17.04.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Türkiye su ürünleri yetiştiriciliğinde Avrupa'da lider

Türkiye su ürünleri yetiştiriciliğinde Avrupa'da lider

Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, sosyal medya hesabından, Türkiye’nin su ürünleri yetiştiriciliğine ilişkin paylaşımda bulundu.

Türkiye’nin su ürünleri yetiştiriciliğinde AB ülkelerine kıyasla ilk sırada yer aldığına dikkati çeken Kirişci, “2022 yılında 500 bin tonun üzerinde yetiştiricilik üretimi gerçekleştirirken, 103 farklı ülkeye su ürünleri ihracatı yaptık. Sektörümüzü desteklemeye, dünyada da söz sahibi olmaya devam edeceğiz.” değerlendirmesini yaptı.

Su ürünleri yetiştiriciliğinde 2023 hedefi 600 bin ton üretim

Konuya ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamaya göre de artan dünya ve ülke nüfusu gıdaya olan talebi çoğaltıyor.

Bilim insanları, gelecek 30 yıl içinde hayvansal proteine ihtiyacın, bugüne kıyasla en az iki katı artacağını öngörüyor. Bu ihtiyacın, su ürünlerine talepte de büyük artış meydana getireceği gerçeğinden hareketle ülkelerin büyük bölümü, mevcut su kaynakları potansiyelinden en fazla düzeyde yararlanmak amacıyla yetiştiricilik yatırımlarını desteklemeye yöneldi.

Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verileri dikkate alındığında 2021’de dünyadaki su ürünleri üretimi 182 milyon ton iken bunun 91,2 milyon tonu avcılıktan, 90,8 milyon tonu ise yetiştiricilikten elde edildi. Türkiye’de 2021 yılı su ürünleri üretimi, 799 bin 844 ton olarak gerçekleşti. Bunun da 328 bin 158 tonu avcılıktan (yüzde 41,1) , 471 bin 686 tonu ise yetiştiricilikten (yüzde 58,9) elde edildi. 2022’de su ürünleri yetiştiriciliği sektöründe 500 bin tonun üzerinde üretim gerçekleşmesi beklenirken, 2023 yılı hedefi ise 600 bin ton olarak belirlendi.

Ülkede 2 bin 382 yetiştiricilik işletmesi bulunuyor. Bu işletmelerin 1829’u iç sularda, 553’ü denizlerde üretim yapıyor. Son yıllarda özellikle Karadeniz’de yaşanan gelişmeler ve yeni faaliyete alınacak tesislerle, Marmara Denizi’ndeki çift kabuklu yetiştiriciliği ilave edildiğinde, kapasitenin daha da artması bekleniyor.

Ülkede yetiştiricilik yapılan başlıca türler, alabalık, levrek, çipura ve Türk somonu. Sarıağız da denilen granyözün yanı sıra kalkan, fangri, mercan, sinagrit, yayın balığı, yılan balığı yetiştiriciliği için de çalışmalar sürdürülüyor.

Avrupa Birliği ülkeleri ile kıyaslandığında, Türkiye, su ürünleri yetiştiriciliğinde son 4 yıl içinde 1. sıraya yerleşti ve dünyada da üst sıralara doğru yükselmeye devam ediyor.

Su ürünleri ihracatı

Su ürünleri üretimindeki artışa paralel olarak, ihracatta da artış yaşandı. 2016’da 145 bin ton olan ihracat, 2021’de 239 bin tona, 2022’de ise 252 bin tona ulaştı. Değer olarak ise 2021’de 1,37 milyar dolar olan su ürünleri ihracatı, 2022’de 1,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. 2022’de 103 farklı ülkeye su ürünleri ihracatı yapıldı.

Türkiye’de su ürünleri yetiştiricilik ve işleme sektöründe kullanılan ileri teknoloji ve ürünlerinin sahip olduğu yüksek standartlar sebebiyle birçok firma, ulusal ve uluslararası nitelikte kalite yönetim sistemleri tarafından verilen sertifikasyon belgelerine sahip bulunuyor.

Diğer yandan, ülkede su ürünleri yetiştiriciliği işletmelerinde yetiştirilen balıklar dünyanın en kaliteli balıkları seçilerek değişik yıllarda ITQI Kalite Ödülü aldı.

Su ürünleri desteklemeleri

Sağlıklı beslenme açısından önemli bir protein kaynağı olan, başta balık olmak üzere, tüm su ürünleri üretiminde tür çeşitliliğinin ve üretim miktarının artırılması Bakanlığın öncelikleri arasında yer alıyor.

Tarım ve Orman Bakanlığı sağlıklı bir nesil için en sağlıklı ürünlerden olan, avcılık ve yetiştiricilik yoluyla elde edilen su ürünlerini halkın daha bol tüketebilmesini hedefleniyor. Bu kapsamda, Balıkçılık ve Su Ürünleri Genel Müdürlüğünce, sektörün mevcut durumu da dikkate alınarak ve her yıl yeni düzenlemeler yapılarak su ürünleri desteklemeleri uygulanıyor.

Desteklemeler kapsamında 2003’ten bugüne kadar sektöre toplam 1,64 milyar lira ödeme yapıldı. 2022 yılı su ürünleri yetiştiriciliği kapsamında ise yetiştiricilik faaliyetinde bulunan üreticilere 119,34 milyon lira destekleme ödemesi gerçekleştirildi.

Bakan Kirişçi: "Askerlerimiz nasıl yurdun bekçileriyse, çiftçilerimiz de tarım alanımızın bekçileridir"

Bakan Kirişci: Türkiye, sahip olduğu biyoçeşitlilikle oldukça önemli bir  konuma sahiptir

Bakan Kirişçi: “Askerlerimiz nasıl yurdun bekçileriyse, çiftçilerimiz de tarım alanımızın bekçileridir” Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar: “Kayseri’nin başarılarıyla ne kadar övünsek az” Kayseri İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi…Bakan Kirişçi: “Askerlerimiz nasıl yurdun bekçileriyse, çiftçilerimiz de tarım alanımızın bekçileridir “Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar: ” Kayseri’nin başarılarıyla ne kadar övünsek az “KAYSERİ – Kayseri İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi Projesi çerçevesinde gerçekleştirilen tohum dağıtım töreninde Milli Savunma Bakanı ve Kayseri 1’inci Sıra Milletvekili Adayı Hulusi Akar’ı telefonla arayarak bağlanan Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişçi, “Askerlerimiz nasıl yurdun bekçileriyse, çiftçilerimiz de tarım alanımızın bekçileridir” dedi.

 

Tarım İl Müdürlüğü’nde gerçekleşen tohum dağıtım törenine Milli Savunma Bakanı ve Kayseri 1’inci Sıra Milletvekili Adayı Hulusi Akar, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Şahin, Kayseri Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Abdulkadir Güneş, AK Parti Kayseri İl Başkanı Fatih Üzüm, protokol üyeleri ve çiftçiler katıldı.Programda Kayseri’ye yapılacak olan Sera Organize’nin müjdesini veren Başkan Büyükkılıç, “Bizler her zaman sizlerin arkasındayız, yanınızdayız ve sizleri seviyoruz. Ülkemizin üretim merkezi olarak Kayserimizi görüyoruz. Bu alanda gayretli çalışmalarından dolayı değerli il müdürümüze teşekkür ediyoruz. Sizlerle birlikte olmak bizler için her zaman onurdur. Bir de müjdemiz var. 1 milyon 247 bin metrekare Sera Organizemiz onaylandı. Bunun da müjdesini veriyoruz. Şehrimize hayırlı uğurlu olsun, inşallah Kayseri’yi seracılığın da merkezi yapacağız” dedi.Kayseri Ziraat Odaları İl Koordinasyon Kurulu Başkanı Abdulkadir Güneş de, “Geçen sene de söylemiştim, bu törenleri ne kadar çok yaparsak, çiftçi olarak o kadar çok tohum alacağımız anlamına geliyor. Bugün burada nadas alanlarının daraltılması ile ilgili aspir, nohut, kuru fasulye, sorgum – sudan otu tohumu yem bitkisi ve mercimek tohumu dağıtım törenindeyiz. Bakanlığımız 70 ton nohut tohumu projesini uygun görmüş, ödeneğini vermiş ve Kayseri’ye göndermiş. Bu konuda en başta Türk çiftçisine hizmet veren sayın Cumhurbaşkanımıza, tarım bakanımıza ben çiftçiler adına teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.Kayseri’nin tarım açısından Türkiye’nin önemli topraklarına sahip olduğunu söyleyen Tarım ve Orman İl Müdürü Mustafa Şahin de, “Kayserimiz tarım açısından ülkemizin önemli topraklarına sahiptir. Bu verimli topraklarda üretimin devamlılığı ve şehrimizin refahı için il müdürlüğümüz tarafından birçok proje uygulandı ve uygulanmaya da devam edecek. Bu sadece il müdürlüğümüzün değil, büyükşehir belediyemizin de yapmış olduğu projelerde birbirini tamamlayan ve birbirini yükselten projeler şeklinde hayata geçiriliyor. Özellikle nadasa bırakılan ve tarıma elverişli olduğu halde kullanılmayan alanların üretime kazandırılması, bu sahalarda üstün verim özelliklerine sahip projemize uygun sertifikalı çeşit ve türlerin ulaştırılması, su kaynaklarının tasarruflu kullanılması ve korunması bakanlığımızın öncelikleri arasında yer almakta ve bu yönde de TAKE Projeleri yürütülmektedir.

Şehrimiz aspirde 2020 yılında 5 bin 268 dekar ekim alanı ve 734 ton üretim ile ülke sıralamasında yüzde 3.44’lük paya sahip iken, 2022 yılında bu alan 78 bin 185 dekara ve 734 ton olan üretimimiz 8 bin 234 tona ulaştı. Ülke genelinde üretim payımız yüzde 3’ten yüzde 27 olarak güncellendi ve ülke sıralamışında ilimiz 1. sıraya yerleşti. Fasulyede 2020 yılında 24 bin dekar ekim alanı ve 6 bin 550 ton üretim ile ülkemizde 6. iken, 2022 yılında yaklaşık 30 bin dekar ekim alanı ve 8 bin 500 ton üretimle, ülkemizde üretilen kuru fasulyenin yüzde 3’ünü üretmiş olduk . Nohut da 2020 yılında 95 bin dekar ekim alanında yaklaşık 10 bin ton üretim ile 16 sırada iken, 2022 yılında bakanlığımız, büyükşehir belediyemiz ve ilçe belediyelerimizin de katkılarıyla ekim alanı 138 bin dekara ulaştı. Bu alanda 16 bin 210 ton üretim yapıldı ve 16. sıradan 9 sıraya yükseldi. Bu başarımızda katkı sağlayan Bakanlığımıza, başta Büyükşehir olmak üzere projemize destek veren İlçe Belediyelerimize de huzurunuzda bir kez daha teşekkür ederim” dedi.Milli Savunma Bakanı ve Kayseri 1’inci Sıra Milletvekili Adayı Hulusi Akar ise, “Kayseri’nin son yıllarda yaptığını başarılarla gerçekten ne kadar övünseniz, ne kadar övünsek az. Kayseri’mizin müteşebbis olduğunu, iş konusunda ne kadar başarılı olduğunu hepimiz biliyoruz. Sizler de tarım konusunda yaptığınız başarılarla gerçekten göğsümüzü kabarttınız. Bundan dolayı ben hepinizi tebrik ediyorum. Bundan sonra yine el birliği ile çalışmak suretiyle devletimiz ve milletimiz omuz omuza, burada tarım müdürümüzün koordinasyonunda, valimizin, belediye başkanımızın katkıları ile inşallah çok daha önemli işler yapılacak” ifadelerini kullandı.Depreme de dikkat çeken Akar, Türkiye’nin deprem ülkesi olduğunu, bu konuda uyanık olunması gerektiğini ve yaşanan Kahramanmaraş depreminde devlet millet el ele üstün bir gayret ile yaraları sarmaya girişildiğini kaydetti.Konuşmasında, savunma sanayiindeki yerlilik ve milliliğe değinen, Ankara’da keşif uydusunun uzaya fırlatılacağını ve terörle mücadelenin de kararlılıkla devam ettiğini, bundan sonra da devam edeceğini ifade eden Akar, terörün kökünün kazınacağını vurguladı. Akar konuşmasının sonunda, seçimin yaklaştığını ve terör ile arasına mesafe koymayanlar ile mesafeli olduklarını paylaşarak vatandaşlardan da bu noktada dikkatli davranmalarını talep etti.

Daha sonra Milli Savunma Bakanı ve Kayseri 1’inci Sıra Milletvekili Adayı Hulusi Akar, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile telefon görüşmesi yaparak, Bakan Kirişci’nin programa telefon bağlantısı ile katılmasını sağladı.”Çiftçilerimiz tarım arazilerimizin bekçileridir”Programa telefon görüşmesi ile bağlanan Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci de, “Bütün Kayserili hemşehrilerimize selamlarımı, saygılarımı sunuyorum. Kayseri özelinde kent tarımı başlığı altında hayata geçirmek istediğimiz projelerimiz var. Onlardan bir tanesi de jeotermalin olduğu bölgelerde jeotermali kullanarak, endüstriye seralarda sebze üretimi gerçekleştirmektir. Böylelikle Kayserililer kendi ihtiyaçlarını, sonrasında da fazlasını da komşu ve civar illere satışını yapmasını, hatta yurt dışına ihraç etmesini sağlamış olacağız. İşin hem istihdam boyutu hem üretim boyutu var. Hem de bir kentin kendine yeterliliği, ürünün tazeliği, lojistik maliyetlerinin minimuma inmesi gibi hususlarda büyük bir avantaj sağlamış olacağız. Kayseri’mizi bu konuda destekliyoruz. Vatanın bekçisi nasıl ki askeri cenahtaki yurt savunmasındaki görev alan kardeşlerimizse, bizim de tarım alanlarımızı, arazilerimizin de bekçileri çiftçilerimizdir. Ben de hepsinin terli alınlarından öpüyorum” dedi.Konuşmaların ardından protokol üyeleri tarafından çiftçilere tohumlarının dağıtımı yapıldı.

TÜİK’ten Tarım ve Hayvancılık Verileri

Kurumun resmi internet sitesinden kamuoyu ile paylaşılan verilerden süt ve süt ürünlerini kapsayan istatistiklere göre; Şubat ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre içme sütü üretimi yüzde 11,9 ve inek peyniri üretimi yüzde 3,6 artarken tereyağı üretimi yüzde 30, ayran üretimi yüzde 5,8 ve yoğurt üretimi yüzde 1,6 azaldı. Yine Şubat ayında, bir önceki yılın aynı ayına göre tavuk yumurtası üretiminde yüzde 3,7 artış kaydedildi. Diğer taraftan aynı dönemde kesilen tavuk sayısı yüzde 5,7 ve tavuk eti üretimi yüzde 2,1 azaldı. Hindi eti üretiminde de yüzde 3,3 azalma görüldü.

Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi’nde Mart ayında bir önceki aya göre yüzde 1,79 olarak kaydedilen artış; bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 106,77 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 142,37 şeklinde gerçekleşti. Yıllık artışın yüksek olduğu alt grup turunçgiller, en düşük olduğu alt grup ise lifli bitkiler oldu.

Mersin'de üretilen 13 ton barbunya tohumu depremzede çiftçilere dağıtılacak

Barbunya Nedir, Barbunyanın Faydaları Nelerdir?

Mersin Ticaret Borsası, 6 Şubat’taki depremlerin ardından bölgedeki çiftçilerin yaralarının sarılmasına yönelik çalışmalarını sürdürüyor.

Bu kapsamda, Borsa tarafından kurulan Mersin Ticaret Borsası Tohumculuk AŞ bünyesinde, depremden zarar gören çiftçileri desteklemek amacıyla 13 ton barbunya tohumu üretildi.

Mersin’den gönderilen ekipler tarafından 120 üreticiye dağıtılacak tohumlar için uzman ekipler çiftçilere hem ekim hem de hasat döneminde ücretsiz danışmanlık hizmeti sağlayacak.

Mersin Ticaret Borsası Başkanı Abdullah Özdemir, AA muhabirine, depremzedelere yönelik çeşitli çalışmalar yaptıklarını söyledi.

Deprem bölgesinin ülke tarım sektörü açısından önemine işaret eden Özdemir, depremzede çiftçilerin üretimlerinin sekteye uğramaması için çalıştıklarını dile getirdi.

Özdemir, Kahramanmaraş’ta barbunya üretiminin önemli olduğunu belirterek şöyle konuştu:

 

“Kahramanmaraş’ta yıllardan beri barbunya ekimi yapılıyor ve bu konuda oldukça iyiler. Aldığımız kararla ‘bölgeye 13 ton sertifikalı barbunya tohumu gönderelim, onlar da eksinler’ dedik. En azından üretim için başlangıç olur. Tarlaya tohum atmazsanız bir işe yaramıyor. Bu bakımdan yaptığımız çalışma bizim için önemli. Asıl dikkati çekmek istediğimiz nokta, elinde imkanı olan kurum ve kuruluşların bu işe daha çok eğilerek, o bölgede ekilmeyen ya da ekilemeyen yerlere zaman geçmeden çeşitli tohumlar ulaştırarak oradaki üretime katkı sağlamasıdır.”

 

“TARIM VE GIDA OLMAZSA HİÇBİR ŞEY OLMUYOR”

Özdemir, şunları kaydetti:

“Tarım ve gıda olmazsa hiçbir şey olmuyor. Hazırladığımız 13 ton barbunya tohumu bugün koordineli şekilde dağıtılmaya başlanacak. 120 çiftçimize ulaşacağız. Çiftçilerimizin toprak büyüklüğüne göre dağıtıyoruz. Küçük olana da büyük olana da vereceğiz. Hak geçmeden yapacağız. Çiftçilerimize ‘biz sizlerin yanındayız, sizin üretiminizi yapmanız için gerekli imkanı sağlıyoruz’ mesajı veriyoruz.”

Destekten haberdar olan depremzede çiftçilerden olumlu dönüşler aldıklarını dile getiren Özdemir, tohumların ekiminden 120 gün sonra birlik ve beraberlik içinde bölgede hasat yapacaklarını söyledi.

Özdemir, bu süreçte dayanışmanın önemini vurgulayarak, “El ele vererek, depremin yükünü çeken insanların bir nebze morallerini düzeltmiş oluruz. Burada moral ve motivasyon çok önemli. Oradaki insanları unutmadık. Bu çalışmada ‘beraberiz’ mesajını vermek oldukça önemli.” dedi.

Main Menu