten Arvas; “2013’ten bu yana, büyük kısmı şebeke yenileme ve güçlendirmeye harcanan toplam 19,4 milyar TL yatırıma imza attık. Dağıtım şirketleri arasında en çok yatırım yapan ve en çok bakım harcaması yapan ilk üç şirket arasındayız. Bu çalışmalarımızda usulsüz elektrik kullanımını azaltarak enerji israfını önlemeyi hedefliyoruz. Önümüzdeki 2 yıl içerisinde de 6,5 milyar TL ile 8 milyar lira tutar aralığındaki yatırımlarımıza devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
DEPSAŞ Enerji sürdürülebilir tarım projeleriyle 123 bin çiftçiye destek sağlıyor
AKILLI ŞEBEKE SİSTEM İLE KAÇAKLARI AZALTTIK
Dicle Elektrik olarak sürdürülebilir bir üretim için enerji israfının önüne geçilmesinin önemine değinen Arvas; “Hali hazırda ülkemizdeki tüm akıllı şebekelerin yaklaşık yarısına sahibiz. Bu şebekeyle elektrik dağıtım ağımızı uçtan uca takip edebiliyor, arıza bilgilerini net bir şekilde tespit ediyoruz. Abonelik işlemlerinin uzaktan yapılmasına imkan sağlayacak sistemleri entegre ediyoruz. 2,2 milyon abonemizin 1. 1 milyonunda bunu gerçekleştirebildik. Akıllı trafolarımızı her sene 100 bin-200 bin aralığında çoğaltıyor ve 2,2 milyon abonemizi yakın gelecekte bu teknoloji ile buluşturmayı hedefliyoruz. Kayıp-kaçak ile bir başka mücadele yöntemi olarak elektrik sayaçlarını müstakil hanelerde ev dışına taşıdık. Bu durum sayaçları anlık olarak okuma yapabilmemize imkan sağladı. 20 milyarlık yatırım tutarımızın doğrudan kayıp kaçak ile mücadeleye ayrılan payı 9 milyar TL’yi buldu. Gerçekleştirdiğimiz Ar-Ge çalışmalarımız, yeni nesil teknolojilere yönelik yatırımlarımız, akıllı cihazlarımız ve skada merkezimiz ile uzaktan kontrolü esas alan çalışmaları hızlıca gerçekleştirebiliyoruz. Akıllı şebeke dönüşümü ile toplamda 11.400 MWH kaçak elektrik tüketiminin önüne geçtik. Böylece tüketimde tasarruf sağlamanın yanında ülkenin kaynaklarının etkin kullanılmasına ve ekonomiye doğrudan katkı sağladık. Ekonomiye toplam katkı 10 yılda 28 Milyar Türk Lirası olarak gerçekleşti” dedi.
“DEPREMDE ALANDAYDIK”
11 ili etkileyen depremde Dicle Elektrik olarak önemli görevler üstlendiklerine değinen Arvas, çalışmalarını şöyle özetledi:
“Dağıtım bölgemizde bulunan Şanlıurfa ve Diyarbakır’daki merkezlerimizi, depremzede vatandaşların hizmetine hızlıca açarak barınma ve sıcak yemek desteği sunduk. Sorumluluk alanımızdaki bazı bölgelerde afetten hasar gören elektrik şebekelerimizi 30 saat gibi kısa sürede tekrar aktif hale getirdik. Aynı zamanda Adıyaman, Hatay ve Kahramanmaraş elektrik hatlarının onarımı için de destek sağladık. Adıyaman’da AFAD’a teslim etmek üzere 600 çadıra yakın bir çadır kent kurduk. 4’ü kadın 25 çalışma arkadaşımızdan oluşan Dicle Arama Kurtarma Ekibi (DAK) ise Diyarbakır ve Şanlıurfa’nın ardından Adıyaman’da arama kurtarma ve elektrik alt yapılarının onarımı alanlarında yaklaşık 500 saat aralıksız olarak görev aldı. Adıyaman’da da 9 kişinin canlı kurtarılmasında önemli görevler alan DAK ekibimiz, tüm yetkili kuruluşların gerçekleştirdiği diğer kurtarma faaliyetlerinde de çalıştı. Adıyaman’da 3 bin kişilik çadır kentin elektrik altyapısı ihtiyacını da karşıladık.”
“SALMA SULARIYLA TARLALARIMIZI SULAYARAK BÜYÜK HATA ETTİK”
Diyarbakır’ın Çınar ilçesinde çifti olan Yasin Advan da “Burada hububat ekilişleri yapılıyor. Pamuk ve mısır çiftliği yapıyoruz. 1998’de Derinkuyu Sondaj vasıtasıyla tarlalarımızı sulamaya başladık. Tabii bu dönemde bir kuyularda 400 metre sondaj kazıp 120 metreden su çekiyorduk. Bu da çok verimli su almamıza olanak sağlıyordu. Fakat şu an bu sularımız derinlik açısından iki katına gitti. Yani 20 metreden suyu çıkartıp daha az tarla sulayabiliyoruz. O yüzden eskiye nazaran çok daha maliyetli ve daha zor oldu yaptığımız işler. 1998’de vahşi sulama adı verilen tarlaya salma sulamayla tarlalarımızı suluyorduk. Çok büyük hata ettik onları yaparken. Tabii bilinçli değildik. 7-8 senedir de sulama teknikleriyle ilgili teknolojiyi kullanarak yağmurlama ve damlama sulama sistemlerine geçtik. Bu vesileyle daha az maliyetle daha güzel ürün kaldırıyoruz” açıklamasını yaptı.
DEPSAŞ Enerji sürdürülebilir tarım projeleriyle 123 bin çiftçiye destek sağlıyor
“TARIMDA TEKNOLOJİ KULLANMAK ÇİFTÇİYE BÜYÜK DESTEK OLUYOR”
Advan, son olarak şunları söyledi:
“Teknolojiyi kullanaraktan elektrik tasarrufu da yapıyoruz. Vahşi sulamayla bu tarlaya 24, 48, 64 saat sulama gerektiği yerde, biz 12 saatte teknolojik sulamayla bitkiye istediğimiz suyu vermiş oluyoruz. Neticede bu da bize bir tasarruf olarak geri dönüyor. Tarımda teknoloji kullanmak, hem ürün hem de maliyet anlamında çiftçiye çok büyük destek oluyor.”
Şanlıurfa dahil 11 ile yönelik yeni tedbirler alındı
Merkez üssü Kahramanmaraş olan bölgede tarım ve hayvancılık yapanlara Olağanüstü Hal Kapsamında (OHAL) kapsamında destekler yapıldı.
Telef olan hayvan sayısı kadar canlı hayvan desteği
Depremden zarar gören yetiştiricilere, ilgili il/ilçe hasar tespit komisyonu tarafından telef olduğu tespit edilen arılı kovan, büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı sayısı kadar canlı hayvan desteği yapılacak.
Bir defaya mahsus olmak üzere hayvan beslemek için şeker yardımı
Depremler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi ilan edilen yerlerde, arılı kovan, büyükbaş, küçükbaş ve kanatlı hayvan yetiştiricilerine, bir defaya mahsus olmak üzere, canlı hayvan ve besleme amaçlı şeker yardımı yapılacak.
Resmi Gazete’de yayınlandı
OHAL Kapsamında Tarım Alanında Alınan Tedbirlere İlişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Hayvan sağlığı ile refahını temin etmek amaçlandı
Depremler nedeniyle genel hayata etkili afet bölgesi ilan edilen yerlerde, verimliliği artırmak ve hayvan sağlığı ile refahını temin etmek amacıyla, hareket edildi.
Deprem nedeniyle telef olan hayvanların tespiti Tarım ve Orman Bakanlığınca ilgili il/ilçe hasar tespit komisyonlarınca gerçekleştirilecek.
Bilgi Sistemi’nde kayıt şartı var
Tespiti yapılan hayvanların, Tarım ve Orman Bakanlığı Hayvancılık Bilgi Sistemi’nde kayıtlı olması gerekecek. Besleme amaçlı şeker dağıtılacak arılı kovanların miktarı ise Tarım ve Orman Bakanlığı Arıcılık Kayıt Sistemi’nden alınacak.
Arıcılar için, kovan başına 4 kilograma kadar şeker
Arıcılar için, bir defaya mahsus olmak üzere, kovan başına 4 kilograma kadar besleme amaçlı şeker desteği sağlanacak.
Siirt’te tarım aracı devrildi: 1 ağır yaralı
Siirt’te patpat olarak tabir edilen tarım aracının devrilmesi sonucu meydana gelen trafik kazasında 1 kişi ağır yaralandı.
Kaza, Siirt’in Eruh ilçesine bağlı Erenkaya köyünde meydana geldi. Köy yolunda ilerleyen H.T. yönetimindeki tarım aracı, sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu devrildi. Kazada sürücü H.T.’nin ayağı tarım aracına sıkışarak ağır yaralandı. Haber verilmesiyle olay yerine 112 Acil Sağlık ekipleri sevk edildi. Ekipler sürücünün ayağını sıkıştığı yerden çıkardı. H.T. olay yerinde yapılan ilk müdahalenin ardından Siirt Eğitim ve Araştırma Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı.