09.01.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan çiftçilere yeni destek paketi

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, çiftçiye kredi desteği müjdesi verdi. Çiftçilerin her türlü harcama için kullanabileceği, kişi başına 250 bin liraya kadar verilecek kredinin yıllık faiz oranı 9,75’tir ve 36 ay vadeli olacak.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul’da Haliç Kongre Merkezi’nde Ziraat Bankası Tarım Ekosistemi Buluşması’nda konuştu.

“Toprağı ve çiftçiyi ihmal eden geleceğini ihmal etmiş demektir”

Toprak asıl hayat kaynağı olarak önemini halen koruyor. Biz de toprağımıza ve çiftçimize sahip çıkmanın öneminin ve gayreti içindeyiz. Toprağı ve onu işleyen çiftçiyi ihmal eden geleceğini ihmal etmiş demektir. Her küresel kriz, gıda üretimi ve tedariğinin ne kadar stratejik bir alan olduğunu bizlere tekrar tekrar hatırlatmaktadır.

“Tahıl sevkiyatıyla insanlığı büyük bir krizin eşiğinden döndürdük”

Tahıl sevkiyatının sekteye uğraması dünya çapında bir açlık tehdidini ortaya çıkardı. Türkiye olarak yürüttüğümüz çok yönlü diplomasiyle tahıl sevkiyatının başlatarak insanlığı büyük bir krizin eşiğinden döndürdük. Bu durum kendi tarım üretimi kapasitemizin önemini de gösterdi. Çiftçilerimize verdiğimiz desteklerin ne kadar isabetli olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Gübreyi, ilacı, yemi kullanan çiftçimiz ile kurumları birlikte değerlendiriyoruz.

“Sistem bütün olarak geliştirecek adımlar atıyoruz”

Politikalarımızı ekosistemi gözeterek oluşturuyoruz.Çiftçiden tüketiciye uzanan aşamanın hiçbir halkasını atlamadan sistem bütün olarak geliştirecek adımlar atıyoruz. Tarım arazilerinin toplulaştırılması ve meraların korunması gibi birçok alanda sürekli hedef büyütüyoruz. Çiftçilerimizin alın terlerinin karşılığını alabilmesini hedefliyoruz.

Çiftçiye 250 bin lira kredi desteği

İlk olarak Çiftçi Destek Kredisini uygulamaya geçireceğimizin müjdesiyle başlıyoruz. Çiftçilerimiz hasat dönemine kadar yapacakları her türlü harcama için kullanabilecektir. Gelir elde edemedikleri ihtiyaçlarını rahatla karşılayabilecektir. Kişi başına 250 bin liraya kadar verilecek kredinin yıllık faiz oranı yüzde 9,75 ve vade süresi 36 aya kadar olacaktır.

Bakan Kirişci: Tarım ihracatını gelecek yıl 36 milyar dolara çıkarmış olacağız

Bakan Kirişci: Tarım ihracatını gelecek yıl 36 milyar dolara çıkarmış olacağız

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Tarım ürünleri ihracatı da 30 milyar doları bulmuş oldu. Allah izin verirse gelecek yıl bunu 36 milyar dolara çıkarmış olacağız” dedi.
Bakan Kirişci: Tarım ihracatını gelecek yıl 36 milyar dolara çıkarmış olacağız
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ankara’nın Kızılcahamam ilçesinde düzenlenen ‘Tarım ve Orman Gençlik Konseyi Toplantısı’na katıldı. Burada konuşan Kirişci, Antalya’nın Manavgat ilçesinde yaklaşık 10 gün süren yangında yaklaşık 60 hektarlık alanın yandığını ifade ederek, “Türkiye genelinde de 139 bin 500 hektarlık alan yok oldu ama 1,5 yılı biraz aşan bir zamanda Antalyalı olan kardeşlerimiz mutlaka orayı görmüştür ama görmeyenlerin de görmesini isterim. Son derece yaşanabilir, birbirinden nezih, kendi kadim kültürümüze uygun, hayvan barınaklı ve hayvan barınaksız evlerimiz yapıldı ve vatandaşlarımıza teslim edildi” ifadelerini kullandı.


“TARIM SEKTÖRÜNDE BULUNANLARIN YAŞ ORTALAMASI 54’ÜN ALTINDA DEĞİL”

Gençlerin yenilikçi bakış açısının kendileri için kıymetli olduğunu belirten Kirişci, “İstişare kültürü önemli, yönetmek değil yönetişim anlayışı içerisinde olmak çok çok önemli. Biz sizlerle oturacağız, birlikte değerlendireceğiz, birlikte tartışacağız ve ortak bir yol haritası bulacağız. Çünkü bugün tarım sektöründe, ormancılıkta bulunanların yaş ortalaması 54’ün altında değil. 54’ün üzerindeki insanlardan yenilikçi bir şey çıkmaz. Bunlar hatta belki söylenilenleri bile yapmakta güçlük çekebilirler ve bu durum çok doğaldır. Genç olmanın, o dinamizmin tarıma ve ormana katacağı çok şey var” diye konuştu.

“ORMANLARIMIZI, TOPRAKLARIMIZI, SUYUMUZU KORUYACAĞIZ VE DAHA NİTELİKLİ, VERİMLİ ÜRETİM YAPARAK DÜNYADA SÖZ SAHİBİ OLACAĞIZ”


Bir ülkenin güçlü olabilmesi için tarımda da güçlü olması gerektiğini bildiren Kirişci, “ABD, Avrupa ve dünyanın neresine bakarsanız bakın bunlarda hala tahıl
konseyi vardır. Amerika da ekmek yiyor, yemiyor muhabbeti yapan bizdeki gibi sapkınlar yok tabii ki. Onların bu geleceğe matuf düşüncelerinde asla tarım ve tarımın çıktısı olan gıda ikinci ve üçüncü plana hiçbir zaman düşmedi, hep bir numara oldu. Ama bize başka şeyler bir numaraymış gibi gösterdiler. Güçlü ekonominin olmazsa olmazı güçlü tarım ve ormandan geçiyor. Biz ormanlarımızı, topraklarımızı, suyumuzu koruyacağız ve daha nitelikli, verimli bir üretim yaparak dünyada söz sahibi olacağız” değerlendirmesinde bulundu.

Tarım ve Orman Bakanlığı olarak ‘İddialar ve Gerçekler’ adlı bir kitapçık çıkardıklarını bildiren Kirişci, Türk üreticisine hakaret eden bazı kesimlerin olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

“Sadece 20 yılda nüfus 20 milyon artmış. 2002 yılında bu ülkeye gelen turist sayısı o gün 15 milyonken, bugün 52 milyona çıkmış. Biz bunlara başka bir ülkeden gıda veya yemek siparişi vermiyoruz, kendi ürettiklerimizle onları doyuruyoruz. Antalya’da da gördük, ülkemizin üreticilerinin ürettiklerini tüketen bir turist grubu var.”

“TARIM İHRACATINI GELECEK YIL 36 MİLYAR DOLARA ÇIKARMIŞ OLACAĞIZ”

Bakan Kirişci, 20 yıl önce tarım ürünleri ve gıda ihracatının 3,8 milyar dolar olduğunu hatırlatarak, ”2022 yılını 30 milyar dolarla kapatmış olacağız. Türk lirası bazında konuşmuyorum, dolar bazında konuşuyorum. 2002 yılında tüm Türkiye’nin ihracatı 36 milyar dolardı. Sadece tarım değil, tekstilinden sanayisine ve bütün üretmiş olduğumuz her şey toplam 36 milyar dolardı. Şimdi yaklaşık 254 milyar doları buldu. Tarım ürünleri ihracatı da 30 milyar doları bulmuş oldu. Allah izin verirse gelecek yıl bunu 36 milyar dolara çıkarmış olacağız” açıklamasında bulundu.

“SU ZENGİNİ DEĞİLİZ AMA SU FAKİRİ DE DEĞİLİZ”

Tarımın bir güvenlik meselesi haline getirilmesi gerektiğine dikkati çeken Kirişci, “Orman varlıklarımızı bir nefes alma adına akciğerlerimiz olarak görüp bunları korumak, geliştirmek, güçlendirmek ve tahkim etmek, bununla beraber orman köylüsünü ormanla barışık hale getirmek, tarım sektöründe verimliliği, kaliteyi, rekabeti sağlamak ve böylelikle hem kendimiz için hem de üretimimize ihtiyaç duyan ülkeler için bunu gerçekleştirmemiz lazım. Rabbim bu coğrafyaya bahşedeceğini bahşetmiş. Çünkü bu coğrafya dünyada 12 bin türün olduğu coğrafya. Bunun 3’te 1’i endemik dediğimiz kendimize ait olan çeşitlerimiz ve böyle bir zenginliğimiz var. Su zengini değiliz ama su fakiri de değiliz. Fakat hükümet olarak, 133 milyar metreküp olan depolarımızdaki su miktarımızı 183 milyar metreküpe çıkardık. Yüzde 38 artış sağladık” dedi.

Programın sonunda iTarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, toplantıya katılanlara sertifikalarını takdim etti.

Bakandan tarım sektöründe yaş uyarısı

Bakandan tarım sektöründe yaş uyarısı

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Türkiye’de geçmişte gençliğin dinamizminin boşa harcandığını ifade ederek, “Bugün tarım sektöründe ve ormancılıkta bulunanların yaş ortalaması 54’ün altında değil. Buradan inovatif bir şey çıkmaz” dedi.


Bakandan tarım sektöründe yaş uyarısı
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Tarım ve Orman Gençlik Konseyi Tanıtım Toplantısı”nda yaptığı konuşmada, gençliğin önemine dikkati çekti.

Türkiye’de geçmişte gençliğin dinamizminin boşa harcandığını söyleyen Kirişci, gençliğin, inovatif düşünmeyi sağladığı, enerjisi olduğu için önemli olduğunun altını çizdi.

Kirişci, şöyle konuştu:


“Biz, sizlerle oturacağız birlikte değerlendireceğiz ve tartışacağız. Ortak bir yol haritası bulacağız. Çünkü bugün tarım sektöründe ve ormancılıkta bulunanların yaş ortalaması 54’ün altında değil. Buradan inovatif bir şey çıkmaz. Genç olmanın, o körpe dimağlara sahip olmanın, bu dinamizmin sektörümüze, tarıma, ormana katacağı çok şey var”


TARIMDA VERİMLİLİĞİ SAĞLAMAK LAZIM
Kirişci, tarımın stratejik bir alan olduğunun bilinmesi gerektiğini vurguladı. Vahit Kirişci, sözlerini şöyle tamamladı:

“Tarımı bir milli güvenlik meselesi, orman varlıklarımızı nefes almak adına akciğerlerimiz olarak görüp bunları korumak, geliştirmek, güçlendirmek, tahkim etmek ve orman köylüsünü ormanla barışık hale getirmek, tarım sektöründe verimliliği, kaliteyi, rekabeti sağlamak lazım”

Ege'de tarımda 10 milyar dolar ihracat hedefi

Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Jak Eskinazi, tarım ve hayvancılık sektörü ihracatında geçen yılı başarılı bir performansla kapattıklarını belirterek, bu alanda 10 milyar dolarlık hedef koyduklarını ifade etti.

Birlikten yapılan açıklamaya göre, EİB kanalıyla 2022’de, önceki yıla göre yüzde 17 artışla 6 milyar 727 milyon dolarlık tarım ve hayvancılık ürünü ihraç edildi.

Açıklamada görüşlerine yer verilen Jak Eskinazi, Türkiye’nin tarım ürünleri ihracatının yüzde 19’unu karşılayan Ege’nin, kuru meyve, zeytin-zeytinyağı, su ürünleri, baharat, tütün, odun dışı orman ürünleri ve organik üretimde dünya pazarında iddialı olduğunu kaydetti.

Ege'de tarımda 10 milyar dolar ihracat hedefi

Geçen yıl yakalanan ihracat artışının bu yıl da sürmesini beklediklerini aktaran Eskinazi, “Önümüzdeki süreçte yüksek teknolojili yatırımlar ve sürdürülebilirlik vizyonuyla 10 milyar dolar tarım ihracatına ulaşacağımızı öngörüyoruz.” değerlendirmesinde bulundu.

Eskinazi, Dikili, Bayındır, Bergama ve Kınık’ta kurulacak tarıma dayalı ihtisas OSB’ler sayesinde bölgenin tarımsal ihracatının orta vadede katlanarak artmasını beklediklerini bildirdi.

Tarım ve gıdada ABD ve Çin pazarlarına ihracatı artırmak için yoğun tanıtım çalışması yapıldığını ifade eden Eskinazi, uzak pazarlar için lojistik desteğine ihtiyaç duyulduğunu, özellikle yaş meyve ve sebzede uygun fiyatlarla hava kargo imkanının sunulması gerektiğini belirtti.

İhracatçılardan tarım uyarısı: Milli güvenlik meselesine dönüşmesi an meselesi

İhracatçılardan tarım uyarısı: Milli güvenlik meselesine dönüşmesi an meselesi

Ege İhracatçı Birlikleri’nin İzmir’de yapılan 2022 yılı ihracat performansı değerlendirme toplantısında konuşan Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Yönetim Kurulu Üyesi Birol Celep, “Türkiye’de 1990’da 42 milyon hektar tarım alanı varken, 2021’e geldiğimizde bu rakam 37 milyon hektara geriledi. Türkiye 30 yılda 5 milyon hektar tarım alanını kaybetti. Tarımın bir ‘milli güvenlik’ meselesine dönüşmesi an meselesidir” dedi.

Celep, pandemi süreci ve son dönemdeki Ukrayna-Rusya krizinin yeterli ve sağlıklı gıdaya ulaşmanın stratejik ve yaşamsal önemini gözler önüne serdiğini söyledi.

‘İHRACATÇI VE ÇİFTÇİYİ ZORA SOKUYOR’
Üreticinin sorununun aynı zamanda tüketici ve milletin sorunu olduğunu ifade eden Celep, “Özellikle 2021’in başından itibaren etkisini artıran küresel ve yerel enflasyon, girdi fiyatlarında görülen muazzam artışlar, ülkemizdeki tarımsal üretimin önündeki en önemli sıkıntıların başında geliyor” dedi.

“Buna ilaveten rekabetçi kurlarla ihracat yapılamaması ve finansmana erişim sıkıntısı, mevcut durumda ihracatçımızı ve çiftçimizi zora sokuyor” diyen Celep, şöyle devam etti:

“Özellikle küresel ve yerel piyasalarda enflasyonist baskının kendini daha çok hissettirdiği bir dönemde tarımsal desteklerin zamanında ödenmemesi, Türkiye için hala önemli bir gelir ve istihdam kaynağı olan tarım sektöründe çalışan üreticilerin ve çiftçilerin topraktan uzaklaşmasına sebep oluyor.”

Tarımda dijitalleşme hem kamunun hem de çiftinin iş yükünü azaltıyor

Tarımda dijitalleşme tüm hızıyla devam ediyor| TarımTR| Tarım ve  Hayvancılık Sektör Dergisi| Tarım Haberleri

Tarım ve Orman Bakanlığının hayata geçirdiği “TarımCebimde” uygulaması ve Çiftçi Kayıt Sistemi başvurularının e-devlet üzerinden alınması hem çiftçinin hem de bürokrasinin işini kolaylaştırıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı, interaktif mobil uygulamalarla çiftçinin bürokratik işlemlerine kolaylık sağlıyor.

Çiftçiler, 1 Ekim’de yürürlüğe giren Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) yönetmeliği sayesinde, başvurularını e-devlet üzerinden birkaç dakikada yapabiliyor.

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci’nin 2 Ocak’ta tanıtımını yaptığı “TarımCebimde” uygulaması da üreticilere önemli kolaylıklar sunuyor.

Yerli mühendislerce tasarlanan uygulamada; “Bitkisel Üretim”, “Hayvansal Üretim”, “Desteklemelerim”, “E-Devlet Hizmetleri”, “Destek Takvimi ve Eğitim- Yayın” menüleri yer alıyor.

Uygulama sayesinde üreticiler, bürokratik işlemleri bakanlığın il ve ilçe müdürlüklerine gitmeden büyük ölçüde akıllı cep telefonu uygulaması sayesinde gerçekleştiriyor. Hem zamandan hem de maddi imkanlardan tasarrufu sağlayacak mobil uygulamaya Konya’daki çiftçiler de yoğun ilgi gösteriyor.

– Konya’da çiftçilerin yüzde 30’u dijital tarım uygulamalarını kullandı

Konya Tarım ve Orman Müdürü Ali Ergin, AA muhabirine, bakanlığın tarımda dijitalleşme çalışmalarına oldukça önem verdiğini söyledi.

ÇKS başvurularının e-devlet üzerinden alınmasına çiftçilerin ilgi gösterdiğini anlatan Ergin, “Konya’da 90 bin 500 kayıtlı çiftçimiz var. Konya’da çiftçilerimizin yüzde 30’unun dijital tarım uygulamalarını kullandıklarını görüyoruz. Bu da 3 ay içinde olan bir süreç. Üreticilerimiz, dijital ortamda işlerini daha hızlı ve kısa zamanda yapmaktan memnun.” diye konuştu.

– “Yerli ve milli bu uygulamanın tarımda bir devrim olduğunu düşünüyoruz”

Ergin, Bakan Kirişçi’nin 2 Ocak’ta duyurduğu, “TarımCebimde” mobil uygulamasının, çiftçilerce çok olumlu karşılandığını belirterek, şöyle devam etti:

“Bitkisel ve hayvansal üretimle ilgili desteklemeleri, ilçe bazlı destekleri, hayvansal üretimde küpe sorgulama, veteriner sağlık raporuna ulaşma gibi hizmetler bu uygulamada veriliyor. Çiftçilerimiz aldığı destek miktarını da ‘TarımCebimde’ uygulamasından görüyor. Çiftçimiz aynı zamanda eğitim ve yayın faaliyetlerinden üretimle ilgili konularda bilgi alabiliyor. Yerli ve milli bu uygulamanın tarımda bir devrim olduğunu düşünüyoruz. “

– Bir günlük işlemler 5 dakikada çözülüyor

ÇKS bilgilerini yenilemek için çiftçilerin geçmişte yaşadığı meşakkate dikkati çeken Ergin, “Muhtara gidecekti, sonrasında ilçe müdürlüğünde işlemlerini yapmaya çalışacaktı. Yetişmezse ertesi güne kalacaktı. Köyünden ve mahallesinden ilçeye gitmesi bir gününü harcayacaktı. Zaman ve maddi israfın yanında kamuda evrakla ilgili ayrıca israf olacaktı. Şimdi bu işlemleri cep telefonu veya tabletinde 5 dakika içinde bitirmiş olacak.” ifadelerini kullandı.

– Çiftçi uygulamadan memnun

Selçuklu ilçesi Çaltı Mahallesi’ndeki üreticilerden Mehmet Ali Çiftçi de bitkisel üretim yaptığına değinerek, “Cep telefonuna uygulamayı indirdim. Güzel ve işlemlerimizi kolaylaştırıyor. Faydalı bir çalışma olmuş. Buradan ne ektik bunları görebiliyoruz. ÇKS belgesini de buradan alabiliyoruz. Hayvan varlığını, ölene kalana da buradan bakabiliyoruz. Kullanımı da çok kolay. Köyden ilçeye gelmeden işlemlerin çoğunu yapacağız.” diye konuştu.

Dokuz Mahallesi’ndeki çiftçilerden Musa Çoğay ise uygulamanın pratikliğine ve kullanım kolaylığına dikkati çekerek, “ÇKS’yi ilçe tarıma gelmeden alabiliyoruz. Geçtiğimiz yıllarda ne kadar destekleme primi aldığımızı görebiliyoruz. Hangi ayda ne gibi destekleme priminin yatacağını da görüyoruz. Sistemle ödemelerimizde program yapabileceğiz. ‘Şu ayda bu yatacak, ona göre harcama yapayım.’ deme imkanı bulacağız. Yıl boyunca desteklemeler var, bunları görebiliyoruz.” dedi.

"Tarım Cebimde" mobil uygulaması üreticilerin işini kolaylaştırdı

"Tarım Cebimde" mobil uygulaması üreticilerin işini kolaylaştırdı

Üreticiler, Tarım ve Orman Bakanlığının geliştirdiği “Tarım Cebimde” mobil uygulamasını cep telefonlarına indirerek kullanmaya başladı.
Kayseri’nin Yeşilyurt Mahallesi’nde büyükbaş hayvan besiciliği yapan genç girişimci Onat Sağlam, üretim yaparken işlerini kolaylaştıracak bir uygulamaya ihtiyaç duyduğunu, “Tarım Cebimde” uygulamasının bu ihtiyacı giderdiğini söyledi.

Besiciliğe başlarken destek aldığını belirten Sağlam, “Bu süreçte hayvanları bırakıp müdürlüklere gitmek oldukça zordu. Uygulamadan sonra müdürlüklerdeki evrak kağıt işleriyle işimiz azaldı. Bizim yaptığımız iş, teknolojiyle ilişkisi olan bir iş değil ama günümüz gereksinimlerinden dolayı teknolojiye ihtiyaç duyuyorduk. Şimdi hayvanlarımızın başından ayrılmadan Tarım Cebimde uygulamasıyla işlerimizi halledebiliyoruz. Teknolojiyle bu işi birleştirmek çok güzel bir adım oldu. Emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.” diye konuştu.

“Tarım Cebimde” mobil uygulaması üreticilerin işini kolaylaştırdı

Barsama Mahallesi’nde çiftçilikle uğraşan Halil Taşkın ise mobil uygulamayla işlerini zamandan tasarruf ederek hallettiğini dile getirdi.

Çiftçilik yaparken her zaman devletin desteğini gördüğünü vurgulayan Taşkın, şunları kaydetti:

“Oturduğum yerden Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) işlemlerini yapabiliyorum. Hangi mahsulden ne kadar destek alabileceğimi görebiliyorum. Ekim zamanı bana faydası olabilecek yayınlar izliyorum. Artık İl Tarım Müdürlüğüne gitmeme gerek kalmadı. Eskiden dosyamızı alır tek tek ilgililerle görüşmeye giderdik. Şimdi uygulama sayesinde işlerimi 3 dakika içinde halledebiliyorum. Bakanımıza çok teşekkür ediyorum.”

“Tarım Cebimde” mobil uygulaması üreticilerin işini kolaylaştırdı

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci tarafından tanıtımı yapılan uygulamayla bitkisel ve hayvansal üretim sekmelerinde birçok konuyu bulabilen üreticiler, başta ÇKS bilgileri olmak üzere geçmiş yıllara ait hibe ödemeleri, yıl içerisinde yapılan destek ödemelerinin takvimi, sunulan hizmetlere ait eğitim ve yayın çalışmaları ve e-devlet üzerinden sunulan hizmetlere erişim sağlayabililiyor.

Çin Tarım ve Köy İşleri Bakanı: Çin Kırsalı Güçlü Tüketim Kaydedecek

Çin Tarım ve Köy İşleri Bakanı: Çin Kırsalı Güçlü Tüketim Kaydedecek

BEİJİNG, 8 Ocak (Xinhua) — Çin Tarım ve Köy İşleri Bakanı Tang Renjian, ülkenin, kırsal alanlardaki tüketim potansiyelini açığa çıkardığını belirtti.

Bakan, Xinhua’ya verdiği söyleşide, ülkenin kırsal canlanmayı destekleme ve tarım alanının güçlenmesine yönelik çabaları sürerken kırsal pazarı harekete geçirme sözü verdi.

Tang, kırsal kesimde yaşayan insanlar için artan gelirle beraber, kırsal tüketimin iyileştirmeyi hızlandırması ve yılda yaklaşık 2 trilyon yuan (yaklaşık 290 milyar ABD doları) yeni tüketim talebi yaratmasının beklendiğini belirtti.

Bakan, bakanlığın bu yıl yeşil, organik ve yeni tarım ürünlerinin üretimini artırmak ve e-ticaret ve lojistiğin kırsal kapsamını genişletmek için tedarik ve dağıtım kanallarıyla ilgili çalışmalar yapacağını söyledi.

Tang, bakanlığın kırsaldaki yapılanmaya daha fazla yatırım yapacağını belirtti. Bakan, yüksek standartlı tarım arazileri ve tesisler gibi kırsaldaki yapılanmaya yönelik yatırım talebinin önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde yaklaşık 15 trilyon yuana ulaşacağının tahmin edildiğini ve bunun da inşaat malzemeleri, çimento, güçlendirme ve makine gibi sektörleri güçlendireceğini ifade etti.

Bakan, üretim bölgelerinde bir dizi depolama ve taze tutma tesisi, soğuk zincir dağıtım merkezleri ve büyük soğuk zincir lojistik üsleri inşa etmek, ayrıca kırsalda su, elektrik, gaz, yaşam ve diğer şartları daha da iyileştirme yönünde daha fazla çaba gösterileceğini söyledi.

Tang, kırsal kesimde yaşayan insanların gelirlerini artırmalarına yardımcı olmak amacıyla kırsaldaki sektörlerin gelişimini hızlandırmak için daha fazla çaba gösterilmesi gerektiğini vurguladı. Bakan bu çerçevede, tarım ürünleri işleme ve dağıtım endüstrisini genişletme, tarım ile kültür ve turizmin entegrasyonunu destekleme, kırsal e-ticareti geliştirme ve kırsal endüstrileri baştan sona yenileme çabalarına işaret etti.

Kuruyan Marmara Gölü'nde tarım başladı

Manisa’da, tamamen kuruyan Marmara Gölü alanında Tarım İşletmeleri Genel Müdürlüğüne (TİGEM) tahsis edilen 35 bin dekarın 28 bin dekarlık bölümüne buğday ekiliyor.

Salihli ve Gölmarmara ilçelerinde alüvyal set gölüyken Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından 1945 yılında setlerle rezervuara dönüştürülen Marmara Gölü, zamanla 320 milyon metreküplük kapasiteye ulaştı.

Dolu olduğu dönemlerde yılda ortalama 150 milyon metreküp suyu Gediz Ovası’na veren gölde su seviyesi, kuraklığın ve kaçak sulamaların etkisiyle her geçen yıl azaldı.

Tepeli pelikan, küçük karabatak gibi nesli tehlike altında olan kuş türleri de dahil 20 bin su kuşuna ev sahipliği yapan ve bu özelliğinden dolayı 2017 yılında “Ulusal Öneme Haiz Sulak Alan” ilan edilen göl, geçen yıl tamamen kurudu.

Gölün rehabilitasyonu için Manisa Valiliği, DSİ Genel Müdürlüğü, Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü ile TİGEM arasında geçen yıl işbirliği protokolü imzalandı.

Protokolle, gölün güneydoğusunda sulama ve havzadaki biyolojik çeşitliliğin devamlılığı için temiz su depolama ve rezerv alanı oluşturulması, kuzeyinde göldeki yaban hayat için “Hassas Koruma Bölgesi”nin yer alması, bir bölümünde de organik tarım yapılması kararlaştırıldı.

TİGEM tarıma başladı

Rehabilitasyon çalışmaları kapsamında göl alanında kaçak tarım yapanlar men edildi.

Tahsisi yapılan yaklaşık 35 bin dekar alanda arazi sürme ve işleme süreçlerini bitiren TİGEM, 30 civarında traktörün çalıştığı bölgede organik buğday yetiştirmeyi planladığı parsellerdeki tohum ekimini neredeyse tamamladı.

Rezervuar ve hassas koruma bölgesi alanları için projelendirme çalışmaları ise devam ediyor.

“Yüzde 100 organik üretim yapacağız”

TİGEM Bitkisel Üretim Dairesi Başkanı Noyan Avgın, AA muhabirine, toprak işleme ve ekim faaliyetlerinin sürdüğünü söyledi.

Kendilerine tahsis edilen 35 bin dekarlık alanın 28 bin dekarında buğday, 7 bin dekarında da ayçiçeği yetiştireceklerini belirten Avgın, şunları kaydetti:

“Tarımda sürdürülebilirliği sağlamak açısından burada organik tarım gerçekleştiriyoruz. Tamamen yüzde 100 organik üretim yapacağız. Organik buğday ekiyoruz şu anda, bir danışmanlık firmasının kontrolü altında. Şu anda yaklaşık 28 bin dekarda buğday ekiyoruz. Kalan kısımda da hazırlıklarımızı yaparak ilkbaharda organik ayçiçeği ekimi gerçekleştireceğiz. TİGEM bu faaliyeti yaparak, ülkemizin organik üretimine de büyük katkı sağlayacak ve bu konuda tohumculuk ve damızlıkta olduğu gibi öncü ve önder olacak.”

Avgın, alanda buğday ekimlerinin neredeyse tamamlandığını dile getirerek, “Ekim sürecini yüzde 80-90 civarında tamamlamış bulunuyoruz. Allah nasip ederse birkaç gün içinde ekim faaliyetini bitirmiş olacağız. Önümüzdeki yaz döneminde de bu ektiğimiz organik ürünlerin hasadını gerçekleştireceğiz.” dedi.

Türkiye'nin "arıcılık haritası" oluşturuldu

Arıcılıkla ilgili veri ve istatistiki bilgilerin yanı sıra sektörün potansiyelini ortaya çıkaracak envanterleri tek çatı altında toplayan “Türkiye’nin Arıcılık Haritası” internet portalı, alanda faaliyet gösteren kişi ve kuruluşların yanı sıra vatandaşların kullanımına da sunuldu.

Hayvancılık Genel Müdürlüğü (HAYGEM) tarafından yürütülen, Bilgi Teknolojileri Genel Müdürlüğünce geliştirilen harita sayesinde arıcılıkla ilgili birçok veri ve istatistiki bilgi tek yerde toplandı.

Tüm internet kullanıcılarının erişimine açık olan Türkiye Arıcılık Haritası’nın gelecekte Tarım Cebimde uygulamasına uyarlanmasıyla vatandaşların siteyi daha kolay ve rahat kullanmaları hedefleniyor.

 

Türkiye'nin "arıcılık haritası" oluşturuldu

 

Harita, Türkiye’nin geneli ve illere göre ayrı ayrı hazırlanmış, renk skalası ile belirtilmiş üretici ve kovan sayısı, bal üretimi ve kovan başı bal verimi, ülke genelinde üretimi yapılan bal çeşitleri ve bu balların illere göre dağılımı, illerde en çok üretimi yapılan bal çeşitleri, tescil edilmiş coğrafi işaretli ballar, damızlık ana arı üreten iller ve kapasiteleri, damızlık ana arıların ırk özellikleri ve tescilleri ve bombus arısı üreten iller ve kapasiteleri gibi bilgileri içeriyor.

Haritaya, “bal ormanları” çalışmasının entegre süreci de devam ediyor. Resmi veriler yayınlandığında haritaya işlenerek, bunun her yıl güncellenmesi planlanıyor. Ayrıca ileride haritaya il/ilçe bazlı flora bilgileri içeren dosyaların eklenmesi ve kullanıcılar tarafından gelecek görüş ve önerilerin harita güncellemelerinde değerlendirilmesi öngörülüyor.

Siteye, “https://balharitasi.tarimorman.gov.tr/” adresinden ulaşılabiliyor.

Adana kovan başına verimde lider

Sitede yer alan bilgilere göre, Türkiye’de, Pervari’den Anzer’e, Zara’dan Geven’e coğrafi işaret almış 25 tescilli bal bulunuyor.

Lavantadan, pamuğa, narenciyeden anasona kadar ticarete konu 24 çeşit bal, Türkiye’nin çeşitli illerinde üretiliyor.

81 ilinin tümünde bal üretimi yapılan Türkiye’de, toplam 8 milyon 733 bin kovan bulunuyor. Muğla 949 bin 267 kovanla ilk sırada yer alırken, bu ili 604 bin 213 kovanla Ordu, 481 bin 878 kovanla Adana, 335 bin 686 kovanla Antalya ve 303 bin 120 kovanla Mersin izliyor.

Kovan başına en fazla verim 25,6 kilogramla Adana’da alınırken, bu ili 24,2 kilogramla Çanakkale, 21,3 kilogramla Sivas, 18,8 kilogramla Ordu ve 16,3 kilogramla Aksaray takip ediyor.

En fazla bal üretimi yapılan il 12,3 bin tonla yine Adana iken, Ordu, Sivas, Muğla ve Aydın bu alanda öne çıkan iller olarak dikkati çekiyor.

En fazla işletme sayısı bulunan iller ise Muğla, Sivas, Rize, Ordu ve Antalya olarak sıralanıyor.

Damızlık ana arı üreten illerin başında 10 bin 800 adet kapasiteyle Ardahan geliyor. Bu şehri, 8 bin adetle Ankara, 5 bin 400 adetle Çorum izliyor.

Bakanlıkça tescil edilen ırklar arasında ise Kafkas ve Anadolu Arısı ırkının yanı sıra Efe, Gökçeada, Trakya, Hatay ve Yığılca Bal Arı Ekotipi bulunuyor.

“100 bin tonun üzerinde bal üretimi bekliyoruz”

Hayvancılık Genel Müdürü Salih Çelik, artık üretici, tüketici hatta kamu personelinin arıcılıkla ilgili bütün güncel bilgilere tek bir dijital ortamdan ulaşabileceğini söyledi.

Türkiye’nin Arıcılık Haritası’nın ülkeye çok büyük fayda sağlayacağını belirten Çelik, ilerleyen zamanlarda bunu “Tarım Cebimde” uygulamasına entegre edeceklerini bildirdi.

Çelik, cep telefonlarından uygulamaya girilerek, sektörle ilgili pek çok veriye tek tıklamayla ulaşılabileceğini dile getirdi.

Çelik, “(Ben sağlıklı beslenmek istiyorum, coğrafi işaretli bir Geven balı almak istiyorum.) diyen birisi, bu haritaya bakınca hangi illerde bunun üretildiğini görebilecek. Hatta Türk Patent ve Marka Kurumunun coğrafi işaretlerinin detayları bile var. İnsanları tereddütte bırakacak hiçbir şey yok.” dedi.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü verilerine göre Türkiye’nin, 2020 yılı itibarıyla koloni varlığı ve bal üretimi açısından Çin’den sonra ikinci sırada geldiğini ifade eden Çelik, Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre geçen yıl yurt içinde 96 bin ton bal üretildiğini söyledi.

Çelik, bu yıl mevsim koşullarının çok iyi gittiğini belirterek şunları kaydetti:

“Henüz netleşmese de 100 bin tonun üzerinde bal üretimi bekliyoruz. 2022’nin 11 aylık döneminde 41,5 milyon dolar değerinde 16 bin ton bal ihracatı gerçekleşti. Bu uygulamayı Bakanlığın sitesine ve Tarım Cebimde uygulamasına entegre ettiğimizde dünyanın her yerinde görebilecekler. ‘Türkiye’de bu bal üretiliyormuş, bunu buradan alalım.’ diyebilecekler. Bu da üreticilerimizin mallarını çok daha kolay satması açısından önemli bir envanter olacak. Bal ormanları çalışmasını da bu haritaya dahil ederek bal üretimini artırmayı hedefliyoruz. Böylece dünyada daha fazla söz sahibi olacağız.”

Üretimi artırmak için ıslah çalışmaları yapılmasının önemli olduğunu vurgulayan Çelik, Ardahan’da Kafkas Arısı Üretim Eğitim ve Gen Merkezi, Ordu’da Arıcılık Araştırma Enstitüsü ve İzmir’de Ege Tarımsal Araştırma Enstitüsü müdürlükleri bulunduğunu ifade etti.

Çelik, söz konusu enstitülerle ırk ıslahını geliştirmek için ortak çalışmalar yaptıklarını belirterek, “Elde ettiğimiz arıları, hangi bölgeye adapte olacaklarsa oraya veriyoruz. Arı sayısını çoğaltarak üretimi artırmayı hedefliyoruz.” dedi.

Urfa’dan isyan sesi yükseldi: Yok olup gitti!

Şanlıurfa Canlı Hayvan Borsası Başkanı ve AK Parti Eyyübiye Meclis Üyesi İzzet Çiftçi, sosyal medya hesabında dikkat çeken bir açıklama yaptı. Tarım ve hayvancılığın önemine değinen Çiftçi, insanların şehrin modern kölesi olduğunu ve üretimden çıktığını söyledi.

Hayvancılık ismiyle alay edildiğini aktaran Çiftçi, açıklamasında şunları dile getirdi:

“Şehri özendiren sosyete tv dizileri ve köylüye iş işkencesi algısı…

İnsanları şehrin modern kölesi yaptı. Yani üretimden çıktık tüketime geçtik. Oysa ne güzel tarım ve hayvancılık bakanlığımız vardı. Hayvancılığın ismi ile alay ettiler ve ismi bakanlıktan yok olup gitti…”

Main Menu