Afrika sıcakları tarıma son darbeyi vurdu
Son dönemde zirai don, fırtına, kuraklık ve su baskını gibi doğal afetlerin mağdur ettiği Çukurova çiftçisine son darbeyi Afrika sıcakları vurdu. Bölgede aşırı etkili olan sıcak hava, gece ve gündüz arasındaki büyük sıcaklık farkı nedeniyle özellikle narenciye ağaçları meyvelerini yere döktü.
Geçtiğimiz aylarda bölgede zirai don afeti dolayısıyla meyveye dönecek çiçeklerin döküldüğünü, ağaçların da kuruduğunu anımsatan CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut,
“Geçtiğimiz aylarda Adana dahil tüm Akdeniz bölgesinde çok ciddi zirai don afeti yaşandı. Sert çekirdekli meyve ve narenciye bahçelerinde çiçeğe dönmüş ağaçlar kurudu. TARSİM ise meyveyi sigorta kapsamında değerlendirip ağacı ve çiçeği hesaba katmayarak çiftçiyi mağdur etti.
Şimdi bölgemizde etkili olan Afrika sıcakları nedeniyle özellikle turunçgil ağaçlarında meyve dökümü yaşanıyor. Eksperler ise ‘normal döküm’ diye üreticiye zorluk çıkarıyor” dedi.
“TARSİM DERMAN OLMUYOR”
Çukurova Bölgesi’ndeki narenciye ekili tarımsal üretim alanlarında incelemelerde bulunan Ayhan Barut,
“Her yıl ülkemizin değişik bölgelerinde çok sayıda don, su baskını, fırtına, heyelan, aşırı kar yağışı, aşırı sıcak ve kuraklık gibi afetler yaşanıyor. Son 3 senedir Adana’da da aşırı yağış ve sıcak, don, dolu, su taşkını ve sel nedeniyle birçok ekili ve dikil tarım alanı zarar görmüş, tarımsal üretimimiz yara almış ve çiftçilerimiz mağdur olmuştur.
Ancak çiftçilerin zararının karşılanması için var olduğu söylenen Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) mağdur çiftçinin derdine derman olmuyor” diye konuştu.
“OLAN ÇİFTÇİYE OLDU”
Geçtiğimiz aylarda Adana dahil tüm Akdeniz bölgesinde çok ciddi zirai don afeti yaşandığına işaret eden Ayhan Barut,
“TARSİM kapsamında hasarın karşılanma noktasında üreticilerimiz; prosedürlerin zorluğu, bürokratik işlemlerin yarattığı güçlük ve eksperlerin gösterdiği tavır nedeniyle mağdur oldu.
Sert çekirdekli meyve ve narenciye bahçelerinde çiçeğe dönmüş ağaçlar kurudu. Bu çiçekler meyveye dönecekti. TARSİM ise meyveyi sigorta kapsamında değerlendirip ağacı ve çiçeği hesaba katmadı. Olan çiftçiye oldu” şeklinde konuştu.
AFRİKA SICAKLARI VURDU
Çukurova Bölgesi’nde bugünlerde etkili olan Afrika sıcaklarının yarattığı mağduriyeti dile getiren Ayhan Barut, şunları kaydetti:
“Şimdi bölgemizde etkili olan Afrika sıcakları nedeniyle özellikle turunçgil ağaçlarında sıcaklıktan kaynaklı epey meyve dökümü yaşanıyor. Eksperler ise ‘normal döküm’ diye üreticiye zorluk çıkarıyor. Sigorta sisteminin çiftçinin hasarını tam olarak karşılamaktan uzak olduğu ortada.
Bu uygulamada çiftçi için iyileştirme yapılmalı, kolaylık ve daha çok destek verilmeli. Ayrıca Çiftçi Kayıt Sistemi’ne kayıtlı olmayan, sigortadan yararlanamayan üreticilerimizin de sorunlarına çare bulunmalı. TARSİM’in daha işlevsel hale getirilmesi için yapısal düzenleme yapılmalı.”
Sürdürülebilir değil, onarıcı tarım!
Tasting Alaçatı 2022 için Çeşme’deyim. Bu yıl dördüncüsü düzenlenen bu platform başta gastronomi olmak üzere alanında uzmanları bir araya getiriyor.
Buradaki işletmelerin ev sahipliğinde 3 gün boyunca tadımlar, konuşmalar, workshop’lar, sunumlar, müzik ve sanat etkinlikleri yapılıyor.
Bu sene için belirlenen tema Toprağı Koru…
Bu çerçevede Tasting Alaçatı’ya katılan ilginç birinden bahsetmek isterim: Yasemin Kireç.
“Anadolu Meraları” adında bir sosyal girişimin genel koordinatörü.
Sürdürülebilirlik kavramı var ya…
Hani sürdürülebilir büyüme, sürdürülebilir turizm, sürdürülebilir tarım… Bu ekip bunun bu üst aşamasından bahsediyor: Onarıcı tarım. Şöyle açıklıyorlar yaptıkları işi ve felsefesini:
“Tarım, aslında insanın doğaya en büyük müdahalesi. Sürdürülebilirliğin ötesinde, yapılan bu büyük müdahaleyi onarmak gerekiyor. Eğer tarım tekniklerimizi değiştirebilirsek, toprağı onarıp doğanın eski haline dönmesini sağlayabiliriz.”
Yani bir taraftan tarım yaparken bir taraftan da toprağın kendini yenileyebilmesine imkân tanımak…
Bunun için öncelikle yerel üreticilerle işbirliği yapıyorlar.
Mesela Konya’da 100 dönüm arazi üzerinde devam eden “Lays Yenileyici Tarım Projesi”.
Oradaki patates üretiminin toprak üzerindeki yükünü azaltmaya çalışıyorlar. Bunun için yeşil gübreleme, uğurböceği, arı gibi yararlı böceklerden yararlanma, birbirini destekleyen yeni bitkiler dikip biyoçeşitliliği artırma gibi teknikler geliştiriyorlar. Bunları da üreticilerle paylaşıyorlar.
Yasemin, Türkiye’nin mera zengini olduğunu ama yanlış kullanımdan dolayı artık birçoğunda bitki kalmadığını anlatıyor.
Aşırı otlatmaya karşı, bitkilerin kendilerini toparlayabilmesi için bütüncül otlatma planları çıkarıp bunu yerel besicilere sunuyorlar.
Genç, yaptığı işten çok heyecan duyan ve bunu şevkle anlatan bir kadın. Zaten Tasting Alaçatı kapsamında bugün Alavya Otel’de bir konuşma da yapacak.
Putin: Tarım ürünleri ihracatını artırabiliriz
Rusya Devlet Başkanı Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Macron ve Almanya Başbakanı Scholz ile telefon görüşmesinde Rusya’nın Ukrayna ile diyalogu sürdürmeye hazır olduğunu söyledi. Putin ayrıca yaptırımlar hafifletilirse gübre ve tarım ürünleri ihracatını artırabilecekleri mesajını verdi
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron ve Almanya Başbakanı Olaf Scholz ile görüşmesinde, Rusya’nın Karadeniz limanlarındaki Ukrayna tahılının ihracatı da dahil engelsiz tahıl ihracatına hazır olduklarını ancak bunun için Rusya’ya yönelik ilgili yaptırımların kaldırılmasını gerektirdiğini söyledi.
Kremlin Sarayı’ndan yapılan açıklamaya göre, Putin, Macron ve Scholz ile yaptığı telefon görüşmesinde Ukrayna’daki durumun güncel yönleri hakkında derinlemesine görüş alışverişinde bulundu.
Putin, Ukrayna’daki “özel askeri operasyon”a yönelik son gelişmelere ilişkin bilgi verirken, “Kiev’in kabahati nedeniyle” kesilen müzakerelerin yeniden başlamasına Rusya’nın açık olduğunu ifade etti.
Batı’nın Ukrayna’ya devam ettirdiği silah sevkiyatının tehlikeli olduğuna dikkati çeken Putin, bu bağlamda durumun daha da istikrarsızlaşacağını ve insani krizin ağırlaşacağını belirtti.
Küresel gıda güvenliğinin sağlanmasıyla ilgili durumun da detaylıca ele alındığı görüşmede Putin, Batılı ülkelerin hatalı ekonomik ve mali politikalarının yanı sıra uyguladıkları Rus karşıtı yaptırımların sonucu olarak gıda tedarikindeki zorlukların gerçek nedenlerini somut verilere dayanarak açıkladı.
Putin, “Rusya kendi adına, Karadeniz limanlarından Ukrayna tahılının ihracatı da dahil olmak üzere engelsiz tahıl ihracatı için seçenekler bulmaya yardım etmeye hazır. Rus gübreleri ve tarım ürünleri arzındaki artış, küresel gıda pazarındaki gerilimin azalmasına da yardımcı olacak ve bu da elbette ilgili yaptırım kısıtlamalarının kaldırılmasını gerektirecek.” ifadelerini kullandı.
2022 Yılı “Lider Çocuk Tarım Kampı” Yapıldı
Bakanlığımızca her yıl 4. Sınıf öğrencilerine hayatın merkezinde tarım, tarımın merkezinde çocuk ilkesinden yola çıkarak doğa bilinci ve çevre farkındalığını kazandırmak, tarımla buluşmalarını sağlamak, tarladan sofraya gıda üretim teknolojileri ve gıda güvenirliliği hakkında bilgi vermek amacıyla ” Lider Çocuk Tarım Kampı” etkinliği bu yılda düzenlendi.
İlimizde düzenlenen etkinlik Edirne Merkez Kurtuluş İlkokulu 4. Sınıf öğrencilerinin (31 öğrenci) katılımıyla 3 gün süreyle gerçekleştirildi.
Kamp programının teması ”Uluslararası Geleneksel Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği” olarak belirlenmiş olup bu kapsamda; öğrencilerin balıkçılık ve su ürünleri konularında ilgilerini arttırmak ve farkındalık yaratmak amacıyla su ürünlerini ve su kaynaklarını tanıtmak, su ürünleri tüketiminin beslenmemizdeki önemi, yörelerine özgü türleri tanımaları, kaybolmakta olan türlere karşı doğa ve çevre bilincinin geliştirilmesi konularında eğitim verilmesi hedeflenmiştir.
3 gün süren “Lider Çocuk Tarım Kampı” etkinliği kapsamında öncelikle İl Müdürlüğümüz Su Ürünleri ve Yetiştiriciliği Şube Müdürlüğünde görevli Mühendislerimizden Yeliz Tefek ASLAN tarafından ” Uluslararası Geleneksel Balıkçılık ve Su Ürünleri Yetiştiriciliği” konusunda bilgilendirme sunumları yapılarak personellerimizce balık çeşitlerimiz tanıtıldı. Doğa bilinci için farkındalık yaratmak amacıyla Edirne Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü personelleri eşliğinde Doğa Bilinci sunumu ve çöp toplama etkinliği ile Tema Vakfı İl Temsilcisi Sınıf Öğretmeni Şirin ÇOĞAL tarafından “Sıfır Atık” konusunda eğitimler verildi. Öğrencilerimize İlimizin önde gelen müzeleri Edirne Balkan Tarihi Müzesi ve Hasan Ali Yücel Çocuk Müzesi ziyaretleri gerçekleştirildi ve eğitmenlerimiz eşliğinde bilgiler verildi. Etkinliğimizin son gününde ise Öğrencilerimize hayvan sevgisini aşılamak ve hayvancılığı tanıtmak amacıyla küçükbaş hayvan işletmesi ziyareti yapılarak, bu konuda bilgilendirme yapıldı.
Etkinliğimizin sonunda öğrencilerimiz İl Müdürümüz Sayın Atilla BAYAZIT tarafından İl Müdürlüğümüzde ağırlandı. Lider Çocuk Tarım Kampı etkinliğimiz İl Müdürümüz ile öğrencilerimizin birlikte günün anısına pasta kesmesi ve katılan tüm öğrencilerimize, katılım sertifikaları ve hediyelerinin takdimi sonrasında son buldu.
Siverek'te ilk hasat başladı
Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde çiftçiler, sonbahar aylarında ektikleri ve bin bir zahmetle yetiştirdikleri mercimeklerinin ilk hasatlarını toplamaya başladı.
Genellikle mayıs ayının son haftası ile haziran ayının ilk haftası olan kısımda biçme noktasına gelen kırmızı mercimek hasadı için işçiler tarlalarda sıra sıra dizilmeye başladı.
Yüksek protein içeriğiyle beslenme rutinlerinde önemli yer edinen ve kurak bölgelerde, ekim nöbeti uygulamasıyla beraber yetiştirilen mercimek, bu sayede hem çiftçilerin hem de tarım işçilerinin yüzlerinin gülmesine neden oluyor.
Yağış Sonrası Meralar Hayvan Yetiştiricilerini Sevindirdi
Türkiye’nin önemli hayvancılık merkezlerinden Diyarbakır’da, besiciler son bir aydaki yağışlarla yeşile bürünen meralarda hayvanlarını otlatmanın sevincini yaşıyor.
Diyarbakır’da kış aylarında hayvanlarını ahır ve ağıllarda kuru ot, arpa, saman ile besleyen üreticiler, ilkbaharda havaların ısınmasıyla hayvanlarını meraya çıkardı.
Kentte bu yıl nisan ayının kurak geçmesi nedeniyle yeteri kadar gelişemeyen ancak mayıs ayında artan yağışlarla yeşeren meralar, hayvan sahiplerini sevindirdi.
Üreticiler, hayvanlarını yeşile bürünen meralarda otlatıyor. Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Ertan Atalar, ilin yaklaşık 2 milyon 800 bin büyük ve küçükbaş hayvan varlığıyla Türkiye`nin önemli hayvancılık merkezlerinden biri olduğunu söyledi. Meraların hayvanların beslenmesinde önemli bir yere sahip olduğunu aktaran Atalar, Diyarbakır`da 1041 mahallede meraların tüm tespit ve tahdit işlemlerini tamamladıklarını, kentin yaklaşık 1 milyon 468 bin dekar mera varlığına sahip olduğunu bildirdi. Her yıl meralarda çalışma yaptıklarını belirten Atalar, ot verimini ve kalitesini artırma adına mera ıslah projelerini hazırladıklarını, ot zayıflayan yerde mera bitkileri tohumunu serpip gübreleme yaptıklarını kaydetti.
Yağışlarla kuruyan otlar yeşerdi
Daha fazla ot elde etmek için çalıştıklarını aktaran Atalar, şöyle konuştu: “Nisan ayında yağışın olmaması hem bitkisel üretim hem de mera hayvancılığını olumsuz etkilemişti fakat son yağmurlarla beraber toparlanma süreci başladı ve iyi gelişmeler var. Meralarda kurumaya yüz tutan otlar canlanmaya, ot miktarı artmaya başladı. Buralardan beslenen hayvanların et ve süt verimini arttıracağı ve girdi maliyetlerinde de bir azalmaya vesile olacağı için çok olumlu gelişmeler sağladı. Son zamanlarda artan yağışlar tarım ve hayvancılıkta can suyu oldu. Bundan da çok mutluluk duyuyoruz. Meralardaki alan ne kadar geniş ve ne kadar ot üretimi fazla olursa çiftçilerin hayvancılık üretimindeki maliyetleri ciddi oranda azalacağı için karlılık artacak ve bu tüketiciye olumlu yansıyacaktır.”
Sur ilçesinde bağlı kırsal Karaçalı Mahallesinde büyükbaş hayvan besleyen Hüseyin Çelebi, çocukluğundan beri hayvancılıkla uğraştığını söyledi. Yağışlar öncesi merada ot kalmadığını, bu nedenle hayvanlarına saman ve yem vermek zorunda kaldığını aktaran Çelebi, “Yağmurlardan sonra otlar gelişti, şimdi hayvanlarımı meraya bırakıyorum. Yağmur yağdı, Allah`ın sofrası açıldı, hayvanlarımız bol bol yiyor. Hayvanlarımız doyuyor, biz de yem konusunda rahatladık. Artık hayvanlara yem vermiyoruz.” ifadelerini kullandı.
