ABD'de tarım dışı verimlilik beklentileri karşılayamadı
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, üreticilere 25 milyon TL hibe desteği verilmekte olduğunu belirterek, ”Yazan için kalem esas ise üreticimiz için de alet ve ekipman çok önemlidir. Bu hibelerimiz bu manada değerlendirilmelidir” dedi.
Bakan Kirişci’den hibe desteği açıklaması
Bakan Kirişci, Adana Tarım ve Orman Müdürlüğü’nde Yöresel Ürün Pazar Yeri temel atma ve makine ekipman dağıtım törenine katıldı. Törende konuşan Bakan Kirişci, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) çerçevesinde başlatılan ‘Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi’nde Adana’nın da yer aldığı, Mersin, Osmaniye, Bartın, Kastamonu, Sinop, Kahramanmaraş ve Çankırı’da çalışmalar yürütüldüğünü söyledi.
Bakan Kirişci, “Üreticilerimize yaklaşık 25 milyon TL tutarında hibe desteğimiz söz konusu. Yazan için kalem esas ise üreticimiz için de alet ve ekipman çok önemlidir. Bu hibelerimiz bu manada değerlendirilmelidir. Göçerlerimize 197 çadır dağıtılacak. Onlara ne kadar destek olsak azdır. Çünkü hepimiz kentte sefa sürdüğü zamanlarda onlar hayvanlarıyla hemhal olup, dağ bayır dolaşıyorlar. Dağıtacağımız çadırlar 45 metrekare genişliğinde, 510 wat güneş enerjisi sistemi ve buzdolabını da içeriyor. Kentteki konforu bir nebze de olsa dağ başına taşımış olacak. Bu projenin maliyeti 10 milyon TL oldu” dedi.
Her zaman üreticinin yanında olduklarını belirten Bakan Kirişci, “Geldiğimiz günden beri söylüyoruz. Sen üret yeter. Çünkü biz üreticimizin yanındayız. Üreten insanların yanındayız. Ama burada tarım söz konusu olduğu için üreticimizin, çiftçimizin yanındayız. Bu yıl izlemiş olduğumuz TMO aracılığıyla alım politikamız çerçevesinde 2 milyon ton arpa ve buğday aldık. Mısır, çeltik aynı şekildi, Karadeniz Bölgesi’nin iki hakim ve tek ürünü olan çay ve fındık. Bunlarla ilgili alımlarımızda özellikle üreticilerimizi rahatlatma adına çok büyük bir destek olmuştur. Desteklerimiz 2022 yılında 40 milyar TL’ye yaklaştı” diye konuştu.
10 ayda 1 milyon gıda denetimi yapıldı
Tarım ve Orman Bakanlığı, gıda üretim, satış ve toplu tüketim yerlerine yönelik denetim ve kontrollerine devam ediyor. Bakanlığın verilerine göre, Türkiye genelinde risk esaslı yürütülen kontrollerde geçen yıl 1,4 milyon, bu yılın ekim ayı itibarıyla da 1 milyon gıda denetimi yapıldı.
Sağlıksız gıda üreten, taklit ve tağşiş yapan gıda firmalarının kamuoyuna ifşasına da devam ediliyor. 2012 yılında başlatılan uygulama kapsamında bugüne kadar değişik dönemlerde kamuoyuna 27 açıklama yapıldı. 2012’den 1 Mart 2022’ye kadar taklit ve tağşiş yaptığı belirlenen toplam 1887 firmanın 4 bin 164 parti ürünü kamuoyuna açıklandı.
Tüketicilerce ihbar, şikayet, öneri ve diğer talepler kapsamında 2,8 milyon arama yapıldı, 905 bin gıda ihbar ve şikayetiyle ilgili işlem gerçekleştirildi. 2020 yılında açılan WhatsApp İhbar Hattı’na (0501 174 0 174) ise Ekim 2022’ye kadar 60 bin 568 bildirim yapıldı.
Yem ve gübre denetimleri
Yem üretim, satış yerleri, depo ve hayvancılık işletmelerinde de risk esaslı hazırlanan yıllık yem kontrol planı kapsamında denetimler yapılıyor.
Risk esaslı hazırlanan yıllık yem kontrol planı ve ihbar-şikayet kapsamında 2021’de gerçekleştirilen 33 bin 279 denetimin sonucuna göre 528 yasal işlem yapıldı. Eylül 2022 itibarıyla 22 bin 335 denetim yapılırken, 351 yasal işlem uygulandı.
Gübrelerin üretim veya ithalattan son kullanıcıya kadar takibinin sağlanması amacıyla oluşturulan Gübre Takip Sistemi (GTS) ile üretilen veya ithal edilen tüm gübreler DNA barkod ya da ambalajları karekod ile işaretlenerek piyasaya arz ediliyor.
Gübre sektöründe etkin bir şekilde gözetim ve denetim faaliyetleri yürütülüyor. 2002 yılında 1717, 2021’de 42 bin 848, bu yılın ekim ayı itibarıyla da 30 bin 762 denetim yapıldı.
Bitki sağlığı kontrolleri
İhracat kontrolleri kapsamında öncelikle alıcı ülke kriterleri, bu yoksa ulusal mevzuat dikkate alınarak yapılan kontroller sonucunda geçen yıl 373 bin, bu yılın eylül ayı itibarıyla da 233 bin sertifika düzenlendi.
Ülke mevzuatına göre geçen yıl 75 bin 810 ithalat kontrolü yapıldı, 1083 sevkiyat uygunsuz bulunarak reddedildi ve yurda girişine izin verilmedi.
Ekim 2022 itibarıyla 120 bin 38 uygunluk belgesi düzenlendi, 2 bin 558 sevkiyat uygunsuz bulunarak reddedildi ve yurda girişine müsaade edilmedi.
Hasat Öncesi Pestisit Denetim Programı kapsamında ise taze meyve ve sebzelerde tavsiye dışı, yasaklı veya hatalı pestisit kullanımının önlenmesi amacıyla ülke genelinde 47 üründe bağ, bahçe, sera ve tarla gibi üretim alanlarında risk esasına göre denetimler gerçekleştiriliyor. Bu yıl 24 bin üretim alanında hasat öncesi pestisit denetimi yapıldı.
Hayvan ve hayvansal ürün kontrolleri
Hayvancılıkta, ihracat kontrolleri kapsamında öncelikle alıcı ülke kriterleri, bu yoksa ulusal mevzuat dikkate alınarak kontroller yapılarak veteriner sağlık sertifikası düzenleniyor. Geçen yıl 110 bin 164, Ağustos 2022 itibarıyla 66 bin 220 veteriner sağlık sertifikası düzenlendi.
İthalat kontrolleri kapsamında ise Bakanlıkça belirlenen hayvan sağlığı ve veteriner sağlık sertifikası şartlarını karşılayan onaylı ülkelerden ve işletmelerden hayvan ve hayvansal ürün ithalatına izin veriliyor. Hayvan ithalatında damızlık sığır için 21, besilik sığır için 25, kasaplık sığır için 22 ülkenin izni bulunuyor.
Kontroller, Bakanlığa bağlı 23 veteriner sınır kontrol noktası müdürlüğünce (7 kara, 11 liman ve 5 havalimanı) yürütülüyor. Hayvan ve hayvansal ürünlere ilişkin geçen yıl 55 bin 6, Ağustos 2022 itibarıyla da 46 bin 856 denetim yapıldı.
Gıda kontrol laboratuvarları çalışmaları
Gıda ve yem kontrol ve denetimlerine ilişkin analizler, Bakanlıkça yetkilendirilen 41 kamu ve 104 özel gıda kontrol laboratuvarlarında yapılıyor. Bu laboratuvarlarda geçen yıl 177 bin 49, Ekim 2022 itibarıyla 130 bin 362 numune analiz edildi.
Afyonkarahisar, Elazığ, Erzurum, Denizli Gıda Kontrol Laboratuvar müdürlüklerinin yeni hizmet binaları tamamlandı. Laboratuvarların taklit/tağşiş ve köken analizleri kabiliyetini en üst seviyeye çıkarmak için 2 NMR cihazı alındı.
Ulusal Kalıntı İzleme Planı kapsamında tavuk, hindi, balık, süt, bal, yumurta gibi hayvansal ürünler kalıntı (antibiyotik, ağır metal, aflatoksin) yönünden izleniyor. Geçen yıl alınan 28 bin 271 numunede tespit edilen olumsuzluk oranı yüzde 0,27 olarak belirlendi. Ekim 2022 itibarıyla da 26 bin 136 numune alındı.
Risk değerlendirme çalışmaları
Tarladan sofraya gıda zincirinin her aşamasındaki olası riskleri değerlendirmek üzere Belirli Gıda Bileşenleri ve Yeni Gıdalar, Bitki Sağlığı, Biyolojik Tehlikeler, Bulaşanlar, Gıda Katkı Maddeleri, Gıda Olarak Kullanılabilecek Bitkiler ve Gıdayla Temas Eden Madde ve Malzemeler adıyla 7 bilimsel komisyon kuruldu. Komisyonlar tarafından bugüne kadar 143 bilimsel görüş oluşturuldu, 9 kılavuz hazırlandı.
Bakan Kirişci: OECD'nin gündemi bizdik
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Geçtiğimiz gün Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü’nün (OECD) Paris’teki toplantısında ‘Tahıl Koridoru’nun, Cumhurbaşkanımızın girişimleriyle yeniden açılıp, sevkiyatın devam etmesi konuşuldu. OECD’nin gündemi bizdik. Cumhurbaşkanımızın dirayetli duruşundan kaynaklı, dünyanın konuştuğu bir ülke vardı” dedi.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) kapsamında Tufanbeyli ilçesine kurulacak ‘Yöresel ürün pazar yeri’nin temel atma töreni ve bir dizi etkinliğe katılmak üzere Adana’ya geldi. Bakan Kirişci, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü dolayısıyla Devlet Su İşleri Tesisleri’nde düzenlenen lansmanda sivil toplum kuruluşlarının yetkilileriyle bir araya geldi. Bakan Kirişci’ye Adana Valisi Süleyman Elban ve milletvekilleri eşlik etti.
Programda konuşan Bakan Kirişci, şehir olarak böyle birlikteliklere ihtiyaç olduğunu kaydederek, “1978 yılında bu şehre üniversite eğitimi için gelmiş ve her şeyini bu şehre borçlu biri olarak, kabinede bir üye olmaktan büyük memnuniyet duyuyorum. Artık ülkeler değil, şehirler, hatta ilçeler yarışıyor. Biz kendi teşvik uygulamalarımızı da ilçeler düzeyine indirdik. Türkiye, inşallah gelecek yıl Cumhuriyet’in 100’üncü yılını kutluyor olacak. Ben 68 değil, 78 kuşağıyım. Çukurova Üniversitesi’nde okurken ya kaldığımız ev ya da bindiğimiz servisimiz taranırdı. Bunları yaşamış bir kuşak olarak, bizim enerjimizi başka alanlarda heba ettiklerini gördük. Artık inovatif düşünen, gençlik dinamizmiyle bu ülke ve dünya için bir şeyler yapmaya çalışan bir kuşak ortaya çıktı. Elimizdeki manivelaları iyi kullanırsak, ülkemizin önü açık. Çünkü bu ülkede üretmek isteyen bireyler, onlara destek olmak isteyen de bir iktidar var. Türkiye’yi bir dünya markası yapmak isteyen bir Cumhurbaşkanımız var” diye konuştu.
‘TÜRKİYE, DÜNYANIN KONUŞTUĞU BİR ÜLKE’
Gelecek yılın ardından ‘Türkiye Yüzyılı’ olarak adlandırdıkları döneme gireceklerini belirten Bakan Kirişci, şunları söyledi:
“Artık küresel bir oyuncu haline gelmiş bir Türkiye var. Siyasi görüşlerimiz, etnik ve mezhep farklılıklarımızı bir zenginlik olarak görüyoruz. Ancak ortak noktamız, ülkenin geleceği ve refahı olmalıdır. Ukrayna’nın elinde 35 milyon ton civarında mısır, soya, ayçiçek yağı gibi ihraç edemedikleri ürünler vardı. Bugün baktığımızda 431 gemi, ‘Tahıl Koridoru’ndan geçerek 10,1 milyon ton ürünü dünyaya ulaştırmış oldu. Bu ürünlerin yüzde 61’i Avrupa ülkelerine, yüzde 21’i Asya ülkelerine, yüzde 13’ü Afrika ülkelerine gönderildi ve piyasaya girdi. Bu gelişim, moderatör görevi üstlenen bir Türkiye ve Cumhurbaşkanımız olmasaydı, olmazdı. Geçtiğimiz gün OECD’nin Paris’te toplantısı vardı. Orada Tahıl Koridoru’nun, Cumhurbaşkanımızın girişimleriyle yeniden açılıp, sevkiyatın devam etmesi konuşuldu. OECD’nin gündemi bizdik. Cumhurbaşkanımızın dirayetli duruşundan kaynaklı, dünyanın konuştuğu bir ülke vardı.”
‘TÜRKİYE, DEĞİŞİM VE DÖNÜŞÜM YAŞIYOR’
Türkiye’nin büyük bir değişim ve dönüşüm yaşadığını kaydeden Bakan Kirişci, “Biz bu gelişimi Adanalılar olarak iyi değerlendirmek durumundayız. Bazen geriden gelmek avantajdır. Elektrikli otomobil serüveninde yaya ve geride kalmadık. Onu da yakalayıp, mart ayında da vatandaşımızın hizmetine sunacağız. Bununla ne kadar iftihar etsek azdır. Buna benzer girişimlerimiz de devam ediyor. Geçtiğimiz gün Ukrayna tarım bakanıyla telefonda görüştüm. Bana ‘Sığınaktayım ama dışarıdakiler sizin ‘Bayraktar’ınız sayesinde rahatlar’ dedi. Bunlar duygulandıran şeyler” dedi.
Adana’yı geçmişin iddialı şehri olarak nitelendiren Bakan Kirişci, kentin gelişimine katkı sunma konusunda daha iyisini yapmak için gayret ve çaba göstereceklerini söyledi.
‘AVRUPADA EN ÇOK AĞAÇLANDIRMA YAPAN 1’İNCİ ÜLKEYİZ’
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü etkinlikleriyle ilgili Devlet Su İşleri (DSİ) Tesisleri’nde açıklamalarda bulundu.
En çok ağaçlandırma yapan ülkeler arasında Türkiye’nin Avrupa’da 1’inci, dünyada ise 4’üncü sırada yer aldığını söyleyen Bakan Kirişci, “Ormanlarımızın korunması ve geliştirilmesi, sağlıklı bir toplumun sağlıklı bir çevre oluşturmaktan geçtiği düşüncesiyle, geleceğimizin emaneti evlatlarımıza yeşil bir doğa bırakmak için çalışıyoruz. Orman teşkilatımız, 1839 yılından beri orman ve orman kaynaklarımızı koruyarak yönetmektedir. Dünya orman varlığı sıralamasında 2015 yılında 46’ncıyken, bu yıl 27’nci sıraya yükseldik. Son 20 yılda 5,7 milyon hektar alanda çalışma yaparak, 6 milyar fidanı toprakla buluşturduk. Aynı zamanda orman alanlarımızı 20,8 milyon hektardan, 23,1 milyon hektara çıkardık. Amacımız, orman alanlarımızı 23,4 milyon hektara ulaşmaktır” dedi.
Bakan Kirişci: OECDnin gündemi bizdik
‘TÜRKİYE YÜZYILINA NEFES’ TEMASI
Bakan Kirişci, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, 2023 yılını ‘Türkiye Yüzyılı’ vizyonu olarak açıkladığını ve bakanlık olarak bu doğrultuda çalışmalarını güncellediklerini kaydederek, “Artık bölgemize ve dünyaya söyleyecek daha çok sözümüz var. Türkiye Yüzyılı, tarım ve ormancılığın da yüzyılı olacaktır. Bu bağlamda 11 Kasım Milli Ağaçlandırma Günü’nü, geleceğe karşı sorumluluğumuzu hatırlatma günü olarak gördüğümüzü söylemek isterim. Önceki yıllarda farklı başlıklar altında gerçekleştirdiğimiz bu günü, bu yılki temasını ‘Türkiye Yüzyılına Nefes’ olarak belirledik. Bu yıl 7’den 77’ye tüm vatandaşlarımızın dikeceği milyonlarca fidan, Türkiye’nin yeni yüzyılına nefes olacaktır” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN SEMERKANT’TA FİDAN DİKECEK
Etkinlikler kapsamında Orman Genel Müdürlüğü aracılığıyla 81 ilde bin 123 noktada düzenlenecek etkinliklerde on milyonlarca fidanın toprakla buluşturulacağını belirten Bakan Kirişci, “İlk etkinliğimizi, Atatürk Orman Çiftliği’ndeki Ankara Millet Ormanı’nda gerçekleştireceğiz. Çok yakında vatandaşımızın kullanımına açılacak olan bu ormanda hiçbir ticari işletme yer almayacak; sadece yürüme ve bisiklet parkurları yerleştirilecektir. Ankaralıların nefes alıp, tazeleneceği bir yeşil alan olarak tasarlandı. Bu alanda da 100 bin fidan dikerek, dev bir yüzyıla atıfta bulunacağız. Özbekistan’da Türk Devletleri Teşkilatı Organizasyonu’nun 11 Kasım’da düzenlenecek olması da güzel bir tevafuk olacak. Cumhurbaşkanımız da Türkiye’deki etkinliklerle eş zamanlı olarak Semerkant’ta fidan dikerek, programımıza katkıda bulunacak” dedi.
‘TARIM VE ORMAN GENÇLİK KONSEYİ’Nİ KURACAĞIZ’
Orman köylülerinin desteklenmesini ön planda tuttuklarına değinen Bakan Kirişci, “Orman köylülerinin desteklenmesi kapsamında 96 milyon TL olan hibe rakamını, bu yıl 400 milyon TL’ye yükselttik ve 12 bin ailenin yararlanmasını sağladık. Bu rakamı 1 milyar TL’ye yükseltmeyi amaçlıyoruz. Avrupa’nın en genç nüfusuna sahip ülkeyiz. Bu nedenle gençlik bizim geleceğimiz, gençlik bizim her şeyimizdir. İnşallah gençliğin dinamizmi ve vizyonundan faydalanmak amacıyla da ‘Tarım ve Orman Gençlik Konseyi’ni kuracağız. Bunu ilk kez buradan açıklıyorum. Onların dinamizmi ve inovatif düşüncelerinden yararlanmış olacağız. Bu konuyla ilgili çalışmalarımızı da önümüzdeki günlerde kamuoyuyla paylaşacağız” diye konuştu.
‘VATANDAŞIMIZI FİDAN DİKMEYE DAVET EDİYORUM’
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, 11 Kasım’ı ‘Milli Ağaçlandırma Günü’ olarak ilan etmesiyle 2019 yılından bu yana fidan dikme etkinlikleri düzenlendiğini kaydeden Bakan Kirişci, “Daha yeşil bir Türkiye, daha yeşil bir dünya gayesiyle çalışıyoruz ve bu çalışmalarımıza da devam edeceğiz. 2019 yılındaki ilk etkinliğimizde geleceğe nefes olmak için ilk fidanlarımızı toprakla buluşturduk. Türkiye Cumhuriyeti’nin 2’nci yüzyılında, dünyanın parmakla gösterdiği ülkeler arasında gösterileceğinden hiçbir kuşkumuz yok. Tüm vatandaşlarımızı 11 Kasım’da etkinlik alanlarında fidan dikmeye davet ediyorum” dedi.
Bakan Kirişci: OECDnin gündemi bizdik
BAKAN KİRİŞCİ KONFERANSTA KONUŞTU
Tarım Ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Tufanbeyli ilçesinde yapılan Yöresel Ürün Pazar Yeri Temel Atma Töreni’ne video konferansla katıldı. Burada konuşan Bakan Kirişci, Uluslararası Tarımsal Kalkınma Fonu (IFAD) çerçevesinde başlatılan ‘Kırsal Dezavantajlı Alanlar Kalkınma Projesi’ kapsamında Adana, Mersin, Osmaniye, Bartın, Kastamonu, Sinop, Kahramanmaraş ve Çankırı’da çalışmalar yürüttüklerini söyledi.
Bakan Kirişci: OECDnin gündemi bizdik
‘ÜRETİCİLERE 25 MİLYON TL HİBE’
Bakan Kirişci, “Üreticilerimize yaklaşık 25 milyon TL tutarında hibe desteğimiz söz konusu. Yazan için kalem esas ise üreticimiz için de alet ve ekipman çok önemlidir. Bu hibelerimiz bu manada değerlendirilmelidir. Göçerlerimize 197 çadır dağıtılacak. Onlara ne kadar destek olsak azdır. Çünkü hepimiz kentte sefa sürdüğü zamanlarda; onlar hayvanları ile hemhal olup, dağ bayır dolaşıyor. Dağıtacağımız çadırlar 45 metrekare genişliğinde, 510 vat güneş enerjisi sistemi ve buzdolabını da içeriyor. Kentteki konforu bir nebze de olsa dağ başına taşımış olacak. Bu projenin maliyeti 10 milyon TL oldu” dedi.
Bakan Kirişci: OECDnin gündemi bizdik
’13 MİLYON TL’LİK YATIRIM’
Kadınlara pozitif ayrımcılık yapacaklarını ifade eden Kirişci, “Tufanbeyli’deki yatırımda 13 milyon TL’lik maliyetli ile bin 500 kişinin istihdamına katkı sunacak. Kadınlara da pozitif ayrımcılık yapacağız ve bu sayının 800’ünü onlara sağlayacağız. İnşallah oradaki pazar yeri de 450 günlük bir süre zarfında tamamlanacak” diye konuştu.
Bakan Kirişci: OECDnin gündemi bizdik ‘517 BİN ÇKS KAYDI YAPILDI’
Üreticilerin her zaman yanında olduklarını belirten Kirişci, şunları söyledi:
“Bu yıl Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) aracılığıyla yürüttüğümüz alım çalışmasında 6,2 milyon ton arpa aldık. Bunun yanı sıra mısır, çay, fındık ve üzüm de alarak üreticilerimize desteğimizi sürdürdük. Desteklerimiz, 2022 yılı itibarıyla 40 milyar liraya yaklaştı. Eskiden çiftçiye destekler, mahsulden 1 yıl sonra yapılıyordu. Cumhurbaşkanımızın desteği, yaptığımız düzenlemelerle birlikte bu süreyi enflasyon ortamına rağmen 6 ay öne çektik. Üstüne üstlük çiftçimize sağlanan 100 bin liralık ve 0 faizli kredinin limitini de 200 bin liraya çıkardık. Bunun yarısını Ziraat Bankası kartına mazot ve gübre alımında kullanılmak üzere tanımladık. Ayrıca 1 Ekim itibarıyla; hepimizi yoran bir uygulama olan Çiftçi Kayıt Sistemi’ni (ÇKS) e-Devlet’e taşıdık. Dün itibarıyla ÇKS kayıt sayısı 517 bine ulaştı.”
Tarım Fuarında Manisa Büyükşehir Belediyesi standına yoğun ilgi
Uluslararası Manisa Tarım ve Hayvancılık Fuarında Manisa Büyükşehir Belediyesinin standına da büyük ilgi gösteren vatandaşlar, kırsala yönelik projeleri hakkında bilgi sahibi oldu.
Manisa Büyükşehir Belediyesinin standının da yer aldığı TeknoTarım’22 16. Uluslararası Manisa Tarım ve Hayvancılık Fuarı, yoğun ziyaretçi akınına uğradı. Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Öztozlu, Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta, Manisa Büyükşehir Belediyesinin standını ziyaret ederek, standa gelen vatandaşlarla tek tek ilgilendi. Ziyaretçilere Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün’ün selamlarını ileten ve Büyükşehir Belediyesinin tarımsal ve kırsal kalkınmaya yönelik hizmetlerini anlatan Genel Sekreter Yardımcısı Ali Öztozlu, yapılan destekler ve geliştirilen projelerle üreticinin yüzünü güldürdüklerini söyledi.
Manisa Tarım ve Hayvancılık Fuarı gibi önemli bir organizasyonda yer alarak, Manisa Büyükşehir Belediyesinin daha fazla üreticiye ulaşmasını amaçladıklarını belirten Genel Sekreter Yardımcısı Öztozlu, “Başkanımız Cengiz Ergün öncülüğünde tarımsal ve kırsal kalkınmaya önemli destekler verdik ve vermeye devam ediyoruz. Bu desteklerimizi verirken, daha fazla çiftçimize ulaşmak için bu fuar oldukça önemli. Üreticilerimizin de standımıza gösterdiği yoğun ilgi, yaptığımız işlerin doğruluğunu gösterir nitelikte. O açıdan fuarın düzenlenmesinde emeği geçenleri kutluyor, standımıza gösterdikleri ilgi nedeniyle de üreticilerimize ve vatandaşlarımıza teşekkür ediyoruz” dedi.
16’ncısı düzenlenen Uluslararası Manisa Tarım ve Hayvancılık Fuarı’nda stant açarak, ilk gününden itibaren fuarın açılmasına sağladıkları destekle de kurumsal olarak fuarda yer aldıklarını belirten Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta da, “Her yıl stant da açarak desteğimizi sürdürüyoruz. Fuarlar, tarım için önemli organizasyonlardır. Üreticiyle teknolojiyi buluşturan mekanlardır. Bize de Büyükşehir Belediyesi olarak hem yaptığımız çalışmalarımızı bölge halkımıza tanıtmak hem de çiftçimize sağladığımız desteklerin bilinirliğini arttırmak için imkan sağlıyor. Zaman zaman onları standımızda misafir ederek, çalışmalarla ilgili istişarelerde bulunmak fırsatı da veriyor. Bu anlamda verimli geçiyor. Özellikle hafta sonu olması nedeniyle ziyaretçi katılımı da oldukça yoğun. Bu sene firma katılımı da çok üst düzeyde. Geçmiş yıllara nazaran makine üreticileri, makine pazarlayıcı firmalardan ciddi bir katılım var. Şu ana kadar oldukça verimli ve faydalı bir fuar geçiriyoruz diyebiliriz” dedi.
Büyükşehir standını ziyaret eden üreticilere ve vatandaşlara verilen bilgilerin yanında bazı hediyeler de takdim edildiğini belirten Daire Başkanı Usta, “Standımıza gelen vatandaşlarımıza her yıl olmazsa olmazımız diyoruz, Manisa’nın kuru üzümünü ikram ediyoruz. İl dışından da ziyaretçiler geliyor buraya. Onlara karınca kararınca, ağızları tatlansın diyerek kuru üzüm ikramımız var. Bunun yanında kadın ziyaretçilerimize üzüm sepeti ve çanta hediye ediyoruz. Standımıza gelen çiftçilerimize önemli bir hediye daha veriyoruz. Zirai mücadelede üreticilerimizin zarar görmemesi için kimyasala maruz kalmaması için çiftçimize ilaçlamada kullanmak üzere maske, yüz ve göze gelecek teması önlemek amacıyla ilaçlama gözlüğü ve tulumdan oluşan kit hediye ediyoruz. Amacımız, ilaçlama esnasında bu tür malzemelerin kullanılmasını teşvik etmek ve buna dikkat çekmektir. Büyükşehir Belediye Başkanımız Cengiz Ergün’ün selamıyla birlikte bu ürünleri vatandaşlarımıza hediye ediyoruz” diye konuştu.
Kocaeli'de kurulan "tarımsal kalkınma tesisi" üretime değer katacak
Derince’de belediye tarafından kurulan mısır kurutma, süt pastörizasyon, aspir yağı işleme ve değerlendirme tesisiyle tarım ve hayvancılığa katkı sunacak.
İlçede yaklaşık 6 dönümlük alanda bu yıl inşa edilen tesis, tarımsal kalkınma hamlesi olarak önem kazandı. Tesiste, ilçede yetiştirilen mısırın kurutma işleminin yanı sıra belediyenin verdiği aspir tohumu desteğiyle ekimi yapılan ürünün de yağı işlenecek.
“Tarım işleme” niteliği taşıyacak merkezde yapılacak işlemlerle bölgede aspir ekimi yapan çiftçinin ürettiği ürünün tamamını almayı hedefleyen belediye, istihdama da katkı verecek.
Belediye, yerel halktan aldığı sütü de tesislerde pastörize ederek, bünyesinde bulunan Çenesuyu bayilerinde satışa sunacak.
Bölgede hasat edilen mısırın kurutulmasına başlanılan tesisin, diğer bölümleriyle gelecek yıl içerisinde tam kapasite çalışması planlanıyor.
– “Tesisi üreticilerin ihtiyaçlarını karşılamak için yaptık”
Derince Belediye Başkanı Zeki Aygün, AA muhabirine, tesisi bölgedeki üreticilerin ihtiyaçlarını karşılamak için yaptıklarını söyledi.
Tesiste 5 tonluk süt pastörizasyon sisteminin olduğunu aktaran Aygün, “Burada bireysel süt üreticilerinin sütlerini alıp değerlendirip onları pastörize edip Derince ve Kocaeli halkına Çenesuyu üzerinden sunacağız. Dolayısıyla Çenesuyu bayilerinden su satın almak isteyen, aynı zamanda 3 veya 5 litrelik süt alabilecek.” dedi.
Aygün, tesiste ürünlerin daha hijyenik bir ortamda işleneceğine işaret ederek, süt üreticilerinin de sütlerini daha stabil şekilde değerlendirebileceğini kaydetti.
Tesiste bölge insanına istihdam imkanı da sağlanacağını dile getiren Aygün, “Burada bir de 300 litrelik aspir yağı tesisimiz var. Bölge, tarım alanı olduğu için aspiri de burada ekip aspirin yağını almaya çalışıyoruz. Bölgede 5 bin ton mısır üretiliyor. Bunu kurutmak için Adapazarı’na götürüyorlardı. Üreticileri bu nakliyeden kurtarıp burada mısır kurutma işlemini yapıyoruz. Silolarımızda mısırı saklayıp insanların istediği gibi daha rahat bu ürünü satmasını ve değerlendirmesini sağlamaya çalışacağız. Amacımız bölgedeki çiftçilerimizin ürünlerini daha ekonomik, onları mutlu edecek şartlarda değerlendirmesini sağlamak. Bir de bölge insanımızın, gençlerin istihdamını sağlamak. Biz de bunu yaptık.” diye konuştu.
– “Amacımız para kazanmak değil, çiftçiyi destelemek”
Aygün, üretimini yapacakları aspir yağının sağlık açısından önemine değinerek, Türkiye’deki sıvı yağ üretimine katkı sağlamak istediklerini kaydetti.
İlçenin tarım alanlarında aspirin ekileceğini ve tesiste ürünün yağının çıkarılacağını anlatan Aygün, şöyle devam etti:
“Aspir yağı üretim bölümü günlük 300 litre kapasiteli olarak planladık. Dolayısıyla günlük 300 litre kapasiteyi elde etmek için en az 1 ton civarında tohum ezmeniz lazım. Dolayısıyla bu da 365 günü 250 gün çalışma günü olarak değerlendirirseniz normalde 250 ton civarında tohum almanız gerekiyor. Tabii burada bütün araziyi aspir ektirmeniz mümkün değil çünkü bir yerde nadaslı şekilde ekmek gerekiyor. Her yıl da aynı ürünü ekemezsiniz ama Anadolu’nun her yerinden aspiri temin etmek için çalışacağız.”
Aygün, bölgede aspir ekmek isteyen çiftçilere tohum desteği sağladıklarını belirterek, yağını satın alma garantisini de verdilerini söyledi.
Gıdanın önemine işaret eden Aygün, amaçlarının para kazanmak değil, çiftçiyi destelemek olduğunu vurguladı.
'Kusursuz kulak' Bager'e TÜBİTAK'tan ödül
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığınca, Diyarbakır’da düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Final Yarışması’nda genç bilim insanlarının projeleri ödüllendirildi. Yarışmaya, ‘Engelsiz Astronomi Sözlüğü’ projesiyle katılan ‘kusursuz kulak’ Bager Çalışıcı ve arkadaşları da teşvik ödülü aldı.
TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) tarafından düzenlenen Ortaokul Öğrencileri Araştırma Projeleri Final Yarışması’nda geleceğin bilim insanları ödüllerine kavuştu.
Çeşitli üniversitelerde öğretim üyeliği yapan akademisyenlerden oluşan jüri; ekolojik denge, gıda güvenliği, tarım ve hayvancılık teknolojileri, dijital dönüşüm gibi araştırma projelerini değerlendirdi.
‘Kusursuz kulak’ Bager ve arkadaşlarına ödül
57 ilden 336 öğrencinin 180 projesinin kıyasıya mücadele ettiği yarışmada Muşlu Bager Çalışcı ve arkadaşları “Engelsiz Astronomi Sözlüğü” Projesi ile teşvik ödülü aldı.
Çalışcı, “Astronominin konusunu görme engellilere anlatmak için bir sözlük. Ben de bu sözlük sayesinde gökyüzünü zihnimde canlandırabiliyorum” dedi.
‘Kusursuz kulak’ Bager’e TÜBİTAK’tan ödül
Doğuştan görme engelli olan Bager Çalışcı, aynı zamanda Beethoven hayranı bir piyanist.
Çalışcı, müzikte ‘kusursuz kulak’ olarak adlandırılan bir müzik tonunun perdesini bir referans perdesi kullanmadan tanımlayabilme yeteneğine sahip. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gelecekte ünlü bir piyanist olmak isteyen Çalışcı’ya geçen sene akustik bir piyano hediye etmişti.
`Kusursuz kulak` Bager, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gönderdiği piyanoyla beste yapıyor
Finalde yarışan projeler arasında giyilebilir teknolojiler, sağlık ve biyomedikal cihaz teknolojileri, afet yönetimi, havacılık ve uzay ve sürdürülebilir kalkınma gibi temalar da dikkat çekti.
Yarışmanın ödül töreni, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Sezai Karakoç Kültür ve Kongre Merkezi’nde yapıldı. Törene; Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, BİDEB Başkanı Prof. Dr. Ömer Faruk Ursavaş, Diyarbakır Vali Yardımcısı Murat Yıldız, Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürü Murat Küçükali’nin yanı sıra yarışmacı öğrenciler, öğretmenleri ve aileleri katıldı.
Yarışmada 10 proje birincilik, 20 proje ikincilik, 30 proje üçüncülük, 30 proje de teşvik ödülü aldı. Antalya 3, Samsun, Rize, Balıkesir, Denizli, Adana, Hatay ve Manisa birincilik kazanan iller oldu.
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Kacır ile TÜBİTAK Başkanı Mandal, başarılı projelere ödüllerini verdi.
‘Kusursuz kulak’ Bager’e TÜBİTAK’tan ödül
Veri güvenliği projesiyle birinci oldu
Yarışmaya Denizli’den katılan 15 yaşındaki Hilal Keskin, matematik alanında “Pisagor Üçlülerinden Denklemlere Rasyonel Kriptografi” araştırması ile birincilik ödüllerinden birinin sahibi oldu.
Projesini anlatan Keskin, “Günümüzdeki veri aktarımından çıkan sorunların çözümünün bir parçası olabilmek için bir şifreleme algoritması geliştirdim. Günlük hayatta kullandığımız mesajlaşma uygulamalarında bile bu arka planda çalışan bir işlev, verileri gizlemek. Eğer bunun kodunu yazabilirsek ki; ben de bunun için çalışmalarımı sürdüreceğim; günlük hayatta verileri güvenli bir şekilde aktarabilmemize çok büyük yararı olacağını düşünüyorum” dedi.
‘Kusursuz kulak’ Bager’e TÜBİTAK’tan ödül
Görme engelliler için sanal asistan
14 yaşındaki Eylül Çiftçi ile Ege Arslan, “Görme engelli öğrencilerin okul içi bağımsız hareket becerisini artırmaya yönelik sanal asistan destekli artırılmış gerçeklik uygulaması tasarımı” projesiyle yazılım alanında birincilik ödülü aldı.
Eylül, projenin hikayesini şöyle anlattı:
“Bizim bir görme engelli arkadaşımız var, biz onunla 4 yıldır aynı sınıftayız, ona hep yardım eden kişi biz oluyorduk. Acaba onun bunu kendi kendine yapabilmesi nasıl olur diye düşündük ve bu projeyi yaptık. Biz bir mobil uygulama tasarladık. Uygulama kapalı ortam navigasyon sistemi, adı Adım Adım Gelecek. Bu sayede görme engelli arkadaşımızın gidebileceği yerler var en sık kullandığı yerler. Sesli bildirimler alıyor, sağa dön sola dön gibi. Bizim görme engelli arkadaşımız da denedi, böylelikle hareket edebiliyor.”
‘Kusursuz kulak’ Bager’e TÜBİTAK’tan ödül
Kendini temizleyen maske
Yarışmaya Muş’tan katılan 13 yaşındaki Reber Ülkü ile Efe Alikaya da, Mikro Plastik Üretmeyen, Biyobozunur, Kendini Temizleyebilen, Antimikrobiyal, COVID-19’u etkisizleştiren bakır sülfür nanoparçacıklı maske projesiyle biyoloji alanında teşvik ödülü aldı.
Reber Ülkü, geliştirdikleri maskede hiç bakteri üremediğini ifade ederken Efe Alikaya “Bizim maskemiz maskeye gelen virüsü de öldürdüğü için; elimize geçmesini de önlüyor, o yüzden vakalarda düşüş sağlayabilir” dedi.
Yarışmaya 31 bin öğrenci katıldı
Bu yıl yarışmaya 4 bin 583 okuldan 13 bin 585 erkek ve 17 bin 416 kız öğrenci olmak üzere toplam 31 bin öğrenci katıldı. 2021 yıla oranla başvurularda yüzde 53 oranında artış gerçekleşti. Öğrenciler, bu yıl toplamda 23 bin 968 proje başvurusu yaptı.
28-31 Mart 2022 tarihleri arasında Adana, Ankara, Bursa, Erzurum, İstanbul Asya, İstanbul Avrupa, İzmir, Kayseri, Konya, Malatya, Samsun, Van’da bölge finalleri sergisi düzenlendi.
Araköy ekmeği bu köyün geçim kaynağı
Gümüşhane’nin Kürtün ilçesine bağlı Araköy köyünde Ekmekçiler Mahallesi sakinleri, bir asra yakın süredir taş fırında ekmek yapıyor.
Uzun süre bozulmama özelliğine sahip coğrafi işaret belgeli Araköy Ekmeği siparişlere göre Türkiye’nin her tarafına gönderilebiliyor.
Yıllar önce taş fırında pişirilerek at sırtında Güvende, Kazıkbeli, Kadırga ve civar yaylalara götürülerek “Gara Ekmek” veya “Harç Ekmeği” adıyla satılan atadan kalma ekmekler Kürtün baraj gölünün kıyısında yer alan Araköy köyünde bir sektöre dönüşürken, Doğube Mahallesi’nin adı da ‘Ekmekçiler’ Mahallesi olarak değişti.
Araköy ekmeği bu köyün geçim kaynağı
Köyde hayvancılığın azalmasıyla birlikte geçim kaynağı tamamen Araköy ekmeği haline geldi. Ekmekçilik yapan ailelerde 7’den 70’e kadınından erkeğine herkes bu işle meşgul oluyor. Günün 24 saati bacası tüten fırınlar nedeniyle mahalle ve köy buram buram ekmek kokuyor.
Yaklaşık 100 yıllık ekşi maya, su, un ve tuz kullanılarak yapılan Araköy ekmeğinin her biri 4 kilogram gelirken, bir tanesi normal bir ailenin 7 günlük ekmek ihtiyacını karşılayabiliyor.
Bayatlamadan bir hafta durabilen ekmek ayrıca dolapta saklandığında bu süre 6 aya ulaşıyor. Odun ateşinde taş fırında pişirilen ekmekler Türkiye’nin dört bir tarafına hem yaş hem kuru olarak gönderiliyor.
Mekke’den Güney Kore’ye, ABD’den Almanya’ya kadar gönderilen ve 200 derecelik fırında yaklaşık 4 saat boyunca pişen ekmekler özellikle Doğu Karadeniz sahilindeki illerde yoğun olarak satılırken, Gümüşhane bölgesinde ise kuru ekmek diye tabir edilen el kırması peksimet şeklinde daha çok satılıyor.
Araköy ekmeği bu köyün geçim kaynağı
Köye gelen ziyaretçilerin köyün tamamının ekmek kokması nedeniyle şaşkınlık yaşadığını dile getiren 20 yıllık Araköy ekmeği ustası Ersoy Tozlu (36), “Burada dede mesleğimizi devam ettiriyoruz. 20 yıldır bu mesleği yapıyorum. Araköy ekmeği dedelerimizin zamanında hayvanlarla götürüp çarşıda sattığı ekmeklerdi. İlk önce kendi ihtiyaçlarını karşılayıp daha sonra bunun ticaretine başlamışlar. Ulaşım zor olduğu için hayvanlarla çarşıya götürerek sepetler içerisinde satmaya başlamışlar. O dönemden gelen bir gelenek oldu bizim için de. Köyümüzde hayvancılık yapanlar çok azaldı, bizim mahallemizin geçim kaynağı tamamen bu ekmeğe bağlı. Mahallenin adı da Ekmekçiler mahallesi. Ben Türkiye’nin birçok şehrine ekmek gönderiyorum. İstanbul’a, Bursa’ya, Zonguldak, Ankara, kargolarımız her tarafa gidiyor. Bu ekmek Mekke’ye kadar gitti, hacılar yanlarında götürdüler. Dışarıdan gelenler köyde ekmek kokusu olduğunu söylüyor. Çünkü sabah erkenden fırınlar yanıyor ve üretim başlıyor. Öğle saatlerine doğru daha da yoğun oluyor koku. Ben ömrüm yettiğince bu mesleği sürdüreceğim. Bu köy buram buram ekmek kokuyor, kokusunu alıp fırına gelip alanlar oluyor” dedi.
Teknelerle Mada Adası'na ulaşıp, hayvanları aşıladılar
Beyşehir Gölü içerisinde Türkiye’nin yerleşim yeri bulunan tek göl adası olan Mada’da yaşayanların hayvanları, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü’ne bağlı ekipler tarafından aşılanıp, küpelendi.
Isparta’da Şarkikaraağaç İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü hayvan sağlığı ekipleri, büyükbaş ve küçükbaş hayvanları aşılama ve küpeleme çalışmaları için teknelerle Mada Adası’na ulaştı. Beyşehir Gölü’ndeki 32 adanın en büyüğü olan, Gedikli köyüne bağlı Mada Adası’nda yaklaşık 30 hanede 180 kişi hayatını sürdürüyor.
Adada yaşayanlar geçimlerini balıkçılık, tarım ve hayvancılık ile sağlıyor. Adada 952 büyükbaş, 1200 küçükbaş hayvan bulunuyor.
Şarkikaraağaç Tarım ve Orman Müdürlüğü, hayvan sağlığı ve hayvan refahının korunmasının yanı sıra, hastalıkların önlenerek halk sağlığının korunması amacıyla, il genelinde hazırlanan plan, program ve projeleri uygulayarak, hayvan hastalık ve zararlılarına karşı koruyucu hizmetler yürütüyor.
Küpeleme çalışmaları ile yeni doğan hayvanlar kayıt altına alınarak kimliklendirilirken, çiftçilerin de devlet desteklerinden faydalanması sağlanıyor. Yılda en az 2 kez büyükbaş hayvanlara şap aşılama çalışması için, yine en az 2 kez küçükbaş hayvanlara PPR (Koyun Keçi Vebası) aşılama çalışması amacıyla adaya gidiliyor. Ayrıca her 3 ayda yeni doğan hayvanlara küpe takılıp, dişi hayvanlara Brusella aşıları yapılıyor.
AB'den Türkiye'ye tahıl anlaşması teşekkürü
Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Jossep Borrel, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na Karadeniz Tahıl Girişimi Anlaşması’nın devamındaki rolü nedeniyle Türkiye’ye teşekkür etti.
AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Jossep Borrell, Sir Bani Yas Forumu’na katılmak üzere geldiği Birleşik Arap Emirlikleri’nin (BAE) başkenti Abu Dabi’de Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile bir araya geldi. Görüşmenin ardından sosyal medya hesabından açıklama yapan Borrel, Bakan Çavuşoğlu ile görüştüklerini belirterek, “Türkiye’nin Karadeniz Tahıl Girişimi’ni destekleme, gıdanın silah olarak kullanılmasını önleme ve küresel gıda krizleriyle mücadele etmedeki rolü için teşekkür ettim. Ayrıca Doğu Akdeniz’deki durum gibi diğer endişe verici konular da ele alındı” ifadelerini kullandı.
Semt pazarında sebze fiyatları ne?
Havaların soğuması ile birlikte kış meyve ve sebzeleri de tezgahlarda yerini aldı. Peki, fiyatları ne durumda? CNN TÜRK muhabiri Buse Deviren ve kameraman Alper Öztürk, İstanbul Bağcılar’daki semt pazarındaki sebze ve meyve fiyatlarını inceledi. Detaylar haberimizde…
Tezgahlardaki fiyatlar şöyle:
SEBZE FİYATLARI
Kabak 20, domates 20, salatalık 15, karnabahar 20, patlıcan 20, köy biberi 20 TL.
MEYVE FİYATLARI
Elma, üzüm ve mandalinanın fiyatı 15-20 TL arasında. Muz, hurma, armut ve ejder meyvesi ise 25 TL.
