15.11.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Aydın’da kontrolden çıkan kamyonet 20 metreden yuvarlandı: 2 ölü

Aydın’da kontrolden çıkan kamyonet 20 metreden yuvarlandı.

Aydın’da sebze yüklü kamyonet 20 metreden yuvarlandı. Kontrolden çıkarak 20 metreden yuvarlanan sebze yüklü kamyonetin sürücüsü Mustafa Yıldırım (70) ile yanındaki Mustafa Yalçınkaya (68) hayatını kaybetti.


20 METREDEN YUVARLANDI
Kaza, saat 08.30 sıralarında kırsal Bedirler Mahallesi Alakilise mevkisinde meydana geldi. Efeler ilçesi istikametinden Bahçearası Mahallesi’ndeki semt pazarında tezgah açmaya giden Mustafa Yıldırım (70) yönetimindeki 09 EP 338 plakalı sebze yüklü kamyonet, 20 metreden yuvarlandı.


Kazada sürücü Mustafa Yıldırım ve yanındaki Mustafa Yalçınkaya hayatını kaybetti. İhbarla kaza yerine sağlık ve jandarma ekipleri sevk edildi. Olay yeri incelemesinin ardından cenazeler Çine Devlet Hastanesi morguna kaldırıldı.

 

Jandarma kazayla ilgili soruşturma başlattı.

ABD'li bilim insanları açıkladı! Dünyanın en sağlıklı sebzesiymiş

ABD'li bilim insanları açıkladı! Dünyanın en sağlıklı sebzesiymiş

Sağlıklı bir ömür sürmek için tükettiğiniz besinleri özenle seçmeniz gerekir. Bir insanın gün içerisinde en az 5 defa sebze ve meyve tüketmesi Dünya Sağlık Örgütü tarafından tavsiye edilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü’nün bu tavsiyesini dikkate alan Amerikalı bilim insanları tarafından yapılan araştırma, dünyanın en sağlıklı sebze ve meyvelerinin hangileri olduğunu ortaya çıkardı. Bu araştırmadan elde edilen sonuçlara göre sebzelerin sahip olduğu potasyumun, lifin, kalsiyumun, proteinin, A, B12 ve D vitaminlerinin meyvelere göre çok yüksek olduğu kesinleşti. Bu araştırmadan elde edilen diğer bir sonuç ise insan sağlığına en faydalı sebzenin tere olduğu oldu. Terenin faydaları nelerdir, hangi organlara iyi gelir?, sıklıkla araştırılan bir konudur. İnsan sağlığına sayısız faydaları olan tere, Amerikalı bilim insanları tarafından sağlığa en faydalı sebze seçilerek liste başında yer aldı. Bir sebze türü olan terenin insan sağlığına ve organlarına faydaları ise şöyle sıralanabilir

KADIN HASTALIKLARINA İYİ GELİR

İçeriğindeki mineraller sayesinde kadınların adet döngüsüne düzenleyen tere, kadınlarda adet bozukluklarına çok iyi gelmektedir. Ayrıca bol miktarda içerdiği demir minerali ve protein ile bebeğini emziren annelerin sütünün artırmaktadır. Yine doğumun ardından terenin bol tüketilmesi birçok uzman tarafından annelere önerilir. Kanı temizlediği için iştahı açmakta oldukça etkili olan tere, kabızlık problemi yaşayanlarda da laksatif ve müshil olarak kullanılmaktadır. Kabızlık probleminden kısa süre içerisinde kurtulmak için tere tüketilmesi tavsiye edilir. Terenin tohumları ve balın karıştırılmasıyla hazırlanan kür ise dizanteri hastalığının tedavisinde oldukça etkilidir. Terenin tohumları tüketilmeden evvel suda kaynatılarak inceltilmelidir.

Aydın Büyükşehir Belediyesi, Yenipazar'da sebze fidesi dağıttı

Aydın Büyükşehir Belediyesi, Yenipazar ilçesinde ücretsiz fide dağıttı.

Aydın Büyükşehir Belediyesi’nin seralarında ata tohumlarından üretilen kışlık sebze fidelerinin dağıtımı yapıldı.

Yenipazar Belediye Meydanında yapılan fide dağıtımına, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanvekili Barış Altıntaş ile Yenipazar Belediye Başkanı Yüsran Erden de katıldı.

Erden, sebzelerin tohumlarını tekrar toprakla buluşturmalarını isteyerek, ata tohumlarına sahip çıkılmasını istedi.

Yer altı suyuna tropik meyve tehdidi

Tropikal meyvelerin üretimi için derin sondaj kuyuları açılıyor. Uzmanlara göre bu durum, yer altı su kaynaklarını tehdit ediyor.

Tropikal meyvelerin üretimi sırasında kullanılan su kaynakları,, tartışma konusu oldu.

Dr. Kesici “Biz tarımdaki bu şekilde tropikal ürünlerin mutlak suretle kısıtlama getirilmesi gerekir çünkü çok su isteyen bitkilerdir, tarımımızı iklimimize göre ayarlamamaız gerekir. Tropikal bitkilerin üretiminde üreticilerden de sorunlar geliyor kimisi bahçeleri söktüğünü kimisi artezyen kuyularının yetersiz kaldığını söylüyor, bu nedenle pervasız şekilde isteyen istediği şekilde tarım yapmamalıdır.” değerlendirmesinde bulundu.

Başta Akdeniz bölgesi olmak üzere Türkiye’de, son yıllarda tropik


meyve üretimi artmaya başladı.

Antalya, Mersin gibi illerde muz başta olmak üzere avokado, mango, ejder meyvesi, passiflora gibi 50’ye yakın tropik meyveye yönelik üretim arttı..

Üretim sırasında kullanılan su kaynakları ise tartışma yarattı.

Kısıtlı su kaynaklarını korumak için tropikal meyvelerin üretimine izin verilmemesi gerektiğini söyleyen Kesici, “Tropikal bitkiler çok su isteyen bitkiler ki bunların yetiştirilşmesi yer altı sularının da tükendiğini bize göstermektedir. Tarımda suyun korunması şarttır bunların adı üstünde tropikal bitkisi, tropikal ortamlarda yetişir. O nedenle aklımızı planlarımızı ona göre yapmamız lazım iklimizi neyse tarımızı da o olmalı.” dedi.

Tropikal meyveleri üretmek için su kaynaklarını harcamak yerine, meyvelerin yurtdışından ithal edilmesi öneriliyor.

Kastamonu'da üniversite öğrencilerine "süper meyve" aronya anlatıldı

Kastamonu’da üniversite öğrencilerine yüksek besin değeri ve antioksidan özelliği dolayısıyla “süper meyve” olarak bilinen aronya anlatıldı.

Kastamonu Üniversitesi Turizm Fakültesi Tıbbi Aromatik Bitkiler ile Girişimcilik dersleri kapsamında düzenlenen “Tıbbi aromatik bitkilerden aronya” konulu konferansta, Şenpazar ilçesinde yarım asırdan fazla süredir kullanılmayan arazileri aronya ile tarıma kazandıran Ercüment Oğuz, deneyimlerini öğrencilerle paylaştı.

Oğuz, yaptığı konuşmada, İstanbul’da paslanmaz çelik üretimi alanında fabrikası bulunduğunu, Kovid-19 salgını sürecinde memleketi Kastamonu’nun Şenpazar ilçesine geldiğini söyledi.

Daha sonra memleketine yatırım yapmak istediğini anlatan Oğuz, “Katma değeri yüksek, ihracat kabiliyeti olan ve sağlık anlamında ciddi pozitif etkisi olabilecek bir ürün olduğunu düşünerek yola çıktım. Bu macera böyle başladı. Böyle büyüyebileceğini ben de düşünmüyorum. Şenpazar ilçesinde toplam 42 bin 800 civarında ağaç sayısına sahibiz. 125 dönüm ekili alanımız var. Şu anda Türkiye’de açık bahçecilikte en yüksek ağaca sahip ilk 3 işletmeden biriyiz.” dedi.

Salgının insanlara doğanın ve toprağın önemini hatırlattığını ifade eden Oğuz, geleceğin en önemli sektörünün tarım olacağını belirtti.

Tarım ve Orman Bakanlığınca başlatılan Tarımda Planlı Üretim ile ilgili de konuşan Oğuz, “Şu an tarımda Cumhuriyetin kuruluşundaki devrimler gibi bir devrim yaşanıyor. Eğer bunu başarabilirsek Türkiye tarım anlamında inanılmaz bir yere gelecek.” ifadelerini kullandı.

Şenpazar Belediye Başkanı Cem Çınar da ilçelerinin yaban mersini konusunda ciddi yol aldığını, Ercüment Oğuz gibi girişimcilerin her zaman yanında olacaklarını kaydetti.

Programın sonunda Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Alptekin Sökmen tarafından Oğuz’a teşekkür belgesi verildi.

Sivas'ta bozkırın ortasına sera kuran girişimci 40 ton domates hasat etti

 Sivas'ta bozkırın ortasına sera kuran girişimci 40 ton domates hasat etti

Sivas’ın Ulaş ilçesinde, köyündeki 2 dönüm araziye sera kuran girişimci 40 ton domates hasat etti.

Antalya’da kiraladığı seralarda marul, maydanoz gibi yeşillik üretimi yapan Mehmet Arslan, yaz dönemlerinde geldiği memleketi Ulaş ilçesi Ekincioğlu köyünde hayali olan serayı kurmaya karar verdi.

Oğlu ve damadının desteğiyle köyünde 2 dönüm alana sera kuran Arslan, sondajla arazisinde su çıkardı.

Köyünün kıraç topraklarına kurduğu serada ürettiği 40 ton domatesi Sivas’ta manavlara satan Arslan, domates hasadının ardından ektiği marul ve maydanozu da hasat etmeye hazırlanıyor.

Mehmet Arslan, AA muhabirine, köyüne sera kurma hayalinin gece rüyalarına girdiğini söyledi.

Akraba ortamında bulundukları sırada fikrini yakınlarıyla paylaştığını belirten Arslan, oğlu ve damadının desteğiyle bu hayalini gerçekleştirdiğini ifade etti.

Köyünde bir ilki başardığını anlatan Arslan, “Bu sene domatesle başladık, geliştirmeyi düşünüyoruz. Domates hasadından sonra deneme amaçlı marul ektim. Biber ve salatalık ürettim, 40 tondan fazla domates ürettim. Dallarında 6-7 ton daha domates var.” dedi.

– “Köyümüzde toprağımızı işliyoruz”

Arslan, ürettiği domatesleri Sivas’ta sattığını dile getirerek, şöyle devam etti:

“Allah’a şükürler olsun olmazı başardık. Serayı kurarken ‘olmaz, sen delirdin mi, ne serası kuruyorsun’ dediler. Çok laf söyleyen oldu ama dinlemedim. Pişman değilim, benim için çok iyi oldu. En azından köyümüzde toprağımızı işliyoruz ve 3-5 kuruş para kazanıyoruz. Masrafımız bayağı oldu, domates üretimi masraflı. Deneme amaçlı ektiğimiz için masraftan kaçınmadık. Uğraştık, oldu ve emeğimizin karşılığını iyi kötü aldık. Devletten destek almadım ve kendi çabalarımla bu serayı kurdum, genişletmeyi düşünüyorum.”

Arazideki su sorununu da sondajla çözüme kavuşturduğunu aktaran Arslan, “Görenler memnun kalıyor ve seviniyor. Domatesi alanlar da memnun kalıyor.” diye konuştu.

Arslan, yaz sezonunda domates taleplerine yetişemediğini dile getirerek, köylüleri sera kurma konusunda teşvik etmeye çalıştığını belirtti.

Rüyasını gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşadığını anlatan Arslan, “Her yerde domates oluyor, köyümüzde de deneyelim dedim. Ne kaybedeceğiz düşüncesiyle getirip yaptık ve rüyam gerçekleşti. Yazın yine buradayız, geleceğiz, devam edeceğiz.” ifadelerini kullandı.

Main Menu