11.04.2023 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

Tarım ihracatında rekor

Tarım ihracatında rekor

Küresel ekonomik aktivitedeki zorluklar, resesyon endişeleri, jeopolitik riskler ve Kahramanmaraş merkezli depremlerden kaynaklı etkilere karşın Türkiye’nin tarım sektörü, dış satımda rekorlar kırmaya devam ediyor.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, Türkiye’nin ihracatı, Ocak-Mart 2023’te geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 2,5 artarak 61 milyar 587 milyon dolara yükseldi.

 

Türkiye’nin tarım ihracatı da 8 milyar 626 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek ilk çeyrek ihracat rakamına ulaştı.

Ocak-Mart 2023’te geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,5 ihracat artışı kaydeden tarım sektörünün, Türkiye’nin toplam dış satımı içerisindeki payı yüzde 14 oldu.

 

Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri 2 milyar 944 milyon dolar, yaş meyve ve sebze 941 milyon 524 bin dolar, zeytin ve zeytinyağı 294 milyon 754 bin dolar, süs bitkileri ve mamulleri 48 milyon 452 bin dolar, mobilya, kağıt ve orman ürünlerin 1 milyar 962 milyon dolarla tüm zamanların en yüksek ilk çeyrek ihracatına imza attı.

Söz konusu dönemde hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri yüzde 7,9, yaş meyve ve sebze yüzde 23,4, zeytin ve zeytinyağı yüzde 156,7, süs bitkileri ve mamulleri yüzde 7,4, mobilya, kağıt ve orman ürünleri yüzde 1,6 ihracat artışı kaydetti.

Bu arada, hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri 1 milyar 127 milyon dolar, süs bitkileri ve mamulleri 18 milyon 306 bin dolarla martta tüm zamanların en yüksek aylık dış satımını da gerçekleştirdi.

– Yaş meyve ve sebze sektörünün Rusya’ya ihracatı 250 milyon doları aştı

 

Irak’a hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri 503 milyon 214 bin dolar, mobilya, kağıt ve orman ürünleri 216 milyon 614 bin dolar, Rusya Federasyonu’na yaş meyve ve sebze sektörü 258 milyon 376 bin dolar, İspanya’ya zeytin ve zeytinyağı 104 milyon 114 bin dolar, Hollanda’ya süs bitkileri ve mamulleri 12 milyon 497 bin dolar tutarında ihracat gerçekleştirdi.

İller bazında bakıldığında ise İstanbul’dan hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri 907 milyon 841 bin dolar, mobilya, kağıt ve orman ürünleri 846 milyon 183 bin dolarlık ihracat yaptı.

Mersin’den yaş meyve ve sebze sektörü 239 milyon 282 bin dolar, İzmir’den zeytin ve zeytinyağı sektörü 139 milyon 705 bin dolar, Antalya’dan süs bitkileri ve mamulleri sektörü 21 milyon 749 bin dolar tutarında dış satım gerçekleştirdi.

TİM verilerine göre, ocak-mart döneminde tarım ve tarıma bağlı ürünlerin ihracatı (bin dolar) şöyle:

 1 OCAK – 31 MART
SEKTÖRLER20222023Değişim (2023/2022)Pay (yüzde)
I. TARIM8.256.1148.626.1274,514,0
A. BİTKİSEL ÜRÜNLER5.326.4975.841.5639,79,5
Hububat, bakliyat, yağlı tohumlar ve mamulleri2.727.9762.944.4877,94,8
Yaş meyve ve sebze763.063941.52423,41,5
Meyve sebze mamulleri605.553551.004-9,00,9
Kuru meyve ve mamulleri400.843384.283-4,10,6
Fındık ve mamulleri495.351454.958-8,20,7
Zeytin ve zeytinyağı114.836294.754156,70,5
Tütün173.747222.10227,80,4
Süs bitkileri ve mamulleri45.12748.4527,40,1
B. HAYVANSAL ÜRÜNLER998.062821.823-17,71,3
Su ürünleri ve hayvansal mamuller998.062821.823-17,71,3
C. AĞAÇ VE ORMAN ÜRÜNLERİ1.931.5551.962.7401,63,2
Mobilya, kağıt ve orman ürünleri1.931.5551.962.7401,63,2

Tarım arazisine hal yapmak isteyen belediye çiftçinin ekili tarlasına icra yolladı

AKP’li Samsun Büyükşehir Belediyesi, Bafra ilçesi Türbe Mahallesi’nde ovanın içinde kalan yaklaşık 18 hektarlık alanı kamulaştırarak meyve ve sebze hali yapmak istedi. Oy çokluğu ile meclisten geçiren belediyeye bölgede çiftçilik yapan köylülerin itirazlarını da kabul etmedi.

Tarım arazisine hal yapmak isteyen belediye çiftçinin ekili tarlasına icra yolladı
Çiftçiler de olayı yargıya taşıyarak dava açtı. Samsun 2. İdare Mahkemesi’ne açılan davada, mahkeme kamulaştırma işlemlerine dayanak olan il encümeninin verdiği “kamu yararı” kararını ve bölgenin 1. sınıf tarım arazisi olduğunu ve kamu yararı kararının hukuka uygun olmadığına kanaat getirerek kamulaştırma kararının iptaline karar verdi. Belediye yerel mahkemenin kararını Danıştay’a taşıdı.


DANIŞTAY BELEDİYEYİ HAKLI BULDU


AKP’li Samsun Büyükşehir Belediyesi, Danıştay’a başvurarak yerel mahkemenin kararına itiraz etti. Danıştay da belediyenin itirazını kabul ederek yerel mahkemenin kararını bozup, hal yapılmasına izin verdi.

Bunun üzerine belediye de çeşitli kurumların temsilcilerinden oluşan bir komisyon kurarak bölgede inceleme yaptırdı. Komisyon raporunda, eski halin kapatılarak ilçenin Türbe Mahallesi’nde bulunan 1. sınıf tarım arazisi üzerine yeni bir hal yapılmasının uygun olduğunu belirtti.

Komisyonun hal yapılması için verdiği olumlu rapor doğrultusunda Büyükşehir Belediye Meclisi’nde görüşerek kabul edildi. Böylelikle ovanın ortasına hal yapılmasının önünde engel kalmadı.


İCRA MEMURLARI GÖNDERDİ

Danıştay’ın kararının ardından belediye, arazilerini istimlak ettiği köylülere icra dairesi aracılığıyla tebligat göndererek boşaltmalarını istedi. Sürenin bitiminde de jandarma eşliğinde icra memurları bölgeye giderek köylülerden arazilerini terk etmelerini istedi.

Traktörlerini arazinin girişine çekerek icra memurlarına karşı gelen çiftçiler, gıda kıtlığı yaşanmasına rağmen ekili arazilerinin ellerinden alındığını belirterek, hukuki mücadelelerinin devam edeceğini ve topraklarına hal yaptırmayacaklarını söyleyerek tepki gösterdi.

Yaşanan tartışmanın ardından icra memurları bölgeden işlem yapmadan ayrılmak zorunda kaldı.

Tarımda uydu ve İHA verileri ile verim artırılabilir

Tarımda uydu ve İHA verileri ile verim artırılabilir

Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Eyüp Selim Köksal, “Büyük alanda suyu yönetiyorsanız, kimin ne kadar kullandığını bilmek zorundasınız. Bu, uydu ve İHA sistemleriyle artık mümkün. Bu bize sulamada israf ettiğimiz suyu geri kazanma, israf etmeme, sulamada kaybedilen suyu azaltma gibi kolaylık sağlayacak.” dedi.

Köksal, AA muhabirine, tarımsal üretimde verimi artırmak, suyu doğru yönetmek, bitki gelişimi ile hasattan önce verimi sağlama gibi konuların tarım teknolojileriyle doğru şekilde yönetilebileceğini söyledi.

Tüm dünyada bu alanda çeşitli teknolojiler kullanıldığına işaret eden Köksal, “Tarım, teknolojinin en yoğun kullanılacağı sektörlerden biri. OMÜ Ziraat Fakültesinde tarımsal sulamada dijitalleşme konusunda yaklaşık 20 yıldır çalışma yürütüyoruz. Tarımda dijitalleşme, meteorolojik parametrelerin ölçümüyle başlıyor. En yoğun kullanılan uydu sistemlerinden alınan dijital veridir. Son zamanlarda buna insansız hava araçlarıyla alınan dijital veriler de eklendi.” diye konuştu.

Uydu sistemleri ve insansız hava araçlarından (İHA) alınan verilerin tarımda büyük önem kazandığını vurgulayan Köksal, şöyle devam etti:

“Toprak ve bitkiye monte edilen sensörlerden de bahsetmek lazım. Bu verileri aldık, ne işi yarayacak? Bu verileri doğru hesaplama yöntemleriyle bilgiye dönüştürmemiz lazım. Biz de bu boşluğu doldurmaya çalışıyoruz. Bu konuda TÜBİTAK ve üniversitemizin desteğiyle çeşitli projeler yürüttük, halen de yürütüyoruz. Avrupa Birliğince desteklenen projelerimiz var. Aldığımız veriler ne anlama geliyor, tarımda bunu ne için kullanabiliriz, verimi artırmak için başta su olmak üzere kaynakların etkin kullanılması neye hizmet eder, bunu çiftçi seviyesine nasıl indirebiliriz? Bu konuda AR-GE çalışmalarımız devam ediyor.”

– “Bu teknolojiler bize hasattan önce verimle ilgili çok büyük pencere açıyor”

Uydu ve İHA sistemleriyle verileri çeşitli bilgilere dönüştürebildiklerini dile getiren Köksal, çok büyük arazilerde bile ne kadar suya ihtiyaç duyulduğu, ne kadar alanın sulandığı, bitkilerin gelişimi gibi pek çok konuların anlık izlenebildiğini anlattı.

Bu sayede insan gözüyle takip edilemeyecek kadar büyük arazilerin analiz edilebildiğine dikkati çeken Köksal, “Arazinin bir bölümünde sulamadan, gübrelemeden, zararlı etkisinden kaynaklı sorun varsa uydu ve İHA teknolojisi bu sorunların hızlı şekilde belirlenmesine olanak tanıyor. Belirledikten sonra oradaki sorun neyse çözümüne gitmemiz gerekiyor. Diğer bir önemli husus, bu teknolojiler bize hasattan önce verimle ilgili çok büyük pencere açıyor. Hasat etmeden veriminizin ne kadar olacağını bilmeniz, tarımsal ekonomi açısından çok önemli girdi sağlıyor.” diye konuştu.

Köksal, OMÜ olarak sulamada dijitalleşme konusunda çalışmalar yürüttüklerini belirterek, şunları kaydetti:

“Büyük alanlarda hangi çifti ne kadar su kullanıyor, bunu tespit edebiliyoruz. Doğruluk oranımız yüzde 90’ın üzerinde. Büyük alanda suyu yönetiyorsanız, kimin ne kadar kullandığını bilmek zorundasınız. Bu, uydu ve İHA sistemleriyle artık mümkün. Bu bize sulamada israf ettiğimiz suyu geri kazanma, israf etmeme, sulamada kaybedilen suyu azaltma gibi kolaylık sağlayacak. Suya doğru kullandığımızda da daha çok alanda sulama yapabiliriz. Daha az baraj, gölet gibi yatırımlara ihtiyacımız olacak. Bu, milli ekonomiye çok ciddi katkı sağlayacak bir mesele.”

İHA sistemleri altında bulunan gelişmiş kameralar ve görüntüleme sistemlerinin tarımda önemli veri sağladığının altını çizen Köksal, “Bunlar bize kuraklık etkisini belirleme, bitkileri anlık izleme olanağı sağlıyor. Model geliştirmede buradan aldığımız veriler çok büyük kolaylık sağlıyor. Bu sistemi, kontrollü ortamda yetiştirdiğimiz bitkiler üzerinde uçurarak görüntüleme yapıyoruz ve bunları analiz ettikten sonra makine öğrenmesi yapay zeka ile geliştirdiğimiz modelleri uydu sistemlerine entegre edebilir duruma geliyoruz.” ifadelerini kullandı.

İlaçlama, tohumlama ve gübreleme gibi konularda da İHA sistemlerinin kullanıldığını dile getiren Köksal, “Özellikli ilaçlamada etkinlik artıyor. Daha az ilaçla daha büyük alanlar ilaçlanabiliyor. Dronla ilaçlama yaptığınız zaman tarım alet ve ekipmanıyla girmediğiniz için bitkiye ve araziye de daha az zarar vermiş oluyorsunuz.” diye konuştu.

TİGEM karını 6 katına çıkararak tarihi rekor kırdı

TİGEM karını 6 katına çıkararak tarihi rekor kırdı

Türkiye’nin sertifikalı tohum ve üstün vasıflı damızlık hayvan yetiştiriciliği alanında öncü kuruluşu olan TİGEM, sahip olduğu işletmeleri ve arazileri üzerinde dünyanın en modern yetiştiricilik teknikleri ve teknolojileriyle Türk tarımının güvencesi olma özelliğini sürdürüyor.

TİGEM, bir taraftan ülke tarımı adına milli bir görev yürütmeye devam ederken diğer taraftan bitkisel üretim ve hayvancılık alanında kaynaklarını etkin ve verimli kullanarak karlılığını da artırıyor. Bu sayede TİGEM, giderlerini karşılayan ve kamu bütçesine yük olmadan faaliyetlerini yürüten başarılı bir kurum haline geldi.

Yüksek kalitede sertifikalı tohum üreten ve özellikle hububat tohumluğunda yüzde 25 payla sektörün lideri olan TİGEM, 2022’de hububat tohum satışlarından elde ettiği geliri 2021’e göre yüzde 203 artırdı.

Sertifikalı tohum ve üstün vasıflı damızlık hayvan yetiştiriciliğinin yanı sıra Osmanlı İmparatorluğu’nun kuruluşundan beri devam ettirdiği kadim bir tecrübenin ürünü olan safkan Arap atı yetiştiriciliği alanında TİGEM, 2022’de 265 tay satışından elde ettiği yaklaşık 64 milyon lira ile son 10 yılın en yüksek ortalaması ve satış hasılatına ulaştı.

2021’de 132 milyon lira kar elde eden TİGEM, geçen yılı ise yaklaşık 798 milyon liralık rekor karla kapattı.

TİGEM, 2022’de hayvancılık, bitkisel üretim, sulama ve mekanizasyon alanlarında yaklaşık 500 milyon liralık yatırım gerçekleştirdi. Özellikle Ceylanpınar İşletmesi’nde yaşanan kuraklığa rağmen gerçekleştirilen yatırımlarla tesis edilen sulu ziraat alanlarında yapılan üretim faaliyetleri ile çiftçilerin ihtiyaç duyduğu hububat tohumlarının elde edilmesi sağlandı. Sulu tarım alanı bu dönemde 960 bin dekara çıktı ve bir önceki yıla göre ortalama verimde artış elde edildi.

Malatya Sultansuyu İşletmesi’ndeki Sperma Üretim Merkezi’nde 2022 yılında yerli 11 baş ve genomik 39 baş olmak üzere toplam 50 baş boğadan 917 bin doz sperma üretildi, bunun 878 bin dozu piyasaya satıldı, 67 bin dozu TİGEM işletmelerinde kullanıldı. Bugüne kadar tesiste 11 yılda toplam 90 baş boğadan 6,3 milyon doz sperma elde edildi.

Genomik boğa sayısının 2023 yılında artırılmasıyla elde edilecek üstün vasıflı boğalara ait spermalarla, ihtiyacın önemli bir kısmı ülkenin kendi üretimiyle karşılanacak.

Bu proje tarımda örnek olacak... Kaymakam Kara: "Darıca tarım literatürüne girecek"

Bu proje tarımda örnek olacak… Kaymakam Kara: “Darıca tarım literatürüne girecek”KOCAELİ Kocaeli’nin Darıca ilçesinde toprak yerine mineralli taşlar kullanılarak domates yetiştiriciliğine başlandı. Kurulan sistemin tamamen yerli olduğunu ve örtü altı seracılıkta verimi yükselteceğini söyleyen Darıca Kaymakamı Yüksel Kara, “Projenin uygulanabilir olduğuna dair bilimsel raporlar alındıktan sonra inşallah Darıca tarım literatürüne girecek. Ülkemiz ve dünya insanına hizmet edecek” dedi.Darıca Kaymakamlığı, Kocaeli Büyükşehir Belediyesi, Darıca Belediyesi ve Gebze Teknik Üniversitesi iş birliğinde organomineral hidroponik sistem ile domates yetiştiriciliğine başlandı. Bin 995 adet ata tohumunun yanı sıra çeşitli türlerde domates fidanının dikildiği serada, mineralli taşlar kullanıldı. Her aşaması Gebze Teknik Üniversitesi’nin koordinasyonunda yapılan çalışmanın Türkiye’de ilk olduğu bildirildi.

“Tarımın güzel bir örneği olacak”

Kaymakam Yüksel Kara, yürütülen çalışmanın, örtü altı seracılıkta verimi yükselteceğini ve bu alandaki maliyetleri düşüreceğini söyledi. Kara, “Bu sistem tamamen yerli çünkü bu alanda özellikle topraksız alanda kullanılan sistem kokopit denilen malzemeler genellikle dışardan geliyor. Bunlar dışardan ithal ediliyor. Sıvıları, gübreleri dışardan geliyor. Bizim yöntemimiz, daha doğal bir yöntemle bitkiyi hızlı büyüten bir sistem. Bugün domates bitkisinin üretimini gerçekleştiriyoruz. Eğer başarılı olursa bu yöntem kurak topraklarda sürdürülebilir tarımın güzel bir örneği olacak” dedi.

“İnşallah Darıca tarım literatürüne girecek”

Çalışmanın Gebze Teknik Üniversitesince takip edildiğine dikkat çeken Kara, “Tarımsal üretimden ziyade bu bilimsel bir çalışma. Şuan Gebze Teknik Üniversitesi bu çalışmayı takip ediyor. 2 profesör hocamız buranın danışmanı. Aynı zamanda İl Tarım Müdürlüğümüz danışmanlığını yapıyor. Bitkinin büyüme hızını verimlerini ölçecekler. Projenin uygulanabilir olduğuna dair bilimsel raporlar alındıktan sonra inşallah Darıca tarım literatürüne girecek. Ülkemiz ve dünya insanına hizmet edecek” diye konuştu.”Tarım alanlarımız yok, üretim yok”İlçeye sera kurduklarını dile getiren Darıca Belediye Başkanı Muzaffer Bıyık, ” Kaymakamlık, Büyükşehir Belediyesi ve Darıca Belediyesi ortak bir proje yaptı. Biz de bu serayı ilçemize kazandırdık. Bugünde tohumlarımızı toprakla buluşturuyoruz. İnşallah önümüzdeki yüzyılın artık gıda yüzyılı olduğunu gözlemliyoruz” şeklinde konuştu. Hem farkındalık oluşturmak hem de serada üretilen ürünleri ihtiyaç sahibi ailelere ulaştırmak amacıyla böyle bir çalışma başlatıldığını ifade eden Başkan Bıyık, “Darıca gerçekten toprak fakiri bir alan. Tarım alanlarımız yok, üretim yok. Buralarda yaptığımız üretimle tarımı destekleyeceğiz hem de sosyal farkındalık projesiyle belki de Türkiye’de ilk olan projelerden bir tanesi olan çalışmayı hayata geçirmiş olacağız” ifadelerini kullandı.”İlk kez kullanıldı”İl Tarım ve Orman Müdürü Levent Küçük ise “Ülkemizde ilk kez kullanılan teknikle bugün burada ekim yapıyoruz. İthal olan dolgu malzemesiyle ülkemizde tamamen yerli olan cürufla burada ekim yaptık. Bu konunun ayrıca bir önemi de, ülkemizde su tasarrufunun stratejik bir öneme sahip olması nedeniyle bitkinin kullanmadığı suyun tamamının geri dönüşecek olması. Gebze Teknik Üniversitenin iş birliğiyle buradaki bitkilerin, vitamin ve minarelerin oranlarının ayarlanarak, burada bitkinin alacağı sadece minareli ve vitaminleri alarak bitkiye sağlamak, onun dışında kalan suyunda 99 oranında geri dönüşümünü sağlamak için çalışıyoruz. Biz İl Tarım Müdürlüğü olarak uygulamada teknik destek sağlıyoruz. İki ay sonra haziran ayında hasadını yapmayı planlanıyoruz” dedi.

Köyüne dönüp hayvancılık yapmak isteyenlere müjde! Beklediğiniz destek açıklandı: Çiftçilik yapmak isteyenlere kredi desteği!

Şehir yaşamının pahalı olması ve özellikle büyükşehirlerde yaşamın zorlukları insanları köyüne dönmeye itiyor. Ancak köylerde de hayat eskisi kadar kolay değil. Tarla, küçük ve büyükbaş hayvan fiyatlarının artması çiftçilik yapmak isteyenleri kara kara düşündürüyor.

Devlet, çiftçilik yapmak, hayvancılıkla uğraşmak isteyenlere çok avantajlı fırsatlar sunuyor. Bu kapsamda sıfır faizli krediler, koyun, düve desteği sağlanıyor. Bu desteklerden yararlanmak isteyenlerin belirli şartlara uygun olması ve başvurusunun kabul edilmesi gerekiyor.

Devlet, özellikle şehirlerde nüfusun giderek artması, kaynakların tükenmesi ve trafiğin büyük bir sorun olması nedeniyle bu tür destekler sunuyor. Sunulan destekler sayesinde tersine göç oluşması ve şehirlerdeki kalabalığın azaltılması hedefleniyor.

 

Atıl araziler tarıma dönüşüyor

Atıl araziler tarıma dönüşüyor

Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler’in tarıma verdiği desteklerle, kent genelindeki atıl araziler üretime açıldı. 2019 yılından bu yana tarıma açılan arazi toplamı 21 bin 250 dönüme ulaştı.ORDU (İGFA) – Ordu’da fındık tarımının diğer ilçelere göre daha az yapıldığı, makineli tarıma uygun geniş arazileri ve yaylalarıyla, hayvancılığa elverişli ilçelerdeki üreticilere verilen destekler devam ediyor. İlk olarak 2019 yılında, Ordu Büyükşehir Belediyesi ve İl Tarım Orman Müdürlüğü iş birliğinde başlatılan “Âtıl Tarım Arazilerinin Üretime Kazandırılması Projesi”yle il genelindeki üreticilere tohum desteği sağlandı.


50 TON TOHUM DAĞITILDI

Tarıma elverişli olduğu halde çeşitli sebeplerden dolayı ekilmeyen tarım arazilerinin üretime kazandırılması amacıyla, üreticilere 40 ton arpa, 5 ton nohut, 3 ton yeşil mercimek, 1.5 ton patates, 400 kg soya fasulyesi, tohumu dağıtıldı. 2019 yılından bu yana verilen desteklerle birlikte 21 bin 250 dönüm atıl arazi yeniden üretime açıldı.

ÜRETİCİLERE EK GELİR KAYNAKLARI OLUŞTURULDU

Kırsalda yaşayan vatandaşlara ek gelir kaynakları oluşturmak ve atıl arazileri tekrar tarıma açmak için başlatılan çalışmalar olumlu sonuç verdi. Birçok yeni ürün Ordu’nun verimli topraklarıyla buluştu

Tam doluluğa ulaşan Kanatlı Barajı tarım arazilerine can suyu olacak

Elazığ kanatlı barajı'nda su seviyesi bin 286 kotuna ...

Tam doluluğa ulaşan Kanatlı Barajı tarım arazilerine can suyu olacak Kanatlı Barajının rezervuarı son yağışlarla birlikte tamamen dolarak dolu savak çalışmaya başladı 19 köyün içinde bulunduğu 70 bin 920 dekar tarım arazisinin sulanması sağlanacak Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde son…Tam doluluğa ulaşan Kanatlı Barajı tarım arazilerine can suyu olacak Kanatlı Barajının rezervuarı son yağışlarla birlikte tamamen dolarak dolu savak çalışmaya başladı19 köyün içinde bulunduğu 70 bin 920 dekar tarım arazisinin sulanması sağlanacak

 Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde son dönemde etkili olan yağışlar, küresel ısınmaya bağlı kuraklık nedeniyle su seviyesinde büyük düşüşün yaşandığı baraj ve göletlerin doluluk seviyesini artırdı. Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünden yapılan açıklamada, Elazığ Kanatlı Barajının rezervuarı son yağışlarla birlikte tamamen dolarak savağın çalışmaya başlandığı kaydedildi. Açıklamada, “Temelden 79 metre yüksekliğe sahip 44 milyon metreküp su depolanmaktadır. Kanatlı Barajı, Elazığ ili Kovancılar ve Karakoçan ilçelerinin Demirci ve Kuşçu ovaları ile 19 köyün içinde bulunduğu 70 bin 920 dekar tarım arazisinin cazibeli olarak sulanmasını sağlamaktadır” denildi. DSİ Genel Müdür Vekili Mehmet Akif Balta ise sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, “Yağışlar bereket getirdi. Görüntüler Elazığ’dan. Kanatlı Barajının rezervuarı son yağışlar ile birlikte tamamen dolmuş olup, dolu savak çalışmaya başlamıştır. Depolanan su ile 70 bin 920 dekar arazinin sulanması sağlanacaktır” dedi.

Yurtdışı tarımsal yatırım "ülke masaları" ile artacak

İklim değişikliği ve uluslara­rası krizler ülkeleri tarımsal üretim konusunda yeni arayış­lara iterken, Tarım ve Orman Bakanlığı da gıda arz güvenli­ğinin sağlanması ve tarımsal üretim ve ihracatın artırılması için önemli bir adım attı. Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kiriş­ci’nin talimatı üzerine ilk etap­ta “kardeş ve gönüldaş” 12 ülke­de tarımsal üretimi geliştirmek, Türk iş insanlarına bu ülkeler­deki tarımsal üretim olanakla­rını tanıtmak ve yerli tarım sek­törünün bilgi ve birikimini bu ülkelere aktarmak amacıyla “ül­ke masaları” oluşturuldu.

Bu ül­keler arasında Azerbaycan, Ce­zayir, Çad, Gürcistan, Kazakis­tan, Kırgızistan, Macaristan, Moritanya, Özbekistan, Pakis­tan, Türkmenistan ve Venezue­la yer aldı. Uruguay, Gana ve Sır­bistan için de yatırımcı rehber­lerinin kısa sürede sunulması planlanıyor.

“Ülke Masaları Ta­rım Sektörü Yatırımcı Rehberi” ile söz konusu bölgelerde özel sektör kanalıyla yatırım olanak­larının geliştirilmesi ve ihraca­tın artırılması hedefleniyor. Söz konusu rehbere, Bakanlığın in­ternet adresi ana sayfasında yer alan ilgili sekmeden ya da Ta­rımCebimde mobil uygulama­sından ulaşılabiliyor.

Main Menu