Hayvancılıkta şap alarmı
Türkiye’de yeni bir şap virüsü tespit edildi. Veteriner Hekim, Veteriner Sağlık Teknikeri ve Teknisyenlerinin izenleri kapatıldı. Hayvan pazarları kapandı. İthalat, ihracat ve mecburi kesim hariç tüm sevklerin belge düzenlenmesi askıya alındı.
İRFAN DONAT
Ocak ayı sonundan bu yana Türkiye’nin farklı illerinde görülen SAT-2 tipi şap virüsü Tarım Bakanlığını alarma geçirdi.
İthalat, ihracat ve kesim amaçlı sevkler dışındaki tüm hayvan hareketleri il dışı ve il içi de dahil olmak üzere yasaklandı.
Hayvan pazarlarına veya il dışı/içi hayvan hareketlerinde kesinlikle veteriner sağlık raporu ile nakil belgesi düzenlenmeyecek ve hayvan hareketleri gerçekleştirilmeyecek.
Bakanlık talimatı doğrultusunda, şap hastalığı nedeniyle tüm Türkiye’de ikinci bir emre kadar Veteriner Hekim, Veteriner Sağlık Teknikeri ve Teknisyenlerinin izinleri kapatıldı.
Bakanlık tarafından yayınlanan mesajda, “Ülkemizde görülen şap hastalığının bu türünden dolayı hayvan pazarları kapanmıştır. İkinci bir emre kadar hayvanların satışı ve hareketi yasaktır. 5996 sayılı kanunun ilgili maddesine göre hastalıkların yayılmasının önlenmesi amacıyla bakanlık tedbirlerine uymayanlara 46.139 TL idari para cezası uygulanacaktır” açıklamasına yer verildi.
Çiftçilere gönderilen mesajlarda, “Tespit edilen virüs SAT-2 olup, aşı çalışmalarına özel sektör ve devlet eliyle başlanmış olup üretimi tamamlandığında sahaya verilecektir” denildi.
Tarım, gıda ve içecek sektöründen Ocak ayında 2,2 milyar dolar ihracat
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan Dış Ticaret Verileri baz alınarak Agrimetre tarafından hazırlanan Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Dijital Veri Paneli’ne göre, 2023 yılının ilk ayında tarım, gıda ve içecek sektörü 2,2 milyar dolar ihracat, 1,9 milyar dolar ithalat gerçekleştirdi. 01 ile 23 fasılları arasındaki tüm GTIP kalemleri ile 29. ve 35. fasıllardan seçili ürünlerin dahil edildiği hesaplamalara göre, 2023 yılının Ocak ayında sektörün dış ticaret fazlası önceki yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 21 geriledi.
Özel Ticaret Sistemi (ÖTS) çerçevesinde yayınlanan dış ticaret verilerine göre 2023 yılının Ocak ayında ihracat, önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,9 oranında artarak 2,18 milyar dolara, ithalat yüzde 16,1 artarak 1,92 milyar dolara ulaştı.
Dış ticaret fazlası daraldı
Sektör 2023 yılının Ocak ayında net ihracatçı konumunu korumasına rağmen ithalat ve ihracat birbirine yakın olarak gerçekleşti ve geçtiğimiz yıla kıyasla dış ticaret fazlası geriledi. 2023’ün ilk ayında dış ticaret fazlası önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 21,2 düşüşle, 0,26 milyar dolar olarak gerçekleşti.
Birim ihracat değeri 2023 yılının ilk ayında önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 23,4 artarak 1.290 dolar/ton olarak gerçekleşti. İthalat birim değeri ise önceki yıla göre yüzde 4,1 artışla 650 dolar/ton’a yükseldi.
Trafik Sigortasında Yeni Dönem Başlıyor.
Hepiyi Sigorta
Hayalini Kurduğun Aracı Burada Bulacaksın!
ikinciyeni.com
by Taboola
Dış ticarette öne çıkan ürünler
2023 yılının ilk ayında ihracatta öne çıkan ürünler sırasıyla un (126,7 milyon dolar), rafine ayçiçeği yağı (101,7 milyon dolar) ve fındık içi (90,8 milyon dolar) olurken bu ürünler toplam ihracatın yaklaşık yüzde 14,6’sını oluşturdu.
2023’ün Ocak ayında en çok ithal edilen ürünler ise sırasıyla buğday (347,8 milyon dolar), ham ayçiçeği Yağı (151 milyon dolar) ve soya fasulyesi (147,9 milyon dolar) oldu. Bu 3 ürün, toplam ithalatın yaklaşık yüzde 33,7’sini, yani 3’te 1’ini oluşturdu.
İthalatta ilk 2 sıradaki ürünler büyük oranda Rusya ve Ukrayna’dan geliyor
2023 yılının Ocak ayında ithalatta ilk sırada yer alan buğdayın (347,8 milyon dolar) en fazla ithal edildiği ilk 2 ülke, 2022 yılından bu yana savaş halinde olan Rusya (275,5 milyon dolar) ve Ukrayna (66,2 milyon dolar) oldu. 2023 yılın Ocak ayındaki buğday ithalatında bu 2 ülkenin payı yüzde 98’in üzerinde gerçekleşti.
İthalatta 2. sırada yer alan ham ayçiçeği yağında 2023 yılı Ocak ayında 151 milyon dolarlık ithalat yapıldı. Ham ayçiçeği ithalatında bu 2 ülkenin payı yüzde 100 oldu, yani ithalatın tamamı Ukrayna (110,8 milyon dolar) ve Rusya’dan (40,2 milyon dolar) yapıldı.
Türkiye’nin ithalatında ilk 2 sırada yer alan ürünlerin çok büyük bir bölümü, 2022 yılının başından bu yana savaş halinde olan Rusya ve Ukrayna’dan yapıldı.
En çok ihracat yapan sektörler
2023 yılı Ocak ayına ait dış ticaret verileri sektörlere göre incelendiğinde bitkisel yağ (253 milyon dolar), şeker ve şekerli mamuller (227 milyon dolar), yaş meyve (215 milyon dolar), sert kabuklu meyveler (158 milyon dolar) ve balıkçılık-su ürünleri sektörleri (140 milyon dolar) en fazla ihracat yapan sektörler olarak sıralandı. Toplam ihracatın yüzde 45,6’sı bu 5 sektör tarafından gerçekleştirildi.
2023 yılı Ocak ayında hayvan yemi (469 milyon dolar), bitkisel yağ (392 milyon dolar), un (369 milyon dolar), şeker ve şekerli mamuller (70 milyon dolar) ile kakao ve çikolata (58 milyon dolar) sektörleri ise en çok ithalat yapan sektörler olarak sıralandı. Toplam ithalatın yüzde 70,7’si, neredeyse 4’te 3’ü bu 5 sektör tarafından gerçekleştirildi. Bu oranın yüksek olması ve geçmiş dönemlere göre artması, ithalatın az sayıda sektörde yoğunlaştığını gösterdi.
2022 yılında 5.674 milyon dolar hacim ile toplam ithalatın yüzde 27,8’ini oluşturan hayvan yemi sektörü, 2023 yılı Ocak ayında da 469 milyon dolar ile toplam ithalatın yüzde 24,4’ini oluşturdu.
Bitkisel Yağ Sektörü, 2021 yılında 3 milyar doları aşan ithalat ile toplam ithalatın yüzde 17,9’unu, 2022 yılında ise da 4.016 milyon dolar ile toplam ithalatın yine yüzde 19,7’sini oluşturmuştu. 2023 yılının ilk ayında da 392 milyon dolarlık ithalat ile toplam ithalatın yüzde 20,4’ünü oluşturdu.
İhracatın arttığı ve azaldığı sektörler
Önceki yılın aynı dönemine göre 2023 yılı Ocak ayında ihracatını değer olarak en fazla arttıran sektörler bitkisel yağ sektörü (88 milyon dolar artış), şeker ve şekerli mamuller sektörü (45 milyon dolar artış), tohumculuk sektörü (32 milyon dolar artış), bakliyat sektörü (21 milyon dolar artış) ve yaş meyve sektörü (19 milyon dolar artış) oldu.
Aynı dönemde ihracatın en fazla gerilediği sektörler sert kabuklu meyveler sektörü (40 milyon dolar düşüş), süt ve süt ürünleri sektörü (18 milyon dolar düşüş), beyaz et sektörü (15 milyon dolar düşüş), salça ve konserve sektörü (9 milyon dolar düşüş) ve canlı hayvan ticareti sektörü (9 milyon dolar düşüş) oldu.
2023 yılında ithalatı değer olarak en fazla artan sektörler un sektörü (126 milyon dolar artış), bitkisel yağ sektörü (63 milyon dolar artış), şeker ve şekerli mamuller sektörü (44 milyon dolar artış), canlı hayvan ticareti sektörü (31 milyon dolar artış) ve pirinç değirmenciliği sektörü (29 milyon dolar artış) oldu.
Aynı dönemde ithalatı en çok düşen sektörler hayvan yemi sektörü (106 milyon dolar düşüş), yumurtacılık sektörü (3 milyon dolar düşüş), kuru meyve/sebze sektörü (2 milyon dolar düşüş), nişasta sektörü (1 milyon dolar düşüş) ve meyve suyu sektörü (1 milyon dolar düşüş) oldu.
Dış ticarette öne çıkan ülkeler
2023 yılı Ocak ayına ait dış ticaret verileri ülkeler bazında incelendiğinde en çok ihracat yaptığımız 5 ülke Irak (227 milyon dolar), Rusya (179 milyon dolar), ABD (153 milyon dolar), Almanya (137 milyon dolar) ve İtalya (72 milyon dolar) oldu. Bu 5 ülkeye yapılan ihracat, toplam ihracatımızın yüzde 35,2’sini oluşturdu.
Ülkelere göre en çok ihraç ettiğimiz ürünler Irak için un, dondurulmuş tavuk eti, kırmızı mercimek; Rusya için mandalina, tohumluk ayçiçeği, limon; ABD için ambalajlı zeytinyağı, soya fasulyesi, sakızlı jöleli şekerler oldu. Ülke bazında ithalat verileri incelendiğinde, 2023 yılı Ocak ayında en fazla ithalat yaptığımız ülkeler Rusya (504 milyon dolar), Ukrayna (373 milyon dolar), ABD (106 milyon dolar), Malezya (103 milyon dolar) ve Brezilya (57 milyon dolar) oldu. Bu 5 ülkeden yapılan ithalat, toplam ithalatın yüzde 59,5’ini oluşturdu.
Türkiye’nin en fazla ithalat yaptığı 2 ülke halen savaşta olan Rusya ve Ukrayna olurken, bu 2 ülkeden yapılan ithalat ise toplam ithalatın yüzde 45,7’sini oluşturdu. Rusya’nın tek başına tüm ithalattaki payı yüzde 26,3 oldu.
İthalatta öne çıkan ürünler Rusya için buğday, dane mısır, ham ayçiçeği yağı; Ukrayna için ham ayçiçeği yağı, soya fasulyesi, buğday; ABD için soya fasulyesi, etilen glikol, soya küspesi oldu.
Depremde hasar gören tarım ilacı satış yeri ve depolarına geçici muafiyet
Tarım ve Orman Bakanlığı’nca deprem felaketinde yıkılan veya hasar alan binalardaki bitki koruma ürünü satış yeri ve depoları ile ilgili düzenleme yapıldı. Tamamen yıkılmış veya hasarlı olup yıkım kararı alınan binalardaki toptan veya perakende satış yeri ile depolarında herhangi bir mağduriyet yaşanmaması amacıyla ilgili yönetmeliğe geçici madde eklendi. Buna göre, genel hayata etkili afet bölgesinde kullanılamaz durumda olduğu tespit edilen onaylı bitki koruma ürünü toptan veya perakende satış yeri ile depolarının aynı il içerisinde geçici yerlerde faaliyette bulunmak üzere taşınmaları halinde yeni faaliyet yerleri için zorunlu olan fiziki şartlar ve iş yeri açma ve çalışma ruhsatı, 6 Şubat 2024 tarihine kadar aranmayacak.
BİLDİRİM ZORUNLULUĞU OLMAYACAK
Süre sonunda bu adreslerde faaliyete devam edilecek olması halinde, en geç 6 ay içinde fiziki şartların yönetmelik hükümlerine uyumlu hale getirilmesi ve bu yerler için alınacak iş yeri açma ve çalışma ruhsatının faaliyette bulunulan ilin il müdürlüğüne sunulması zorunlu olacak. Tamamen yıkılmış veya hasarlı olup yıkım kararı alınan binalarda bulunanlardan, bitki koruma ürünleri takip sistemi bildirimlerinde, 6 Şubat 2024’e kadar zorunluluk aranmayacak.
Kayseri'de meralar şenlendi
Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından 16 ilçede dağıtılan 4 bin 300 küçükbaş hayvan ile meraları şenlendiren besiciler, Başkan Dr. Memduh Büyükkılıç’a böyle anlamlı projeden dolayı teşekkür ettiler.Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA)
Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Memduh Büyükkılıç’ın özel önem verdiği tarım ve hayvancılık alanında 2 sezonda 11 milyon 420 bin TL maliyetle hayata geçirdiği ‘Koyunlar Artıyor, Meralar Şenleniyor’ projesi, besicilik yapan vatandaşa umut oldu.
Kayseri Büyükşehir Belediyesi tarafından yürütülen ‘Koyunlar Artıyor Meralar Şenleniyor’ projesi meyvelerini vermeyi sürdürüyor.
Proje kapsamında Büyükşehir Belediyesi 2021 yılında 1 milyon 920 bin TL maliyetle 11 kırsal ilçede her aileye 20 küçükbaş hayvan olmak üzere 55 aileye toplam bin 100 adet küçükbaş hayvan dağıtımı gerçekleştirirken, 2022 yılında ise 9 milyon 500 bin TL’lik 16 ilçenin tamamında bir aileye 19 adet koyun 1 adet koç olmak üzere 160 aileye 3 bin 200 adet küçükbaş hayvan dağıtımı yaptı.
Sürdürülebilirlik, katılımcılık ve kendi kendine yardım prensibine dayan bu proje modelinde, dağıtılan küçükbaş hayvanların dönüşleri, dağıtımından itibaren 2 yıl sonra başlarken, 2 yıl sonra her aile 5 ‘er adet koyun verip, 4 yılda verilen 20 adet koyun geri alınmış olacak. Alınan koyunlar her yıl aynı usulle ilçedeki başka ailelere verilecek.
Gelir düzeyi düşük kırsal alan nüfusunun yaşam standartlarının yükseltilmesine hizmet edecek koyunculuk sektörünün yeniden canlandırılması amacıyla bir hayvancılık modelinin oluşturulması ve bu modelin geliştirilmesi amaçlanan projede ilçelerdeki vatandaşlara teslim edilen 11 milyon 420 bin lira değerindeki toplam 4 bin 300 küçükbaş hayvan, kırsal kesimdeki vatandaşlara geçim kaynağı oldu.
“İLK SENE 21 TANE KUZU ALDIM”
Büyükşehir’in ‘Koyunlar Artıyor, Meral Şenleniyor’ projesinden faydalanan Tomarza ilçesi Güzelsu Mahallesi besicilerinden Adnan Kuş, projeden çok memnun olduğunu belirterek “Allah razı olsun devletten, çok memnunuz. 19 koyun 1 koç, ilk sene 21 tane kuzu aldım. Büyükşehir Belediyesi’nden Allah razı olsun bizlere bu imkânı verdiği için” ifadelerinde bulundu.
Projeden faydalanan ve 19 koyun 1 koç ile üretime başlayan Murat Beyazıt isimli besici de Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin projesinden çok memnun olduğunu dile getirerek şunları söyledi:
“Kayseri Büyükşehir Belediyesi’nin meralarımız şenleniyor kampanyasıyla bizlere vermiş oldukları 19 koyun 1 koç projesinden geçen sene faydalandım. 2021 yılında aldım, bir buçuk sene içerisinde 19 koyun 1 koç, şuan ki koyun ve kuzu toplamında 51 tane koyunum, kuzum oldu. Belediyemizin yapmış olduğu kampanyadan çok memnunum. Zaten köyü seviyorum, böyle de bir kampanya olunca haliyle çok memnun kaldım. Bana hem gelir kaynağı oldu, hem iş sahası açıldı. Severek isteyerek yapıyorum.”
Proje uygulanan kırsal mahallerde çiftçiler proje konusu ile ilgili konularda yayım çalışmaları, mera ıslahı ve yem bitkileri projeleri ile destekleniyor.
15 STK'dan ortak çağrı: Yatırım ve istihdam gerekli
6Şubat’ta Kahramanmaraş’ta 9 saat arayla meydana gelen iki büyük depremden en ağır etkilenen şehirlerin başında gelen Adıyaman’ın yeniden ayağa kalkmasına yönelik önerileri sıralayan Sivil Toplum Kuruluşları (STK), ortak yaptıkları açıklamada kentin toparlanması için ve iç göç ile kentten ayrılanların dönüşünü sağlamak için ağır sanayi, ekonomi, turizm, tarım ve hayvancılık vurgusu yaptı. 15 STK’nın paydaşı olduğu açıklamalar şu şekilde oldu:
BURSA ADIYAMANLILAR DERNEĞİ GENEL SEKRETERİ ERGİN POLAT:
* Deprem bölgelerinde ekonomiyi canlandırmaya yönelik adımlar atılmakta geç kalındığı takdirde bölgenin demografik yapısı tehdit altında olacaktır. Bununla beraber toplumda oluşacak sosyolojik deformasyonları gidermek, maalesef çok daha zorlaşacaktır. Gün yaraları elbirliğiyle sarma günüdür.
* Adıyaman’da insanımızı yaşatmak için tek ve en kestirme çözüm yolu ekonomiyi canlandırmaktan geçiyor. Ekonomiyi canlandırmanın da öncelikli adımı Adıyaman’a ana sanayi kurmak. Oyak Renault, Tofaş, Robert Bosch, Toyota, Hyundai, Ford Otosan… Bu firmalar ana sanayi olarak tanımlanıyor. Marmara Bölgesinde konuşlanmış bu firmaların birbirlerine olan mesafeleri 30 dakika ile 2 saat arasında değişmektedir ve her birinde 6-7 bin kişi çalışıyor. Yan sanayilerdeki çalışanlarla birlikte 60-70 bin çalışan anlamına geliyor. Her evde ortalama 4 kişi yaşarsa 280 bin insanımızın ekonomik problemi çözülmüş olacak.
* Yan sanayiler, ana sanayilerin 150-200 km çevresine yerleşebilirler ve atılacak hamle sayesinde tüm bölge canlanacaktır. Adıyaman dışındaki sanayi kentlerinde yaşayan, yetişmiş bütün mühendis ve işgücümüz memlekete gitmek için can atıyor. Sadece bir ana sanayi can suyu olup Adıyaman’ın küllerinden yeniden doğması için çok önemli bir motivasyon kaynağı olacaktır.
* Adıyamanın adeta bir açık hava müzesi olmasına rağmen bir türlü canlanmamış turizmi, ölü toprağı serpilmiş tütün, badem yetiştiriciliği ve tekstilde sadece fason üretim gerçekleştiren ucuz iş gücü var. Çevresindeki illere nazaran Adıyamanımız’ın öne çıkan belirli bir gelir kaynağı yoktur. Adıyamanlı STK’larımızla birlikte yaptığımız son çalışmadaki verilere göre, deprem sonrası başka kentlere yerleşen insanlarımızın yüzde 40’ı Adıyaman’a geri dönmeyeceğini belirtiyor. Bu nedenle ana sanayi şart olmuştur. Otomotiv sektörünün yanısıra turizm, gıda, tekstil, tarım ve hayvancılık gibi önemli sektörlerde iş yapan kurum ve kuruluşların Adıyaman’a yatırım yapması teşvik edilmelidir.
AZİZ BİNZET – ÇAĞDAŞ ADIYAMANLILAR DERNEĞİ ÇADAP BAŞKANI:
* Acı, hepimizin acısı. Birlikte bu acıları kalbimize gömerek yaralarımızı sarmaya çalışıyoruz. Bu yaraları sarmak için en büyük görev biz STK’lara düşüyor. Depremin ilk saatlerinden itibaren ÇADAP olarak elimizden gelen her türlü dayanışmayı fazlasıyla göstermeye çalışarak memleketimize destek olmaya çalıştık. Bu süreçte özveriyle bizlere destek olan tüm dostlara, tüm güzel insanlara ve hemşehrilerimize minnettarız. Bundan sonrası için de hepimiz bedenimizi taşın altına koyarak Adıyaman için yapılması gerekenleri yapacağız yapılması için çaba sarfedeceğiz.
* Adıyaman için devletimizin öncelikle konut sorununu çözerek insanların barınma ihtiyacını halletmesi gerekiyor, tabi konut sorununu çözelim derken artçı depremlerin devam ettiği bir coğrafyada hemen inşaat işine girmekte çok sağlıklı görünmüyor, hızlı bir şekilde konteyner kentlerin çoğalması gerekiyor,devlet halk el ele bunu çok kısa zamanda halledebilir. Sonrasında özellikle tarıma destek olunmasını bu bağlamda tütünümüze dokunmamalarını istiyoruz ayrıca yıllardan beri dile getirdiğimiz turizmle alakalı çalışmaların hızlandırılması gerekiyor.
Ekonominin canlanması için yerel üreticilere her şekilde destek olunmasının bölgenin hızlı bir şekilde yaralarını sarmasına katkı sunacaktır. Organize Sanayii’de bulunan ve hasar gören bütün fabrikaların hızlı bir şekilde devreye sokulması iş istihdamının bir an önce sağlanması gerekiyor. Kırsalı güçlendirmek anlamında özellikle merkez ve ilçelerimizdeki kooperatiflere destek olunması çok faydalı olacaktır. Bu kooperatiflerden tüm halkımızın alışveriş yapması hepimizin ortak dileğidir. Adıyaman’a sigara fabrikası ve endüstriyel tarım ve hayvancılık için tesisler kurulmasını istiyoruz. Herkesi siyasi görüşünü bir yana bırakarak birlik olmaya çağırıyoruz. Çünkü biz birlikte başaracağız.
MEHMET ŞİMŞEK – KAHTALILAR DERNEĞİ BAŞKANI
* Memleketimizin kalkınması için canla başla sahada mücadelede etmeye devam edeceğiz. Kentin sosyolojik durumuna uygun olarak yeni, geleneksel yapılar inşa edilmesi gerektiği düşüncesindeyiz. Aksi halde beton saksıların içine halkımızı hapsetmiş oluruz. Halkı koruyan yeni bir kent yaratmalıyız. Tam kapsamlı tarım politikası ile üretici kooperatiflerini etkin bir şekilde harekete geçirmeliyiz. Tütün, badem, zeytin, gibi bölgeyi kalkındıracak üretici kooperatifleri kurulmalıdır. Üreticiden tüketiciye bir zincir oluşturulup bölgenin ekonomisi canlandırılmalıdır.
* Turizmde bölgesinin tarihi dokusunun ön plana çıkarılarak Adıyaman merkezli turlar düzenlenmeli. Depremle birlikte yıkılan otellerin yerine kentin dokusuna uygun güvenilir konaklama alanları yapılmalı. Ana sanayi iş kollarının bölgeye teşvik edilerek istihdam yaratılmalıdır. İstihdam olmadan bölgeye dönüşler olmayacaktır. Bölgeye dönüşlerin sağlanması yaratılacak iş imkanlarıyla olacaktır. Aksi halde “ırgat” olan kent kaderine terk edilmiş olacaktır.
AÇIKLAMAYA KATKI SUNAN STK’LAR:
-ADANA ADIYAMANLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-ADIYAMAN İL VE İLÇELERİ EĞİTİM VAKFI
-BESNİ EĞİTİM VAKFI
-BURSA ADIYAMANLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA KÜLTÜR DERNEĞİ
-ÇAĞDAŞ ADIYAMANLILAR DERNEĞİ – ÇADAP
-İZMİR ADIYAMAN İL VE İLÇELERİ DERNEĞİ
-İZMİR BESNİLİLER DERNEĞİ
-KAHTALILAR SOSYAL YARDIMLAŞMA DAYANIŞMA VE KÜLTÜR DERNEĞİ
-KOCAELİ ADIYAMANLILAR SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-KONYA ADIYAMANLILAR YARDIMLAŞMA DERNEĞİ
-MERSİN ADIYAMAN İL VE İLÇELERİ SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-ANTALYA ADIYAMANLILAR SOSYAL YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-ADIYAMANLILAR YARDIMLAŞMA VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-ADANA BESNİLİLER EĞ. VE KÜLTÜR DAYANIŞMA DERNEĞİ
-GAZİOSMANPAŞA (KÜÇÜKKÖY) BESNİLİLER KÜLTÜR VE DAYANIŞMA DERNEĞİ
-YALOVA ADIYAMANLILAR DERNEĞİ
Sel mağduru çiftçi, yeniden üretime hazırlanıyor
Kumluca ve Finike’de 11 Aralık günü akşam saatlerinde başlayıp, sabaha kadar devam eden yağmur, iki ilçede de hayatı felç etti. Kumluca’da Salur, Sarıcasu ve Ortaköy mahallelerinde etkili olan yağmur nedeniyle ilçe merkezinden geçen Gavur Çayı ile 3 dere taştı. Sokak ve caddeler göle döndü, park halindeki otomobiller, sel sularına kapılıp, sürüklendi. Örtü altı üretim merkezi Kumluca’da yüzlerce sera ile çok sayıda binanın birinci katı ve müstakil evleri su bastı. Sel felaketinden 497 araç, yaklaşık 100 konut ile 920 iş yeri hasar gördü. Kumluca’da 16 mahallede 21 bin dekardaki örtü altı üretim alanının 12 bin dekarı selden etkilendi. Salur bölgesinde 6 arı yetiştiricisine ait bin arı kovanı selde zarar gördü. Hacıveliler’de 3 çiftçiye ait 38 küçükbaş hayvan telef oldu. İlçede yaklaşık 3 bin çiftçinin serasında zarar ortaya çıktı.
Sel felaketi sonrasında bölgeye yağmur yağmaması ve havanın sürekli güneşli geçmesini fırsat bilen çiftçiler, seralarının kuruması ve yeniden üretime geçebilmek için çalışma başlattı. Devletin verdiği yardımlarla seralarını hazırlayan çiftçiler yeniden üretim için fidanlarını toprakla buluşturmaya başladı.
Çiftçilerin BAĞ-KUR talebi
Türkiye Ziraat Odaları Birliği Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, 2023 yılı tarım BAĞ-KUR primlerine ilişkin açıklama yaptı. Çiftçilerin 2023 yılı BAĞ-KUR primlerini ödeyebilecek güçte olmadığını belirtti. ‘Devlet çiftçilerin sosyal güvenlik hakkını verebilecek güçtedir’ dedi.
Artan prim ödemelerinin tarımda kayıt dışılığı artıracağını vurgulayan Bayraktar, “Son 2 yılda 172 bin çiftçi BAĞ-KUR’unu ödeyemeyecek güçte olduğunu muafiyet belgesi ile ispatladı” dedi.
Bayraktar, 9 bin günle emeklilik hakkı kazanan çiftçilerin de 7 bin günle emekli olabilmesi için EYT düzenlemesine madde eklenmesi talebinde bulundu.