11.05.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Fethiye Tarım, Hayvancılık, Seracılık, Gıda İhtisas Fuarı açıldı

İndirimli su uygulaması Resmi Gazete'de

Muğla’nın Fethiye ilçesinde bu yıl 12’incisi açılan Fethiye Tarım, Hayvancılık, Seracılık, Gıda İhtisas Fuarı ziyaretçilerini ağırlıyor.

Çamköy Kapalı Pazar Yeri’nde organize edilen fuara, 55 firma katıldı. Muğla Tarım ve Orman Müdürü Barış Saylak açılışta yaptığı konuşmada, tarımsal üretimde son zamanlarda yaşanan savaş ve doğal felaketlerin üretim maliyetlerini yükselttiğini söyledi. Zaman zaman üreticilerin yorulduğu, üretimi bırakma noktasında geldiği anların yaşandığını ifade eden Saylak, şunları kaydetti: “Çiftçimize ’Sakın çizmelerinizi, eldivenleriniz çıkarmayın. Siz yeter ki üretmeye devam edin. Biz sizin yanınızda olmaya devam edeceğiz’ dedik. Şükürler olsun her şeye rağmen elleri öpülesi kocaman yürekli çiftçilerimiz üretmeye devam ediyor. Bu sene bölgede yılın ilk 4 ayında 60 bin ton domates ihracatı yapıldı. Rusya ile 350 bin ton olan domates ihracatımız Nisan ayı sonu itibarıyla 500 bin tona çıkarıldı” diyerek Muğla Büyükşehir Belediyesi ve diğer belediyelerin bir araya gelerek Muğla ile Fethiye arasında bir merkeze fuar alanı yapılması talebinde bulundu.

Muğla Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Daire Başkanı Buket Kallen ise Büyükşehir Belediyesi’nin yürüttüğü projeleri anlatıp kooperatiflerin gelişmesini desteklerini ifade etti”.

Açılış törenine, Fethiye Belediye Başkanı Alim Karaca, Seydikemer Belediye Başkanı Bayram Önder Akdenizli, Fethiye ile Seydikemer ilçe ziraat odası başkanları, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ile vatandaşlar katıldı. Fuar, 13 Mayıs Cumartesi günü sona erecek.

Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, Elbistan'da konuştu:

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, “Allah her şeyin hayırlısını versin. Ama muhalefetin mutlaka hayırlısını versin. Çünkü muhalefet önemli. Ama bunlar muhalefet değil. Bunlar ayağa pranga takmak üzere dışarıdaki işbirlikçileriyle iş tutan içerideki uzantılar.” dedi.

Kahramanmaraş’tan AK Parti milletvekili adayı olan Kirişci, Elbistan ilçesinde partisinin teşkilat mensupları ile muhtarlar ve STK temsilcileriyle bir düğün salonunda bir araya geldi. Kirişci, Elbistan’da vatandaşların yoğun ilgisiyle karşılaştıklarını dile getirdi.

Salgın döneminde şehir hastanelerinin önemine dikkati çeken Kirişci, AK Parti döneminde yapılan bazı yatırımların vatandaşların hayatını kolaylaştırdığına vurgu yaptı.

14 Mayıs’ta partilerinin 16’ncı seçime gireceğini ve bu zamana kadar girilen tüm seçimlerde vatandaşların Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve onun işaret ettiği yola teveccüh ettiğini belirten Kirişci, şöyle konuştu:

“Şimdi bu 16’ncı seçimde Maraş ve Elbistan tabiriyle yıkılan pehlivan güreşe doymaz. Ama biz asrın değil karadaki tüm zamanların en şiddetli depremlerine muhatap olduk. Ama ben eminim. 14 Mayıs günü Elbistan’ımız bir siyasi depremi inşallah bu müptezellere yaşatacak. Yedili midir, sekizli midir, dokuzlu mudur, onlu mudur On birli midir, artık sayısını da unuttuk. Bunların siyasi mevta halinde defin işlemlerini gerçekleştirmek üzere Elbistanlı ve Kahramanmaraşlı kardeşlerimizin tüm Türkiye’nin buna hazır olduğunu görüyorum. Bunları bizim defnetmemiz gerekiyor. 15 seçimde kaybettikleri halde sanki kaybetmemiş, kaybeden bizmişiz gibi de hiç ar ve haya olmaksızın tekrar karşımıza çıkıp sizlerin huzuruna gelip oy isteme cesaretinde bulunuyorlar ama bu sefer tokat ağır olacak.”

Altılı Masa’da cumhurbaşkanı adayı belirleme sürecinde yaşananlar hakkında da değerlendirmelerde bulunan Kirişci, şöyle devam etti:

“Biz bu masaya hiç bulaşmadık biliyorsunuz. Dedik ki, ‘Bunlar bizden uzak olsun.’ Bir hanımefendi ne dedi? Masayla ilgili. 13 kez toplandılar. Ne dedi sonunda? Dedi ya ‘Burada millet iradesini görmüyorum, bu masa kumar masasıdır.’ Hızını alamadı bir de noterlere giydirdi. Bu dedi ‘Noter masası’ dedi. Nasıl oldu? Nasıl bitti? İki gün geçmedi hanımefendi masaya geri döndü. Şimdi adama sormazlar mı? Ya kardeşim 13 kez bu masa etrafında toplandınız, konuştunuz, dağıldınız, konuştunuz, dağıldınız. Peki ne oldu da siz bu masaya, bu cümleleri kurdunuz? Onu da anladık. Masada neyin olmadığını fark ettin? Milletin birliği beraberliği olmadığını bu milletin bekasının yok sayıldığını anladık. Peki ne oldu da geri döndünüz? Çünkü bunlar kendi iradeleriyle milletine sırtını yaslayan siyasi oluşumlar değil, bunlar sipariş üzerine kurulmuş yapılardır. Dışarıdakilerin içerideki işbirlikçileridir. Dağdakilerin şehirdeki uzantılarıdır.”

Muhalefete yönelik eleştirilerde bulunan Kirişci, “Togg için söylenilmeyen kalmadı. Togg kapıda duruyor, görüyorlar. Hala buna da itiraz ediyorlar. İtiraz etmedikleri bir şey var mı bunların? Yok. Çünkü bunların gözleri var, görmez. Kulakları var, duymaz. Kalpleri var, hissiyattan, duygudan yoksundurlar. Allah her şeyin hayırlısını versin. Ama muhalefetin mutlaka hayırlısını versin. Çünkü muhalefet önemli. Ama bunlar muhalefet değil. Bunlar ayağa pranga takmak üzere dışarıdaki işbirlikçileriyle iş tutan içerideki uzantılar.” ifadelerini kullandı.

Bakan Kirişci daha sonra Elbistan’a yapılacak 5 milyar liralık yatırımlarla ilgili bilgi verdi.

Programa, Kahramanmaraş Büyükşehir Belediye Başkanı Hayrettin Güngör, Elbistan Belediye Başkanı Mehmet Gürbüz, AK Parti İl Başkanı Fırat Görgel ile partililer katıldı.

“Sözleşmeli Çiftçilik Tarım Projesi” İmzalandı

 

 “Sözleşmeli Çiftçilik Tarım Projesi” İmzalandı

Tarım Ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, çeşitli programlar için Kırşehir’e geldi. Bir otelde düzenlenen ‘Tarım Sektörü Temsilcileri Toplantısı’nda açıklamalarda bulunan Bakan Kirişci, “Tohum üreten sertifikalı tohumluğun yüzde 96’sını içeride yerli üreten, dünyanın da 97 ülkesine ihracat yapan bir ülke haline geldik. Dolayısıyla hukuk devletindeki mevzuatın vazgeçilmezliğini burada da gördüm. Geldiğimiz nokta itibarıyla inşallah dünyada şu anda ekonomik olarak ilk 20’deyiz ama tarımda ilk 10’dayız. Bu çerçevede de tarımda söz sahibi olan bir ülke konumuna geldik” dedi.

‘BÜYÜKBAŞ HAYVANCILIKTA 17 MİLYONA ULAŞTIK’

Üretimlerdeki rakamları açıklayan Kirişci, “Büyükbaş hayvancılıkta yüzde 72 artışla 17 milyon başa ulaştık. Küçükbaşta yüzde 76 artışla 56,3 milyona ulaştık. Arı kovanında yüzde 114 artışla 9 milyon kovana eriştik. Yüzde 46’lık artışla 367 milyon kanatlı varlığına ulaştık. Karkas ağırlığında yapılan çalışmalarla yüzde 60 artışla 178 kilogramdan 284 kilograma çıktık. Kırmızı et üretimimiz yüzde 180 artışla 780 bin tondan 2,2 milyon tona, çiğ süt üretimimiz 8,4 milyon tondan 21,6 milyon tona, tavuk eti üretimimiz, rekor bir artış var, yüzde 245 artışla 2,4 milyon tona ulaştırmış olduk. Bal üretimimiz yüzde 53 artışla 114 bin tona ve bu bizi dünyada 2 katına çıkarmış oldu. Hayvancılığa toplam destek içerisinden sadece yüzde 4,4’lük bir pay ayrılıyordu ama bugün gelinen nokta itibarıyla artık yüzde 25 destek veriyoruz. Sertifikalı tohumluk üretimimiz 9 kat artışla 1,4 milyon tona erişmiş durumda” ifadelerini kullandı.

‘ÇAM SAKIZI ÇOBAN ARMAĞANI’

Düve alım destekleriyle ilgili de müjde veren Kirişci, sözlerine şöyle devam etti:

“Biz özellikle bu kapsamda düve yetiştirme merkezlerinden temin edilen hayvanlara yüzde 50, bakanlığımızca belirlenen diğer işletmelerden temin edilen hayvanlara da yüzde 40 hibe desteği vereceğiz. Bu da hayırlı uğurlu olsun. Bu kapsamda birazcık da istisnalarımız var. Onları da söylemekte yarar var. Bu kapsamda desteklemeye başvuran tüm gazi veya birinci derece şehit yakınlarını desteklemeden yararlandıracağımızı da belirtmek istiyorum. Bu da onlara bir çam sakızı çoban armağanı. Bu da hayırlı uğurlu olsun.”

Organik tarımda fırsatlar büyük

Tarımsal üretimde organik tarımın payı dünyada giderek artıyor. Türkiye’de organik ürünlerin fiyatlarının yüksek olması tercihleri etkilese de yapılan yatırımlar bu alanın gelecekte ivme kazanacağını gösteriyor.

Elite Naturel Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve İcra Kurulu Başkanı Çağrı Eşmekaya, dünyada 1999’da 11 milyon hektar olan toplam organik tarım arazi alanının 2021 yılında 76 milyon hektarın üzerine çıktığını söylüyor. Bu verilere göre organik tarım arazileri toplam tarımsal üretimin 1,6’sını oluşturuyor.

Organik tarımın dünyada tüm zamanların en yüksek seviyesine ulaştığını kaydeden Eşmekaya, tüm bu rakamların organik tarımın gelişime ve fırsatlara ne kadar açık olduğunu gösterdiğini vurguluyor.

Kişi başına düşen tüketim miktarının sürekli arttığını kaydeden Eşmekaya, “Organik tarım son 10 yıl içinde globalde 6 kat, Türkiye’de ise 15 kat büyüdü. Küresel olarak yaklaşık 180 milyar dolar büyüklüğe ulaşan bu pazarın 2030 yılında 860 milyar dolar seviyesine çıkması öngörülüyor” diyor.

Organik üretimde kullanılacak girdilerin fiyatının pahalı olması, organik üretim yapan sektörlerin yaşadığı alt yapı eksikliği, sertifikasyon ve denetim hizmetlerinin yerel üretici için yüksek maliyetli olmasını, bu alanda Türkiye’nin gelişimini engelliyor. Eşmekaya, ülke olarak organik gıda pazarında çok daha aktif bir oyuncu olmamız için yerel üreticiyi daha çok sahiplenmek gerektiğini vurguluyor.

Neden daha pahalı?

Organik ürünlerin konvansiyonel ürünlerden daha pahalı olmasının birçok sebebi bulunuyor. Öncelikli sebepleri arasında organik tarımın üretiminde konvansiyonel üretime kıyasla her aşamasında çok fazla emek gerektiriyor oluşu yer alıyor.

Eşmekaya “Eğer organik bir ürün ortaya çıkarmak istiyorsak toprak alanından başlayarak tohumuna, büyürken kullanılan doğal bitkisel bazlı ilacına hatta tedarikine kadar tüm süreçleri özel sertifikasyon ve analiz süreçleriyle kontrol altında tutmanız gerekiyor. Örneğin; Bir tarlanın organik olabilmesi için 5 yıl boyunca kimyasaldan uzak kalması gerekiyor.

Aynı zamanda çiftçilerin zararlı sera gazlarından uzak bir şekilde bu tarlada tamamen elle toplama yöntemi kullanması da organik ürünler için çok önemli. Tabi tüm bu kontrol mekanizmaları üretici için ekstra maliyet yaratıyor. Konvansiyonel üretime kıyasla organik ürünler daha az bir alanda üretilip, daha niş bir kitleye hitap ettiği için de daha pahalı olabiliyor” diyor.

766 bin hektarda üretim yaptırıyor

Elite Naturel, yaklaşık 8 bin sözleşmeli çiftçi ile toplam 766 bin hektar organik tarım arazisinden yılda yaklaşık 75 bin ton meyve ve sebze tedarik ediyor.

Şirketin hedefleri arasında meyve işleme kapasitesini yüzde 50 oranında artırarak üretim hacmini büyütmek yer alıyor. Buna bağlı olarak yüzde 20 ek istihdam sağlamayı planlıyor. Plantasyon yatırımları da devam eden şirket, toplam 4 bin dönüm alanda 920 bin adet organik meyve fidanı yetiştirmeyi planlıyor.

Şirket ürünlerinin denetlenmesi için üç ayrı uluslararası kontrol kuruluşu ile çalıştıklarını kaydeden Eşmekaya, “Sadece Türkiye standartlarına göre değil Avrupa, Amerika Birleşik Devletleri ve çok zor bir pazar olan Japon, Güney Kore, Kanada ve Çin standartlarına göre de ayrı ayrı denetimden geçiyoruz.

Bu sertifikalar verilmeden önce firma ile ilgili çok ciddi çalışmalar ve araştırmalar yapılıyor. Örneğin; Çin Organik Sertifikasını almak için iki üç aylık bir denetleme sürecinden geçiyorsunuz. Denetimciler tek tek tarlalarımızı gezip numuneler alıyor. Fabrikamızda incelemeler gerçekleştiriyor. Dünyada bu sertifikaya sahip sayılı şirket var, biz de onlardan biriyiz” diyor.

Organik tarım için hangi yol izlenmeli?

Üreticinin izleyeceği yolu Çağrı Eşmekaya şöyle anlatıyor: Bir üreticinin üretimi yapmadan önce şuna karar vermesi gerekir: Küçük bir aile işletmesi olmayı mı, yoksa çok daha fazla ürün üreterek bunları başka kanallarda pazarlamayı mı hedefliyorum?

Bu karardan sonra çiftçinin organik tarım eğitimi alması gerekiyor. Daha sonra organik tarım yapan diğer işletmelerinden organik tarım süreci hakkında deneyim kazanabilir. Tek başına tarlasını dönüştürmesi yeterli değil, eğer çevresinde konvansiyonel tarım yapanlar varsa, tampon bölgeler oluşturmak zorunda.

Daha sonra sertifikasyon süreci başlıyor. Bu aşamada organik tarım yapılacak bölgeye bir kontrolör gönderiyor. Daha sonra iş toprak analizine geliyor, kimyasal, pestisit kalıntı olup olmadığı araştırılıyor. Eğer bir yeraltı su kaynağı varsa ve ürünler bu kaynaktan sulayacaksa ağır metallere karşı su analizi isteniyor. Tüm bu analiz süreçleri tamamlandığında çiftçi tarlasında organik tarım yapabiliyor.

Balıkesir hayvancılığın en iyisi olma yolunda

Balıkesir hayvancılığın en iyisi olma yolunda

BALIKESİR Büyükşehir Belediyesi tarafından 5 ilçede toplam 250 üreticiye; 2 bin 500 dişi ve 250 erkek küçükbaşın dağıtılacağı “Koyunculuğu Geliştirme Projesi” İvrindi’den başladı. İvrindili üreticilere hayvanlarını teslim eden Başkan Yücel Yılmaz, “Tarım ve hayvancılık ile ilgili her şeyde ilk 5’in içindeyiz. Biz ilk 5’teyiz değil, birinciyiz demek için uğraşıyoruz” dedi.

Büyükşehir Belediyesi’nin şehirde küçükbaş hayvancılığı geliştirmek için devreye aldığı “Koyunculuğu Geliştirme Projesi” ile hem hayvancılıkta verim artıyor hem de üreticilere büyük destekler sağlanıyor. Proje kapsamında Büyükşehir bu yıl; İvrindi, Kepsut, Dursunbey, Sındırgı ve Savaştepe’de 50’şer üreticiye yüksek damızlık kalitesine sahip 10 dişi, bir erkek küçükbaş hayvanı yüzde 75 hibeyle dağıtacak. 5 ilçede toplam 250 üreticiye 2 bin 500 dişi ve 250 erkek küçükbaş hayvanın dağıtılacağı proje İvrindi’de başladı.

‘POTANSİYELİMİZ DE HEDEFİMİZ DE BÜYÜK’
Kura ile belirlenen İvrindili 50 kişiye damızlık hayvanlarını teslim eden Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Büyükşehir olarak hayvancılıktaki politikaları sürdürülebilir üretim ve katma değerli ürün hedefine uygun olarak belirlediklerini söyledi. Türkiye’yi Doyuran Şehir Balıkesir’in potansiyelinin de hedeflerinin de büyük olduğunu vurgulayan Başkan Yılmaz, bu şehrin Balıkesir Kuzusu gibi marka bir değerinin olduğunu belirterek “Bu özel ve marka değerimizi geliştirecek projeler yürütüyoruz” dedi.

‘KIRSAL KALKINMA HAMLESİ BAŞLATTIK’
Şehirde büyük bir kırsal kalkınma hamlesi başlattıklarını, yalnızca 2023’ün başından bu yana geçen 5 ay gibi kısa bir sürede üreticilere desteklerinin 40 milyon TL’ye ulaştığını söyleyen Başkan Yücel Yılmaz, “Damızlık Üretim Tesislerini kurmaya Kepsut’ta başladık. İvrindi, Dursunbey, Sındırgı ve Savaştepe ile devam ediyoruz. Şuan 5 üretim tesisimiz var. 2,5 yılda ürettiğimiz 3 bin 200 küçükbaşı üreticilerimize dağıtacağız” açıklamasında bulundu.

‘İVRİNDİLİ ÜRETİCİLERİMİZE GÜVENİYORUM’
Balıkesir Kuzusunun kalitesinin korunması gerektiğini vurgulayan Başkan Yücel Yılmaz, “Vatandaşımızı zenginleştiren güzel işler yapıyoruz. Bugün damızlık hayvanlarını teslim alan 50 vatandaşımıza hayırlı, uğurlu olsun. Bu işin sürdürülebilirliğini sağlamak artık onların işi. Bu iki sene sonra iyi bakılırsa çok ciddi bir sürü demek. Ben İvrindili üreticilerimize güveniyorum, onların arkasındayız. Arı yetiştiricilerimizin de arkasındayız, seracılarımızın da arkasındayız. Üreticilerimizin maliyetini azaltacak her şeyin arkasında biz varız” dedi.

‘BİRİNCİYİZ DEMEK İÇİN UĞRAŞIYORUZ’
Hedeflerinin maliyetleri azaltmak, kaliteyi artırmak, katma değeri yüksek ürünler elde etmek olduğunu söyleyen Başkan Yücel Yılmaz, “Tarım ve hayvancılık ile ilgili her şeyde ilk 5’in içindeyiz. En’lerin şehriyiz. Ben iddiası olan bir insanım. Türkiye’nin en iyi balını biz yetiştireceğiz. Türkiye’de tarım denince akla biz geleceğiz. İlk 5’teyiz değil, birinciyiz demek için uğraşıyoruz. Bu işte kazanan çiftçi olduğunda en’lere gideriz” açıklamasında bulundu.

‘YÜCEL YILMAZ, HER TÜRLÜ FEDAKARLIĞI YAPIYOR’
Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz’ın şehirdeki hayvancılığı destekleme ve birçok alanda şehrin önünün açılması için her türlü fedakârlığı yaptığını söyleyen AK Parti Balıkesir Milletvekili Adayı Mustafa Canbey, “Yücel Başkanımız, işin içerisine akıl koymak dediğimiz şeyi çok güzel yapıyor” dedi.
Balıkesir’in hayvan varlığını koruması gerektiğini belirten Mustafa Canbey, “Biz Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın yol arkadaşlarıyız. Vatandaşımıza hizmet olduğu zaman, eser bırakma işi söz konusu olduğu zaman; tıpkı Çanakkale Köprüsünü yaptığımız gibi İHA’ları, SİHA’ları yaptığımız gibi, TOGG’u yaptığımız gibi bu millete hizmet noktasında elimizi taşın altına koyar, ne gerekiyorsa yaparız. Biz tekeden süt çıkarmasını biliriz” dedi. İVRİNDİ GÜNDEN GÜNE GELİŞİYOR

İvrindi’nin tarım ve hayvancılık alanında bir bereket yuvası olduğunu vurgulayan İvrindi Belediye Başkanı Yusuf Cengiz, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Yücel Yılmaz ve milletvekillerimizin destekleriyle günden güne gelişiyor” dedi. Balıkesir’deki küçükbaş hayvan varlığının 1,5 milyon olduğunu kaydeden Tarım ve Orman İl Müdürü Erkan Alkan, “Hayvancılıkla uğraşan üreticilerimizin en büyük ihtiyacı mera ve damızlık koç. Büyükşehir ile birlikte 70 bin dekar alanda mera ıslahı yaptık” açıklamasında bulundu.

Main Menu