Efeler’de kekik hasadı başladı
Efeler Belediyesi’nin Şahnalı Mahallesi’ndeki 8 dönümlük tarım arazisinde yetiştirilen kekiklerin bu yıl ilk hasadı başladı.
Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri tarafından hasattan önce kekik tarlasında yabancı otla mekanik mücadele, gübreleme çalışması,çapalama ile toprak havalandırması gibi çalışmalar titizlikle gerçekleştirildi. Sulama çalışmalarının da dikkatle yapıldığı kekikler, belediye ekiplerince hasat ediliyor, suyu çıkarılmak üzere kurumaya bırakılıyor. Kekiklerden elde edilecek olan kekik suyunun ise Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay tarafından Girne Mahallesi’nde hizmete açılan Efe Bakkal raflarında, uygun fiyatla vatandaşların tüketimine sunulması planlanıyor.
İlk kuşkonmazlar toprakla buluştu
Alternatif ürün üretimi ve yaygınlaştırılmasını hedefleyen Beydağ’da Başkan Feridun Yılmazlar, özel bir yerden temin ettiği 2 bin 800 adet kuşkonmaz fidanını, vatandaşlarla birlikte 300 metrekarelik belediye arazisine dikti.
Başkan Yılmazlar, “Kuşkonmaz marka değeri çok yüksek bir ürün. Biz de ilçemizde ilk kez bu ürünü dikerek alternatif tarım ürünlerini yaygınlaştırmaya çalışacağız. İzmir Büyükşehir Belediyesi Tarımsal Hizmetler Daire Başkanlığı’nın yardımları ile çiftçimize kırsal alanda yeni alternatif ürünler oluşturuyoruz. Bakımlarının İyi yapılması durumunda 12- 15 yıl ürün alınılabilir. Çiftçimiz yeter ki üretsin ben ve ekip arkadaşlarım elimizden geldiğince destek olmaya devam edeceğiz” dedi.
Kirazla şenlendi!
27. Sancaklıbozköy Kiraz Festivali, renkli etkinlikler, konserlerle coşkuyla kutlandı.
Şehzadeler Belediyesi, Sancaklıbozköy’de 27. Kiraz Festivali düzenledi. Bölgede yetişen üç kiraz cinsi arasında yapılan yarışmada en güzel kirazları üreten üreticiler altınla ödüllendirildi. Etkinliklerle renklenen festivalde sahne alan Ersin Karalar ve Ankaralı Coşkun festival coşkusuna coşku kattı.
Konser müjdesi verdi
Şehzadeler Belediye Başkanı Ömer Faruk Çelik, “320 bin dönüm tarım arazimiz var. O yüzden 2014 yılında belediyemizi kurduğumuz günden beri tarıma duyarsız kalmadık. Hiç şüphesiz yaptıklarımızdan daha fazlasını yapacağız. İstedik ki üreticilerimiz, binbir zahmetle çalışarak şehrimizin ve ülkemizin ekonomisine katkıda bulunan çiftçilerimiz stres atsınlar, rahatlasınlar. 3 Haziran Cuma günü akşamı da Cumhuriyet Meydanı’nda sanatçılarımız Bilal Sonses ve Ekin Uzunlar konser verecek. Hepinizi davet ediyorum” dedi.
Manisa Valisi Yaşar Karadeniz, “Sancaklıbozköy’ün adını tüm Türkiye duydu” diye konuştu. Şehzadeler Kaymakamı Cemal Hüsnü Çaykara ise “Mahallemiz, Şehzadelerimiz hizmetlerin en güzeline layık” dedi.
Kilosu 400 lira! 100 gramı bir günde toplanıyor!
Türkiye’nin bal üretiminde ilk sıralarda yer alan ve 34 tane bal ormanı bulunan Mersin’de, milyonlarca arının gram gram topladığı, kilogram fiyatı 400 TL’ye kadar çıkabilen polende sezonun ilk hasadı gerçekleştirildi.
Türkiye’de arıcılıkta ilk 5’de yer alan Mersin’de 34 noktaya geçtiğimiz yıllarda Tarım ve Orman Bakanlığı koordinesinde bal ormanı kuruldu. Kurulan bal ormanları sayesinde kaliteli ve doğal bal üretimi sağlanırken, son yıllarda içerisinde barındırdığı vitamin ve protein nedeniyle polen üretimi de arttı. Bu yıl da havaların ısınması ve çiçek mevsiminin başlamasıyla arılar, üretime başladı. Diğer bal ormanlarında olduğu gibi Erdemli Karahıdırlı’da da milyonlarca arı polenleri toplamak için bir gün boyunca mesai harcıyor. Kovanda toplanan polenler, arıcılar tarafından toplanarak talebe göre satışa gönderiliyor. Sezonunda kilogram fiyatı 300 ile 400 TL arasında satılan ve toplanması başlayan polenler, hem üreticinin yüzünü güldürüyor hem de sağlıklı gıda olarak sofralara beliyor.
“BAL ORMANI 36’YA ÇIKACAK”
Bakanlık tarafından Mersin’de 34 bal ormanı kurulduğunu anımsatan İl Tarım ve Orman Müdürü Arif Abalı, “Bakanlığımız koordinesinde orman bölge müdürlüğümüz tarafından arıcıların hizmetine sunulmuş 34 bal ormanı var. Bu da önümüzdeki yıl 36 olacak, daha sonra da artış gösterecektir. Bulunduğumuz yerde de polen hasadı gerçekleştirdik. Bu gördüğünüz polen, binlerce arının bir günde yaptığı hasat, bu kadar. Gördüğünüz gibi arı ne kadar çok çalışmış, ne kadar çok verimli bir üretim gerçekleştirmiş” dedi.
“3 BİN ARICI ÜRETİM YAPIYOR”
Mersin’in arıcılıkta ilk beşlerde olduğunu aktaran Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Adem Kurt, “Mersin Toroslar da kaliteli bal akımının olması, hem de sıfır rakımda sahilde olmasından dolayı gerçekten arıcılığa uygun bir kentimiz. Geçimini bundan sağlayan yaklaşık 3 bine yakın arıcımız var. Bir o kadar da hobi tarzı kendi yiyeceği balı üreten arıcı mevcut. Şimdi burada polen hasadı yapmaktayız, bu mevsimde. Rengarenk ve çok kaliteli. Burası zaten orman bakanlığımızın bize tahsis ettiği bal ormanı. Bu tür yerlerde konaklama yaparaktan hasatlarımızı elde etmekteyiz. Gerçekten arıcılıkta heves de, üretim de, kalite de hızla artmaktadır” ifadelerini kullandı.
“100 GRAM POLENDE MİLYONLARCA ARININ EMEĞİ VAR”
Üreticilerden Celal Çay da “Mersin arıcılık için çok uygun bir bölge. Bizim bölgemizde neredeyse 4 mevsim nektar akımı var. Toroslar çok hızlı bir şekilde yükseldiği için bahar Torosların her yerine aynı anda gelmiyor. Önce şubat ayında eteğine geliyor, biz de arılarımızı şubatta eteğinde bulunduruyoruz. Sonra rakım yükseldikçe baharla birlikte kovanlarımızı hareket ettiriyoruz. Şu anda polen hasadı yapıyoruz. Son yıllarda özellikle pandemi sebebiyle polene aşırı bir talep arttı. Çünkü polenin içerisinde bir yığın vitamin var. Aynı zamanda protein var. Bir insan sadece polen yiyerek yaşayabilir. Polen ve suyu tüketerek yıllarca yaşayabilirsiniz. Özellikle son yıllarda gıda kıtlığı da konuşuluyor. Onun için bizim üretmiş olduğumuz bu ürünler, artık eskiye göre çok daha değerli. Gıda kıtlığında biz tüketicilerimize polen üreterek onlara bir nebze olsun destek veriyoruz. 100 gram polende milyonlarca arının emeği var. Bir günde üretebilirler, özellikle sabah saatlerinde, baharda 100 gram poleni bir koloni çok rahatlıkla toplayabilir” şeklinde konuştu.
Polenin kilogram fiyatının sezonunda olduğu için 300 ile 400 TL arasında olduğunu da belirten Çay, kışa doğru polenin azalmasıyla fiyatların yükseldiğini de kaydetti.
Tarım ve Orman Bakanı Kirişci, Cebrayıl’da fidan dikti
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Ermenistan işgalinden kurtarılan Cebrayıl’da fidan dikti. Zengilan’a geçen Kirişci, Ağalı Köyünde kurulan Akıllı Köyü, Azerbaycan-Türkiye Kardeşlik Bağı’nı ve Dost Agropark’ı da ziyaret etti.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, işgalden kurtarılan Karabağ’da temaslarını sürdürüyor. Cebrayıl ilinde Dostluk Ormanı’nın oluşturulacağı alana gelen Kirişci, Azerbaycan Tarım Bakanı İnam Kerimov ile birlikte fidan dikti. Bakan Kirişci, daha sonra Zengilan ilindeki Ağalı Köyünde Kurulan Akıllı Köyü, Azerbaycan-Türkiye Kardeşlik Bağı’nı ve Dost Agropark’ı ziyaret ederek incelemelerde bulundu.
Karabağ temaslarını tamamlayan Kirişci, Azerbaycan’dan ayrılmak üzere Fuzuli Uluslararası Havalimanı’na hareket etti.
BİZDE NEDEN OWEN’LAR OLMASIN?
İngiltere’de tarım ve hayvancılıkla uğraşan 9 çocuklu Owen Ailesinin günlük yaşantısı televizyonda yayınlanan bir belgeselde anlatılıyor. İngiltere’deki gibi bizde neden çiftçiliği gelecek kuşaklara bırakacak Owen aileleri olmasın.
TRT Belgesel kanalında “Büyük Aile Çiftliği” isimli bir çiftlik belgeseli var. İngiltere’de 9 çocuklu Owen Ailesinin 2000 dönüm alan üzerinde hayvancılık ağırlıklı yürüttüğü çiftçiliğin günlük yaşantısını anlatıyor. Elimden geldiği kadar kaçırmıyorum, hatta tekrarlarını bile izliyorum.
İzlerken garip haz duyuyorum. Aile, değişik yaş gurubundan 9 çocuğuyla birlikte çiftlikte yaşıyor ve bütün çocuklar gücünün yettiği kadarıyla çiftlikteki işlerle ilgileniyor. Çocukların eğitim hayatı devam ediyor, sosyalleşebilecekleri ortam var. Hele evin annesi Amanda’nın mini eteği, takılarıyla ahırda hayvanların bakımını yapması, traktöre saman yükleyip indirmesi… Daha güzel olanı ne biliyor musunuz? Çocuklar çiftlik hayatını seviyor, hayvanları seviyor ve anne babasının yaptığı işi sürdürmek istiyor. Vaktiniz olursa izleyin derim…
14 Mayıs’ta Çiftçiler Günü kutlandı. Kutlama demek ne kadar anlamlı bilmiyorum ama çiftçilerin ayakta kalma mücadelesi verdiği şu günlerde bu özel gün pek de kutlama gibi olmadı. Daha çok sorunların dile getirildiği bir gün oldu.
Çiftçi sayımızdaki azalış eğilimi son yıllarda daha hissedilir hale geldi. Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı’nın (TEPAV) verileri, bazı gerçekleri tokat gibi çarpıyor yüzümüze. Çiftçi sayısı son yılların en düşük seviyesine gerileyerek 500 binin altına düştü. TEPAV verilerine göre, çiftçi sayısı 1 yılda yüzde 13.2 (75 bin) azalarak 493 bine geriledi.
Maliyetler ve sosyal güvenlikteki sıkıntılar, bazı olanaklara ulaşamama gibi bir çok sebeple topraktan kaçan aileler, çocuklarının da çiftçi olmasını istemiyor. Çocuğu için “Burada sürünene kadar şehirde sigortalı bir işte çalışsın. En azından emekliliği olur, ay sonunda eline geçen parayı bilir” cümlesi ve benzerlerini birçok çiftçinin ağzından duyuyoruz.
Peki tarlada üreten olmazsa şehirdeki adam ne yiyecek. Son dönemde çarşıda, pazarda, markette yaşadığımız fiyat şoklarına biraz da bu penceren bakmanızı tavsiye ederim. İngiltere’deki gibi bizde neden çiftçiliği gelecek kuşaklara bırakacak Owen aileleri olmasın.
***
EL BİRLİĞİYLE HASYURT’U AYAĞA KALDIRDILAR
Antalya’da güzel şeyler oluyor. Kurumlar iş birliği yaparak Hasyurt gibi tarihi bir fuarı ayağa kaldırdı. İyi de yaptı.
1992 yılında Hasyurt gibi küçük bir kasabada temeli atılmış, 2005 yılına kadar tarımı buluşturmuş ancak bana göre öngörüsüzlüğün de etkisiyle tarımsal üretimin en çok teşvik edilmesi gereken dönemde bir sebeple yapılmamış Hasyurt Tarım Fuarı 7 yıl aradan sonra organize edildi. Unutulmaya yüz tutmuş bir fuarı ayağa kaldırmak büyük başarı.
Bu konuda inisiyatif alan Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Muhittin Böcek, Finike Belediye Başkanı Mustafa Geyikçi, Antalya Ticaret Borsası ve Antalya Tarım Konseyi Başkanı Ali Çandır, Tarım ve Orman Müdürü Gökhan Karaca, Kumluca Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Murat Hüdavendigar Günay, Kumluca Ticaret Borsası Başkanı Fatih Durdaş’ı tebrik etmek lazım.
Hiçbir kaygı duymadan tarım için yıllar sonra bir araya gelmek alkışlanacak bir durum. Umuyorum Antalya’da bunun örnekleri çoğalır.
**
SEDİR AĞACINI KORURSAK AMBARIMIZI KORURUZ
Geçtiğimiz günlerde Elmalı’nın tarihi tahıl ambarlarını yazmıştım. Kırkambar-Teke Yaylası, Elmalı’da Geleneksel Tahıl Ambarları ve Arı Serenlerinin Belgelenmesi, Sayısallaştırılması ve Tanıtımı” projesi kapsamında Antalya Kültürel Miras Derneği ANKA’nın daveti üzerine Elmalı’ydım.
Ambarları gezerken Sedir ağaçlarının önemi anlatıldı. İçeriğindeki katran nedeniyle koruduğu ürünün böceklenmesini, kurtlanmasını engelleyen Sedir ağacı sayesinde ürünlerin 10 yıllar boyu bozulmadığını öğrendim. Ne büyük bir deneyim değil mi?
Yani neymiş, Avlan Gölü’nü korursak sedir ağaçlarını koruruz, sedir ağaçlarını korursak gıdamızı koruruz. Doğa böyle bir şey işte hiçbiri birbirinden bağımsız değil …
Köylülerle konuştuğumda bir kısmı ambarların önemini anlamış. Dedesinden kalan ambarı, yeni yaptırdığı evin bahçesine taşıyan bile var.
Koruma altına alınan tahıl ambarına Antalya Gazeteciler Cemiyeti, Çağdaş Gazeteciler Derneği ve Ekonomi Muhabirleri Derneği adına kimlik belgesi çakmamız ise beni son derece mutlu etti. Çaktığımız kimlik belgesi üzerindeki QR kodu okutanlar ambarın kime ait olduğu, yapıldığı yıl gibi bilgilere ulaşabilecek. Bu bir hafızanın kaybolmaması projesidir.
Projeyi hayata geçiren başta koordinatör Selda Baybo olmak üzere emeği geçen herkesi kutlarım.
Bakan Kirişci açıkladı! Pancar üreticilerine 490 milyon lira
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, pancar eken 28 bin 800 çiftçiye 490 milyon lira avans ödemesi yapılacağını açıkladı.
Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, “2022 yılında Pancar eken çiftçilerimize 1 ton pancar için verilecek avans, yüzde 290 artışla 18 TL’den 70 TL’ye çıkarıldı. 3 defa ödenen avans sayısı 5’e çıkarıldı. Tükşeker ile sözleşmeli tarım kapsamında bu yıl pancar eken 28 bin 800 çiftçimize toplamda yaklaşık 490 milyon TL nakdi avans ödemesi yapılacak. Çiftçilerimizin pancar ekim ve sulamalarında kullandıkları elektrik ve motorin masrafları için Türkşeker tarafından faizsiz olarak verilecek olan nakdi avanslar, 24 Mayıs’ta çiftçimizin hesabında olacaktır” ifadelerine yer verdi.
TARIMSAL GİRDİ FİYAT ENDEKSİ YÜKSELDİ
Tarımsal girdi fiyat endeksi (Tarım-GFE), martta yıllık bazda yüzde 105,7, aylık bazda yüzde 15,16 artış gösterdi.
Türkiye İstatistik Kurumu, mart ayına ilişkin Tarım-GFE verilerini açıkladı.
Buna göre, endeks martta bir önceki aya göre yüzde 15,16, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 105,7, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 47,98 ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 44,42 yükseldi.
Geçen yılın aynı ayına göre tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksi yüzde 7,85, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksi yüzde 16,12 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre göre tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksinde yüzde 56,43, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksinde yüzde 113,89 artış gerçekleşti.
Alt gruplar
Yıllık en fazla artış yüzde 228,2 ile gübre ve toprak geliştiriciler alt grubunda görüldü. Bunu yüzde 175,39 ile enerji ve yağlar ve yüzde 118,6 ile bina bakım masrafları izledi.
Buna karşılık, martta geçen yılın aynı ayına göre en az artış gösteren alt gruplar ise sırasıyla yüzde 31,48 ile veteriner harcamaları, yüzde 34,54 ile tohum dikim materyali ve yüzde 35,8 ile malzemeler oldu.
Aylık en fazla artış yüzde 44,65 ile gübre ve toprak geliştiriciler alt grubunda görüldü.
Bir önceki aya göre en fazla artış gösteren diğer alt gruplar ise yüzde 23,32 ile enerji ve yağlar ve yüzde 12,26 ile hayvan yemi oldu. Buna karşılık, aylık en az artış gösteren alt gruplar, sırasıyla yüzde 2,73 ile makine bakım masrafları ve yüzde 3,31 ile diğer mal ve hizmetler olarak kayıtlara geçti.
