Depremlerden etkilenen illerde tarım alanları tekrar suyla buluşturuluyor
Tarım ve Orman Bakanlığı 6 Şubat’taki Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen illerde tarımsal üretimin tekrar ayağa kaldırılması için çalışmalarına ilk günden itibaren devam ederken, sulama altyapıları da Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü tarafından onarılıyor.
Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, DSİ 11 ili etkileyen depremler sonrası başladığı sulama altyapı projelerinin bakım ve onarımı çalışmalarının büyük bölümünü tamamlayarak tarım topraklarını tekrar suyla buluşturuyor.
Bölgede, toplam 56 kilometre uzunluğundaki kanaletlerde bakım ve onarım çalışması yürütüldü. 12,4 kilometrelik sulama kanalı imalatı ile 1,2 kilometrelik işletme bakım yolu onarımı tamamlandı.
Bu kapsamda Hatay’da bakım onarım çalışması yürütülen toplam 45 kilometre uzunluğundaki kanaletler çiftçilerin hizmetine sunuldu. Yarseli sulamasında yaklaşık 4 bin adet (yaklaşık 20 kilometre) düşük kanalet montajı yapılarak sulamaya hazır hale getirildi. Kırılan kanaletlerin ayak ve semerleri yenilenerek montajı yapıldı.
Samandağ sulamasında hasar oluşan 1000 adet (yaklaşık 5 kilometre) düşük kanaletlerin ayak ve semerleriyle birlikte yenilenerek montajları gerçekleştirildi. Ayrıca çiftçilerin mağdur olmaması için depremde zarar gören 2 adet pompa istasyonunda geçici pompalarla su akışı sağlandı, böylece sulamada aksamanın önüne geçildi.
Kırıkhan sulamasında depremde zarar gören 4 bin adet kanaletin tümünde tamir ve yenileme imalatları tamamlandı.
Hassa sulamasına ait tahrip olan kanallarda 1800 metreküp beton dökülerek beton anoların bakım ve onarım imalatları yapıldı.
Malatya’da ise çeşitli bölgelerde 5,2 kilometre kanal yenileme inşaatı, 12,4 kilometre kanal yalıtımı imalatlarının yanı sıra 1,2 kilometre işletme bakım yolu onarımı tamamlandı.
Doğanşehir, Sultansuyu, Akçadağ, Oba, Suçatı, Derme, Çerkezyazısı, Şahnahan ve Yazıhan sulamalarında meydana gelen hasarların giderilmesi için 21 Mart 2023’te ihale yapılarak sözleşme imzalandı ve çalışmalara başlandı.
Aynı anda farklı sulama tesisleri için oluşturulan ekiplerin marifetiyle birden çok kısımda çalışmalar devam ederken sulama birlikleri de kendi bütçe imkanları çerçevesinde onarım çalışmaları yürütüyor.
Bu kapsamda, Doğanşehir sulamasında Topraktepe mevkisinde 1,7 kilometre söküm ve 3,3 kilometre kanal yenileme imalatı tamamlandı. İlçe merkezi-Çığlık mevkisinde toplamda 800 metre trapez kanal yenileme imalatı bitirildi. Diğer çalışmalar ise devam ediyor.
Sultansuyu sulamasında S2-S3 kanalları üzerinde 10 farklı lokasyonda betonarme kaplı çelik sifon onarımı ve imalatı tamamlandı. Birlik/idari imkanlarla Hacı Abdi iletim kanalı güzergahında 1,2 kilometre işletme bakım yolu yapıldı.
Derme sulamasında Çat Barajı tünel çıkışından itibaren yaklaşık 7 kilometre, Darende Gökpınar sulamasında ise 5,4 kilometrelik kanal onarımı imalatı tamamlandı.
Kahramanmaraş, Kılavuzlu, Adıyaman ve Gaziantep Belkıs-Nizip sulamalarında oluşan deprem hasarlarının giderilmesine yönelik bakım, onarım ve yenileme çalışmaları da sürüyor. Bu kapsamda, Kılavuzlu sulaması ana kanalında toplam 2,5 kilometre, Kahramanmaraş sulamasında toplam 1,5 kilometre, Adıyaman sulaması Samsat ünitesi ana kanalında yaklaşık 1,1 kilometre, Gaziantep Nizip ilçesi Belkıs sulaması ana kanalında 1 kilometre onarım çalışması gerçekleştirildi.
– “Üreticilerimizin her daim yanlarında olmaya devam edeceğiz”
Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, sosyal medya paylaşımında, depremden etkilenen illerde tarımsal üretimin kesintiye uğramaması, toprakların susuz kalmaması için sahada çalışmaları aralıksız sürdürdüklerini belirterek, “Bereketli topraklarımızı suyla buluşturmaya, üreticilerimizin her daim yanlarında olmaya devam edeceğiz.” ifadesini kullandı.
TZOB Genel Başkanı Bayraktar, aşırı sıcakların tarımsal üretimi etkilediğini bildirdi:
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, aşırı sıcaklıkların tarımsal üretimi etkilediğini, bitkileri strese sokarak verimde düşüşe yol açtığını bildirdi.
Bayraktar, yaptığı açıklamada, aşırı sıcakların tarımsal üretime etkilerini değerlendirdi.
İklim değişikliğinin sıcaklıklardaki artışları beraberinde getirdiğini belirten Bayraktar, “Aşırı sıcaklar bitkileri strese sokuyor ve verimde düşüş yaşanmasına sebep oluyor. Yağış miktarı ve güneşlenme süresini değiştiren aşırı sıcaklıklar, sulama suyu ihtiyacını artırıyor ve en önemlisi de insan sağlığını olumsuz etkiliyor. Aşırı sıcaklıklar yabancı ot artışı sağlarken bitki hastalık ve zararlıların ortaya çıkmasına neden olduğu için zirai mücadele masraflarını artırıyor. Aşırı sıcaklığın yarattığı stres hayvanları da etkiliyor. Hayvanlarda hastalıklara yatkınlık artarken verim düşüyor ve süt üretimi azalıyor.” dedi.
Sıcaklıklardaki artışın ayçiçeği ve zeytin üretimine de yansıdığına dikkati çeken Bayraktar, bunun devamı halinde birçok üründe de kayıplar yaşanabileceğini dile getirdi.
Bayraktar, Trakya’nın, ayçiçeği üretim alanlarının yüzde 40-45’ini oluşturduğuna işaret ederek, “Bölgede, üretim sezonunda yağışın az olması sebebiyle aşırı sıcaklıkların ayçiçeği bitkisini strese sokmasına bağlı olarak verimde düşüş bekleniyor. Akdeniz Bölgesi’nde de zeytin ağaçları sıcaklıktan etkilendiği için verimde düşüş bekleniyor.” diye konuştu.
Açık alanda doğaya bağımlı yapılan tarımsal üretimin, sıcaklık ve yağış gibi unsurlar nedeniyle iklim değişikliğinin sonuçlarından doğrudan etkilendiğini vurgulayan Bayraktar, doğal afetlerin iklim değişikliğiyle birlikte daha yıkıcı boyutlara ulaştığını ifade etti.
– “Çiftçilerimiz modern sulama tekniklerini kullanmaya teşvik edilmeli”
Düzensiz ekimlerin ve yağışların hasat takvimini de etkilediğini belirten Bayraktar, düzensizliklerin tarımsal üretime ve üreticilerin karar alma süreçlerine yansıdığını anlattı.
Bayraktar, sulamadaki yanlışlıklara da değinerek şu değerlendirmede bulundu:
“Ülkemiz, 2022-2023 sezonunda tarımsal anlamda bir kuraklık yaşamadı lakin aşırı sıcaklıklar tarımsal üretim üzerinde tehdit oluşturmaya devam ediyor. Uzmanlar, eğer yapıcı ve somut adımlar atılmazsa gelecekte doğa olaylarının etkisini artıracağı uyarısında bulunuyor. Sıcaklık değişikliklerine uyumlu bitki çeşitlerinin geliştirilmesiyle sıcaklık stresinin etkisi ve verimdeki düşmeler önlenebilecektir. Sıcaklıklardaki aşırı yükselişler bitkinin suya olan ihtiyacını artırdığı için sulamaya olan talep de dolaylı olarak artıyor. Gelecekteki su talebini karşılamak için mevcut su kaynaklarının korunması ve sulanabilir alanların sulamaya açılması gerekiyor. Bu nedenle çiftçilerimiz, modern sulama tekniklerini kullanmaya teşvik edilmelidir. Değişen iklimle birlikte ürün deseninde yaşanacak değişimlere de çiftçilerimizin ayak uydurması gerekiyor. İklim değişikliğiyle hangi ürün hangi bölgede yetiştirilebilir gibi konularda araştırmalar yapılmalıdır.”
Tarım Bakanı Yumaklı’ya rekabet soruşturması
Rekabet Kurumu, gübre şirketlerinin ortaklaşa hareket ederek fiyatları yükselttikleri şikayetini değerlendirip 7 gübre şirketi hakkında 2021 yılında soruşturma açtı. Soruşturma heyeti, incelemelerin sonunda Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın 6 yıl genel müdürlük yaptığı Gübretaş’ın da aralarında bulunduğu şirketlerin kendi aralarında anlaşarak rekabeti engelledikleri, bu suç nedeniyle şirketlere ceza kesilmesi gerektiğini açıkladı. Gübre şirketleri hakkında hazırlanan rapor Rekabet Kurulu üyelerine açıklandı. Kurul, raporla ilgili şirket temsilcilerinin sözlü savunmasını dinledi. Soruşturma raporunda, Gübretaş’ın rekabet ihlalini 2021’den önceki 1 ile 5 yıl boyunca sürdüğü belirtildi.
GÜBRETAŞ’TA YÖNETİCİYDİ
Bu dönemin tam da Bakan Yumaklı’nın genel müdür ve icracı yönetim kurulu üyesi olarak görev yaptığı döneme denk gelmesi dikkat çekti. Bakan Yumaklı, Ekim 2016’dan Nisan 2022’ye kadar Gübretaş’ı yönetmişti. Soruşturma heyetinin raporu hakkında nihai kararı Rekabet Kurulu üyeleri oylama sonucu verecek.
Doğal olan her şey organik değildir
Kalabalık şehirlerde yaşıyor ama doğanın en saf haliyle ürettiği besinlere ulaşmak istiyoruz. Dünya nüfusu arttıkça besine olan ihtiyaç da artıyor ve bu da kimyasal tarımı artırıyor. Oysa kimyasal tarım toprağı öldürüyor. Çocukların sağlıklı bir şekilde büyümesi için ise geleneksel tarım yöntemleriyle yetiştirilmiş ürünlere ihtiyaç var. Uzun yıllardır organik tarım konusunda çalışmalar yürüten HiPP markasının üçüncü kuşak varislerinden Stefan Hipp “Bir ürünün organik olması için toprağın organik olması gerekir. Bu konuda bilinçlenmek için çocuklarınıza toprağı tanıtın, birlikte ürün yetiştirin” diyor.
Organik ile doğal arasında nasıl bir fark vardır?
Esas olan topraktır. Kimyasal tarımda bitki yukarıdan beslenir. Oysaki organik tarımda bitki değil toprak beslenir. Bitki de ihtiyacı olan besini topraktan alır. Bu durumda toprak da ve bitki de organik olur.
Peki, çocuklara bunu nasıl öğreteceğiz?
Tarım yalnızca çekirdek aileler için değil, tüm toplum için çok önemli. Çocukları bu konuda bilinçlendirmek gerekiyor. Tabii bunun için öncelikle anne babaların bilinçlenmesi gerek. Son 70 yıldır tarım alanlarına yapılan yollar, yerleşim alanları, sanayi atıkları ve kimyasal tarımdaki ilaçlama toprağa zarar veriyor. Toprak anayı, eskiden olduğu gibi sevmeyi ve ona saygı göstermeyi öğrenmemiz gerekiyor. Bunun için bazı önerilerim var:◊ Biz aslında toprağı sanayi atıklarının bozduğunu zannediyoruz ama bozulmanın asıl sebebi kimyasal tarımdaki ilaçlama. Bu sebeple çocuklarınızla balkonunuzda veya varsa bahçenizde organik tarım denemeleri yapın. Toprağı inceleyin. İlaçlama yapmadan da bir ürünün yetişebileceğini görmesini sağlayın.
◊ Unutmayın ki bir domates de fideden çıkmadan önce çocuktur, sonra gittikçe büyür, olgunlaşır. Hiçbirimiz bir çocuğun yapay bir şekilde büyümesini istemeyiz. Bu sebeple organik olanı anlamamız gerekir.
◊ Çocuklarınızla birlikte yetiştireceğiniz domates, salatalık veya maydanoz onların gelişimlerine de olumlu katkı yapacaktır. Bir ürünün ne kadar çok aşamadan geçerek olgunlaştığını gören çocuk doğaya ve toprağa daha fazla saygı duyacaktır.
◊ Toprağın devamlılığını sağlamak için toprak altı canlıları çok önemlidir. Örneğin solucanlar… Bu hayvanlar, toprak altında kanallar açarak havanın ve suyun toprak altındaki en derin noktalara kadar ilerlemesini sağlarlar. Çocuklarınızla toprak altı canlılarının işlevleri konusunda araştırmalar yaparak, bu hayvanlara karşı nazik olmalarını sağlayabilirsiniz.
Doğal olan her şey organik değildir
Haberin Devamı
◊ Erozyon, verimli toprakların kaybolmasına sebep olur. İnsanlığın geleceği için toprak kayıplarının önüne geçmek gerekiyor. Bu yüzden çocuklarınıza erozyon konusunda videolar izletebilir, birlikte kitap okuyabilirsiniz.
◊ Bir başka bilinçlenme konusu da yeraltı sularıdır. Su kaynakları tüm dünyada hızla azalıyor. Maalesef ki yeraltı suları da kayboluyor. Bunun temel sebeplerinden biri kimyasal tarımdır. Örneğin İspanya’da seracılık sebebiyle çok verimli topraklar kayboldu. Çünkü su kaynakları kıttı ve bunu gidermek için artezyen kutularından su çekmeye başladılar. Bu da yeraltı sularının tükenmesine sebep oldu. Yukarıdan da yeterli su kaynağı gelmeyince, yeraltı sularından boşalan kısımları deniz suları doldurmaya başladı ve toprak, tuzlu su yüzünden ölmeye başladı.
◊ Çocuğunuzun mevsimine göre sebze meyve tüketmesi konusunda ona öncülük edin. Hangi ürünün hangi mevsimde yetiştiği konusunda araştırmalar yapın.
◊ Ailece ‘bilinçli tüketici’ olun. Tükettiğiniz ürünlerin ambalajlarında organik etiketi ve ilgili kurumların yasal logoları olup olmadığına dikkat edin.
Başkan Altay: “Susuz tarım yöntemiyle ekimini desteklediğimiz kekiklerin hasadı yapıldı”
Konya Büyükşehir Belediyesi, Konya genelinde ekilmeyen atıl arazileri üretime kazandırmak için susuzluğa dayanıklı tıbbi aromatik bitkilerin yetiştirilmesine destek veriyor.
Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, çağımızın en büyük sorunlarından biri olan küresel iklim değişikliği ve kuraklıkla mücadelede Konya’nın, Türkiye’de ve dünyada çok önemli bir yere sahip olduğunu hatırlattı.
“Katma değeri yüksek bitkileri tercih ediyoruz”
Büyükşehir Belediyesi olarak kuraklıkla mücadelede Konya çiftçisini desteklemeye devam ettiklerini belirten Başkan Altay, “Destekleme yapacağımız ürün desenini oluştururken öncelikle az su gerektiren, bölgeye uyumlu ve katma değeri yüksek bitkileri tercih ediyoruz. Baharat, ilaç, kozmetik ve kimya sektörü başta olmak üzere pek çok kullanım alanına sahip tıbbi aromatik bitkilerinden kekik ve adaçayını 2021 yılından itibaren bölgemizde kullanılmayan atıl arazileri üretime kazandırmak için destekleme çerçevesine aldık. Bu istikamette Güneysınır ilçemizde susuz tarım yöntemiyle daha önce ekimi yapılan kekiklerin hasat işlemi gerçekleştirildi. Çiftçimiz için bereketli olmasını diliyorum” diye konuştu.
“Damıtma tesislerinde elde edilen kekik yağı ve adaçayı yağı ekonomiye kazandırılıyor”
Kekik yetiştiriciliğinin, üretim maliyetlerini kısa zamanda amorti edebilen karlı bir tarımsal faaliyet olmasıyla öne çıktığına dikkat çeken Başkan Altay, “Ayrıca 2023 yılında hasat zamanındaki işçilik maliyetlerini düşürmek için üreticimize kekik ve adaçayı hasat makinası hibe ederek çiftçimizin kullanımına sunduk. Ayrıca Güneysınır’daki damıtma tesislerimizde elde ettiğimiz kekik yağı, lavanta yağı ve adaçayı yağını da ekonomiye kazandırmış oluyoruz. Tarım şehri Konya’mızda her zaman çiftçimizin yanında olduk, bundan sonra da olmaya devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Konya Büyükşehir Belediyesi, kıraç ve atıl arazileri tarıma kazandırmak için çiftçilere 2021 yılından itibaren artarak devam eden ve yüzde 85 hibe ile 662 bin adet kekik fidesi ve 222 bin adet adaçayı fidesi desteğinde bulundu. Toplamda 884 bin adet kekik ve adaçayı 257 dekar alanda ekilerek üretime kazandırılmış oldu. Desteklemeden faydalanarak kekik üretimi yapan Güneysınırlı çiftçiler de kekik üretmenin arpa ve buğday ekmekten daha karlı olduğunu ifade ederek, her zaman üreticinin yanında olan Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay’a teşekkür etti.
Başkan Altay: “Susuz tarım yöntemiyle ekimini desteklediğimiz kekiklerin hasadı yapıldı”
Tarımsal Üretim Planlaması Adana'da Anlatıldı
Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından 2024 yılı üretim sezonundan itibaren hayata geçirilmesi planlanan tarımsal üretim planlaması Adana’da tarım sektörünün paydaşlarına ilçe ilçe gezilerek anlatıldığı bildirildi.
Tarım Ve Orman Bakanlığı tarafından 2024 yılı üretim sezonundan itibaren hayata geçirilmesi planlanan tarımsal üretim planlaması Adana’da tarım sektörünün paydaşlarına ilçe ilçe gezilerek anlatıldığı bildirildi.
Kurumları tarafından Ceyhan Ziraat Odasında düzenlenen toplantıda konuşan İl Tarım ve Orman Müdürü Muhammet Ali Tekin, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın başta bitkisel üretim olmak üzere hayvansal üretim, su ürünleri üretimi konularında havza ve işletme bazında üretimi önümüzdeki ekim sezonundan itibaren planlayacağını ifade etti.
Bu çerçevede bakanlık tarafından Tarımsal Üretimin Planlanması Hakkında Yönetmelik Taslağı hazırlandığını kaydeden Tekin, “Tarımsal üretimin öngörülebilir ve sürdürülebilir olması amacıyla bakanlığımız bünyesinde Tarımsal Üretimin Planlanması Kurulu kurulacaktır. Kurulun alacağı kararlar il ve ilçe müdürlüklerimiz tarafından sahada uygulanmaya başlanacak. Çiftçi Kayıt Sistemi’ne hali hazırda mülkiyet, kadastro sorunları gibi farklı sebeplerle kayıt yapılamayan arazilerde o arazileri kim işliyorsa onun adına bakanlığımız sistemine kayıt edilebilecek. Başlangıçta kurulu meyve bahçeleri ve sebze üretimi istisna olmak kaydıyla buğday, mısır gibi stratejik ürünlerde hangi ilçe, hangi il ne kadar üretecek bu önceden planlanarak bilinecek” dedi.
Tarımsal üretim planlamasının bir ayağının da sözleşmeli üretim olduğunu dile getiren Tekin, “Üreticimiz sözleşmeli üretime yönelir ve bu yaygınlaşırsa üretim yaptıktan sonra ürününü kime satacağını bilecek. Dolaysıyla ürünü değerlendirememe, ürünün elde kalması gibi konular ortadan kalkmış olacak. Burada bir önemli konu da yüzde 6 eğimin altında olan arazilere bahçe kurulamayacak. Bu da ovalarımızda tarla tarımına yönelik üretim yapılması için alınmış bir karar. Bizler üreticilerden, oda ve borsalardan aldığımız görüşleri bakanlığımıza sunacağız ve taslak yönetmelik önümüzdeki ay yayınlanarak tarımsal üretim planlamasına geçilmiş olacak” şeklinde konuştu.
Toplantıya katılan üreticiler de başta kadastro, arazi mülkiyeti, sulama olmak üzere tarımsal üretim planlamasının işleyişi, lisanlı depolarda yaşanılan sorunlar gibi farklı konulardaki sorun, görüş ve önerilerini dile getirdi.
Ceyhan Ziraat Odası Başkanı Savaş Mehmet Öztürk de planlı tarımsal üretim yapılmasını yıllardır dile getirdiklerini ve istediklerini ifade ederek, bakanlığın çalışmasının sahada hayata geçirilmesine destek vereceklerini söyledi.