31.03.2022 TARIM VE HAYVANCILIK HABERLERİ

TMO'dan buğdaya zam: Ekmek fiyatlarına yansıması bekleniyor

Uluslararası piyasalarda yükselen buğday fiyatı sonrası Toprak Mahsulleri Ofisi de fiyat artışına gitti. TMO, un sanayicilerine sattığı buğday fiyatına yüzde 20’nin üzerinde zam yaptı

Hububat piyasalarında son günlerde üst üste artan buğday fiyatları dalgası ülkemize kadar geldi. Uluslararası piyasalarda yükselen buğday fiyatı sonrası Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) de fiyat artışına giderek, un sanayicilerine sattığı buğday fiyatına yüzde 22 zam yaptı. Anlaşmalı un sanayicilerine satılan ekmeklik buğdayın tonu 2 bin 650 liradan 3 bin 210 liraya çıkarıldı.

Zammın ekmek fiyatlarına yansıması gündemde
Buğday fiyatına zam gelince maliyetlerin yükselmesi nedeni ile fırıncıların da bu zammı ürettikleri ekmeğe yansıtmaları söz konusu.

“Zam bayramdan sonra yansır”
Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, fiyatın Ramazan ayı içerisinde değişmesini beklemediklerini, zammın bayramdan sonra yansıtılabileceğini dile getirdi.

SEVK BELGESİ OLMAYAN 10 BÜYÜKBAŞ HAYVAN YAKALANDI

Kapaklı ilçesinde bir kamyonda sevk belgesi olmadan taşınan 10 büyükbaş hayvan İlçe Tarım Müdürlüğüne teslim edildi

İlçe Jandarma Komutanlığı ekipleri, Karaağaç Mahallesi’nde B.K.’nın kullandığı kamyonu durdurdu. Kontrollerde, araçta sevk belgesi olmayan 10 büyükbaş hayvanın taşındığı, C.B.’ye ait hayvanların İstanbul’un Arnavutköy ilçesinden getirildikleri belirlendi. Jandarma ekipleri büyükbaş hayvanları İlçe Tarım Müdürlüğüne teslim etti.

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Kestelli: Tarımda gelecek teknolojiyle mümkün

İzmir Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli sürdürülebilir tarım politikaları için teknoloji kullanımının şart olduğunu söyleyerek, “Tarım sektöründe sürdürülebilirliği temin etmek ekolojik, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik şartlarını sağlamak ile mümkün olacak” ifadelerini kullandı.

ÜLKEMİZİN ilk borsası olarak 1891 yılında kurulan İzmir Ticaret Borsası’nın Yönetim Kurulu Başkanı Işınsu Kestelli, Borsa çatısı altında yapılan faaliyetlerden ve sürdürülebilir Tarım politikalarınının öneminden bahsetti. Kestelli, “Son yıllarda sürdürülebilir ve kapsayıcı bir küresel ekonominin inşası, uluslararası çapta büyük önem kazandı. Özellikle küresel iklim krizinin ve Covid-19 salgınının üretim ve tedarik süreçlerine olan etkileri düşünüldüğünde, sürdürülebilirliğin tesis edilmesinin zorunluluğu çok daha net olarak ortaya çıkıyor. Tarımda sürdürülebilirlik ise oldukça geniş kapsamlı bir konu ve dünyada artan nüfus ve gıda ihtiyacı ile birlikte düşünüldüğünde özel bir öneme sahip” dedi.

PİYASA MEKANİZMALARI

Tarım sektöründe sürdürülebilirliği temin etmenin ekolojik, sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik şartlarını sağlamak ile mümkün olacağını belirten Kestelli, “Ekolojik sürdürülebilirlik için su kaynaklarımızı daha etkin kullanmalı, tarım arazilerimizi ve biyo çeşitliliğimizi korumalıyız. Sosyal sürdürülebilirlik tarımın geleceği açısından hayati önem taşıyor. Tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de ortalama üretici yaşı sürekli yükseliyor. Kırsal bölgelerdeki eğitim, sağlık, kültürel yaşam şartları iyileştirirsek, gençlerimizin tarıma ilgi duymasını, kırsalda kalarak daha bilinçli tarım yapılmasını sağlayabiliriz. Gübre, enerji ve kimyasal ilaç gibi temel girdileri ithal etmek zorunda olan ülkemiz için üretim maliyetlerini kabul edilebilir seviyelerde tutmak zorundayız. Ayrıca, tarımsal ürünlerin yerel ve küresel ticaretinde etkin piyasa mekanizmaları oluşturmalıyız” ifadelerini kullandı.

SİLİKON VADİSİ ETKİSİ

Kestelli sözlerini şöyle sürdürdü: “Borsa olarak biz de çalışmalarımızı bu çerçevede şekillendiriyoruz. İzmir Tarım Teknoloji Merkezi (İTTM) projemiz de bu çabanın bir ürünü. Türk tarımı için bir Silikon Vadisi etkisi yaratacağına inandığımız İTTM projesini çok yakın zamanda faaliyete geçiriyor olacağız. Çoğunlukla geleneksel yöntemlerle sürdürülmeye çalışılan tarımın teknolojik dönüşümüne öncülük etmek ve buna bağlı olarak eğitim ve danışmanlık hizmetleri vermek hedefiyle hayata geçirdiğimiz İTTM, Türk tarımında öncü rol üstlenecek bir proje. Bu merkezin sadece yeni nesil üretim teknolojilerinin boy verdiği bir start-up merkezi olmasını değil, deneyim paylaşımından yeni finansal varlıklara uzanan değerli bir ekosistem yaratmasını amaçlıyoruz.”

‘STRATEJİK SEKTÖR OLARAK GÖRÜYORUZ’

İZMİR Ticaret Borsası’nın dünyanın ilk borsalarından birisi olduğunu hatırlatan Kestelli, “Temel faaliyet alanı tarım sektörünün ticaret kısmı olsa da gerçekleştirmiş olduğu faaliyetlerle başta şehrimiz ve bölgemiz olmak üzere ülkemizin tarım ve ekonomi hayatına önemli katkılarda bulunmuştur. Ülkemizin gelenekten geleceğine yön çizen asırlık kurumlardan birisi olmamızın bilinci ve sorumluluğu ile hareket etmeyi sürdürüyoruz. Tarımı ülkemizin ekonomik bağımsızlığı ve kalkınması için en stratejik sektörlerden birisi olarak görüyoruz. Bu nedenle sürdürülebilir, rekabetçi bir tarım sektörünün oluşmasına katkı sağlayarak sektörün hacmini büyütmek için sadece ticaretle değil, tarımın tüm değer zinciri ile yakından ilgileniyoruz” diye konuştu.

Kadınlar üretecek Efeler kazanacak!

“Kadının özgürleşmesi için ne gerekiyorsa yapacağım” diyen Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, verdiği sözü tuttu. Sadece kadınların istihdam edileceği tarımsal ürün fabrikası hizmete açıldı

Efeler Belediye Başkanı Mehmet Fatih Atay, yerel seçim döneminde kadınlara ve halka verdiği önemli bir sözünü yerine getirdi.
Seçim döneminde “Kadının özgürleşmesi, ekonomik hayata katılması çok önemli. Bunun için ne gerekiyorsa yapacağız” diyen Başkan Atay sözünü tuttu. Başkan Atay, %100 Kadın Emeği Tarımsal Ürün Fabrikası’nı düzenlenen törenle hizmete açtı.
Gazeteci Özlem Gürses’in sunduğu programa; Başkan Atay ve eşi Güneş Atay’ın yanısıra CHP Balıkesir Milletvekili ve Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın, CHP Parti Meclis Üyesi Doç. Dr. Gökhan Günaydın, İyi Parti Genel Bşk. Yrd. Berna Sukas, İyi Parti Aydın İl Başkanı Recep Taner, Gelecek Partisi Aydın İl Başkanı Suzan Yücel Milli Çeşme Belediye Başkanı Muammer Ekrem Oran, Ödemiş Belediye Başkanı Mehmet Eriş, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş, Kıbrıs Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, KÖY-KOOP İzmir Birliği Başkanı Neptün Soyer, Mersin Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Meral Seçer, oda başkanları, sendika ile dernek yöneticileri, muhtarlar ve çok sayıda vatandaş katıldı.

Liderlerden mesaj

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve İyi Parti Genel Başkanı Merak Akşener, tebrik mesajı gönderdi. Kılıçdaroğlu mesajında, “Gerçekleştirdiği tüm projelerde kadınlarımıza geniş olanaklar sağlayan belediye başkanımız Mehmet Fatih Atay’ı yürekten kutluyor, açılışa katılan tüm misafirlerimize de selamlarımı iletiyorum” ifadesini kullandı. Akşener de telgrafında, “Kadınlarımızın ekonomik hayata katılımı milletimizin geleceği için ziyadesiyle önemli olmakla birlikte her kadının yaşam şartını iyileştirmekte kritik bir role sahiptir. Kadınlarımıza bu fırsatı verdiğiniz için teşekkür ederim” diye konuştu.

Pozitif ayrımcılık var

Başkan Atay da, “Ben ayrımcılık yapan bir belediye başkanıyım. İki kesime ayrımcılık yapıyorum; birincisi gençlere ve çocuklar ikincisi ise kadınlar. Ben bir erkek olarak kadınlara ayrımcılık yapmaya devam edeceğim. Siz hak ettiğiniz değeri alana kadar belediye başkanı olarak sonuna kadar yanınızdayım. Güçlü kadın istiyoruz, eşitlik istiyoruz. Güçlü bir kadın olabilmek için üretken olmak gerekiyor. Güçlü kadın olabilmek için bağımsız olmak gerekiyor. Özgürlüğünüzün olması gerekiyor, geçiminizi sağlamanız gerekiyor. İşte burada, 200 civarı işçi kardeşimiz çalışacak. Kadınlar üretecek, bu fabrikada işleyeceğiz ve para da kazanacağız” ifadesini kullandı.
Başkan Atay sözlerine şöyle devam etti: “İnanıyorum, iddialı konuşuyorum, Efeler Belediyesi bütçesinin yarısı kadarını iki yıl içinde bu fabrikadan kazanacak. Gideceksiniz köye, tarlalar kiralayacaksınız. Size söz veriyorum tohumu benden, fidesi benden, gübresi benden, traktörü benden ve hatta akaryakıtı yani mazotu da benden, elde ettiğiniz ürünleri de peşin olarak alacağım söz veriyorum size. Patron olmaya var mısınız?”

Rehber olacak

KÖY-KOOP İzmir Birliği Başkanı Neptün Soyer, “Tarımsal üretim kalkınma kooperatifleri temelde, tabanda ne kadar yaygınlaşır ve dikey örgütlenmesini tamamlarsa, bu tarz katma değerli ürünlerin yerel yöneticiler tarafından bizi anlayarak ürüne dönüştürülmesi o kadar kolay olacaktır” vurgusunu yaptı.
Mersin Kadın Girişimi Üretim ve İşletme Kooperatifi Başkanı Meral Seçer de, “Yerel yönetimler kadınların istihdamı konusunda onların sosyalleşmesi kültürel açıdan gelişmesi açısından bir can suyu olabilir bir rehber olabilir. İşte buradaki bu fabrika aslında kadınlarımız için bir rehber bir kılavuz olacak diye düşünüyorum” dedi. Tepecik Mahalle Muhtarı Mevlüt Başak ise, “Başkanımızdan Allah razı olsun” diye konuştu.

Yöresel lezzetleri sofraları süsleyecek

Tepecik Mahallesi’nde bulunan ve pozitif ayrımcılık anlayışıyla kurulan fabrikada ürünlerin girişinden işlemesine, paketlemesinden çıkışına kadar tüm süreci Efelerli kadınlar yürütecek. Sadece Efelerli kadınların istihdam edildiği fabrikada, Efeler’in incir, kestane, enginar, şevketibostan, domates gibi birçok ürünü işlenip konserve haline getirilecek. Paketlenip bekletilen ürünler, Efe Bakkal başta olmak üzere Türkiye’nin pek çok farklı noktasında satışa sunulacak.

Karşıyaka’da tarım zirvesi: "Türkiye açlıkla sınanmakta"

Karşıyaka Belediyesi tarafından “Tarım Politikaları ve Kentsel Tarım” başlıklı panel gerçekleştirildi. CHP Bursa Milletvekili Orhan Sarıbal, “Türkiye açlıkla sınanmakta. Bu ülkenin insanı kazanır, üretir, büyütür” dedi.

Karşıyaka Belediyesi tarafından düzenlenen “Tarım Politikaları ve Kentsel Tarım” başlıklı panel, Zübeyde Hanım Nikah Sarayı’nda gerçekleştirildi. Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay’ın ev sahipliğindeki panelin açılışında CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal hatalı tarım politikalarının sonuçlarına ve üretimin önemine dikkat çekerken, İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay tarım alanında gerçekleştirdikleri örnek projeleri anlattı.

Karşıyaka Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, törenin açılışında yaptığı konuşmada şu ifadeleri kullandı: “Türkiye’de yanlış tarım politikaları uygulanıyor, sonucunda tarımsal ürünün hem kapasitesi hem de kalitesi düşüyor ve tüketiciye ulaşımıyla ilgili sıkıntılar gittikçe büyüyor. İklim krizinin en ağır etkilerinden birisi de tarımsal üretimde yaşanıyor. Şehirde yaşayanlar için, tüketiciler için sağlıklı gıdaya erişim çok önemli bir başlık. Tabii ki öncelikle mutlaka doğru tarım politikalarının uygulanması gerekiyor. Ülkemizde tarım yapılamaması neticesinde bugün bizler sağlıklı olmayan, yetersiz gıdaya dahi yüksek fiyatlarla erişebiliyoruz. Bunun sonu açlığa gider, yoksulluğa gider, daha adaletsiz refah düzeyi dağılımına gider ve bunu hiçbir toplum kaldıramaz. Türkiye bu krizi en ağır yaşayan ve böyle devam ederse belki en ağır şekliyle patlamalar yaşayacak ülkelerden birisidir.”

Türkiye’de ‘tarımı yok etme politikası’ uygulandığını ifade eden CHP İzmir Milletvekili Prof. Dr. Kamil Okyay Sındır, “2002 yılından günümüze 26 milyon 579 bin hektar alandan 2021 yılında 23 milyon 446 bin hektara geriledik. Aradaki fark 3 milyon 133 bin hektar. Trakya’nın toplam yüz ölçümünün yaklaşık 2 katı bir alan Türkiye’de ekilmiyor. Bu duruma gelinmesine bir siyasi iktidar sebep oluyorsa bir politikadan bahsedemeyiz. Bu politika, Türkiye tarımını yok etme politikasıdır. Çiftçiye 29 milyar lira tarımsal destekleme veriyoruz diyorlar ya. Üreticinin 130 milyar lira kamu bankalarına, yaklaşık 43 milyar lira özel bankalara borcu var. Bu borç yükü altında üretim yapmasını bekliyorsunuz; tohum, gübre ihtiyacı var parası yok kredi çekiyor. Bu borç yükü altındaki tarım, sürdürülemez bir tarımdır. Biz iktidara geldiğimizde bunun sözünü veriyoruz; ilk bir hafta içerisinde yapacağımız şeylerden bir tanesi çiftçinin borç faizini sıfırlamak, ana parasını da iki yıl sonra ödemeye başlamak üzere ve hasat dönemi sonrasında eline para geçtiğinde ödeyebileceği bir geri ödeme sistemini oluşturmak. Çiftçiyi kafasındaki ‘Ben bu borcu nasıl öderim’ sorunundan uzaklaştırmak gerekiyor. Bu olmazsa olmazlardan bir tanesi” dedi.

‘NEDEN MUHTACIZ?’

CHP Bursa Milletvekili ve Parti Meclisi Üyesi Orhan Sarıbal ise “Neden Rusya’dan buğday gelmezse biz ekmeğe muhtacız? Neden Rusya’dan gelmezse sofralarımızda ayçiçek yağı olmayacak? Ürünlerimizin büyük bir kısmını neden dışarıdan almak zorundayız? Niye? Serbest piyasa denen, liberal ekonomi denen, vahşi kapitalizm denen bir biçim var. Bu sistem güçlülerin her şeyi elinde tuttuğu, güçsüzlerin onlara kölelik ettiği bir düzendir. Bu bozuk bir düzen; bunu bize emperyalistler, yabancı şirketler ve onlarla beraber hareket eden yerli iş birlikçileri dayattılar. Bizim başka bir şey yapmamız lazım. Birlikte yaşama kültürünü kentlerde büyütmek zorundayız. Bu konuda geçmişten bugüne İzmir’in bütün yerel yöneticilerine teşekkür etmek lazım. Birlikte yaşama kültürünün en iyi olduğu kentlerden bir tanesi İzmir’dir. Ben çiftçiyim, şu anda da oğlum tarlada. Biz başarırız. Bu çiftçi başarır. Yeter ki; ağalar, paşalar, beyler, bir eli yağda bir eli balda olan adamlar bu ülkenin gerçeğini görsünler, burada çiftçi de artık biat ve şükür meselesinden çıkıp ‘Ben yurttaşım, ben kul değilim, ben ürettim’ diyebilsin. Çiftçi şunları istiyor; para kazanmak, alım garantisi, doğal afetlere karşı genel bir ülke sigortası, üretim alanlarının kayıt altına alınması, desteklemelerin üretim döneminden önce verilmesi. Aşık Veysel’in dediği gibi bu bir insanlık meselesidir. Türkiye açlıkla sınanmakta. Bu ülkenin insanı kazanır, üretir, büyütür” diye konuştu.

İzmir Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Ertuğrul Tugay da konuşmasında şunları kaydetti: “İBB olarak Başkanımız Sayın Tunç Soyer’in ‘Başka bir tarım mümkün’ vizyonuyla oluşturulan kuraklık ve yoksullukla mücadele üzerine temellenen İzmir Tarımı stratejisi doğrultusunda çalışmalarımızı yürütüyoruz. Üreticiye doğrudan tarımsal destekler veriyoruz. Tohumdan fidana üreticimize girdi desteği sağlamaya çalışıyoruz. Kooperatifler aracılığıyla küçükbaş ve yem desteklerimiz devam ediyor. Zeytinyağı sıkım, şişeleme, etiketleme gibi birçok konuda kooperatiflere destekler sağlıyoruz. Urla Bademler köyünde özellikle ara eleman yetiştirme konusundaki ihtiyaçları karşılayacak olan tarım lisesi çalışmamızın projesi de devam ediyor. İlk defa tarım ve teknoloji anlamındaki bir üniversiteyi kurmak için yola çıktık, buradaki temel hedef diğer üniversitelerimizde olduğu gibi lisans değil özellikle yüksek lisans ve doktora konusunda çalışma imkanları yaratacak bir üniversite olmasıdır. Şehirlerdeki sert zeminlerin, üretim alanlarına dönüştürülmesi konusunda da çalışmalarımız devam ediyor. Yağmur hasadı konusunda da projelerin uygulanması için ilk çalışmamızı gerçekleştirmiştik, devam eden projelerimiz de olacak.”

“MARİFET KÖY-KOOP’TA”

Panelin konuklarından İzmir Köy-Koop Birlik Başkanı Neptün Soyer ise, “Hala biz kooperatifçiliği İzmir’den Türkiye’ye söyleyebiliyorsak marifet Köy-Koop’ta. Çok büyük bir farkındalık Ankara’ya buradan inanın gidiyor. Sadece süt konusunda da değil, biz şunu görüyoruz ayağa kalkan kooperatifler var ve inanın gençleşiyoruz. İzmir bu konuda Türkiye’ye çok ciddi şekilde örnek teşkil ediyor” dedi.

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi’nden üreticiye 15 milyon destek

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, şehir ekonomisinin lokomotifi tarım ve hayvancılığı güçlendirmeye devam ediyor. Üretim merkezlerinden jeotermal kurutma tesisine kadar ürünlere katma değer sağlayacak birçok yatırımı hayata geçiren Büyükşehir, 2021 yılı içerisinde tarım ve hayvancılığa 15 milyon destek sağladı.


Balıkesir’in; verimli toprakları, bitki çeşitliliğinin zenginliği, coğrafi konumu ve ekolojik uygunluğundan ötürü kırsalda kalkınmayı sağlamak ve şehir ekonomisini canlandırmak üzere tarımsal üretim ile hayvancılık faaliyetlerine önemli destekler veren Büyükşehir Belediyesi, bu alanlarda projeler üretmeye devam ediyor. Bin 131 mahallesinin, 960’ı kırsal mahalle statüsünde olan Balıkesir’in ekonomisinin büyük bir bölümünü oluşturan tarım ve hayvancılık, şehirdeki sanayi faaliyetlerinin de yüzde 65’ini kapsıyor. Üreticiyi koruyarak üründe kaliteyi artırıcı çalışmalara öncelik veren Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, doğru tarım ve hayvancılık uygulamalarıyla su kaynaklarının da verimli kullanılması konusunda üreticileri teşvik ediyor. Ücretsiz fide ve yem desteklerinden alım garantili ürün projelerine, küçükbaş hayvan dağıtımından yerli boz ırk sığırlarda verim artırma çalışmalarına, Balıkesir Kuzusu Damızlık Üretim Merkezlerinin kurulumundan arıcılık faaliyetlerinin teşvikine kadar daha birçok konuda çalışmalar yapan Büyükşehir Belediyesi, 2021 yılı içerisinde tarım ve hayvancılığa 15 milyon destek sağladı.


Desteklerle yem maliyeti azalıyor


Çiftçiler için önemli bir girdi maliyeti olan yem bitkisinin maliyetini azalmak amacıyla hayvancılıkla uğraşan üreticilere 20 ilçede süt otu tohumu dağıtan Büyükşehir Belediyesi’nin destekleriyle; geçtiğimiz yıl 35 bin dekarda üretimi yapılan süt otu ekimi, bu yıl 70 bin dekara çıkarılarak bu zamana kadar verilen destekte de rekor sayıya ulaşıldı.


Balıkesir kuzusu üretimi yaygınlaştırılıyor

Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, etinin lezzetinden dolayı tüm Türkiye’de ilgi gören coğrafi işaret tescilli Balıkesir Kuzusunun popülasyonunu artırmak ve üreticilere hibe desteği sağlamak amacıyla İvrindi ve Kepsut’ta “Balıkesir Kuzusu Damızlık Merkezleri” kurdu. Sındırgı, Savaştepe ve Dursunbey ilçelerinde de çalışmalarını başlatan Büyükşehir Belediyesi, böylelikle Balıkesir Kuzusu coğrafi işaret kriterlerine uygun damızlık yetiştirilmesi ve kırsalda dar gelirli üreticinin damızlık ihtiyacının karşılanmasına büyük katkı sunuyor.


Kapama meyve bahçeleri kuruluyor

İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Büyükşehir Belediyesi iş birliğinde; meyve üretim potansiyelinin artırılması, modern kapama bahçeleri kurularak bölgesel meyvecilik altyapısının güçlendirilmesi ve sertifikalı fidan kullanımının teşvik edilmesi amacıyla “Meyve Üretimini Geliştirme Projesi” hayata geçirildi. Bölgesel meyve dikiliş alanları yerine en az 5 dekar ve üzeri tarım alanlarında, ilçelerin iklim ve ürün desenine uygun tür ve çeşitlerin, geleneksel meyvecilik yerine kapama bahçe şeklinde dikiminin yapılacağı proje, 8 ilçede uygulanacak. Bigadiç, Edremit, Gönen, Havran, Kepsut, Manyas, Savaştepe ve Susurluk ilçelerinde 257 dekar alanda toplam 9 bin 225 adet; ayva, erik, zeytin, şeftali, asma, nektarin ve ıhlamur fidanı dikilecek. Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Kırsal Hizmetler Dairesi Başkanlığı; kapama meyve bahçelerinin kurulumu, izlenmesi ve 3 yıl boyunca da kontrollerini gerçekleştirilecek. Yüzde 53’ü Büyükşehir Belediyesi, yüzde 37’si Tarım ve Orman Bakanlığı ve yüzde 10’u da üreticiler tarafından karşılanan fidanlar, İl Tarım ve Orman Müdürlüğü bahçesinde gerçekleştirilen törenle, üreticilere teslim edildi.


Mantar yetiştiriciliğine destek

Büyükşehir Belediyesi, mantar yetiştiricilerine büyük destek sağladı. Karesi Halk Eğitim Merkezi tarafından açılan Mantar Yetiştiriciliği Kursu’nda kursiyerlerin mantarcılığa ilk adımı atması ve üretimin desteklenmesi amacıyla; 2 ton 500 kilogram kompost, 1 ton 170 kilogram üst toprak ve diğer ürünlerle beraber toplam 4 ton malzeme desteği yapıldı.


“Bereketli toprakların kıymetini biliyoruz”

Balıkesir’in bereketli topraklarının kıymetini bildiklerini ve çiftçiler ile birlikte ürettiklerini vurgulayan Başkan Yücel Yılmaz “Balıkesir’e, Türkiye’yi doyuran il diyoruz. Temel gayemiz toprağımızın bereketini artırarak refahı büyütmek, sağlıklı gıdayı erişilebilir kılmak ve üreticilerimizin girdi maliyetlerini düşürmek. Kapsayıcı ve halkıyla bütünleşmiş işler yapıyoruz. Şehrin ekonomisi, kırsalda yapılan üretimin işlenerek bir şekilde ticarete dönüştürülmesiyle kalkınıyor. Bizim sanayimiz de tarıma dayalı. Evlatlarımız, memleketlerinin topraklarında ekmek kazanmaya devam etsin istiyoruz. Bu nedenle bir taraftan mahallelerimizin altyapısını iyileştirerek yaşam kalitesini yükseltiyor diğer yandan da şehrimizin üretim altyapısını güçlendiriyor, üreticimizin alın terinin hakkını kazanması için çabalıyoruz” diye konuştu.

Seferihisar'da Dünya Çiftçiler Günü'nde Tohum Takas Şenliği

Seferihisar Belediyesi 14 Mayıs Cumartesi günü düzenlenecek Tohum Takas Şenliği için hazırlıklara başladı.

Seferihisar’da “Başka bir tarım mümkün” projesi kapsamında, 2011 yılından itibaren hizmet veren Can Yücel Tohum Merkezi’nde üretilen yerel fidelerin vatandaşa dağıtılacağı Tohum Takas Şenliği’nde Türkiye’nin birbirinden farklı bölgelerinde üretilen atalık tohumları ziyaretçilerle buluşacak.

2011 yılında Tohum Takas Şenlikleri’ni başlatan ve Türkiye’ye yayılmasına öncülük eden Seferihisar Belediyesi, yerel tohumun yaşaması için çalışmaya devam ediyor; yerel tohumun sürdürülebilirliğini arttırmak amacıyla 11.’si düzenlenecek Tohum Takas Şenliği 14 Mayıs Cumartesi günü Türkiye’nin her yerinden davet edilen belediyelerin katılımlarıyla gerçekleşecek.

Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin; “Bu hikayeye Tunç Başkanımız ile birlikte kaybolmaya yüz tutmuş tohumları bir yerde biriktirip gelecek nesillere taşıyalım diyerek başladık. Yerel tohumun sürdürülebilirliği için tohum takas şenlikleri düzenledik ve pandemi sürecine kadar devam ettik. Pandemi dolayısıyla düzenleyemediğimiz tohum takas şenlikleri yerine vatandaşımıza 150 bin fide dağıttık. Tarımsal kalkınmanın böylesine önemli olduğunu gördüğümüz bugünlerde tohumun değerini bir kez daha anladık. 2022 yılında yeniden yüz yüze buluşacağımız Tohum Takas Şenliği’mize tüm hemşerilerimi bekliyorum” dedi.

Amasya'da tarım işçilerini taşıyan minibüs devrildi, 19 kişi yaralandı

Çevredekilerin ihbarı üzerine kaza yerine çok sayıda itfaiye, polis ve sağlık ekibi sevk edildi.

Kazada yaralanan 19 kişi, ambulanslarla Amasya Sabuncuoğlu Şerefeddin Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı.

Yaralıların sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.

Hastanede tedavi gören yaralıları ziyaret eden Vali Mustafa Masatlı, sağlık durumları hakkında yetkililerden bilgi aldı.

Masatlı, gazetecilere, işçileri taşıyan servis aracının Amasya-Göynücek yol ayrımında sürücünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu takla attığını söyledi.

Yaralılardan birinin erkek, 18’inin ise kadın olduğunu belirten Masatlı, “Olay öğrenilir öğrenilmez itfaiye, AFAD, 112 ve jandarma olay yerine ulaşmış, yaralılarımızı hastanemize taşımışlardır. Arkadaşlarımız gerekli müdahaleyi yaptı. Ağır yaralımız yok, en kısa sürede tedavileri yapılıp taburcu edilecekler.” dedi.

Sürücü Kadriye Aydoğdu ise sabah saatlerinde yolda yağış bulunduğunu anlatarak, “Aracın arkası birden savruldu, toparlayamadım. Başka bir araç çıkmadı karşımıza. Kavşağa girerken sağıma soluma baktım, vitesimi küçülttüm ama aracın arkası savruldu.” ifadesini kullandı.

Main Menu