21.11.2022 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci'den 'yeni sistem' mesajı: Bize elektronik ortamda soracak

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci'den 'yeni sistem' mesajı: Bize elektronik ortamda soracak

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ve beraberindeki heyet, çeşitli programlara katılmak üzere Elazığ’a geldi. Bakan Kirişci, Elazığ Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi’nde Tarım Sektör Temsilcileri Toplantısı’na katıldı.


Tarım sektörünün önemine değinen Bakan Kirişci, “Tarım diğer sektörlerle kendine yer bulamamış insanların ya ben en azından tarımsal faaliyetlerde bulunayım diyeceği bir sektör hiç değildir. Arım sektörü stratejik bir sektördür. Vazgeçilmez bir sektördür ve hayati öneme sahiptir. Tabi ki tarımın devamında gıda var. Türkiye 2022 yılında 65 milyondu ve bugün 85 milyona geldi. 20 milyon ilave nüfusunu da eli öpülesi üreticiler tarafından üretilen ürünle doyuran ülkenin adıdır. Bütün üreticilerime şükranlarımı sunuyorum. 2002 yılında 2.8 milyar dolarlık ihracatımız vardı 2021 yılında ihracat rakamı 25 milyar dolar oldu. İnşallah bu yıl 30 milyar doları bulacak. İhracatımız artmış ve artan nüfusumuzu da doyurmaya devam ediyoruz. Ülkeye gelen 2002 yılındaki turist 50 milyona çıkmış. 4,5-5 milyon civarında ülkemize sığınmacı olarak gelen geçici statüsündeki insanları da dahil ettiğimizde Türkiye’de bugün bir ölünün yokluğu ve kıtlığı asla kimsenin ifade edeceği bir durum değildir. Bugün Avrupa biz bu kışı nasıl geçireceğiz derken, enerji konusunda Türkiye’de kimsenin aklına böyle bir şey gelmiyor. Kimsenin gıda ile ilgili bir eksiklik veya noksanlık olacağı yönünde bir endişe söz konusu değildir. Bunları bu ülkenin eli öpülesi üreticileri sağladı. Biz üreticilerimize minnettarız. Tarımın stratejik ürünlerinden hareket ederek tarımın stratejik ürünleri neler olduğundan bahsettik ve bu ürünlerle ilgili atacağımız ürünlerden bahsettik” diye konuştu.

 

“GEÇEN YIL 2 BİN 250 LİRA OLAN BUĞDAYI BU YIL 7 BİN 450 LİRADAN ALDIK”


Açıklanan fiyatlara da değerlendiren Bakan Kirişci, “O hayatında hiçbir dönemde üstlenmediği bir fonksiyonu icra etmek için kendini adeta yollara döktü ve şu anda 6.2 milyon ton arpa ve buğday bizim TMO’nun stoklarında. Bunları aldık üreticilerimize parasını ödedik ve orada geçen yıl 2 bin 250 lira olan buğdayı bu yıl 7 bin 450 liradan aldık. Dolayısıyla mazot ve gübre şu kadar arttı diyoruz doğru ama bunların karşılığı olan paraları da biz bu ürünlerinin müdahale fiyatlarında da birebir yansıtmış olduk. Hep şikayetçi olduğumuz bir konu vardı, o da ürünlerin fiyatları o da bir yıl yukarı doğru gider ertesi yıl aşağı doğru iner. Böyle bir oynaklık çiftçilerimizi rahatsız ederdi. Biz Allah izin verirse sizin iyi bildiğiniz şeker pancarında ki sözleşmeli üretim uygulamasını bütün ürünlere yayacağız. Burada tarafların hukukunu daha fazla gözeten bir içerikte mevzuat düzenlemesini meclisimize sunacağız ve yasalaşmasını talep edeceğiz. Tabi ki irade meclisindir. Biz üretimin planlanmasını arzu ediyoruz. Biz hükümet olarak her şeyin ilkine imza atan bir iktidar olduk. Atatürk’ün bile hayattayken hayalini kurduğu bir TARSİM’i 2005 yılında yasasını çıkarttık. 2006 yılında da uygulamaya koyduk. 1 Haziran 2006 yılından itibaren tam 16 yılı aşkın bir süredir TARSİM uygulamadadır. Elazığ’da bu oran çok düşük sizden istirhamım buna ilgi göstermeniz. 16 yıl boyunca 13 milyar lira her yıl neredeyse 700 milyon lira tutarında bir sigorta destek primi verdik. Bu destek yabana atılacak bir destek değil. Aracımızı nasıl zorunlu trafik sigortası yapıyorsak bizimde üreticiler olarak sigorta uygulamasına emniyet vermemiz gerekir. Anadolu’da bir söz vardır. Korkulu rüya görmektense uyanık yatmak evladır. Biz uyanık yatalım” dedi.

“YENİ DÖNEMDE HER İSTEYEN İSTEDİĞİ YERE İSTEDİĞİNİ EKEMEYECEK”


Elazığ’da meyve ve sebze üretiminin olduğunun da altını çizen Kirişci, “Ama ben üreticilerimize söylemek isterim. Yeni dönemde her isteyen, istediği yere istediğini ekemeyecek dikemeyecek. Bizim bu üretim planlanmasının gereği olarak böyle bir adımı da atacağız. Üretim yapmadan önce üretici gelip bize bunu elektronik ortamda soracak. Biz bir ‘Tarım Cebimde’ uygulamasıyla, orada kendi bilgilerimizi girdiğimizde ekeceğimiz alanda ne üretebileceğimize tek bir seçenekte olabilir birden fazla seçenekte olabilir. Bunların dışına çıktığınızda elbette hakkınızdır, çıkabilirsiniz. 5 yıl süreyle her türlü tarımsal ve kredi desteklerinden, kamu olarak yararlandırmayacağız. Amacımız başıboşluğu tarımın lügatinden çıkarmak olacak. Dolayısıyla bizde üreticimizi bu planlı üretime zorlamak durumundayız ve Türkiye’nin ihtiyacı olan ürünleri üretmek durumundayız. Her şehir kendi ihtiyacını üretsin istiyoruz. Elazığ’ın da aynı bir ülke gibi kendine yeterliliği önemlidir. Burada GES, RES, JES ve biyo kitleden üretilen enerji olabilir. Bunlarla müşterek kullanılan seralar, örtü altı yetiştiriciliği bunlarla da bu şehrin ihtiyacı olan meyve ve sebzenin üretimini bizim sağlamamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

 

“KIRSALDA ÜRETİM OLMADAN ŞEHRİN, ÜLKENİN ÜRETİMİ GERÇEKLEŞMEZ”


Kırsal kalkınmadan şehir ve ülkenin mutlu olmayacağını dile getiren Bakan Kirişci, “Kırsalda üretim olmadan şehrin, ülkenin üretimi gerçekleşmez. Bundan dolayı bu proje bizim için önemliydi. O projenin kapanışı ile ilgili kapanış sunuşu ile ilgili salona girerken vatandaşlarımızın bu projeden aşırı bir memnuniyet duyduğunu gördüm. Sıklıkla, ‘ Murat Havzası tamam, ya Fırat Havzası’ dile getirildi. Malumunuz bu projeler uluslararası projeler. Bu projenin bir milli tarafı da var. Bir de bu projenin yine uluslararası organizasyon tarafı var. Onlarla bunu görüşeceğiz ve bu görüştüğümüz konularda bizim açımızdan bir problem olmayacak. Velev ki bu projeler onların desteği ile gerçekleşmedi, zaten bizim kırsala yönelik bu çalışmalarımız büyük titizlik ve dikkatle yürümektedir. Dolayısıyla bu Murat Havzası’nın benzerini burada Fırat olur, başka bölgelerde de başka havzalar olur. İnşallah bunları da kendi yerli ve milli bütçelerimizle sağlayacağız. Şimdiden hayırlı uğurlu olsun. Bu şehir etrafı sularla çevrili fakat kendisi su kıtlığı yaşayan 409 milimetre gibi de ortalama yağışı nedeniyle sulamaya ihtiyaç duyan bir şehir. Üretmek istiyor ama suyun bulunduğu kodla, suya erişmek isteyen tarla arasında bir irtifa var. Bu irtifa tabii ki bir pompaj sulamayı beraberinde getiriyor. Bu dam maliyetli bir konu. Ama biz bütün bu maliyetlerine rağmen devletimizin, hükümetimizin, liderimiz cumhurbaşkanımızın destekleriyle bu projelerin de hızlanması, tamamlanma aşamasında olanlara tamamlanması diğer taraftan bir açık sistemden, vahşi sistemden kapalı sisteme, basınçlı sulama sistemine geçmesi hususu elbette ki önemli. Buna ilişkin bütün çalışmalarım konusunda biz burada heyet halinde mutabık kaldık” dedi.


Toplantıya Tarım ve Orman Bakanı Kirişci’nin yanı sıra, Bakan Yardımcısı Nihat Pakdil, Elazığ Valisi Ömer Toraman, AK Parti Elazığ milletvekilleri Metin Bulut, Sermin Balık ve Zülfü Demirbağ, Elazığ Belediye Başkanı Şahin Şerifoğulları, Orman Genel Müdürü Bekir Karacabey, siyasi parti temsilcileri, kurum müdürleri ve personeller katıldı.

Genç girişimcilerden sürdürülebilir tarım hamlesi

Genç girişimcilerden sürdürülebilir tarım hamlesi

Girişimin sürdürülebilir Tarım odaklı projeleri, yarışmadan kısa bir süre önce TÜBİTAK’tan yatırım desteği alarak ‘start-up’a dönüştü. Atakan Yıldız, Deniz Sapaz, Umut Ferhat Başpınar ve Atakan Pipilos’tan oluşan SoilBiome ekibi, kimyasal gübrenin sebep olduğu asitlenmenin, çay topraklarında kaliteyi düşürmesi ve verimliliği azaltmasından yola çıktı. Çözüm ise, en basit tanımıyla, doğadan aldığını yeniden doğaya kazandırma yöntemi üzerine kurulu. Teknik olarak ise, eDNA yöntemiyle bitki ve topraktan aldıkları örnekler üzerinden bitki direncini ve verimini artıran, bitkiye özel gübre destekleyici bakteri ve preparat olarak açıklanıyor. Böylece kimyasal gübre kullanımının azaltılması ve onun yerine çayın kendi özünden elde edilen bakterilerle üretimin gerçekleştirilmesi planlanıyor.

100 BİN DEKARDA UYGULAMA

Farklı tarımsal ürünlerde de benzer modelin uygulanabileceğini düşünen gençler, Battle Of Minds yarışmasının global finalinden ödülle dönememiş olsalar da girişimlerine sağlayacakları yeni kaynaklarla 4 yılın sonunda 100 bin dekarlık tarımsal alanda bu iş fikrinin hayata geçmesini hayal ediyor. Yarışma süreci ile ilgili değerlendirme yapan BAT Türkiye, Kafkaslar ve Kuzey Kıbrıs Genel Müdürü Alper Yüce “Geleceği yeniden inşa etmek isteyen öğrenci ve yeni mezunlar daha sürdürülebilir bir dünya için yaratıcı fikirlerini bizimle paylaşıyor, biz de BAT olarak gerçeğe dönüştürmelerine katkı sağlıyoruz. Bu yıl yarışmada Türkiye’yi, odağına sürdürülebilir tarımı koydukları projeyle SoilBiome temsil etti ve dünyanın dört bir yanından gelen 750 proje arasından ilk 10’a girmeyi başardı. Ekip, sürdürülebilir toprakların nasıl yaratılacağına ve tarımın geleceğine odaklanan yenilikçi projesiyle olağanüstü bir iş çıkardı. SoilBiome ekibinin ve projelerinin önümüzdeki yıllarda büyük başarılara imza atacağına yürekten inanıyoruz” dedi.

Battle Of Minds’da 1 milyon TL’lik büyük ödülün sahibi ise ambalaj kalitesinde veya rekabet gücünde herhangi bir düşüş olmaksızın birçok ürün için ambalaj olarak kullanılabilen deniz yosunu türevi bir biyoplastik oluşturan İngiltere’den FlexSea ekibi oldu.

Kahramanmaraş'ta "8. Tarım, Gıda ve Hayvancılık Fuarı" sona erdi

Kahramanmaraş'ta "8. Tarım, Gıda ve Hayvancılık Fuarı" sona erdi

Kahramanmaraş’ta bu yıl 8’incisi gerçekleştirilen Tarım, Gıda ve Hayvancılık Fuarı sona erdi.

Büyükşehir Belediyesi, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Kahramanmaraş Ticaret ve Sanayi Odasının işbirliğiyle Kahramanmaraş Fuar Merkezi’nde düzenlenen fuar, 4 gün boyunca ziyaretçilerini ağırladı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, AA muhabirine, bu yıl 8’incisini gerçekleştirdikleri fuarı yaklaşık 20 bin kişinin ziyaret ettiğini söyledi.

15 bin metrekarelik alanda kurulan fuara Konya, Niğde, Gaziantep ve Adana gibi birçok kentten 103 firmanın katılım sağladığını kaydeden Güngör, fuarda çiftçiler ve sektör temsilcilerinin deneyim paylaşımı yapma ve modern tarımın güncel uygulamalarını tanıtma fırsatı yakaladığını dile getirdi.

Güngör, “Bu yıl da fuarımız yoğun bir katılımla gerçekleşti. Her yıl üzerine koyarak, fuarımızı daha da geliştirerek sektör temsilcilerimizi şehrimizde ağırlamaya devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.

Bakan Kirişci:Tarım ve Orman Gençlik Konseyi'ni kuruyoruz

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'nin görevden af talebi kabul edildi,  yerine Vahit Kirişci atandı - Son Dakika Türkiye Haberleri | NTV Haber

Hakkari’deki temasları kapsamında AK Parti İl Başkanlığında partililerle bir araya gelen Kirişci, her türlü kirli oyuna rağmen doğudan batıya uzanan gönül köprülerini güçlendirmeye devam ettiklerini söyledi.

Ülkenin her bölgesinin kendileri için aynı değerde olduğunu belirten Kirişci, AK Parti siyasetinin özünde insan, insana olan sevgi ve saygının yer aldığını vurguladı.

Başkan Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 21 yıl önce kurulan AK Parti’nin arzuladığı bir Türkiye fotoğrafının olduğunu anlatan Kirişci, şöyle konuştu:


“Bu Türkiye fotoğrafı, hamdolsun bugün artık herkesin görebildiği güzel bir fotoğraf haline geldi. Her türlü bölgesel, dinsel ve etnik milliyetçiliğe karşı olduğumuzu ifade ettik. 20 yıllık iktidarlarımız döneminde İstanbul’da, Ankara’da, Antalya’da ne varsa, bunu Doğu’nun bütün illerinde de yapmaya çalışan Sayın Cumhurbaşkanı’mıza ne kadar müteşekkir olsak azdır. Yüksekova’daki havalimanını da yapan yine AK Parti hükümeti olmuştur. Şehir hastanelerimiz ve devlet hastanelerimizdeki doktorlarımız başta olmak üzere sağlık çalışanlarımızın sayesinde pandemide en az zayiatı verdik. Gerçekten ülke olarak da bu manada dünyaya örnek olduk.”

“TARIM SEKTÖRÜNDE CİDDİ KAZANIMLAR SAĞLANDI”

Hakkari’de tarım ve turizmin en önemli sektörler olduğunu ifade eden Kirişci, söz konusu sektörlere sahip çıkıldığı takdirde kentin her bakımdan dünyaya örnek olacağını belirtti.

Ülkede insanların yıllarca “babam çiftçi, benim ailem çiftçi” demeye utandığını ancak 20 yıllık iktidarları döneminde tarım sektörüne ciddi kazanımların sağlandığını anlatan Kirişci, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Ülkenin tarım ülkesi olduğundan söz edenler, ne hikmetse şu zamana kadar bir Tarım Kanunu’nu ülkeye kazandırmamışlardı. Bizim de yine mecliste olduğumuz, milletvekili olarak bulunduğumuz, komisyon başkanı olarak görev ifa ettiğimiz dönemde Tarım Kanunu’nu mevzuatımıza kazandırdık. Bu ülke kendi ihtiyacı olan tohumları üretmekten aciz bir ülkeydi. Bu ithalatın, ihracatı karşılama oranı yüzde 31’di ama şu anda yüzde 94’ler mertebesine çıktı. Ülkede kullandığınız tohumluğun yüzde 96’sı bu ülkede üretilir hale geldi. Bu ülke o gün 65 milyondu ama bugün 85 milyon. Aç mı insanlarımız? Bir şeye erişimde güçlük mü çekiyor, markete gittiğinizde rafta bir şeyin yoksunluğu mu var veya noksanlığı mı var? Hayır. Pandemide bile hiçbir şeyin eksikliğini hissettirmedi. Kim hissettirmedi bunu? Eli öpülesi üreticilerimiz hissettirmedi.”

“DÜN OLDUĞU GİBİ BUGÜN DE HADLERİ BİLDİRİLDİ”

Ülkeye 2002’de gelen turist sayısının 15 milyon olduğunu, bu sayının şimdi 50 milyonu aştığını ifade eden Kirişci, “O gün 2,8 milyar dolarlık ihracat vardı, şimdi 2021 yılında 25 miyar dolar, inşallah bu yılın sonunda 30 milyar doları bulacağız. 2002’de iktidar olduğumuzda tüm Türkiye’nin ihracatının toplamı 36 milyar dolardı. Allah’ın izniyle gelecek yıl tüm Türkiye’nin ihracat rakamını sadece tarım orman sektörü olarak biz gerçekleştirmiş olacağız. Dünümüzü unutmamamız lazım. Hele şu huzur ve sükun ortamı. Bugün onlara gerekli ders verildi. Onlara dün olduğu gibi bugün de hadleri bildirildi.” diye konuştu.

Ülke olarak birlik ve beraberliği muhafaza ederek yola devam etmeleri gerektiğini vurgulayan Kirişci, bunu bozmak isteyenlerin dün de bugün de var olduğunu, yarın da olacaklarını aktardı.

Safları sık tutarak onlara geçit vermeyeceklerini dile getiren Kirişci, “Bugün kendini süper güç olarak konumlandıran ülkelerin bile ürettiğimiz İHA ve SİHA’lara yeri geldiğinde sahip olmak istediklerini görüyoruz. Biz artık dünya için adeta bir barış adası haline geldik. Bu konumumuzu da inşallah savunma sanayindeki faaliyetlerimizle gösteriyoruz. Savaş uçağı yapmamıza az kaldı. 2013 yılında Hürkuş’u uçurduk. 2018’de Gökbey helikopterlerimizi uçurduk. Şimdi de inşallah savaş uçağımızı uçuracağız. Hiç kimseye muhtaç değiliz.” ifadelerini kullandı.

“TARIM VE ORMAN GENÇLİK KONSEYİ’Nİ KURUYORUZ”

Kentin turizm potansiyelinin istenilen düzeyde olmadığını, huzurun sağlanmasıyla turizmden daha çok yararlanacağını söyleyen Kirişci, şunları belirtti:

“Küçükbaş hayvancılığı, özellikle Hakkari’miz için olmazsa olmaz olarak görüyoruz. Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumumuz var. Göreve geldiğimde sadece 42 ilde destek veriyordu. İnşallah bunu 81 ile çıkarıyoruz ve Hakkari’miz de bunun içinde yer alacak. Su ve sulama çok önemli. Bu konulara çok ehemmiyet veriyoruz. Aileyi ayakta tutan, aileyi kucaklayan kadındır. Kadının da tarım sektöründe aktif olmasını, direkt bu işi sahiplenmesini istiyoruz. Bu çerçevede Bakanlık olarak Tarım ve Orman Gençlik Konseyi’ni kuruyoruz. Gençlerimizi de içine almış olacağız. TKDK desteklerinde hem kadınlarımıza hem de gençlerimize ayrıcalıklı puan veriyoruz.”

Gençler arasında ilk defa oy kullanacakların olduğunu bildiren Kirişci, şöyle konuştu:

“6 milyona yakın yeni nüfus var. Kafanızı karıştırmak isteyenler olabilir ama biz berrak o zihinlerimizle olayları doğru değerlendirelim. Şöyle bir düşünelim. Kendi marifetimiz ne var, ailemizin marifeti nedir, şehrimizin marifeti nedir, ülkemizin marifeti nedir? Hep söylüyorum. ABD Başkanının karşısında, onun o münasebetsiz oturuşu karşısında mahcup bir görüntü veren o günkü başbakan yok artık bu ülkede. Artık bir dünya lideri var. Gelişmiş gibi görünün ülkelerin liderlerinin, bizim liderimizin karşısında nasıl bir görüntü verdiğine bakın. İşte büyük ülke olmanın sonucu olarak buralara geldik. Şimdi buralardan tekrar akıllarınca bizi geriye götürmek istiyorlar ama onlara mani olacak olan siz genç kardeşlerimiz, kadın kardeşlerimizsiniz.”

İtalya'da bu yıl şiddetli geçen kuraklığın etkileri tarım sektöründe sürüyor

İtalyada bu yıl şiddetli geçen kuraklığın etkileri tarım sektöründe sürüyor

İtalya’da yaz aylarında kaydedilen aşırı sıcaklara ek olarak eylül ve ekim aylarında da önceki yıllara nazaran daha az yağış düşmesiyle yaşanan şiddetli kuraklığın etkileri, tarımsal üretim üzerinde devam ediyor.
Sıcak geçen yaz aylarının ardından İtalya, sonbahar dönemini de önceki yıllara oranla daha sıcak ve yağışsız geçirdi. İtalyan Atmosfer Bilimleri ve İklim Enstitüsüne (CNR) göre ülke bu yıl, 1800 yılından bu yana en sıcak yılını yaşadı.

Aşırı sıcaklar ve yağış seviyesinin düşük kalmasının etkisiyle İtalya’da bu sene son 70 yılın en şiddetli kuraklığı yaşanırken, tarımsal üretimde de bunun etkileri görülmeye devam ediyor.

Su seviyesi normalin 3 metre altında

Ülke genelinde tarımsal üretimin yüzde 30’unu etkileyen İtalya’nın en büyük ırmağı Po’da su seviyesinin Pavia yakınlarında Becca Köprüsü mevkisinde normalin 3 metre kadar altında olması tarım sektörünün çektiği sıkıntılara dair sinyaller veriyor.

Tarım sektöründen temsilciler, kuraklık nedeniyle ciddi zararlar kaydettiklerini belirtirken, kasım ayında yağışların başlamasıyla durumun toparlanmasını umut ediyor.

“Su kaynakları yıllık ortalamaya göre yüzde 70 daha düşük”

İtalyan Ziraatçiler Derneği (Coldiretti) Milano-Lodi-Monza kentleri direktörü Umberto Bertolasi, “Yağışsız geçen bir dokuz ay söz konusu. Su kaynaklarının yıllık ortalamaya göre yüzde 70 daha düşük olduğu bir yıldı. Dolayısıyla su kaynaklarının uygunluğu bakımından sorunlu bir yılı geride bırakıyoruz” dedi.

Bertolasi, kuraklık sebebiyle büyük göllerdeki su seviyesinin de düşüklüğüne dikkati çekerek, “Sulama sezonuna büyük göllerinizde yüzde 30 oranında doluluk oranıyla girdiğinizde sezon sadece çok zor geçecek demektir” diye konuştu.

“Birkaç milyar euroluk kayıp var”

Devletten doğal afet ilan etmesini beklediklerini ifade eden Bertolasi, “En çok zarar gören mahsuller pirinç ve mısır oldu. Bazı durumlarda hiçbir şekilde hasat mümkün olmadı hatta sulamayı başardığımız bazı ekili alanlarda da aşırı sıcak ve buharlaşma yüzünden yüzde 30’luk beklenmedik verim düşüşleri kaydedildi” ifadesini kullandı.

​​​​​​​Bertolasi, kısa süre önce yaptıkları çalışmaya göre yalnızca Lombardiya bölgesinde birkaç milyar euroluk kayıpları olduğunu ifade etti.

Ülkenin ikinci büyük kenti Milano yakınlarındaki çiftliğinde tahıl, mısır ve hayvan yemi gibi tarımsal ürünler yetiştiren Antonio Dornetti de yılın farklı dönemlerinde çiftliğinde kuraklık sebebiyle ürünlerinde gözlemlediği sıkıntıları telefonuyla çektiği fotoğraflarla gösterdi.

Dornetti, “Bu yıl kaybımız çok fazla hem yağış azlığı hem de su kıtlığı sebebiyle. Mısırda yüzde 40 ile 50 oranında, çayırda ise yüzde 60 oranında kaybımız var. Önümüzdeki kış daha fazla yağmur yağmasını umuyoruz çünkü bu şekilde az yağış olmaya devam ederse durum daha kötü olacak” yorumunu yaptı.

Şeker, TBMM’de TABİP’i anlattı

Kocaeli Büyükşehir Belediyesi’nin çiftçilerle birlikte tıbbı ve aromatik bitki yetiştirilmesi, katma değerli ürüne dönüştürülmesi ve çiftçiye verilen destekler hakkında bilgilendirme yapan AK Parti Kocaeli Milletvekili İlyas Şeker, basın açıklamasında şunları söyledi:

“Kocaeli, sanayi kenti olmanın yanında aynı zamanda tarımsal faaliyetlerin de olduğu bir kent. Seçim bölgem Kocaeli’de; 11.184 çiftçimiz Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı, 10 adet coğrafi işaretli tarım ürün bulunurken, toplam 617 bin ton örtü altı üretimi yapılmakta. 2022 yılı genel bütçesinden 29 milyar TL tarımsal destekleme pay ayrılırken, 2021 yılında Kocaeli’deki çiftçimize 47,1 milyon TL tarımsal destekleme ödendi.

 

BÜYÜKŞEHİR’İN ÇİFTÇİLERE DESTEKLERİ

Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz, çiftçilerimizin ve üreticilerimizin her yıl ihtiyacı olan %50 hibeli 30 milyon TL’lik gübre desteği, 150 litreden az olmamak üzere 19 milyon TL tutarında tamamı hibe akaryakıt desteği, 22 milyon TL tutarında yüzde 50 hibeli yem bitkileri tohumu desteği, 5 milyon TL değerinde sera naylonu desteği, 1 milyon 500 bin TL tutarında yüzde 50 hibeli modern sera kurulum desteği, 1 milyon TL’lik yüzde 50 hibeli kümes hayvanı ve ekipman desteği, 534 bin TL tutarında yüzde 50 hibeli arıcılık desteği, 1 milyon 250 bin TL tutarında yüzde 50 hibeli meyve fidanı desteği verildi.

 

197 bin TL alternatif ürün yetiştiriciliği projesi kapsamında yüzde 50 hibeli meyve fidesi ve sebze tohumu desteği, ücretsiz toprak, su, yaprak ve kalıntı analizi desteği, yılda 2 kez ücretsiz süt ve bütün analiz hizmetlerinin takip edilmesi için 50 bin TL destek verirken çiftçinin ihtiyacı olan gübrenin yarısını, akaryakıtın 150 litresini karşılıyor. 

Özetle; Nisan 2019 ve Kasım 2022 tarihleri arasında çiftçilerimize yönelik 41 proje için toplam 147 milyon TL destek sağladı. Ayrıca bu yıl da;  50 milyon TL mazot desteği,  50 milyon TL’lik yem ve gübre desteği,  10 milyon TL’lik kooperatif ve birliklere destek,  12 milyon TL’lik tarımsal depo desteği,  5 milyon TL’lik modern sera desteği projelerine devam edilecek ve bu çalışmalar tamamlandığında 142 milyon TL daha tarım ve hayvancılığın geliştirilmesi için hibe sağlanmış olacaktır.

 

 

 

TABİP PROJESİ

Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz, tıbbi ve aromatik bitki çeşitliliğini korumak, üretmek, katma değeri yüksek ürüne dönüştürmek, pazara sunmak, çiftçilerin gelir düzeyini artırmak ve tarımsal kalkınmaya destek sağlamak amacıyla 2020 yılında kısaca TABİP olarak adlandırılan ‘Tıbbi ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Projesi’ni çiftçilerimizle birlikte hayata geçirdi. TABİP projesiyle alım garantili ve sözleşmeli üretimle 1140 dönüm alana 4 milyon biberiye, tıbbi nane ve oğul otu fidesi gibi tıbbi ve aromatik Bitkilerin dikimini gerçekleştirerek çiftçimize 65 milyon 500 bin TL destek verildi.

 

İLK ÇALIŞMAYI KOCAELİ BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ YAPTI

rkiye Büyük Millet Meclisi’nde, Tıbbi ve Aromatik Bitki Çeşitliliğinin Korunması, Üretimi ve Pazarlanması Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu’nun raporundaki öneriler doğrultusunda ilk çalışmayı yapan belediye Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz oldu.

TABİP Projesi kapsamında; TÜBİTAK, Kocaeli Üniversitesi ve Gebze Teknik Üniversitesi ile iş birliği yapan Kocaeli Büyükşehir Belediyemiz, çiftçilerimize alım garantili ürettiği tıbbı nane, kekik, biberiye, defne gibi aromatik bitkileri %100 yerli teknolojiyle yapılan distilasyon tesisinde katma değeri yüksek ürünlere dönüştürdü. Tesislerde çiftçilerimize AR-GE ve ÜR-GE konularında eğitimler de veriyor.

 

 

Dünyada milyarlarca dolarlık hacme sahip tıbbi ve aromatik bitkiler pazarı için TABİP projesinin sürdürülebilirliğinin sağlaması, Kocaeli çiftçimize önemli bir kazanç kapısı olması, ülke ekonomisine katkı sağlaması için Büyükşehir Belediyemiz bünyesindeki SEKA A.Ş, ürün geliştirme pazarlama konusunda çalışmalar yapıyor. Tıbbı ve aromatik bitkileri belediyemizin alım granitsi kapsamında çiftçimiz yetiştirdi. Belediyemiz kurduğu tesisle katma değeri yüksek ürünlere dönüştürdü.

Büyükşehir Belediye başkanımız Doç.Dr. Tahir Büyükakın; ‘Tıbbı ve Aromatik Bitki Yetiştiriciliği Projesinde, en önemli paydaşımız, Kocaelili çiftçilerimiz. Onlarla ekiyor, biçiyor, toprağın bereketine tanıklık ediyoruz.  Çiftçimizin emeği katma değerli ürünlere dönüşüyor, bu ürünlerde çiftçilerimizin alın teri ve emeğin, sağlıklı ve doğal ürünlere dönüşmüş hali var.’ diyor. 

Tıbbı ve aromatik bitkilerden elde edilen 34 çeşit üründen, nane çayı, melisa çayı, biberiye çayı, pişmaniye, kolonya, gülsuyu, biberiyeli şampuan, ağız çalkalama suyu, diş macunu, biberiye yağı, nane yağı, defne yağı olmak üzere 12 çeşit ürünü tüm milletvekillerimize ve sizlere hediye olarak gönderen, tarımsal kalkınmaya önemli destek sağlayan, sözde değil icraatlarıyla çiftçilerimize destek olan Kocaeli Büyükşehir Belediyemize teşekkür ediyorum.”

Edirne çiftçisi tarlalarda buğday ekimi mesaisini tamamladı

Hatay'da buğday hasadı başladı

Edirne çiftçisi hasadın ardından bir süre dinlendirdikleri tarlalarda buğday ekim mesaisini tamamladı. Özellikle Rusya-Ukrayna savaşı sonrası stratejik öneme sahip ürünlerin başında gelen buğdayda sona gelindi.

Çiftçi, kış mevsimi gelmeden buğday tohumlarını toprakla buluşturdu. Edirne çiftçisi, tarlalarında hummalı bir çalışma başlatarak ekim için kolları sıvadı. Traktörlerle hazırlanan tarlalar ekim için hazır hale getiriliyor ve daha sonra yine traktörlerle buğday tohumları toprakla buluşturuluyor.

Ekimden sonra haşere ve yabancı otlara karşı ara ara tarla ilaçlanırken, başak veren buğdayın hasadı biçerdöverlerle yapılıyor. Köylerdeki çiftçi, son teknolojiye sahip traktörlerle topraklarını sürerek tarlalarında buğdayları ekimi yaptı. Ekimi yapılan buğdaylar bundan sonra yağmurlarla ve kar yağınca sulanmaya başlayacak. Buğdaylar yeşerip olgunlaştıktan sonra Mayıs ve Haziran aylarında biçerdöverlerle hasat yapılacak. Çiftçi, kurak geçen sonbahar mevsiminde yağmurların yağmasını bekliyor.

 

Kocaeli'de 16 bin çiftçiye hibe mazot desteği

ocaeli Büyükşehir Belediyesi, tarımsal kalkınmanın desteklenmesi ve çiftçilerin gelir düzeyinin artırılması amacıyla başlatılan proje kapsamında 16 bin çiftçiye, 2,7 milyon litre hibe mazot desteği sağlayacak.

Büyükşehir Belediye Başkanı Tahir Büyükakın, Derince ilçesinin kırsal İshakçılar Mahallesi’nde düzenlenen “Çiftçimize Mazot Destek Kartı Dağıtım Töreni”nde, Ukrayna-Rusya savaşının, gıda güvenliğinin önemini bir kez daha gösterdiğini belirterek, gıda güvenliği konusunda herkese büyük görevler düştüğünü söyledi.

Büyükakın, çiftçilerin üretim kapasitesinin ayakta kalması için uğraştıklarına işaret ederek, bir yandan hükümetin çiftçilere elinden geleni desteği sağladığını, diğer yandan da belediyelerin kendi imkanları doğrultusunda çiftçilere destek vermeye çalıştığını kaydetti.

“Türkiye’ye öncü bir uygulama yapıldı”

Büyükakın, göreve geldikleri dönemde tarıma verdikleri tüm desteğin, yıllık 12 milyon lira civarında olduğunu hatırlatarak, şöyle konuştu:

“Ama işler zorlaşınca, çiftçimizin zora girdiğini görünce, dedik ki ‘ayakta kalmaları’ lazım. Çiftçimizi ayakta tutmak için onlara can suyu olmak için ne yapalım? ÇKS’ye kaydı olan yaklaşık 13 bin 800 civarında çiftçimiz var. Bunlara mazot desteği verelim, gübre desteği verelim. Biliyorsunuz, özellikle petrol fiyatlarındaki artış nedeniyle gübre fiyatları da çok yükselmişti. O dönemde gübrede ve mazotta destek sağladığımızda, en azından ‘tarlaları ekilebilir hale getiririz’ diye düşünmüştük ve zannediyorum, bunu başardık. Bu manada Türkiye’ye öncü bir uygulama yapıldı. Sonra diğer belediyeler de mazot ve gübre desteği verme konusunda teşvik oldular. 2021 yılında toplam 2 milyon litre, ekonomik tutarı 53 milyon lira. Yani önce 12 milyon liraydı. Sadece mazot desteği 4 katından fazla. Bu sene yaklaşık 16 bin çiftçimize, 75 milyon liralık bir destek sağlanacak.”

Büyükakın, 2019 yılından bugüne kadar 41 farklı alanda proje gerçekleştirdiklerini belirterek, mazot ve gübre desteğinin bunların içindeki en büyük kalemler olduğunu kaydetti.

Bugüne kadar çiftçilere sağlanan desteğin, yaklaşık 147 milyon lira olduğuna işaret eden Büyükakın, “12 milyondan başlamıştık. 147 milyon liraya geldi. Yani 10 kattan fazla bir artış sağlandı. Bu memleketin, her karış toprağı ekilmeli ve ziyan edilmemeli.” dedi.

Konuşmanın ardından Muhtarlık İşleri Dairesi Tarımsal Hizmetler Şube Müdürlüğünce yürütülen proje kapsamında Körfez ve Derince ilçesindeki toplam 1230 çiftçiye, akaryakıt kartı dağıtıldı.

Daha sonra Büyükakın, oluşturulan konvoy eşliğinde direksiyonuna geçtiği traktörle akaryakıt istasyonuna geldi.

Burada çiftçilerin traktörlerine, hayırlı olması temennisiyle mazot dolduran Büyükakın, üreticilerle fotoğraf çektirdi.

Programa, Derince Belediye Başkanı Zeki Aygün, Körfez Belediye Başkanı Şener Söğüt, Muhtarlık İşleri Dairesi Başkanı Numan Balaban, ilçelerin ziraat odası başkanları, muhtarlar ve çiftçiler katıldı.

Yazıhan Hayvancılık OSB'de imzalar atıldı, çalışmalar başlıyor

Malatya’da hayvancılık sektörünün büyümesi ve gelişmesi adına önemli bir proje olan Yazıhan Besi Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesinde alt yapı ve elektrik dağıtım işleri başlıyor.

Yazıhan Hayvancılık OSB'de imzalar atıldı, çalışmalar başlıyor

Malatya – Malatya’nın hayvancılık sektöründe gelişmesi adına hayata geçecek olan Yazıhan Besi Tarıma Dayalı İhtisas Organize Sanayi Bölgesinde ilk imzalar atıldı. Geçtiğimiz günlerde yapılan ihale ile OSB’nin alt yapı ve elektrik dağıtım işini alan yüklenici firma ile sözleşme imzalandı. Önümüzdeki günlerde yer teslimi ile birlikte ihaleyi alan firma işe koyularak OSB inşaatının yapımının da ilk çalışmaları da başlatmış olacak.

Main Menu