Bakan Kirişci: Sözleşmeli üretimi gerekirse zorunlu hale getireceğiz
Tarım Ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Eyüpsultan’daki Turkuvaz Medya Center’da düzenlenen Türkiye 2023 Zirvesi & Para Sohbetleri programına katıldı. Program, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın video mesajı ile başladı. Bakan Kirişci, konuşmasında tarım ve gıda, su ve enerji konularının son yıllarda daha da önem kazandığına dikkat çekti. Kirişci, 20 yıldır izlenen politikalar sayesinde iklim değişikliği, pandemi, Rusya-Ukrayna savaşı gibi konularda başarılı sınav verildiğini ve bulunurluğu sağlamış bir Türkiye olduğunu vurguladı.
“TÜRKİYE’NİN SUDA TASARRUF YAPMASI ZORUNLULUKTUR”
Türkiye’nin su stresi yaşayan ülkeler statüsünde olduğunu hatırlatan Bakan Kirişci, “2002 yılında bu ülkenin depolanabilir su miktarı 133 milyar metreküp iken bugün 183 milyar metreküpe çıkmıştır. İktidara geldiğimizde 276 adet baraj varken, bugün bu barajların sayısı 930’a çıkmıştır. Tarlada suyu verimli kullanmak zorundayız. Sulamayla ilgili evinizde, yatarken, rahatlıkla müdahil olabileceğini sistem şu anda sahada mevcut. Bunun için A ülkesine, B ülkesine gitmeye gerek yok. Buradaki muradımız özellikle yüzde 76 olan tarımsal sulamanın payını yüzde 70’lere, 65’lere, 60’lara kadar indirmek. Sulamadaki verimliliği yüzde 55, 60 onları da yine artırmak. Böylelikle de tarımsal sulama başta olmak üzere suyu en verimli şekilde kullanmak. Kayıp ve kaçakları da azaltmak bizim görevimiz. Suda tasarruf ve aynı Emine Erdoğan Hanımefendinin başlatmış olduğu sıfır atık politikası ve uygulaması projesi kapsamında çalışmalara benzer çalışmayı suda israfa son vermek adına başlatmış bulunuyoruz. Hedefimiz önce yüzde 25’e inmesi ama ideal olan yüzde 10’lara çekilmesidir. Türkiye’nin böyle bir tasarrufu yapması keyfiyet değil, zorunluluktur” dedi.
“TARIM VE ORMAN GENÇLİK KONSEYİ KURULACAK”
2053 yılında, 20 milyon nüfusun ekleneceğini ve bu nüfusun var olan suyu, üretimi, havayı tüketeceğini dile getiren Kirişci, “Tarımla ilgili ormanla ilgili Türkiye Yüzyılı vizyonu içerisinde çok önemsediğimiz bir takım adımları atacağız. Tarım ve Gençlik. İkisini bir araya getirdiğimizde uzun yıllar göremediğimiz kavram. TEKNOFEST kuşağından 6 yıldan beri söz ediyoruz ama tarım sektöründe ortalama yaş 55. Bu yaş grubunda inovatif düşünme beklenmemeli. Bunu gerçekleştirecek olan TEKNOFEST kuşağının kendisi. Onların ilgisini çekmek adına da Tarım ve Orman Gençlik Konseyi’ni kuruyor olacağız” ifadelerini kullandı.
Tarım Kredi Kooperatifleri'nden 'pahalılık' iddialarına yalanlama
Tarım Kredi’den yapılan açıklamada, her marketin farklı fiyatlarda satışa sunduğu kendine özgü, birinci ve ikinci marka ürünleri bulunduğu belirtildi.
Konuyla ilgili haberlerde Tarım Kredi Kooperatif market şubelerinin birinci marka ürünü ile diğer marketlerin ikinci marka ürünlerinin kıyaslandığına işaret edilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:
“Tarım Kredi market şubelerimizde satışa sunulan ürünlerimizden fiyat karşılaştırılması yapılan ayçiçek yağı, pirinç ve çayda yapılan mukayeseler gerçeği yansıtmamaktadır. Günlük fiyat dalgalanmaları hariç, Tarım Kredi Kooperatif marketlerinin indirim kampanyasındaki birinci marka ürünlerimiz her zaman sektördeki diğer paydaşlarımızın birinci markasından, ikinci marka ürünlerimiz de ikinci marka ürünlerinden daha ucuzdur. Ayçiçek yağında farklı segmentteki ürünler karşılaştırılarak ‘Tarım Kredi Kooperatif marketleri pahalı ürün satıyor’ algısı oluşturulmak istenmektedir. Pirinçte ise Tarım Kredi Kooperatif marketlerindeki birinci kalite yerli Osmancık-Baldo pirinç ile diğer marketlerin ithal Çin ve ikinci kalite Luna pirinci mukayese edilmektedir. Çayda da Tarım Kredi Kooperatif marketlerinde satılan birinci sürgün filiz çayı ile rakiplerin üçüncü sürgün harman çayı mukayese edilmektedir.”
Söz konusu haberlerde Tarım Kredi Kooperatif market şubelerinde satılan ürünlerin tamamının kendiyle eş değer kalite ve menşede olmayan ürünlerle mukayese edildiğine işaret edilen açıklamada, kuruma bağlı marketlerde, 70 ana ürün grubunda yaklaşık 400 ürün çeşidinin, sektördeki diğer paydaşlardan daha uygun fiyatlarla tüketicilere sunulduğu kaydedildi.
Alpaslan Çakar: Bankamızdaki tarım kredisi miktarı 211 milyar TL’ye ulaştı
Hedef yukarı yönlü güncellenerek 225 milyar TL olarak belirlendi. Ziraat Bankası Genel Müdürü Alpaslan Çakar, Bankanın tarım kredilerindeki gelişmelere dair açıklamalarda bulundu.
Ziraat Bankası’nın tarım bankacılığında belirlediği “tarım ekosisteminin finansmanı” stratejisi çerçevesinde hem kullandırılan kredi miktarının hem de kredi kullanan çiftçi sayısının önemli miktarda arttığını belirten Alpaslan Çakar, “Bugün itibarıyla 930 bini aşan çiftçimizin Bankamızdaki Tarım Kredisi miktarı 211 milyar TL’ye ulaştı. Bu kredilerin yaklaşık %88’i faiz sübvansiyonu uygulanan kredilerden oluşuyor.” dedi. Hedefimizi yukarı yönlü güncelledik. Tarım kredilerimiz yıl sonunda 225 milyar TL’ye ulaşacak 2022 yıl sonu itibarıyla tarım kredilerindeki artışın %100 üzerinde olacağını belirten Çakar, “Toplam tarım kredilerimiz 210 milyar TL’yi aştı. Bizim 2022 yıl sonu tarım kredisi hedefimiz 200 milyar TL düzeyindeydi. Ancak, mevcut kredi talebi ve artış hızı 2022 yıl sonunda kredi rakamımızın 225 milyar TL’ye ulaşacağını gösteriyor. 2022 yıl sonu için kredi kullanan çiftçi sayısında kendimize 1 milyon çiftçi hedefi belirlemiştik. Kalan sürede bu hedefimize de ulaşmayı istiyoruz. Ziraat Bankası için tarım dün olduğu gibi bugün de birinci öncelikli sektör. Bu böyle olmaya da devam edecek. Tarımsal üretimin artırılması ve sürdürülebilirliği için gereken finansal desteği vermeye her zaman olduğu gibi hazırız. Üreticilerimiz kullandıkları her türlü tarımsal girdinin finansmanı için ihtiyaç duydukları krediyi Ziraat Bankası’ndan alabilirler” dedi.
Köylerdeki tarım için “Köy Toplantısı” düzenlediler
Çiftçilere verilen hibe destekleri ile tarım hakkında bilgiler aktarılıyor.
Tekirdağ İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından kırsal mahallelerde tarımsal üretimin arttırılması, bilinçli ve verimli tarım üretimi yapılması amacıyla düzenlenen köy toplantılarında çiftçileri bilgilendirmeye devam ediyor. Saray ilçesine bağlı Göçerler Mahallesi’nde düzenlenen köy toplantısına katılan Tekirdağ İl Tarım ve Orman Müdürü Oktay Öcal, Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından verilen hibe destekleri, bitkisel üretim, mazot-gübre destekleri, sulu tarım, Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu uygulamaları, hayvancılık desteklemeleri ve Bakanlık projeleri ile ilgili genel bilgilendirmelerde bulundu. Toplantıda ayrıca iklim değişikliği, yağış durumu ve ekili işler hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.
Yozgat'ta toprak işlemesiz tarım yaygınlaştırılıyor
Yozgat Tarım ve Orman İl Müdürü Tanju Özkaya, toprak işlemesiz tarımı yaygınlaştırmak amacıyla 4 köyde mibzerle doğrudan arpa ve buğday ekimi yapıldığını bildirdi.
Özkaya, yazılı açıklamasında, toprak işlemesiz tarım sisteminin devamı ve yaygınlaşması için 4 köyde 4 çiftçiyle doğrudan ekim mibzerleri kullanılarak ekim yapıldığını belirtti.
Özkaya, “Bu sistemde toprak işleme ile uğraşılmadığından çiftçi açısından zaman, işgücü ve önemli girdilerden olan mazottan tasarruf sağlanmaktadır. En önemlisi bitki artıkları toprak yüzeyinde kaldığı için toprağın organik madde seviyesi artmakta, toprak erozyonu azalmaktadır. Çiftçilerimizin bu sistemdeki en büyük endişesi verim kaybıdır. Yıllardır ilimizde yaptığımız ekimlerde gördük ki bu sistemdeverim kaybı olmamaktadır.” ifadlerini kullandı.
Edirne Valisi Kırbıyık: Hep birlikte tarımsal hasılamızı arttırmanın peşinde olacağız
EDİRNE Valisi Hüseyin Kürşat Kırbıyık, Edirne’nin tarımsal hasılada kişi başına düşen ve en yüksek geliri elde eden şehirlerden biri olduğunu belirterek, “Ürün çeşitliliğini sağlayarak, nitelikli ürün artışını sağlayacak yeni tohumlar yeni ürünler bunlar denenecek. Hep birlikte tarımsal hasılamızı arttırmanın peşinde olacağız. Arkadaşlarımız burada fedakarca çalışıyorlar. Gelecek yılın daha iyi olacağını değerlendiriyoruz. Ama bizim işimiz temennide bulunmak değil, bizim işimiz bunu gerçekleştirmek” dedi.
Edirne genelinde yapılan toplulaştırma çalışmaları ile ilgili değerlendirme toplantısı DSİ 11’inci Bölge Müdürlüğü Vali Hüseyin Kürşat Kırbıyık başkanlığında yapıldı.
Toplantının ilk bölümünde DSİ Bölge Müdürlüğü Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Şube Müdürü Ömer Yılmaz bir sunum yaparak bu güne dek yapılan çalışmalarla ilgili detaylı bilgi verdi. Toplulaştırma sürecinin aşamaları ve gelinen noktadaki çalışmaların görüşüldüğü toplantıda yer teslimleri, yol güzergâh çalışmaları, kanal ve kanalet çalışmaları, iş bitirilme oranı, tescil çalışmaları, sınır düzeltmeleri ve askı süreci ile ilgili değerlendirmeler yapıldı.
Vali Kırbıyık, toplulaştırmanın uzun vadede çok faydalı bir iş olduğunu belirterek, “O yörenin ekonomisine ciddi derecede katkı sağlayacak bir iş. Acaba bizim yaptığımız yöntemlerle ilgili problemler mi var. Uygulama ile ilgili mi sıkıntılar var. Bunların bir gözden geçirilmesini talep ettik. Tarım Bakanımızın da bu konudaki talimatı, arkadaşlarımızın buraya gelerek ortak bir çalışma yapılmasıydı. Hep birlikte istişare yapmak amacıyla sizleri buraya davet ettik” dedi.
Toplantının bu kısmında, soru cevap şeklinde toplulaştırma konusunda devam eden çalışmalar ve yapılan işlemlerle ilgili sorun, aksaklıklar, öneri ve talepler görüşüldü.
‘BU BİR MEMLEKET MESELESİ’
Vali Kırbıyık, süreci doğru şekilde yönetmeleri halinde sonuçlarının hayırlı olacağını ifade ederek, “Bizler de onun peşindeyiz. Bu eksiklikleri, aksaklıkları el birliğiyle gidereceğiz. Bu konuda DSİ’ye düşen görevler var. Bu toplantıda da konuştuk buranın personel açısından takviyeye ihtiyacı var. Ödeneklerinin arttırılması gerekiyor, bu ölçekteki işlerin bu ödenekle yürütülmesi zor. O noktada sağ olsunlar hem genel müdürümüz hem daire başkanımız gerekli sözleri sizlerin huzurunda belirttiler. Yine bölge müdürlüğünün yapacağı çok önemli işler var. Birincisi, doğru iletişimi, doğru bilgilendirmeyi sağlayabilmek. Süreç içerisinde de bu iletişim kanallarını sürekli açık tutmak gerekiyor. Sizlerle ve vatandaşlarımızla sürekli sahada olmak zorundayız. Yine yüklenicilerimizin fedakarca davranması lazım. Bütün imkanlarını seferber edecekler. Bu bir memleket meselesi. Biliyorsunuz devlet hukukunun temelinde aslında mülkiyet vardır. Biz burada insanların mutluluğunu tesis etmek zorundayız. Bu noktada da bütün yükleniciler ellerinden gelen her türlü desteği vermek zorundalar” diye konuştu.
‘GEREKLİ ADIMLARI HEP BİRLİKTE ATACAĞIZ’
Edirne’nin en önemli vasfının tarım şehri olması olduğunu dile getiren Vali Kırbıyık, “Geçen toplantıda da ifade ettim. Türkiye’de kişi başına tarımsal hasılada ikinci sırada Edirne. Büyük ihtimal 2023’de birinci sıraya yükseleceğiz. Biz tarımsal hasılada kişi başına düşen, en yüksek geliri elde eden şehirlerden bir tanesiyiz. Önceliğimiz tarımsal üretimdeki verimlilik artışının devam ettirilmesi. Çünkü arazilerimizin tamamı ekilebiliyor. Artık bu şehirde tarımsal anlamda yapılabilen işler belli. Daha sonra tarım arazilerinin arttırılmasını sağlayacağız. İkinci bir ürünle ilgili çalışmalarımızı devam ettireceğiz. Ürün çeşitliliğini sağlayarak, nitelikli ürün artışını sağlayacak yeni tohumlar yeni ürünler bunlar denenecek. Hep birlikte tarımsal hasılamızı arttırmanın peşinde olacağız. Arkadaşlarımız burada fedakarca çalışıyorlar. Gelecek yılın daha iyi olacağını değerlendiriyoruz. Ama bizim işimiz temennide bulunmak değil, bizim işimiz bunu gerçekleştirmek. Gerekli adımları hep birlikte atacağız, gelecek yıldan itibaren bu sürecin daha iyi büyüdüğüne hepimiz şahitlik edeceğiz” ifadelerini kullandı.
Toplantıya, DSİ Genel Müdür Yardımcısı Faruk Fıratoğlu, DSİ Genel Müdürlüğü Toplulaştırma Daire Başkanı Sinan Demirbaş, DSİ 11’inci Bölge Müdürü Faruk Yücegök, Arazi Toplulaştırma ve Tarla İçi Geliştirme Hizmetleri Şube Müdürü Ömer Yılmaz, yüklenici firma yetkilileri ve toplulaştırma işlemi yapılan 110 köyün muhtarı katıldı.
Gaziantep'te çiftçilere 4 milyon litre mazot desteği
GAZİANTEP Büyükşehir Belediyesi tarafından hayata geçirilen çiftçi kart ile 33 bin 180 üreticiye 4 milyon 46 bin 550 litre mazot desteği verildi.
Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, çiftçilerin üretimine destek olmak için tamamının hibeli olarak verildiği projenin mali değerinin 110 milyon TL olduğunu söyledi.
Gaziantep Büyükşehir Belediyesi, kentte üretimin arttırılması ve çiftçiye destek vermek adına bir proje başlattı. Türkiye’de bir ilk olan uygulama ve destek ile 9 ilçede Çiftçi Kayıt Sistemi’ne (ÇKS) kayıtlı bütün çiftçilere mazot desteği veriliyor.
Programda yaptığı açıklama Türkiye’de en büyük mazot desteği veren şehrin Gaziantep olduğunu belirten Fatma Şahin, 33 bin 180 çiftçiye toplamda 110 milyon TL’lik mazot desteği sağlandığını ifade ederek, şöyle dedi:
“Belediyenin şu an 33 bin 180 çiftçisine böyle bir karar vermiş olması 110 milyonluk bir mali desteği bu işe ayırması, Türkiye’nin en büyük mazotla ilgili çalışmasını yapmış olması, Türkiye’de bir ilk. Gaziantep buna öncülük ediyor. İnşallah bu çalışma tüm Anadolu’ya yayılacak güzel bir örnek olacağız. Şu an yüzde yüz hibe mazot desteğini veren ilk belediye biz oldu. Herkesin kendi toprağına göre, alanının büyüklüğüne göre yüzde yüz hibe mazot desteği vereceğiz. Çünkü biliyoruz ki maliyetleri aşağı düşürdüğümüzde üreticinin rekabet etme gücü artıyor, ceplerinde para kalıyor. Esnaf rahatlıyor. Esnaf rahatlayınca şehir ekonomisi rahatlıyor. Bu döngüsel sistemde toprağı çiftçiyi kim daha çok desteklerse o şehrin ekonomisi rahatlıyor. Ekonomi rahatlayınca da huzur, kardeşlik artıyor. Onun için arkadaşlarımızla yaptığımız bu çalışmanın sonunda aldığımız bir karar vardı. Görüyorsunuz büyük bir teveccüh, memnuniyet var. Dolayısıyla çiftçimiz mutluysa, huzurluysa bizde huzurluyuz ve mutluyuz.”
Çiftçilere kritik uyarı: Tedbirinizi alın
Kırıkkale İl Tarım ve Orman Müdürlüğü tarafından düzenlenen “Tarımsal Kuraklıkla Mücadelede Tasarruflu Su Kullanımı” konulu konferansa konuşmacı olarak katılan Ankara Üniversitesi (AÜ) Ziraat Fakültesi Tarımsal Yapılar ve Sulama Bölüm Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ersoy Yıldırım, Türkiye’de tarım sektörü için üretilen sulama ekipmanlarının yüzde 70’inin ihraç edildiğini söyledi.
“Kısıntılı sulama” kavramıyla ilgili bilgiler aktaran Yıldırım, “Geçmişte ne yapıyorduk? Sonbahar da tohumu tarlaya attıktan sonra buğdayı suluyor muyduk? Ama son yıllarda onu yapmadan çimlenmeme çıkış sağlayamıyoruz. Sonbahar kuraklığı çıktı. İlkbahar’da ‘Rabbim bir kere yağdırsa’ diye dua eden çiftçi, bugün artık ‘Bir defa sulama yaparak kurtarabilecek miyim?’ o da yetmiyor, 2-3 istiyor artık. Yağışın miktarı ve şekli düzensiz. Ona göre de Ekim’den hasada kadar toprak suyunu koruyucu her türlü tedbiri almazsak, boşa konuşmuş olacağız. Sulamada bir çok yöntem var. Genel ayrım şudur; tarla bitkilerinde yağmurlama sulama sebze veya meyve, bağda ise damlama sulama önceliklidir” dedi.
Sulama ekipmanlarının yüzde 70’inin ihraç edildiğini Yıldırım, “Bugün ülkemiz açısından sevinecek nokta şu; kendim şu anda Sulama Derneği Başkanlığı ve bölüm başkanlığı yapıyorum. Sanayicilerle iç içeyim. Bu ülke artık dışarıdan bir şey getirmiyor. Bu ülke artık dışarıdan bir şey getirmiyor. Büyük üreticilerin belli kalite ve standartlardaki üreticilerin Basınçlı Sulama Sanayicileri Derneği’nden aldığım rakamlara bakıyorum. Şu anda bu firmalar ürettikleri sulama ekipmanlarının yüzde 70’ini ihraç ediyor, iç piyasaya değil. Türkiye’de sulama hibe destekleri ve Ziraat Bankası kredileri olmasına rağmen. Demek ki artık ihracatçı bir konuma sektör gelmiş. Ekipman almada destekler var, sıkıntı yok. Önemli olan mevcut suyu doğru yöntemlerle bitki kök bölgesine ulaştırmak olarak düşünmeliyiz” diye konuştu.
Konferansa, Vali Yardımcısı Mehmet Miraç Topaloğlu, ilçe belediye başkanları, muhtarlar ve çiftçiler katıldı.
