TARSİM'den "Çiftçi Hikayeleri Projesi"ne ilişkin açıklam
Tarım Sigortaları Havuzu (TARSİM) Yönetim Kurulu Üyesi ve Tarım Sigortaları Havuz İşletmesi Genel Müdürü Serpil Günal, Türkiye’nin çeşitli köşelerinden sigortalı üretici ve yetiştiricilerin başarı hikayelerini buluşturdukları Çiftçi Hikayeleri Projesi hakkında açıklamada bulundu.
Günal, yaptığı yazılı açıklamada, 2021 yılında TARSİM kapsamında üreticilere 2,7 milyar TL hasar ödendiğini, 2022’nin 9’uncu ayı sonu itibarıyla ödenen hasar tutarının 2,1 milyar TL’ye ulaştığını belirtti.
2021 yılında sigortalanan varlık değerinin 84 milyar TL olduğunu, bu yıl ise bu rakamın yüzde 112 artarak 177 milyar TL’ye ulaştığını aktaran Günal, ‘Sigorta bedelindeki artış nedeniyle bu hasarı bekliyoruz. Yıl sonuna doğru 4 milyar lira olacağını öngörüyoruz. Geçen sene üreticilere 215 milyon TL civarında kuraklık ödemesi yaptık. Sigorta bedeli ve poliçe sayısındaki ciddi artıştan ötürü bu sene 366 milyon lira ödeme yapıldı.’ ifadelerini kullandı.
Günal, geçen yılı 4,6 milyar TL prim üretimi ile kapattıklarını belirterek, şunları kaydetti:
‘Bu yılı 5,2 milyar TL üretimle kapatmayı planlıyorduk ancak üretim 7 milyar TL’ye doğru gidiyor. Sistem kar odaklı değil ancak sürdürülebilir olması önemli. Bu nedenle, bizim için prim üretiminden ziyade, sigortalanan alandaki ve hayvan adedindeki artış önemli. Geçtiğimiz yıl ilk 9 aylık süreçte, 10 milyon hayvan sigortalanmışken bu yıl 13 milyon hayvan sigortalanmış durumda. Yine geçen sene 21 milyon dekar alan sigortalanmışken, bu sene 24 milyon dekar alan sigortalandı.
Geçtiğimiz yıla göre yüzde 11 civarında artış var. Bitkisel Ürün Sigortalarında 2023 yılı üretim sezonu kasım ayında açılacak. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın dijital dönüşüm stratejisi kapsamında, artık e-devlet üzerinden, online olarak Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) başvuruları alınabiliyor. Süreç bu şekilde son derece kolaylaştırıldı. Üreticilerimize, ÇKS’ye kayıtlarını yaptırdıktan ya da mevcut kayıtlarını güncelledikten sonra tarım sigortalarını yaptırmaları çağrısında bulunmak istiyorum.’
‘Türkiye tarımsal üretim deseni açısından son derece zengin bir ülke. TARSİM olarak geçtiğimiz haziran ayında profesyonel bir yapım ekibiyle birlikte Çiftçi Hikayeleri Projesi’ni hayata geçirmek üzere yola çıktık.’ diyen Günal sözlerini şöyle sürdürdü:
‘Projeye başlamadan önce, ürünler ve tarım sigortası branşlarına göre 16 farklı rota çizdik. Tarımsal üretimin her kademesinde büyük bir emeği ve alın teri olan, kendisini ülkesine ve üretime adayan çiftçilerimizin hikayelerine ortak olmayı ve onların ağzından bu olağanüstü çabayı dinleyerek, izleyicilere yansıtmayı, aynı zamanda da tarımsal üretimin devamlılığında tarım sigortasının önemine dikkat çekmeyi amaçladık. Hikayeler çok daha akılda kalıcıdır.
Bu nedenle farklı içeriklere sahip hikayelerin izleyici üzerinde daha etkili olacağını düşündük. Günlük hayatlardan kareleri, üretim ve hasat görüntüleri eşliğinde, kısa filmler tadında sunmak istedik. Bu süreçte, bitkisel üretimden, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılığa, arıcılıktan seracılığa ve su ürünleri yetiştiriciliğine kadar tarımın hemen hemen tüm alanlarında faaliyet gösteren sigortalı üretici ve yetiştiricilerimizin evlerine ve üretim alanlarına konuk olduk.’
Matdere'de sulu tarım için çalışmalar sürüyor
Kırsal kalkınmanın sağlanması adına her alanda üreticileri desteklemeye devam eden Manisa Büyükşehir Belediyesi Ahmetli ilçesi Dereköy Mahallesi Matdere bağlısında sulu tarıma geçilmesi için önemli bir yatırımı hayata geçirdi.
Son dönemde yağışların azalması ve iklim değişiklikleri gibi nedenlerle oldukça kısıtlı hale gelen tarımsal sulamanın kapalı sistemle sürdürülmesi ve küçük üreticilerin gelir artışına destek sağlamak amacıyla çalışmalarını sürdüren Manisa Büyükşehir Belediyesi, Ahmetli ilçesi Dereköy Mahallesi Matdere bağlısında da önemli bir projeyi daha hayata geçirdi. 230 dönüm arazinin sulu tarıma geçeceği projede terfi ve dağıtım hatları döşendi. Proje çerçevesinde 50 tonluk su deposu ve enerji nakil hattı çalışması ise devam ediyor. Manisa Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ali Öztozlu, Ahmetli Belediye Başkanı Ahmet Alhan, Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta, Fen İşleri Dairesi Başkanı Uğur Topkaya, Ahmetli Muhtarlık İşleri Müdürü Nilhan Kılınç, Belediye Meclis Üyeleri, Mahalle Muhtarları ve vatandaşlarla çalışmaları yerinde inceledi. Büyükşehir Belediye Başkanı Cengiz Ergün önderliğinde kırsal kalkınmanın sağlanması amacıyla 70 milyon liralık rekor bütçeyi tarımsal ve kırsal kalkınmaya ayırdıklarını belirterek, vatandaşların ihtiyaç duyduğu projelerin bir bir hayata geçirilmeye devam edileceğini dile getirdi. Dereköy Mahalle Muhtarı Ramazan Kozan da “Büyükşehir Belediye Başkanımız sağ olsun, getirdi suyumuzu. Bu çalışma güzel oldu. Vatandaşlarımız memnun” dedi.
Ahmetli Belediye Başkanı Ahmet Alhan ise, “Cengiz Başkanımız başta olmak üzere emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Katma değeri olan bir yatırım yapıldı. 150-200 kilo dönümden üzün alan vatandaşlarımız sulamayla belki 400 kiloya çıkacak. Bu daha önce Cengiz Başkan ile seçim öncesinde buraya geldiğimizde sondajını ben yapayım borusunu siz döşersiniz demişti. Fakat şartlar yetişmedi. Öyle olunca Cengiz başkana durumu izah ettik. Burada böylesine güzel bir yatırım yapılmış oldu. Bunlar ciddi bir yatırım. Yerinde de bunları görünce mutlu olduk. Hepsine teşekkür ediyorum” diye konuştu.
Manisa Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanı Yılmaz Usta ise, “Büyükşehir Belediye Başkanımız Cengiz Ergün’ün mahalleye yaptığı bir ziyaret esnasında kooperatif kurulması kaydıyla sondaj açma konusunda destek vererek sulu tarıma geçilmesi için bir söylemi olmuş mahallemizde. Arkasındaki süreçte sondaj çalışması tamamlandı fakat mahallemizde kooperatif kurulması başarılı olamayınca sondajın atıl kalmaması için Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı olarak devreye girdik. Burada 230 dönüm arazinin terfi ve dağıtım hatları döşendi. 50 tonluk bir su deposu yapılıyor. Enerji nakil hattı yapılıyor. 230 dönüm arazi kuru tarımdan sulu tarıma açılmış olacak. Bunun sonucunda da verim ve kalite artışıyla çiftçilerimizin gelir artışı sağlanmış olacak. Hayırlı uğurlu olmasını diliyoruz” ifadelerini kullandı.
PANKOBİRLİK 50. Olağan Mali Genel Kurulu yapıldı
Türkiye’deki Pancar Ekicileri Kooperatiflerinin üst birliği olan S.S. Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği’nin (PANKOBİRLİK) 50. Olağan Mali Genel Kurulu Ankara’da gerçekleştirildi.
PANKOBİRLİK’ten yapılan açıklamaya göre, genel kurula, bakanlık temsilcileri, 31 Pancar Ekicileri Kooperatifi’nin yönetim kurulu üyeleri ile Türk Şeker’in temsilcisi ve diğer ilgililer katıldı.
Genel kurulda gündem maddelerinin okunmasının ardından divan teşekkül ettirildi ve Divan Başkanlığı seçimi yapıldı. Genel kurulda divanın oluşmasından sonra kürsüye gelen PANKOBİRLİK Genel Müdürü Tolga Demirhan, birlik faaliyetlerini anlattı ve tüm çalışmalar hakkında üyeleri bilgilendirdi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen PANKOBİRLİK Genel Başkanı Ramazan Erkoyuncu, yaklaşık 1 yıldır üyelere mahcup olmamak için tüm samimiyetleri ile çalıştıklarını kaydetti.
1 milyon 300 bini aşan üyesiyle Türkiye’de ses getiren bir kurumun temsilcileri olduklarını aktaran Erkoyuncu, ‘Ülkemizde bugün yaklaşık 20 milyon ton şeker pancarı üreten, bununla da yaklaşık 3 milyon ton şeker üreten dev bir sektörüz. Ama son yıllarda mali ve sosyal olarak, şu ya da bu sebeple zayıflama olmuş. Her ne kadar bugün için verilerimiz kötü olmasa da, gelinen noktada yeterli olmadığını hepimiz biliyoruz.’ ifadelerini kullandı.
Erkoyuncu, kooperatifler olarak çiftçiler ile sahada sürekli yüz yüze temas ve istişare halinde olduklarını aktardı.
Üreticinin refahının önündeki engelleri aşmak için mücadele verdiklerini vurgulayan Erkoyuncu, ‘Mücadelenin sonunda çıkacak her başarı çiftçinin kazancına ve ülkemizin üretim gücüne katkı olarak geri dönecektir. Ben inanıyorum ki bu kurum üreticinin ihtiyacı olan gübreyi de tohumu da imal etme başarısını sağlayarak uygun maliyetlerle üreticiye ulaştırabilir. Bunu yapacak örgütlenme gücümüz ve potansiyelimiz var. Bundan çiftçi kazanacak, kazandıkça daha fazla üretecek. Üreten bir Ülke olarak son dönemde Dünyayı krize sokan gıda darboğazından etkilenmeyeceğiz demektir.’ değerlendirmesinde bulundu.
S.S. Pancar Ekicileri Kooperatifleri Birliği’nin 50. Olağan Mali Genel Kurunda yönetim ve denetim kurulları ile faaliyet dönemi hesapları oybirliği ile ibra edilirken gelecek faaliyet yılının iş programı da tam mutabakat ile kabul edildi.
İzmir’in tarım politikası Avrupa’nın gündeminde
İZMiR Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, Avrupa Birliği kentlerinin politika ve uygulamalarına yön verecek 20. Avrupa Bölgeler ve Şehirler Haftası kapsamında gittiği Brüksel’de üst düzey oturumda konuştu. Başkan Soyer, İzmir’deki gıda stratejilerini anlattığı konuşmasında, “Doğa ve insanlar için sağlıklı, adil ve güvenli bir yerel gıda döngüsü oluşturuyoruz. İzmir gıda üretim kalıplarını değiştirme yolunda kararlı bir adım attı” dedi.
Tarım Bakanlığından biyogüvenlik kararları!
Tarım ve Orman Bakanlığının Biyogüvenlik Kararları, 13 Ekim 2022 tarihli Resmi Gazete’de yayımlandı.
GDO’lu mısır çeşidinin onayı iptal edildi
İlk karara göre, 5 Kasım 2015 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği İktisadi İşletmesi’nin (BESD-BİR) böceklere dayanaklılığı sağlayan genleri ihtiva eden genetiği değiştirilmiş MON89034Xmon88017 mısır çeşidi ve ürünlerinin hayvan yemlerinde kullanılması amacıyla yaptığı başvurunun onaylanmasına ilişkin 35 numaralı Kararın onayı, başvuru sahibinin talebi nedeniyle iptal edildi.
Bakanlıktan GDO onayları
BESD-BİR’in Coloeptera takımı böceklere karşı dayanıklılık sağlayan pmi genini ihtiva eden genetiği değiştirilmiş 5307 mısır çeşidi ve ürünlerinin hayvan yemlerinde kullanılması amacıyla yaptığı başvuru, Bilimsel Risk Değerlendirme Komitesi ve Sosyo-Ekonomik Değerlendirme Komitesi tarafından hazırlanan Raporlar değerlendiren Bakanlık, söz konusu ürünün hayvan yemlerinde kullanılmasına, Karar’da belirtilen hususlara uyulması şartıyla karar verdi.
Bakanlık,
Livzym Biyoteknoloji Araştırma Geliştirme San. ve Tic. A.Ş’nin başvurularıyla;
Modern biyoteknolojik yöntemlerle enzim üretim kapasitesi geliştirilmiş Aspergillus oryzae LIVZ-106 kullanılarak endüstriyel Lipaz/Triasilgliserol Lipaz (EC 3.1.1.3) enziminin üretimine,
Modern biyoteknolojik yöntemlerle enzim üretim kapasitesi geliştirilmiş Aspergillus oryzae LIVZ-107 kullanılarak endüstriyel Glikoz oksidaz (EC 1.1.3.4) 3) enziminin üretimine,
Yem güvenilirliği açısından risk teşkil etmeyen, Endo-1,4-beta-glukanaz (E.C. 3.2.1.4) ve modern biyoteknoloji yöntemlerle güçlendirilmiş Aspergillus oryzae kullanılarak üretilen Endo-1,4-beta-ksilanaz (EC 3.2.1.8) içeren karışımın yem amaçlı olarak üretimine,
Biowaste Technologies Araştırma Geliştirme Gıda San. ve Tic. A.Ş.’nin başvurusuyla, yem güvenilirliği açısından risk teşkil etmeyen, modern biyoteknolojik yöntemlerle güçlendirilmiş ve inaktif hale getirilmiş Aspergillus oryzae kullanılarak inaktive edilmiş mikrobiyal biyokütlenin yem amaçlı olarak kullanılmak üzere üretimine,
İlgili komitelerin raporlarını değerlendirerek, belirlenen hususlara uyulması şartıyla Karar verdi.
Tarım alanlarının aldığı yağış miktarı arttı
Türkiye’de hububatın ekim dikim sezonu ile başlayarak bazı mevsimlik bitkilerin gelişme döneminin sonunu ifade eden 1 Ekim 2021 ile 30 Eylül 2022 arasındaki tarım yılında yağışlar, bir önceki tarım yılına göre arttı.
Türkiye’de tarım yılı yağışları, her yıl 1 Ekim ile sonraki senenin 30 Eylül’üne kadarki dönemde, Meteoroloji Genel Müdürlüğü tarafından takip edilerek hesaplanıyor.
Meteoroloji Genel Müdürlüğü verilerinden derlenen bilgilere göre, Türkiye’de uzun yıllar (1991-2020) su/tarım yılı ekim-eylül alansal yağış ortalaması metrekarede 573,4 kilogram olarak ölçüldü.
Geçen tarım yılı döneminde metrekareye düşen yağış ortalama 465,5 kilogram, bu tarım yılında 550,9 kilogram oldu.
Veriler, Türkiye’de 2022 tarım yılındaki 12 aylık yağışların geçen seneye göre yüzde 18,4 arttığını, uzun yıllar ortalamasına göre yüzde 3,9 azaldığını ortaya koydu.
Aynı dönemi Marmara Bölgesi “normale yakın”, Akdeniz ve Karadeniz bölgeleri “normalin üzerinde”, diğer bölgeler ise “normalin altında” yağışla tamamladı.
Tüm bölgelerde önceki tarım yılına göre artış kaydedildi
Yağışlar, Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde normale göre yüzde 29, Doğu Anadolu’da yüzde 12, Ege Bölgesi’nde yüzde 7, İç Anadolu’da yüzde 5 azaldı.
Normale göre yağışların artış gösterdiği iki bölge ise Karadeniz (yüzde 8) ve Akdeniz (yüzde 5) oldu.
Bir önceki tarım yılıyla kıyaslandığında ise yağışlar tüm bölgelerde arttı. Akdeniz’de yağışlar önceki tarım yılına göre yüzde 38, Doğu Anadolu’da yüzde 25, İç Anadolu’da yüzde 20 arttı.
2022 tarım yılı yağışları, Trakya’nın kuzeyi, Orta ve Batı Karadeniz sahil kesimi, Giresun, Antalya, Isparta, Burdur çevreleri ile Mersin’in doğu, Niğde’nin güney kesimlerinde normallerine göre yüzde 20’den fazla arttı, Şanlıurfa, Mardin çevreleri ile Iğdır ve Ağrı’nın doğu kesimlerinde yüzde 40’tan fazla azalma gösterdi.
En fazla yağış Rize’de
İl bazlı verilere göre tarım yılında en fazla yağış, metrekareye 1687,7 kilogram ile Rize’de, en az yağış ise 269,5 kilogram ile Iğdır’da kaydedildi.
İllerde uzun yıllar ortalamasına göre en fazla artış yüzde 27 ile Trabzon’da, azalma ise yüzde 38 ile Mardin’de kayıt altına alındı.
Malatya yerel haberleri | Malatya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın: "Üreticileri Daha Fazla Desteklememiz Lazım"
Gelen Malatya haberine göre Malatya’da hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan vatandaşların havaların soğumasıyla birlikte yayladan dönüşleri devam ediyor. Malatya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın, üreticilerin yaylaya gidiş ve dönüşlerinde birçok sıkıntı yaşadıklarını belirterek, “Daha fazla desteklememiz lazım. Bu insanların yayladaki temel ihtiyaçlarını karşılamalıyız” dedi.
Malatya’da hayvancılık yaparak geçimlerini sağlayan vatandaşların havaların soğumasıyla birlikte yayladan dönüşleri devam ediyor. Malatya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın, üreticilerin yaylaya gidiş ve dönüşlerinde birçok sıkıntı yaşadıklarını belirterek, “Daha fazla desteklememiz lazım. Bu insanların yayladaki temel ihtiyaçlarını karşılamalıyız” dedi.
Malatya’da havaların soğumasıyla birlikte yaz aylarında hayvanlarını yaylaya götüren üreticilerin dönüşleri devam ediyor.
“MALİYETLER ÇOK YÜKSEK”
Hayvancılıkla uğraşan Hüseyin Taş, “Yaylaya giderken ve dönerken zorluk çekiyoruz. Yayladan yeni geliyoruz. Suyumuz yok, yerleşim yerimiz mera olduğu için çadır alıyoruz. Kışın çok mağdur oluyoruz. Maliyetler çok yüksek. Saman 2 lira, arpa 7,5 lira, kesim ve fiyatlar düşüyor, ilaç pahalandı alamıyoruz. Telef olan hayvanlarımız var. Gidiş gelişlerde çok zorluk yaşıyoruz” dedi.
“BİZ KAZANAMIYORUZ Kİ 8-10 BİN LİRA MAAŞ VERİP, SİGORTA YAPALIM”
Taş, çoban bulamadıklarını ifade ederek, “Bulsak da randıman alamıyoruz. İlgilenmiyor, hayvanlarımız ölüyor. 8-10 bin lira maaş isteyen var, sigorta istiyorlar. Bizim bütçemize ne, biz kazanamıyoruz ki 8-10 bin lira maaş verip, sigorta yapalım” diye konuştu.
“GİDİŞ VE GELİŞLERDE ULAŞIMDA SIKINTI OLABİLİYOR”
Üretici Hüseyin Çubuk ise “Yaylada 5,5 ay kaldık. Yol sıkıntısı var. Giderler çok fazla, hayvancılık bitme noktasına geldi. Bu noktada devletten destek bekliyoruz” dedi.
Malatya Koyun Keçi Yetiştiricileri Birliği Başkanı İhsan Akın da “Yayla dönüşü çoktan başladı. Birkaç üreticimiz kalmıştı onlarda dönüyor. Kış geliyor, havalar soğudu. Gidiş ve gelişlerde ulaşımda sıkıntı olabiliyor” dedi.
“DAHA FAZLA DESTEKLEMEMİZ LAZIM”
Akın, hayvan üreticilerin yaylaya gidiş ve dönüşlerde birçok sıkıntı yaşadıklarını kaydederek, şunları söyledi:
“Çobanlık ve küçükbaş hayvan yetiştiriciliği zor bir iş, bu noktada da birçok sıkıntıları oluyor. Bunları gerekli yerlere iletip çözmeye çalışıyoruz. Bazen de çözemediğimiz oluyor. Yetiştiricilerin en büyük sıkıntılarından birisi yaylaya çıktıktan sonra hem kendi hem de hayvanlarıyla ilgili ihtiyaçlarda büyük sıkıntılar yaşıyorlar. Bunlarla ilgili projelerimiz var. 5-6 milyonluk yatırım yapıldı. Sulaklarla ilgili sondaj ve güneş enerjisi panelleriyle ilgili çalışmalar oldu ama bunlar yeterli değil. Daha fazla desteklememiz lazım. Bu insanların yayladaki temel ihtiyaçlarını karşılamalıyız. Zor bir iş yapıyorlar, bundan dolayı da desteklemeliyiz.”
“İNSANLAR KIRSALI TERK EDİYORLAR”
Küçükbaş hayvan yetiştiriciliğinin çok meziyetli bir iş olduğunu dile getiren Akın, “Eğer sosyal güvence yapılmazsa bu işi yapacak insan bulamayacağız. İnsanlar kırsalı terk ediyorlar. Terk etmemesi içinde devletimizin çobanın annesi, eşi ya da kız kardeşinin sosyal güvencesi yapılırsa hem işsizliğin önüne geçmiş oluruz hem de çobanlarımızın ailesinden birinin sosyal güvencesini sağlamış oluruz. Kadınlarımıza pozitif ayrımcılık yapılarak, bu uygulamanın hayata geçirilmesini istiyoruz” dedi.